Eskişehir
#221
Gönderim zamanı 25.12.2007 - 20:57
Rüzgar sana, sen rüzgara üflemişsen sigaranın dumanını.
Varmak için şehrine, şehrinin merkezine, merkez artık her neyin
merkezsiyse senin için, binmişsen yeni teknoloji ürünü ulaşım araçlarına tüm teknolojiye rağmen halen yanından geçerken kısa sürelide olsa tebessüm ettiriyorsa dudaklarına ?
Kılıç Lunapark?. Duvarlarında ki reklamlara dayanarak isim
veriyorsan apartmanlara hala.
Üstgeçit dediğinde aklına tek bir yer geliyorsa şayet. Aydın Arat senin
için bir validen öte bir isimse.
Ne kadar modernleşse de hala bizim mahalledenmişsin yahu gel bakalım
diyebiliyorsan birilerine.
Hatta ona birden kanın kaynıyorsa ister istemez. Dur! Deyip eve beraber dönmeyi teklif ediyorsan aniden.
Dolaşmışsan tozlu topraklı yollarında Odun Pazarını n.
Her defasında iç geçirmişsen ahşap evlerine.
Eskişehir dendiğinde Kızılcıklı diye başlıyorsan söze yabancılara.
Deniz olamadan da Adalara sahipsen. İlk kız arkadaşını öpmüşsen ara
sokaklarında Adaların.
Ağaç olmadığından değil sırf kıyamadığından apartman duvarlarına yazmışsan sevdiğinin baş harfini.
En imkansız aşkı yaşayıp, her köşe başında hatırasını bulabiliyorsan
paramparça kalbinin.
30 dakikaysa senin için en uzak mesafe, yine de dünyanın en uzak
yeri oluyorsa bazen bir kaldırım taşıyla diğerinin arası.
Hiç eksikliği hissetmemişsen denizin porsuktan dolayı.
Bir gün temizlenir umuduyla beklediysen ömrünce. Her daim kötü gözlerle
bakıp onlara yinede sende illa ki bir kere gitmişsen yamacında ki çimenlere.
Futbol dendiğinde Kahpe Bizans diyerek inadına Eskişehir Sporu savunmuşsan.
Göremediğin 70 lerden bahsetmişsen herkese ballandıra, ballandıra.
Hiçbir takımın şampiyonluk sevinci yaşamasına izin verilmediğine gizli,
gizli destek veriyorsan.
Yolları kapatmışsan her galibiyette. Bu takım şampiyon olsa iktidar değişir be diyorsan.
Sevmesen de Mithat Körleri takdir ediyorsan yaptıklarını.
Sevmesen de eşlik etmeden duramadığın tek şarkısı varsa.
Mersinliden fazla tantuni, İstanbulludan fazla döner yemişsen ama yinede çiğböreğin tadını değişmiyorsan hiç birine.
Nesi meşhur dendiğinde Lüle taşı dışında bir şeyler sayabiliyorsan.
İçip, içip nara atmışsan İsmet İnönüde.
En ucuz bira nerede bilmene rağmen. Arkadaş hatrına Areste kazık yiyorsan.
Buralı olmasa da bir çoğu her öğrenciyi Eskişehirli sayıyorsan.
Hiç dolamasada hektar olarak Türkiye?nin en büyük barı bizde diye
böbürleniyorsan.
Titanik Cafenin daha kaç yıl açık kalacağını düşünüyorsan her önünden geçişinde.
Onur İşkembeye gidip mercimek içenlere kızıyorsan.
Çok ucuza yemek yediğini fark edip artan parayla kazı kazan oynamak için
can atıyorsan.
Hangi cafeye gitsen birbirinden güzel kızlar çarpıyorsa gözüne.
Her düşünceden gencin aynı masada oturabildiğini görüp.
Gelecek için umutlanıyorsan.
Adres sorulduğunda elinle kymuş gibi tarif edip birde uzaktan takip
ediyorsan doğru mu gidiyor diye.
Arkadan eline koluna dokunanın kapkaççı değil de şaka yapan bir arkadaşın
olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu biliyorsan.
Bahar şenliklerini iple çekip sonrada rock konserlerinde arkadaşlarınla kafayı çekiyorsan gizli, gizli.
Piknik denince fidanlık. Fidanlık denince uzun eşek geliyorsa aklına.
Yaşına başına bakmadan, oynarım be diyorsan.
Balık tutmuşsan Musa Özünde.
İzmirli kadar iyi biliyorsan rakı & balık ikilisinin uyumunu.
Deniz kenarındakilerin ömrünce yiyemeyeceği sadece iyi atladığını
bildikleri sazanı afiyetle indirmişsen midene defalarca.
Yağmurdan sonra toprak kokusu alabiliyorsan hala.
Kar yağışı senin için çok sıradan gözükse de.
Kasım ayında beklemeye başlıyorsan dört gözle yollarını.
Geceleri çıkıp bembeyaz bir şehrin üstünde yürürken hem keyif alıp hem
Ne zaman eriyecek bunlar diye sızlanmıyorsan.
En fazla bir hafta sonra burnunda tütüyorsa cıvıl, cıvıl akşamları.
Kopamıyorsan bir türlü Doktorların ara sokaklarından.
Ne yana dönsen tanıdık biri varsa karşında.
Hepsine tek, tek durup selam veriyorsan eğer;
Sen Eskişehir'lisin arkadaş...
Kaynak: Mail/İnternet
"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.
Paul Valéry
#222
Gönderim zamanı 25.12.2007 - 21:19
ama yazıdaki hataları da saymadan geçemeyeceğim
1-Aydın Arat vali değildir belediye başkanıdır
2-Çiğbörek değil...Çibörek
ertesi sabah
tekrar hayata
dönülebilen
ve her gün
tekrarlanabilen
bir intihar biçimidir.
Charles Bukowski
Piizan
#223
Gönderim zamanı 26.12.2007 - 11:02
ben bunlarin hepsini biliyorum
"Titanik Cafenin daha kaç yıl açık kalacağını düşünüyorsan her önünden geçişinde.
Onur İşkembeye gidip mercimek içenlere kızıyorsan."
bu iki cümlenin anlamini eskisehirlilerden baskasi anlamaz.
titanik cafe acildiginda 17 yasindaydim, lisede dersten kacip giderdim, almazlardi beni iceri yas tutmazdi.
#224
Gönderim zamanı 26.12.2007 - 11:21
#225
Gönderim zamanı 26.12.2007 - 11:32
blue bar i bilmeyeniniz yoktur di mi
deep bar, gecem bar
buralarda "cay" adi altinda eglence düzenlenirdi, ben biletlerini basardim. kendime hep bedavadan bilet alirdim.. (fazladan basardim, calardim gibi kelimeler de kullanabiliriz )
#226
Gönderim zamanı 26.12.2007 - 16:20
ertesi sabah
tekrar hayata
dönülebilen
ve her gün
tekrarlanabilen
bir intihar biçimidir.
Charles Bukowski
Piizan
#227
Gönderim zamanı 28.01.2008 - 01:22
Her geldiğimde her seferinde (yazları hariç canım) ilk soğuğunu hissederim. Sonra da o havayı derin derin solurum. Ben çok seviyom şehrimi yaaaww..[i]İner inmez otogarında özlemişsen soğuğunu bu kentin.
#228
Gönderim zamanı 28.01.2008 - 02:12
Yağan Kar Bile Bir Başka Güzeldi...
Az Kaldı Az...
#231
Gönderim zamanı 01.03.2008 - 01:58
Kadın,erkeğin kaburgasından yaratıldı,ayaklarından değil...
Öyle olmuş olsaydı,ezilirdi..
Erkeğin başından da yaratılmadı,üstün olmasın diye..
Ama göğsünden yaratıldı,eşit olsun diye;
....kolun biraz altından,korunsun diye...
Kalp hizasından yaratıldı SEVİLSİN diye..
* * *
Kimlik gizli, hayaller gizli ve ben de gizli...
Susuyorum..
Ve seni sevdiğimi kimselere söylemiyorum..
(Böyle kalsın. Kimin değiştirdiğini anlarsın senn)
#232
Gönderim zamanı 01.03.2008 - 11:10
Geldiğinde otelde misafir edecek değiliz her halde
AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...
#233
Gönderim zamanı 01.03.2008 - 11:17
Ama sizde güya bi aralar İzmit'e gelicektiiz dimi
Kadın,erkeğin kaburgasından yaratıldı,ayaklarından değil...
Öyle olmuş olsaydı,ezilirdi..
Erkeğin başından da yaratılmadı,üstün olmasın diye..
Ama göğsünden yaratıldı,eşit olsun diye;
....kolun biraz altından,korunsun diye...
Kalp hizasından yaratıldı SEVİLSİN diye..
* * *
Kimlik gizli, hayaller gizli ve ben de gizli...
Susuyorum..
Ve seni sevdiğimi kimselere söylemiyorum..
(Böyle kalsın. Kimin değiştirdiğini anlarsın senn)
#234
Gönderim zamanı 01.03.2008 - 11:52
"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.
Paul Valéry
#235
Gönderim zamanı 01.03.2008 - 11:53
Nasipse seneye artık
AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...
#236
Gönderim zamanı 04.03.2008 - 22:23
15 çıkı ayarlardım ben sana:P Ferit abiyle görüşseydin:PpEskişehir ciddi öğrenci kenti. ayrıca benim bir teorim var nereden gidersen git adalara çıkıo sanırım yollar. eskişehirliler genelde iyi insanlar. eğelnce yerleri pek iç açıcı değil hayal felam ii.
kuyubaşı mahallesi çok güzel orada geçen ilk muhabbetim
ben : ya ben elli milyon alıcaktım
kadın : 10 çıkı yani
ben : yok apla elli milyonluk işte
kadın : tamam 10 çıkı eder
ben : apla yanlış olmasın yanlış evemi geldim ne çıkısı
kadın : olum sen ne istion burda çıkıyla satılır senin istediğin
ben : ii apla o zaman on çıkı ver
çıkıları aldım çok güldüm
ben : apla güzel hizmet yanında çarşafta verionusmu ??
kadın : hadi olum git sen
hamamlar güzel. tranvayın geçtiği iyi olmuş. camiye giden yol felam süper olmuş bence kenete farklı bi hava katmış. soğuk ama eskişehirin soğukla daha güzel bir havası var.
garibime giden bir başka şeyde su olayı neden suyu belediye dağıtıo özel su şirketleri felam yok anlamadım. Birde heryer antalyalı sokakda adam başı tanıdık denk gelio garip.
#237
Gönderim zamanı 05.03.2008 - 17:11
ertesi sabah
tekrar hayata
dönülebilen
ve her gün
tekrarlanabilen
bir intihar biçimidir.
Charles Bukowski
Piizan
#238
Gönderim zamanı 05.03.2008 - 18:35
Tabi içlerinde güvercin figürüde bulunuyor
AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...
#239
Gönderim zamanı 05.03.2008 - 18:39
ertesi sabah
tekrar hayata
dönülebilen
ve her gün
tekrarlanabilen
bir intihar biçimidir.
Charles Bukowski
Piizan
#240
Gönderim zamanı 05.03.2008 - 18:53
Eskişehir'i modern şehir görünümüne kavuşturdu. İnsanlarımız artık tramvay yolunda da yürümeyi öğrendi.
3. üniversite yolda.
AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...
Benzer Konular
Konu | Forum | Konuyu Açan | İstatistikler | Son Mesaj Bilgisi | |
---|---|---|---|---|---|
Eskişehir Sazova Parkı: Ördekler |
Çeşitli Videolar | hüfyaa |
|
|
|
Eskişehir'den Gebze'ye Yol Gider |
Çeşitli Videolar | hüfyaa |
|
|
|
Eskişehir Porsuk Çayı Kıyısında Bir Kedi |
Çeşitli Videolar | hüfyaa |
|
|
|
Kütahya ve Eskişehir'e Acil Panzehir Gönderin. Bölgeyi Boşaltın |
Güncel | shy |
|
|
|
Yaktın Bizi Es Ess [Eskisehirspor-Trabzonspor] |
Futbol | _RomantizmA_ |
|
|
3 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 3 ziyaretçi, 0 gizli