İçerik değiştir



- - - - -

Felsefi Akımlar - Agnostisizm


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 4 yanıt verildi

#1 Emily

Emily

    Mannak Şeker

  • Üyeler
  • 8.786 Mesaj
  • Konum:Fairy Tale...!!

Gönderim zamanı 01.03.2007 - 14:24


Bu ve devamında gelecek olan konularımızda konseptimiz şu şekilde olacak:
Felsefi akımlar, mümkün olan en sade ve anlaşılır dille anlatılıp bu akımın temsilcisi olan düşünürlerden bahsedilecektir. Bu düşünürlerin kitaplarından ya da sözlerinden alıntılarla da konular gelişecektir.
Akımlarla ilgili konu eklerken bu konseptesadık kalırsanız sevinirim..
Buyrun başlayalım..


Dipnot:Konular hakındaki açıklamalar çeşitli felsefe web siteleri ve kitaplarından derleme şeklindedir.



Agnostisizm


Agnostisizm resmi olarak ilk defa 1800'lü yillarin sonunda ünlü biyolog T. H. Huxley tarafindan ortaya atilmistir. Bilinmezcilik olarak da tanimlanir.

Agnostisizm, tanrinin varliginin "bilinemez" oldugunu savunur. Dinlerin taridan gelmedigini söyler ve dinlerin tanrisini da reddeder ancak baska bir tanrinin, bir yaraticinin varolup olmadiginin hiçbir zaman bilinemeyecegini söyler. Bu bakimdan agnostisizm kendini, "kesinliklikle tanri vardir" diyen teizmden de "kesinlikle tanri yoktur" diyen ateizmden de ayri tutar.

İnsanın, kendi deneyimleriyle elde ettiği olguların ötesinde hiçbir şeyin varlığını bilemeyeceği bir gerçektir. Bizlere göre bilgi duyuların sonucudur ve duyular dışında bilgi edinemez ve herkes için geçerli bilgi olamaz.

Agnostiklere göre tanrının varlıgı meselesi insan aklının ötesinde bir konudur. O halde böyle bir varlık hakkında konuşmak ve hüküm vermek de imkansızdır Dolayısıyla agnostikler Tanrı inancı konusunda tarafsız kalmayı tercih etmişlerdir ancak onların bu tarafsızlığı bazen ateizm olarakta değerlendirilmiştir. Her nekadar bazı agnostikler tavırları ve yaşamları onların ateist olduğu izlenimini vermekteysede bir kısmı kendilerinin felsefi açıdan ateist olmadığını ifade etmiştir. Mesela ateist olarak bilinen ünlü düşünürlerden Bertrand Russell (1872-1970) felsefi açıdan kendisini agnostik olarak tanımlamıştır .Çünkü ona göre herşeye rağmen tanrının yokluğunu kanıtlayacak bir delil mevcut değildir.

Huxley agnostik sözcügünü hem geleneksel Yahudi-Hiristiyan tanriciligini, hem de tanritanimazlik ögretisini reddederek Tanrinin varligi sorununu ortada birakan düsünürler için kullandi. Terim daha sonra geriye götürülerek bütün bilinemezci ögretileri kapsamistir. Agnostisizm, tarihsel olarak bilimin denetiminden yoksun insan düsüncesinin düştügü büyük yanilgilara bir tepki olarak ortaya çikmistir. Ilk tepkiyi Yunan antik çag bilgicilerinden duyumcu sofistler vermistir. Onlara göre bilgi duyularin sonucudur ve duyular disinda bilgi edinemez ve herkes için geçerli bilgi olamaz.Insanin, kendi deneyimleriyle elde ettigi olgularin ötesinde hiçbir seyin varligini bilemeyecegini ileri sürer bu ögreti...




In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..

#2 Emily

Emily

    Mannak Şeker

  • Üyeler
  • 8.786 Mesaj
  • Konum:Fairy Tale...!!

Gönderim zamanı 01.03.2007 - 14:32

Thomas Henry Huxley

Thomas Huxley (1825 - 1895), İngiliz biyolog. Kuşların bu gün hala geçerli olan sınıflandırmasını yapmış, jeolojik devirler boyunca dünyada yaşamış canlılar üzerine araştırmalar yapmıştır.

Charles Darwin'in de yakın arkadaşı ve evrim teorisi savunucusudur. Charles Darwin'in genellikle tartışmalardan kaçınmasına karşın Thomas Huxley evrimin ateşli bir savunucusu olmuştur. Bununla birlikte agnostizm (bilinemezcilik) kelimesini ilk kullananda Huxley olmuştur.

Babası bir matematik öğretmeni olan Huxley Londra yakınlarındaki Ealing'de doğdu.Londra Üniversitesi'nde tıp öğretimi gördükten sonra İngiliz donanmasında dört yıl cerrahlık yaptı. Donanmasında çalışırken , Avustralya ile Yeni Gine arasındaki bölgeye gittiğinde, deniz anası ve başka deniz canlılarını toplamaya ve incelemeye başladı.

31 yıl süreyle Kraliyet Madencilik Okulu'nda ders verdi ve bilimsel araştırmalarla uğraştı. Karşılaştırmalı anatomi ve mikroskop kullanma tekniği konusunda uzmanlaştı. Biyoloji öğretimine laboratuar yöntemini getirdi.

Bunun yanı sıra Thomas Huxley, Huxley ailesinin en büyük bireyidir. Thomas Huxley'in büyük oğlu Leonard Huxley eğitim, edebiyat ve bilimle ilgili yazılar yazan bir bilgin, onun oğlu Julian Sorell, UNESCO'ya iki yıl başkanlık yapmış olan bir biyolog, Julian'nın küçük kardeşi Aldous Huxley geçtiğimiz yüzyılın önemli edebiyat ve eleştirmenlerinden ve Aldous Huxley'in üvey kardeşi Andrew Fielding 1963 te Nobel ödülünü kazanmış bir biyologtur.


* Hayatın asıl amacı, bilgi değil eylemdir.

* Bilginin azı tehlikeli ise, tehlikeden uzak kalacak kadar çok şey bilen kişi nerede?

* Eğer bana bir büyükbaba olarak zavallı bir maymunu mu, yoksa doğanın büyük bir güç ve yetenekle donattığı ama bu gücü ve yeteneğini, yalnızca birtakım eğlenceli sözleri ağırbaşlı bilimsel bir tartışma gibi sunmak amacıyla kullanan bir insanı mı yeğlersin? diye soracak olsalar, hiç duraksamadan tercihimin maymundan yana olduğunu söylerdim...
(Oxford Piskoposu Samuel Wilberforse' un ""...maymunla akrabalık bağınız anne tarfından mı, yoksa baba tarafından mı?.." sorusu üzerine)

* Daha çok insana benzeyen bir maymunun ya da daha çok maymuna benzeyen bir insanın kemikleri henüz doğmamış bir paleontolojist'i bekliyor olabilir.

* Bazı hataları erken yapmanın hayatınıza çok büyük yararları olacaktır.

* Her şey hakkında bir şey öğrenmeye ve bir şey hakkındaki her şeyi öğrenmeye çalışın.

* Biz türlerin oluşumuna ilişkin, doğruluğu olgusal olarak yoklanabilir bir açıklama arayışı içindeydik. Aradığımızı Türlerin Kökeni'nde bulduk. Kutsal kitabın masalımsı açıklaması geçerli olamazdı. Bilimsel görünen diğer açıklamaları da yeterli bulamuyorduk. Charles Darwin kuramı her yönüyle bilimsel yeterlikteydi.



In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..

#3 Emily

Emily

    Mannak Şeker

  • Üyeler
  • 8.786 Mesaj
  • Konum:Fairy Tale...!!

Gönderim zamanı 01.03.2007 - 14:42

Bertrand Russell

1872-1970 yılları arasında yaşamış olan ünlü İngiliz filozofu Bertnard Russell mantık ve matematik alanında çığır açıcı çalışmalar yapmıştır. Whitchcadle birlikte "Matematiğin İlkeleri" adlı kitabı yazmışlardır. O, matematiksel mantık alanındaki çalışmalarını daha sonra felsefe alanına yansıtmış ve bu çerçeve içinde mantıksal atomculuk öğretisini geliştirmiştir. Mantıksal öğretiyle, belli bir metafiziksel görüşe ulaşmıştır. Başka bir değişle, onun mantık öğretisiyle metafiziği arasında çok yakın bir ilişki vardır. Ona göre, biz söz konusu matematiksel mantıktan, felsefi analizden yararlanarak dünyayı meydana getiren bileşenler hakkında sağlam bir fikir sahibi olabiliriz.

* Kendi refahımızı, herkesin refahının güvence altına alınmasının dışında bir yolla güvence altına alamayız. Kendinizin mutlu olmasını diliyorsanız, başkalarının da mutlu olmasına rıza göstermek zorundasınız

* Bir kasabın ekmeğe, bir fırıncının da ete ihtiyacı vardır. Bu nedenle kasapla fırıncının birbirini sevmesi için mantıklı bir neden vardır. Her ikisi de birbirine yararlı olur.

* Dünyayı savaş tehlikesinden koruyacak tek bir yol vardır; dünya çapında yetkiye sahip olacak ve dünyada bütün silahların tekelini elinde bulunduracak bir tek otoritenin kurulması.

* Bir dünya devletinin ciddi savaşları önlemesi için minimum bir güce sahip olması gerekir. İlk ve en önemlisi, dünya devletinin dünyadaki tüm silah ve silahlı kuvvetlerin tekeline sahip olması gerekir.

* Dünyayı anlama ve reform isteği ilerlemenin iki büyük motorudur.

* Tek kitaplı adamdan kork

* Matematik ne neden söz ettiğimizi, ne de söylediğimiz şeyin doğru olup olmadığını bilmediğimiz bir konudur.

* Ne kadar az bilirseniz, onu o kadar şiddetle savunursunuz.

* Bilimde gerçek yalnızca bir an'dır.



In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..

#4 Arjantin Cad.-ANKARA

Arjantin Cad.-ANKARA

    Sırdan öte ne var ki

  • Üyeler
  • 18.713 Mesaj
  • Cinsiyet:Belirtilmedi
  • Konum:Edebi metin

Gönderim zamanı 23.08.2009 - 22:02

İlginç bir konu uzak durmak gerekli

Her yanda güz sancısı öpüşmeler var ama nedense hepsi yarım...


#5 Do'Urden

Do'Urden

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 649 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 20.11.2009 - 03:12

Sanırım siteye epey degerlı bır uye bu aralar katılmıyor
"Partimizin güttüğü bütün bu esaslar, Kamâlizm prensipleridir" M.Kemal

"En iyi kuram 'Zamana bağlı olarak yanlışlanabilir" Karl Popper

"Düşünce özgürlüğü lehindeki temel sav, bütün inançlarımızın kuşku götürür olmasıdır Bertrand Russel

"Soyut ve Somut kavramlar hiçbirşekilde İlişkilendirilemez ve Örneklendirilemezler" Mw





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

8 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 8 ziyaretçi, 0 gizli