Londra'nın iki katlı, şehir turu yapan kırmızı otobüsü Trafalgar Meydanı'nın çevresinde dolaşıyor. Rehber çok mağrur bir ifadeyle güzellikleri, anıtları anlatıyor.
"- Biraz önce Bakingam Sarayı'ndan geçtik, şimdi de impartorluğun kahramanlarının anıtlarına geliyoruz..."
"- Gördüğümüz dev aslan heykelleri imparatorluğun şurasından armağan edilmiştir..."
"- Yanda Avustralya, ileride Yeni Zelanda binalarını görüyorsunuz..."
"- Çörçil' in ( Chirchill ) yanındaki komutan şu savaşı kazandı, topraklar genişledi..."
- Marble Arch 'a giden yolda sıralamaya başlıyor; "Şu binada E. Taylor kalırdı, şurada ise M. Jackson ..."
İmparatorluğun dününü ve bugününü büyük bir övgüyle anlatan Hintli turist rehberi coştu. Adeta, İngiltere'nin eski sömürgesi Hindistan'ın, İngiliz Milletler Topluluğu içinde bulunmasının gururunu taşıyor! İmparatorluğun dününü ve bugününü övgüyle anlatırken asgari ücretle de olsa, ekmek parasını kazanıyor.
Belki de şöyle demem gerek: "Londra'da ekmek parasını ancak, imparatorluğu yani İngiliz emperyalizmini överek kazanabilir." İngiltere'nin sömürgeciliğinden o da payını alıyor. Herkes Gurkalar ya da Anzaklar gibi silahla alacak değil ki!..
- Kraliçenin sarayı önünde turistler sevinç gösterileriyle atlı askerlerin resmini çekiyorlar. Bunlar turistik kazandıranlar. İngiliz emperyalizmi Irak'ta kendi petrol şirketlerine, öldürerek kazandırıyor. ABD ve İngiltere 4 yılda 700 bin sivili katlettiler. 2 milyon Iraklıyı sakat bıraktılar; niçin? Petrol şirketlerine (ve İngiliz halkına) refah sağlamak için.
Hintli rehber coşmuş...
Evet Hintli rehber gerçekten coştu.
- Şu gördüğünüz İngiliz komutan imparatorluğa şu savaşı kazandırdı...
- Sağ tarafımızdaki heykel Amerikan-İngiliz dayanışmasının bir simgesidir...
Bugün Hintli, yarın yine bu otobüste belki bir Pakistanlı rehber dünyanın dört bir yanından gelen turistlere Büyük Britanya'nın haşmetini anlatacak ve asgari ücretini bu sayede kazanacak. Emperyalizme hizmet edersen ondan payını sen de alırsın: Bazen bir rehber olarak, bazen bir Anzak ya da Gurka olarak. Hatta bir gazeteci veya profesör olarak: Türkiye'de olduğu gibi...
İmparatorluk (ve emperyalizm) o kadar güçlüdür ki art arda kazanır.
- Önce İngiliz komutanlar, Anzaklar, Gurkalar gidip ülkeleri işgal ederler.
- İşgal edilen topraklarda (ve pazarlarda) başta petrol şirketleri olmak üzere kırmızı ceketli İngiliz kurşun askerlerini ve kumaşlarını satarlar.
- Hatta gün gelir Anzakların mezarlarına düzenlenen turistlik geziler yine imparatorluğa para, ün, övünç getirir. Bir yandan Irak'ta öldürürler öte yandan Çanakkale Yarımadası'nda, "prestijlerini artırırlar" !
Önce öldüreceksin; sonra öldüren katilleri, emperyalistleri kahraman ilan edeceksin; sonra da öldürenlerin, katillerin övgüleri üzerinden yine para ve prestij sağlayacaksın. Televizyonda yabancı yapım bir Gelibolu belgeseli izledim. Meğerse Çanakkale, Anzaklara ün kazandırmış!..
Anılar... anılar.. .
- Yıllar sonra bir konferans vermek üzere gittiğim Londra'yı yeniden bir turist gibi dolaşırken bütün bunları düşündüm. İmparatorluğun görkemi hâlâ gözler önündeydi. Her yıl on milyonlarca turist bu ihtişamı görmeye geliyor. Amerikalılar ve kıta Avrupası'ndan gelenler, "Batı'nın görkemini Londra'da paylaşıyorlar".
- Kimse ABD ve İngiltere'nin Irak'ta 700 bin sivili katlettiğini görmüyor. Londra'nın ihtişamı İngiltere'nin sömürgeci ve saldırgan kimliğini adeta örtüyor.
- İngiliz sömürgeciliği yalnız Londra'da alkışlanmıyor; 1915'in işgalci, sömürgeci İngilteresi'ni unutturmak isteyenler Çanakkale'de Anzakları (ve emperyalizmi) alkışlıyor, kutsuyor.
- Bugün Irak'ta Anzaklar İngiliz (ve Amerikan) emperyalizmi için sivil halkı katlederken biz Çanakkale'de Batı'nın sömürgeciliğini övmeye çalışıyoruz. Bugün Viyana'da yeniçerileri anma şölenleri düzenlemek aptalca olmaz mı?
- Tayyip Erdoğan 'ın Ortadoğu'daki "eşbaşkanlığını" hatırlayınca bütün bu çarpıklıkların nedeni apaçık ortaya çıkmıyor mu?
Bu arada İran karasularına giren ve esir alınan İngiliz askerlerine ABD ve AB arka çıkıyor. Batı emperyalizmi koro halinde... Türkiye'nin içinde bile koroya katılanlar var...