Barbaros Hayreddin Paşa
Barbaros Hayreddin Paşa'nın Sancağı
Barbaros Hayreddin Paşa’nın, Beşiktaş’taki Deniz Müzesi’nde bulunan mübarek sancağının en üstünde «Nasr'un minallahi ve fethun kariybun ve beşşiril mü'mi-niyne» "Allah'tan bir yardım ve yakın bir fetih vardır. (Ya Muhammed) Mü'minlere müjde ver" (Saff Suresi 13.) ayet-i kerimesi bulunmaktadır.
Ortasında bulunan kılıç ise Zülfikar'dır. Zülfikar, Hz. Muhammed (S.A.V)'in damadı ve evliyaların pîri olan Hz. Ali'nin çatal şeklindeki meşhur kılıcının adıdır.
Hayreddin Paşa'nın sancağında, Zülfikar'ın yanındaki "beyaz el" ise "Pençe-i Âl-i Aba"yı yani Hazreti Muhammed (S.A.V.), kızı Hz. Fatma (r.a.), damadı Hz. Ali (r.a.) ile torunları Hz. Hasan (r.a.) ve Hz. Hüseyin (r.a.) olmak üzere 5 kişiyi temsil eder.
Sancağın dört köşesinde, 4 Büyük Halifenin ; Hz. Ebubekir, Hz. Osman, Hz. Ömer ve Hz. Ali'nin mübarek isimleri bulunmaktadır.
Sancağın alt ortasındaki iç içe iki üçgenden oluşan yıldız şeklindeki Hz. Süleyman (A.S.)'ın mührü ise geçmişte müslümanlar tarafından yaygın olarak kullanılan ve Mühr-ü Süleyman olarak bilinen Rahmani bir simgedir. İstanbul'daki yüzlerce yıllık tarihe sahip pek çok caminin tavan, duvar ve cam süslemelerinde de Mühr-ü Süleyman deseni bulunmaktadır. Hz. Süleyman Kuran-ı Kerim'de övülerek bahsedilen ve Allah tarafından kendisine muhteşem bir medeniyet bahşedilmiş "Hükümdar" bir peygamberdir. Hz. Süleyman, “Ey Rabbim! Beni bağışla. Bana, benden sonra kimseye layık olmayacak bir mülk (hükümranlık) bahşet! Şüphesiz sen çok bahşedicisin!” (Sâd Suresi: 35) şeklinde dua etmişti. Allah da rüzgarı, şeytanları, cinleri ve hayvanları onun emrine vermişti. Kur'an'da belirtildiği üzere "Rüzgâr" onun emriyle dilediği yere eserdi.
Her denizci gibi kaderi denizde esen rüzgarlarla doğrudan bağlantısı bulunan Barbaros Hayreddin Paşa dünyanın en büyük deniz savaşı olan Preveze'de ters esen rüzgara karşı Allah'a yalvarışını da hatıralarında şöyle dile getiriyor: "Muharebe başlarken güney rüzgarı çok sert esiyor, kadırgalarımıza muhalif geliyordu. Kur’an-ı Kerim’den ayet-i kerimeler yazılı varakları derya yüzüne serptirip Cenab-ı Hakk’ın ben aciz kulundan bugüne kadar esirgemediği lütuf, merhamet ve inayetini niyaz ettim. Duam kabul buyuruldu. Rüzgar önce hafifledi, sonra cihet değiştirdi."
İslam, Türk ve Barbaros düşmanı amiral Jurien de la Graviere "Doria ve Barbaros" adlı kitabında bu olayı şöyle itiraf ediyor: "Gözlerini göğe kaldırıp, kızıl sakalları arasında kimsenin bilemeyeceği bazı sözler mırıldandıktan sonra Hayreddin sonunda tevekkül etmişti. Kaptan Paşa'nın dindarlığı cesaretine eşitti. Hayreddin asla bir savaşa oruç tutmadan ve namaz kılmadan girmemiştir. İki uzun şerit flamalara yazılmış Kuran'dan ayetler amiral gemisinin iki yanına asılmıştı ve muhteşem olan da rüzgarın aniden durmasıydı. Allah'ın ve Peygamber'in istediği buydu herhalde!"
Edited by Poseidon, 17.05.2007 - 22:13.