Harabecilerin Hikayesi
#121
Gönderim zamanı 03.09.2005 - 12:05
#122
Gönderim zamanı 03.09.2005 - 22:21
ertesi sabah
tekrar hayata
dönülebilen
ve her gün
tekrarlanabilen
bir intihar biçimidir.
Charles Bukowski
Piizan
#123
Gönderim zamanı 08.09.2005 - 01:05
#124
Gönderim zamanı 01.11.2005 - 23:47
#125
Gönderim zamanı 06.11.2005 - 12:21
#126
Gönderim zamanı 17.11.2005 - 16:43
#127
Gönderim zamanı 29.03.2006 - 09:39
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#128
Gönderim zamanı 29.03.2006 - 11:39
............................şşşşt sessiz ol!.................................
#129
Gönderim zamanı 29.03.2006 - 13:02
#130
Gönderim zamanı 29.03.2006 - 19:01
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#131
Gönderim zamanı 16.05.2006 - 22:07
başlıyorum:
hayatı ne kadar da durgundu..yaşamak bu muydu gerçekten..bir kız arkadaşı yoktu, bir dostu da yoktu....üç beş arkadaşla sınırlıydı sosyalliği....gece geç vakitlere kadar bir şeyler yapmalıyım, değiştirmeliyim bu kaderimi diye düşünüp dururdu..
o gece de aynı şey olmuştu..uzun saatlerden sonra kararını vermişti..artık bu asosyalliğini yenecek, artık insanların içine karışacak artık o da yaşamı dolu dolu yaşamaya başlayacaktı....buna nereden başlayacağına da karar vermişti...
o sabah kalktığında gece planladıklarını yapmaya koyuldu...en güzel tişörtünü giyip yeni boyanmış iskarpinleriyle kendini sokağa attı..
............................şşşşt sessiz ol!.................................
#132
Gönderim zamanı 18.05.2006 - 21:05
- Merhaba ..
#133
Gönderim zamanı 19.05.2006 - 11:14
Bu ilk selamdı..yaşadığnın ilk ifadesiydi. 'ben de varım' demekti hayata. Hayatın gülen yüzü karşılamıştı onu. her şey çok güzel olacak dedi genç kendi kendine kıyıda ağır adımlarla yürürken...Güneşin sımsıcak sapsarı ışıkları srmıştı dünyasını...Böyle saatlerce yürüdü kıyıda, karşılaştığı insanlara selam vererek ve varlığını hayata göstererek...
Bu mesaj duygusuz tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 19.05.2006 - 11:15
............................şşşşt sessiz ol!.................................
#134
Gönderim zamanı 19.05.2006 - 16:15
eski ahşap bir kulübe nin önünde denizin merkezine ulaşmak istercesine devam eden bir rıhtım vardı, direkleri yosunla kaplıydı ve sanki denizle aralarında sıkı bir bağ vardı.üzerine bir düzüne masa yerleştirilmiş ve 3-5 kişi kendi aralarında muhabbet ediyordu.
rıhtıma çıkıp bir çay söyledi kendine ve denizi seyretmeye başladı. çayı getiren yaşlı adama gülümseyerek baktı, adamın yüzünde ...
<!--aimg--><!--Resize_Images_Hint_Text--><!--/aimg-->
#135
Gönderim zamanı 19.05.2006 - 19:03
Az önce ona çay getiren yaşlı adam şimdi karşıda boş bir masaya oturmuş serin denizi seyrediyordu. dalgın gözlerinden denizin aksi yansıyordu. genç dayamadı bu garip adamdan öğrenecek bir şeyleri olduğunu düşündü. Ve çay bardağını masasından alıp kalkarak yaşlı adamın olduğu mor çiçek desenli eski masaya doğru ilerledi.
............................şşşşt sessiz ol!.................................
#136
Gönderim zamanı 22.05.2006 - 21:34
ihtiyar baktı uzun uzun gence
- ben homosexüel değilim dedi.
#137
Gönderim zamanı 22.05.2006 - 23:11
............................şşşşt sessiz ol!.................................
#138
Gönderim zamanı 22.05.2006 - 23:15
#139
Gönderim zamanı 22.05.2006 - 23:18
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#140
Gönderim zamanı 23.05.2006 - 00:51
- ii ihtiyar, sen homosexüelmisin dedi.
Benzer Konular
Konu | Forum | Konuyu Açan | İstatistikler | Son Mesaj Bilgisi | |
---|---|---|---|---|---|
Ufak Tefek Cinayetler 20. Bölüm Hikayesi |
Diziler | hüfyaa |
|
|
|
Ufak Tefek Cinayetler 11. Bölümün Hikayesi |
Diziler | hüfyaa |
|
|
|
Hırdavatçılıktan Avukatlığa: Kazım Eren'in Hikayesi |
Geyik | hüfyaa |
|
|
|
30 Fotoğrafla Bir Plaj Düğünü Hikayesi |
Geyik | hüfyaa |
|
|
|
Bir Cocker Ve Kemik Hikayesi |
Çeşitli Videolar | hüfyaa |
|
|
1 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli