Günlüğüm
#41
Gönderim zamanı 03.12.2007 - 11:12
Bernard Shaw
#42
Gönderim zamanı 03.12.2007 - 11:33
nıye insanlar bılerek ıstıyerek acı çekmek ısterbıle bıle lades der .acı çekmekten zevkmı alıyorlarbunları hıç bır zaman anlamıycam .
allahım herkese yardım et kımse mutsuz olmasın çocuklar ağlamasın.
Bernard Shaw
#43
Gönderim zamanı 06.12.2007 - 20:35
#44
Gönderim zamanı 10.12.2007 - 16:34
kücücüktüm
zayif ve celimsiz bir kiz cocugu...
seninle tanistigimizda,
sen ise genc ve heybetli,iri,
bahcemizin en ortasinda
gölgene siginmak bir oyundu---
bazen tirmanirdim en yüksek dallarina,
bir minder,bir kitap kolumun altinda
dünyayi kesfederdim kollarinda..
o zaman ne kolaydi hayata tutunmak
ve senin genis gövdene tirmanmak,
benim yüregim minik,hayallerim basitti
icime hüzünler henüz girmemisti,
nerden bilirdim senden ayrildigim gün--
uzun olacagini sana hasretimi,
aklima geldiginde sen gibi titreyecegimi...
........
rüzgarmi ,hayatmi savurdu beni
acilar hüsranlar bazen de mutluluklar
zamana yenik büyüttü beni.
icimde sen resimli bir cocukluk kaldi
birde yemislerinin unutulmaz tadi
babaannemin sesi---ezan sesinde
anilar dökülürdü gözyasi hanesine.
ömrümden bir ceyrek gectikten sonra--
yolum düstü anilarimin en ortasina
ve sen hala oradaydin...
dimdik,dolu gölgenedir siginmalar
oksadim seni,uzun uzun sevdim...
bir dostun yüregine dokundu parmaklarim
hala egilmemis,güclü dallarin,
hala onurlusun , kimseye anlatmadin
cocuklugumda sende kalan sirlarim...
dut agacim...
yine en uzaklara savruldum kaderde,
gözümde akmaya hazir göz/yasim
sende kalan anilarim ve...
bir avuc dut kurusu avucumun icinde.
Gülüm günlüğüm bu şiir çocukluğuma götürdü beni aynısı vardı bahçemizde babamı kaybettiğimiz sene bir fırtınada yıkıldı. Ayrıntılı sonra anlatırım
#45
Gönderim zamanı 10.12.2007 - 20:10
#46
Gönderim zamanı 13.12.2007 - 21:52
#47
Gönderim zamanı 13.12.2007 - 22:13
#48
Gönderim zamanı 25.12.2007 - 14:00
Bugün zorunlu olarak işten izin aldım sen hiç ikinci sınıf veya üçüncü sınıf vatandaş yerine konmak ne demek bilirmisin istediğini özgürce yaşayamak.Nerden bileceksin sabır taşına dönüp sabredeceksin yapacak bir şeyim yokki...
Sana hep sıkıcı olaylardan bahsediyorum beni affet ama güzel bir şeyde olursa söz ilk sana söyleyecem Bak sana bir şey daha anlatıyım bir arkadaşımı kaybettim bayram kutlaması yazdığım halde bilmeden yaptığım bir şey varsa özür dilerim dediğim halde geri dönmedi demekki çok birşey yapmışım bu kadar kızdırmışım öyle olsun artık üzülmüyorum geçti gerçekten arkadaş dost değilmiş yanlış değerlendirmişim itiraf edeyim kendimi yine salak gibi hissediyorum sencede öylemiyim ne dersin.şimdilik hoşça kal çok işim var yine.
Bu mesaj gülün&gülü tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 25.12.2007 - 18:17
#49
Gönderim zamanı 25.12.2007 - 21:06
#50
Gönderim zamanı 26.12.2007 - 00:04
Hani sana birde dut ağacından bahsetmiştim.Küçük bir çocuktum babamla annem evimizin önüne dikmişlerdi onunlada çok anılarımız ve resimlerimiz vardı. Aradan yıllar geçti kocaman bir ağaç oldu eski evimizi yıktık daha büyük bir ev yaptık aynı yere ama babam onu kestirmeye kıyamamış bahçenin ortasında kalmıştı üç veya dört katlı bir bina gibiydi öylede çok dut verirdiki annem yedi veren dutu bu derdi.Babamın öldüğü sene yine dalları meyve dolu yaprakları çok fazlaydı ağaç nerdeyse yapraklarını tartamıyordu.Mayıs ayıydı bahçenin aşağı tarafında çalışıyorduk birden bir rüzgar çıktı.Ağaçlar uğuldamaya başladı biz biran önce işimizi bitirip eve gitme derdindeyken birden evin önünden bir gümbürtü sesi geldi başımı bir kaldırdım ağacın yıkıldığını gördüm.O anda birden çocuklar aklıma geldi çığlık atarak evin önüne koştuk.Baktık çocuklar az bu tarafta oynuyor biraz rahatladım. Ama bu seferde araba geldi aklıma çünki hep oraya bırakırdık arabaya yarım metre mesafede uçmuştu ağaç Allahım bizi büyük bir kazadan korumuştu çocukların oyun yeriydi orası basket potaları vardı hep orda oynuyorlardı.Annem çok zaman orda otururdu günlerce gözümde canlandı ya öyle olsaydı ya böyle olsaydı hep şükrettik canımıza birşey olmadı diye.Ağacın enkazını iki günde ancak temizledik.İşte böyle gülüm bazen ne kadar korusanda olmuyor babamla birlikte o ağacımızıda kaybettik şimdi yeni fidanlar yetiştiriyoruz orda benim için çok önemli o bahçe babamla ilgili çok hatıram var orda orası baba ocağı ordan gelin çıksamda hiç ayrılamadım bundan sonrada ayrılmam artık...hoşçakal gülüm
#51
Gönderim zamanı 26.12.2007 - 23:36
#52
Gönderim zamanı 31.12.2007 - 23:13
#53
Gönderim zamanı 02.01.2008 - 17:25
#54
Gönderim zamanı 07.01.2008 - 21:21
#55
Gönderim zamanı 15.01.2008 - 20:38
#56
Gönderim zamanı 15.01.2008 - 21:44
#57
Gönderim zamanı 15.01.2008 - 22:07
#58
Gönderim zamanı 15.01.2008 - 22:18
#59
Gönderim zamanı 16.01.2008 - 21:08
#60
Gönderim zamanı 16.01.2008 - 21:14
3 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 3 ziyaretçi, 0 gizli