affetmek en büyük intikamdır...
bir şarkısında şöyle diyor Erkin Koray..
' inan..senden başka..senden başka kimse yok içimde.'
'o'na bağlı kalma adına..ne ahlaki ilkeler..ne irade..ne de yasaklar...
bu hissediş varken..zaten,yokturlar...
ama üzülerek söluyorum ki, herkesın varlıgını kabul edip de , karsı tarafdan beklediği ancak bir türlü riayet etmediği bir gerceklik halidir..
ve bu öle bi öle olgudur ki, en önemli kullanım alanı eşler arasındadır..sadakat , aşkda ,işde,kendine saygıda sebattır..sadakati olmayan her eylemin sonuda berbattır bana göre..
sadakatin yolundan yürümek de zor ve çetindir.. kaldı ki bahcesinden bir gül bile koklamaya cesaret edemez çoğu kimse..yorucudur.. sabır ve metanet ister..
kolaya sığınanların, kaçkınların yiyeceği nane deildir yani...
hece hece ezberlemektir kadirşinaslığı ve sırtına yüklenmekdir onca ağırlıgı...mis kokan cıplak bi bebeğin anne kucagında buldugu huzur gibidir..sonu olmayan seferlerin, nihai son durağıdır sadakat..
ve hiç anlamamışımdır, nedense insanlar bir tek ölüme sadakat beslerler..
hani meşhur bir hikaye vardır sadakati ve ona beslenen ihaneti anlatan...ihanetin adı göçmen bir kuşa verilir. sadakatin adı ise bir serçeye. ..
sonuc:
mavi sularında okyanusun bir minik SADAKAT.
yeni bir baharın koynunda koca bir İHANET....
şimdi;
ey insanlık söyle hele, sadakat senin nerende?..