GEZELİM, GEZELİM EL ELE GÖZLERİNİN KIYILARINI
Gezelim, gezelim el ele gözlerinin kıyılarını,
Göz bebeği, denizinin kıyılarına vuran serin dalgaları,
Islatsın kumlara basan çıplak ayaklarımızı,
Sarılalım, sarılalım hasret kalan kumrular gibi,
Isıtsın sevgimiz esen rüzgarlarda içimizi,
Bir hoşluk yaşayalım uçuşan martıların seslerinde.
Girelim, girelim kol kola,
Gözlerinin kıyısından geçelim gönül bahçene,
Uzanalım gölün kıyısındaki söğüt ağaçlarının gölgesine,
Seyredelim gökyüzündeki kuşları, uçurtmaları!
Elimizi koyalım birbirimizin kalbine,
Yaşayalım tarif edilemez duyguları.
Hava başlar kararmaya,
Dönelim yeniden gözlerinin kıyısına,
Bakalım güney kıyıdan batan güneşe,
Sarmaş dolaş vaziyette,
Üzerimize vursun batan güneşin ışıkları,
Bir tablo oluşturalım ressama.
Sığınalım! sığınalım!
Yağan yağmurda, ıslanmamak için kirpiklerinin altına.
Güneş batmış yerini bırakmış ıssız karanlıklara,
Yatalım, yatalım kalbinin derinliklerine,
Uyuyalım, uyuyalım duygularının içinde,
Hissedelim kendimizi meleklerin yanında.
Hasan İsrâ Yıldırım
20 Ekim 2008