İçerik değiştir



Can Yücel


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 62 yanıt verildi

#1 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 15.12.2005 - 19:27


Seninle olmanın en güzel yanı ne biliyor musun ?
Elin elime değmeden avuçlarımı terleten sıcaklığını taa içimde hissetmek .

Seninle olmanın en kötü yanı ne biliyor musun ?
'' Seni seviyorum '' sözcüğü dilimin ucunu ısırırken her konuşmamızda
boş yere saatlerce havadan sudan söz etmek .

Seninle olmanın en heyecanlı yanı ne biliyor musun ?
Aynı şeyleri seninle aynı anda düşünmek birlikte ağlamak gülmek .
Ve buradayken bile seni çılgınca özlemek .

Seninle olmanın en acı yanı ne biliyor musun ?
Seni hiç tanımadığım bir sürü insanlarla paylaşmak .
Senin yanında olan seninle konuşan herkesi çocukça kıskanmak .

Seninle olmanın en mutlu yani ne biliyor musun ?
Tanıdık birileriyle karşılaşma tedirginliği ile yollarda yürümek yan yana ...
Elimdeki şemsiyeye inat yağmurda ıslanmak birlikte .
Elimde kır çiçeğiyle seni beklemek ...
Aynı mekanlarda aynı yiyecekleri yemek .

Seninle olmanın en romantik yanı ne biliyor musun ?
Sensiz gecelerde sana söyleyemediklerimi yıldızlara aya anlatmak ...
Okuduğum kitabın sayfalarında dinlediğim şarkıların türkülerin şiirlerin her mısrasında seni bulmak .

Seninle olmanın en zor yanı ne biliyor musun ?
Seni kaybetme korkusuyla hayatta ilk kez tattığım o tarifsiz duygularımı
umut denizinin ortasında küreksiz bir sandala hapsetmek ...
Sevgili yerine yıllarca dost kalmayı başarmak .
Yalın ayak yürümek bıçağın en keskin yerinde .
Kanadıkça tuz yerine göz yaşlarımı basmak yüreğime .

Seninle olmanın tek yan etkisi ne biliyor musun ?
Nereden bileceksin ?
Sen benimle hiç olmadın ki .
Olsaydın avuçlarım terlemezdi ...
Isırmazdım dilimin ucunu ...
Özlemezdim seni yanımdayken ...
Kıskanmazdım .
Korkmazdım yollarda yürümekten .
Islanmazdım yağmurlarda ...
Yıldızlara aya dert yanmaz böyle her şarkıda sarhoş olmazdım .
Korkmazdım seni kaybetmekten ayaklarım kan revan atlardım sandaldan denize ...
Ve her kulaçta haykırırdım seni .
Ama sen hiç benimle olmadın ki ...
Ya aklın başka yerlerdeydi .
Ya yüreğin ...

Can YÜCEL

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#2 Edys

Edys

    ....

  • Dokunulmazlar
  • 16.109 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:istanbul,antalya,bodrum ve başka yerler
  • İlgi Alanları:FENERBAHÇE

Gönderim zamanı 15.12.2005 - 20:56

çok baba bir şiir daha önce okumamıştım.. ve çok beğendim...

yolladığın için sağol PReNs...

#3 114

114

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 700 Mesaj
  • İlgi Alanları:değişken

Gönderim zamanı 27.12.2005 - 00:27

harika şiir

#4 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 21.01.2006 - 17:42

Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını,
kendimi bulduğumda anladım.

Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış,
Kendi yolumu çizdiğimde anladım..

Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat,
okuyarak,dinleyerek değil..
Bildiklerini bana neden anlatmadığını, anladım..

Yüreğinde aşk olmadan geçen hergün kayıpmış,
Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım..

Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden,
Neden hiç ağlamadığını anladım..

Ağlayanı güldürebilmek,
ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş,
Gözyaşımı kahkaya çevirdiğinde anladım..

Bir insanı herhangi biri kırabilir,
ama bir tek en çok sevdiği acıtabilirmiş,
Çok acıttığında anladım..

Fakat,hakedermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını,
Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terkettiğinde anladım..

Yalan söylememek değil,
gerçeği gizlememekmiş marifet,
Yüreğini elime koyduğunda anladım..

''Sana ihtiyacım var, gel ! ''
diyebilmekmiş güçlü olmak,
Sana ''git'' dediğimde anladım..

Biri sana
''git'' dediğinde, ''kalmak istiyorum'' diyebilmekmiş sevmek,
Git dediklerinde gittiğimde anladım..

Sana sevgim şımarık bir çocukmuş,
her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan,
Büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım..

Özür dilemek değil,
''affet beni'' diye haykırmak istemekmiş pişman olmak,
Gerçekten pişman olduğumda anladım..

Ve gurur,
kaybedenlerin,acizlerin maskesiymiş,
Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış, Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..

Ölürcesine isteyen,beklemez,
sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi,
Beni afetmeni ölürcesine istediğimde anladım..

Sevgi emekmiş, Emek ise vazgeçmeyecek
kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş...


Can YÜCEL

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#5 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 21.01.2006 - 17:44

Bir insanı herhangi biri kırabilir,
ama bir tek en çok sevdiği acıtabilirmiş,
Çok acıttığında anladım..


Sevgi emekmiş, Emek ise vazgeçmeyecek
kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş...



:huh: :huh: :huh:

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#6 Alp

Alp

    Baltimore/ MD

  • Dokunulmazlar
  • 5.558 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İstanbul
  • İlgi Alanları:İlgisizim.. :)

Gönderim zamanı 24.01.2006 - 02:20

çok güzeLLer bizimLe paylaştığın sağoL bende biLmiyordum bunları
mujuk:P

#7 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 24.01.2006 - 02:51

EÐER

O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,
arkalarında doldurulması
mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.

Dayanılması o kadar da zor değildir, büyük ayrılıklar bile,
en güzel yerde başlatılsaydı eğer.

Utanılacak bir şey değildir ağlamak,
yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer

Yüz kızartıcı bir suç değildir hırsızlık,
çalınan birinin kalbiyse eğer.

Korkulacak bir yanı yoktur aşkların,
insan bütün derilerden soyunabilseydi eğer.

O kadar da yürek burkmazdı alışılmış bir ses,
hiçbir zaman duyulmasaydı eğer.

Daha çabuk unuturdu belki su sızdırmayan sarılmalar,
kara sevdayla sarıp sarmalanmasalardı eğer.

Belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
öylesine delice bakmasalardı eğer.

Çabuk unutulurdu ıslak bir öpücüğün yakıcı tadı belki de
kalp, göğüs kafesine o kadar yüklenmeseydi eğer.

Yerini başka şeyler alabilirdi uzun gece sohbetlerinin,
son sigara yudum yudum paylaşılmasaydı eğer.

Düşlere bile kar yağmazdı hiçbir zaman,
meydan savaşlarında korkular, aşkı ağır yaralamasaydı eğer.

Su gibi akıp geçerdi hiç geçmeyecekmiş gibi duran zaman,
beklemeye değecek olan gelecekse sonunda eğer.

Rengi bile solardı düşlerdeki saçların zamanla,
tanımsız kokuları yastıklara yapışıp kalmasaydı eğer.

O büyük, o görkemli son, ölüm bile anlamını yitirirdi,
yaşanılası her şey yaşanmış olsaydı eğer.

O kadar da çekilmez olmazdı yalnızlıklar,
son umut ışığı da sönmemiş olsaydı eğer.

Bu kadar da ısıtmazdı belki de bahar güneşleri,
her kaybedişin ardından hayat yeniden başlamasaydı eğer.

Kahvaltıdan da önce sigaraya sarılmak şart olmazdı belki de,
dev bir özlem dalgası meydan okumasaydı eğer.

Anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel,
namuzsuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer.

Uykusuzluklar yıkıp geçmezdi, kısacık kestirmelerin ardından,
dokunulası ipek ten bir o kadar uzakta olmasaydı eğer.

Issız bir yuva bile cennete dönüşebilirdi belki de,
sıcak bir gülüşle ısıtılsaydı eğer.

Yoksul düşmezdi yıllanmış şarap tadındaki şiirler böylesine,
kulağına okunacak biri olsaydı eğer.

İnanmak mümkün olmazdı her aşkın bağrında
bir ayrılık gizlendiğine belki de, kartvizitinde
"Onca ayrılığın birinci dereceden failidir." denmeseydi eğer.

Gerçekten boynunu bükmezdi papatyalar,
ihanetinden onlar da payını almasaydı eğer.

Issızlığa teslim olmazdı sahiller, kendi belirsiz sahillerinde
amaçsız gezintilerle avunmaya kalkmamış olsaydın eğer.

Sen gittikten sonra yalnız kalacağım.
Yalnız kalmaktan korkmuyorum da,
ya, canım ellerini tutmak isterse...

Evet sevgili,
Kim özlerdi avuç içlerinin ter kokusunu,
Kim uzanmak isterdi ince parmaklarına,
Mazilerinde görkemli bir yaşanmışlığa
tanıklık etmiş olmasalardı eğer!!

Can Yücel
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#8 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 25.01.2006 - 21:02

İğneli

ANAM BABAMA AŞIK OLMUŞ,
BABAM DA ANAMA.
GEZELİM BU ÇARŞAMBA DEMİŞ BABAM.
SUR-DİŞLİ ANAM, ÖYLE ŞIK BİR FİSTANI YOK,
ABLASININ NİŞANLIÐINI İSTEMİŞ ÖDÜNÇ,
TEYZEM DAHA TOPLU, OTURMAMIŞ ÜSTÜNE ENTARİ,
TEYELLE, İÐNEYLE AYARLAMIŞLAR ÜSTÜNE
ANAMIN.
BABAM, KAVİLLERİ ÜZRE, GELİP TOPKAPI DIŞINDAKİ EVLERİNE,
ANAMI ALIP, KAÇBİR TIRAMVAYLAN AKTARMA,
BEBEÐE GÖTÜRMÜŞ O AFRODİT'İ
BEBEK SIRTLARINA ÇIKMIŞLAR.
BABAM OTURTMUŞ ANAMI ÇAYIRA,
DENİZİ GÖSTERMİŞ,
İYİ ŞEYLERDEN SÖZ ETMİŞLER,
DERKEN ÖPECEK OLMUŞ ANAMI,
ANAM ÇOKTAN RAZI.
BABAM EL ATINCA ORASINA, BURASINA,
FİSTANDAKİ İÐNELER BATMAZ MI ELİNE!
AY! DEMİŞ BAÐIRMIŞ BABAM...
O GÜN, O ÇAYIRDA, O AN
DÜŞTÜÐÜM İÇİN BEN ANAMIN İMGELEMİNE,
YAŞAMDA DA, ŞİİRDE DE
BÖYLE İÐNELİ KONUŞMAKLIÐIM.


Can Yücel

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#9 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 28.01.2006 - 00:35

HERŞEY SENDE GİZLİ

Yerin seni çektiği kadar ağırsın
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kar sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna;

Ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün..
Gülebildiğin kadar mutlusun
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma her şeyi,

Sevdiğin kadar sevileceksin.
Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
Unutma yagmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..

İşte budur hayat!
İşte budur yaşamak bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin...



dipnot :umarım tamdır :o
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#10 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 29.01.2006 - 03:38

SEN SAÐ BEN SELÂMET

Kurtarıcılar kurtara kurtara
Kurtardılar Memleketi memleket olmaktan



budur!
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#11 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 31.01.2006 - 00:59

Sevgi Duvarı

Sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
Dilimizde akşamdan kalma bir küfür
Salonlar piyasalar sanat sevicileri
Derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni
Yakanda bir amonyak çiçeği

Yalnızlığım benim sidikli kontesim
Ne kadar rezil olursak o kadar iyi


Kumkapı meyhanelerine dadandık
Önümüzde Altınbaş, Altın Zincir, fasulye pilakisi
Ardımızda görevliler, ekipler, Hızır Paşalar
Sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
Öyle sıcaktı ki çöpcülerin elleri
Çipcülerin elleriyle okşardım seni

Yalnızlığım benim süpürge saçlım
Ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi

Baktım gökte bir kırmızı bir uçak
Bol çelik bol yıldız bol insan
Bir gece Sevgi Duvarını aştık
Dustuğum yer öyle açık seçik ki
Başucumda bi sen varsın bi de evren
Saymiyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi

Yalnizlığım benim çoğul türkülerim
Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi



:P
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#12 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 01.02.2006 - 00:41

Otuzbirinci Nesil

Yeniden yaşamaya başlamadan önce

Yapılacak işlerim var

Görülecek hesaplarım

Kötü kişi oldum kendimle

Kendimden özür dilemeliyim

Sırf aynı şehirde yaşıyoruz diye

Yakışır mı onca sokağın ırzına geçmek

Hem ne akla uydum da yazdım o mektubu

Hadi yazdım neyse,ne bok yemeye yolladım!



Yeniden yaşamaya başlamadan önce

İyice bir yıkanmalıyım

Bir çivit mavisinde çitilemeli günlerimi gecelerimi

Tırnaklarımı kesmeliyim

Sokağa çıkınca ilk iş bir maden suyu içeceğim

İstanbul`da olsam İstanbul`da olsam

Çocuklu bir dostum var kalkar onun evine giderdim

Daha olmazsa Metin`i bulurdum.



Şu ağaca yalvarayım en iyisi

Diyeyim ki bre ağaç

Ömrün uykuyla geçiyor nasıl olsa

Bir sefer de ben gireyim düşüne.

Bi de o türlü yaşayayım

Bakın işte yeniden yaşamaya başlamadan önce

Kafama bir çeki-düzen verip

Dayayıp döşemeliyim içimi.

Paraya kıyıp bi de kilim almalı

Bağdaş kurup çökmeli üstüne

Otura otura belki ben de o kilime dönerim

Yeşili mavisi uslu.



Yeniden yaşamaya başlamadan önce

Adam olmanın çaresine bakmalıyım

Bu haytalğın sonu yok.

Bi şeyler yapmalıyım

Kahvecilik ederim hiç değilse

Avazım çıktığı kadar ”Şekerli Biiir” diye haykırırım

Bana varmayacaklarını bile bile

Kızlara evlenme teklif eder gönüllerini alırım

O da mı olmadı tutar çocuklara masal anlatırım

Ben de bir işe yararım elbet

Değil mi ya ben de insanım

Yalnız işte yeniden yaşamaya başlamadan önce

Abaza çekmeyi bırakmalıyım


:P (bunu yerlerde okumuştum sanki )
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#13 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 02.02.2006 - 16:04

Anayasası İnsanın

Kan yasası bu insanın:
Üzümden şarap yapacaksın
Çakmak taşından ateş
Ve öpücüklerden insan!
Can yasası bu insanın:
Savaşlara yoksulluklara
Ve binbir belaya karşın
İlle de yaşayacaksın!
Us yasası bu insanın:
Suyu şavka döndürüp
Düşü gerçeğe çevirip
Düşmanı dost kılacaksın!
Anayasası bu insanın
Emekleyen çocuktan
Uzayda koşana dek
Yürürlükte her zaman



:P
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#14 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 28.02.2006 - 22:20

ASK VE AYAKKABILAR

Asklar da ayakkabilar gibidir...
Bazilari çamur yagmur, toz toprak kar buz gibi her türlü "kötü
hava" kosullarina dayaniklidir.
Bazilari ise ummadiginiz kadar kisa zamanda çabucak "yamulur"
ilk yagmurlu havada "alti açilir" veya güzel havalarda bile "iki
günde bozulup" gider.

Asklari da ayakkabilar kadar "itinayla" seçmezseniz, tipki
ayaginizda oldugu gibi yüreginizde NASIR olusabilir.

Dar gelen bir ayakkabiyi sadece tarzini begendiginiz için "zamanla
açilir" diyen saticiya inanarak alirsaniz, zaman içinde ayak
kemiklerinizde "deformasyon" baslar.
Ruhunuzu daraltan bir ask içinde yalnizca fiziksel begeniye
kapilip zamanla düzelir" diyenlere kanarsaniz, yine zamanla
içinizdeki olumlu duygularin "çarpildigini" görebilirsiniz.

Asik olabileceginiz insan türü, tipki ayakkabilar kadar degisik
stillerde, farkli kalitelerde ve sayisiz "renktedir"....

Aski bir çesit serüven olarak "spor" gibi yasayanlar, aynen spor
ayakkabi" gibi dikkat çekici ve rahat kisileri bulurlar.
Tersine askta tutucu ve istikrarli olmayi benimseyenler "klasik
ayakkabi" gibi muhafazakar çizgiler tasiyanlara tutulurlar.

" Dekolte" ayakkabilar gibi sadece cinsellik ve eglence zevkleriyle
ateslenen asklar vardir.

"Bez" ayakkabilar gibi kisa ömürlü "tatil asklari" ise hemen
herkesin kisisel tarihinde mevcuttur.

"Marka" ayakkabi alir gibi, sevgilinin kariyerine ve maddi
durumuna tutulan" asiklar görürsünüz.

Kati plastikten "yagmur çizmesi" edinir gibi mantik süzgecinden
geçirip "ise yarar" biçimde yasamak isteyenleri de bilirsiniz.

Ayrica ne tuhaf ki, psikolojik testlerde "zaafi"olup evine sayisiz çesitte ayakkabilar yigan insanlarin ayni zamanda
''degisik" türde asklara da zaafi oldugu söylenir.

Evet ask "ayakkabidir".
Aynen ayakkabiniza bakim yapmayip "hor" kullandigniz zaman kolayca
eskittiginiz gibi, askiniza da dikkatli davranmayip özen
göstermediginiz zaman kisa sürede "eskitirsiniz".

Ve nasil ki "delik" bir ayakkabiyi tamir ettirdiginizde yalnizca
"bir miktar" ömrünü uzatmis olursaniz; "delik" bir aski onarmaya
kalkistiginizda da "asla eskisi gibi olmayacaktir"!

:)
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#15 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 01.03.2006 - 20:39

:-))










*böö
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#16 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 05.03.2006 - 03:59

OLMAZSA YAŞAYAMAM DEMEYECEKSİN...

Olmazsa yaşayamam demeyeceksin.

Demeyeceksin işte olmazsa yaşayamam.

Yaşarsın çünkü.

Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki

Çok sevmeyeceksin mesela

O daha az severse kırılırsın.

Ve zaten genellikle o daha az sever seni, senin onu sevdiğinden...

Çok sevmezsen, çok acımazsın.

Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.

Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini...

Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.

Senin değillermiş gibi davranacaksın.

Hem hiçbirşeyin olmazsa kaybetmekten de korkmazsın.

Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.

Çok eşyan olmayacak mesela evinde.

Paldır küldür yürüyebileceksin.

İlle de birşeyleri sahipleneceksen

Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.

Gökyüzünü sahipleneceksin, güneşi, ayı, yıldızları...

Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak ve '' o benim diyeceksin''.

Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan birşeylerin...

Mesela gökkuşağı senin olacak.

İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın.

Mesela turuncuya ya da pembeye..

Ya da cennete ait olacaksın.

Çok sahiplenmeden, çok ait olmadan yaşayacaksın.

Hem her an avuçlarından kayıp gidicekmiş gibi

Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat.

İlişik yaşayacaksın.

Ucundan tutarak...



CAN YÜCEL

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#17 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 11.03.2006 - 01:05

Kendi sesinden bazı şiirleri..



YORGUNLUK

...


Nefeslerle surup giden yasamımız
Bir su kenarına gelir durur;
Ekmekten, saraptan ote nimetler vardır;
Yurunmez oyle hep, bazen susulur




1, 2, 3 tıp!
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#18 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 13.04.2006 - 23:35

BAŞKA TÜRLÜ BİR ŞEY

başka türlü bir şey benim istediğim
ne ağaca benzer, ne de buluta
burası gibi değil gideceğim memleket
denizi ayrı deniz,
havası ayrı hava..

bir başka yolculuk dalından düşmek yere
yaşadığından uzun

bir tatlı yolculuk dalından inmek yere
ağacın yüksekliğince
dalın yüksekliğince rüzgarda
ve bir yeni ömür
vardığın çimen yeşilliğince

nerde gördüklerim
nerde o beklediğim
rengi başka
tadı başka..


...
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#19 Denio

Denio

    Kamış Kotak

  • Dokunulmazlar
  • 7.870 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:alayına konum

Gönderim zamanı 11.06.2006 - 22:49

niye öldü ki bu adam daha içilecek o kadar rakı varken
Sanırım içmek,
ertesi sabah
tekrar hayata
dönülebilen
ve her gün
tekrarlanabilen
bir intihar biçimidir.

Charles Bukowski


Piizan

#20 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 11.07.2006 - 22:35

BEY VE HANIM

Seneler geçsin, sen beni bil, ben seni bileyim istiyorum.

Benim olduğu kadar dostlarının,

dostlarının olduğu kadar benim ol istiyorum.

Nice sıkıntı ve zorluk yaşayıp anlatalım.

Yaşayalım ki, öğrenelim hayatı ve destek çıkmayı.

Birbirimizin omuzlarında ağlamalıyız.

Paylaşmalı ve beraber sıkılmalıyız.

Öyle ki, yalnız sıkılmak sıkmalı bizi.

Güzel günlerimizi, evimizde bir şişe şarap ve pijamalarımızla
kutlamalıyız.

Yada bazen dostlarla ucuz biralar içerek...

Böylece yaşamalıyız işte.

Sonra çocuğumuz olmalı,

Düşünsene senin ve benim olan bir canlı.

Geceleri ağladıkça sırayla susturmalıyız.

Sen arada mızıkçılık yapmalısın ve ben söylenerek almalıyım sıranı.

Yorgun olduğum için yemek yapmamalıyım, söylenerek yumurta
kırmalısın.


Hava soğukken birbirimize sıkıca sarılıp yatmalıyız.

Zaman su gibi akıp giderken, herşey yaşanmış bir hayatımız olmalı.

Herşeye rağmen hiç bıkmamalıyız birbirimizden Mutluda olsa, kötüde
olsa, yaşadığımız günler bizim günlerimiz olmalı.

Saçlara düşünce aklar, yada gidince aklar, çocukları güvence
altına alıp gitmeli bu şehirden.

Kavgasız, her sabah cinayetle uyanılmayan, sessiz bir yere
gitmeliyiz.

Geceleri balkonda denizi seyredip, sandalyelerimizde sallanmalıyız.

Eve gelip benden kahve istemelisin.

Çocuklar gelmeli ziyaretimize, geçmişteki hareketli günlerimizi
anımsamalıyız.


Ben, \"Bey\" demeliyim sana, sende \"Hanım\".

Öyle sevmelisin ki beni bu yazdıklarım korkutmamalı seni.

Tebessümler açtırmalı yüzünde.

Birgün bu hayatı bırakıp giderken, sadece mutluluk olmalı yüzümüzde.

Birbirimizi sevmenin gururu olmalı herşeyde....


Can YÜCEL


WaLeNoT:OffffOffffff

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry






Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

36 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 36 ziyaretçi, 0 gizli