Tahir olmakta ayıp değil Zühre olmakta,
Hatta sevda yüzünden ölmekte ayıp değil.
Seversin dünyayı dolu dizgin,
Ama o bunun farkında değildir,
Ayrılmak istemezsin dünyadan,
Ama o senden ayrılacak...
Yani sen elmayı seviyorsun diye elmanın seni sevmesi şartmı?
Yani Tahir'i Zühre sevmeseydi artık,
Yahut hiç sevmeseydi Tahir,
Ne kaybederdi Tahirliğinden?"
Diyor Nazım usta.Son zamanlarda sürekli kafamda yanıp sönüyor bu sözcükler.Birini sizi sevdiği için mi seversiniz? Ya da sizi sevmezse sevmeye devam edebilirmisiniz?Sevgi denilen duygu tek başına yaşanabilen bir tür delilik halimidir?
Yani aslında sevmek birazda kollektif duygu.Özellikle kadın cinsi için.Biz ne yazık ki aşık olduğumuzda başka bir mevzu bırakmıyoruz dünyada.Varsa yoksa o.Sevdiğimizi anlatıp durup delirtiyoruz yakınımızdaki herkesi.Bu yüzden birimiz sevdiğimizde bir grup hatun adeta birlikte yaşıyoruz aşkı.Uyarıyorum beyler ne yazık ki kadınların arkadaşları bilir tüm sevgililerin kirli çamaşırlarını.
Kafam karışık.Onu sevmeyi o kadar çok seviyorum ki ,yıllardır bana yaşattığı bu duygunun içinde öyle kör olmuş durumdayım ki bunu yitirmeyi göze alamıyorum.Belki de bir hayale tutkunum ben.Yılmaz Erdoğan'ın dediği gibi " ben onun beni sevebilme ihtimalini seviyorum".Ama seviyorum işte.Gülümsemesini,kızmasını,saçını yukarı doğru kaldırmasını, kaşlarını çatmasını, her işten anlamasını, keskin zekasını, sevincini gösterirken çocuklaşmasını..Ona ait ve onun olan herşeyi seviyorum.Ve birgün onunda benden böyle bahsetmesini bekliyorum.Sabırla...Ya tutarsa