Kuran'ın bu konuda çelişkili olduğunu inkar edemediğinize göre söyledikleriniz konu kapsamı dışındadır. Tarih kitaplarının ne dediği veya demediği, Kuran'ın çelişkili olduğu gerçeğini değiştirmemektedir.bu postu atanın sen olduğunu düşünürsek ve senin tutarlı bir insan olduğuna inanırsak. muhammed için ortaya attığın iddaları sorgulamak zorunda kalırız. tutarsızlığınız size zarar veriyor. tartışmak yerine bir bilim olan tarih dalını ona ait araştırmaları yok saymanız iyi bir huydeğildir. size olan güvenirliğin azalmasına yol açacaktır bu söylem. aynı anamda muhammed vb bir çok iddanızın temelsiz olduğunu ortaya çıkaracaktır. ben islami ya da dini bir tarih kitabıda demedim. bubütün tarih kitaplarında yazılanbir olgudur. konuyla ilgili sinama filmlerindede aynı şekilde gösterilmiştir.Tarih kitapları muhatabım değildir. Benim bu bağlamda muhatabım Kuran'dır. Kuran'da aynı olay hakkında çelişen iki iddia bulunmaktadır. Çelişki ortadadır.
Kuran'daki Çelişkiler
#161
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 17:56
#162
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 18:00
Şarap alkollü bir içkidir. Allah, alkollü içki olan şarabı kastetmeseydi, şaraba bazı yönleri ile benzeyen ama en temel özelliği olan alkollü olma özelliği itibarı ile farklı olan başka bir meşrubatı kastetseydi, bunu tasvir edici bir kelime ya da anlatım kullanırdı, çünkü Kuran (sözde) tam ve doğrudur. Şarap dediğine göre bildiğimiz alkollü içki olan şarabı kastetmektedir. Aksini iddia etmek, Kuran'ın tam ve doğru olduğu öğretisini inkar etmektir, kafirliktir.dolayısıyla şarap kelimeleri sizin ekleminizdir. dianet mealinde dolayısıyla şarap kelimeleri geçmemektedir. yine sizin paylaştığınız bir ayette kuran şarap ırmakları tanımını kullanmıştır. görüldüğü üzere şarap orjinal haliyle kullanılıyor kuranda. söz konumuz ayette ise sadece içki kullanılmıştır. ayette ne ''şarap'' ne de ''dolayısıyla şarap'' geçmektedir. iddalarınız kendi yorumlanız üzerinden değil orjinal metin üzerinden olmalıdır ki tartışalım."Şarap" benim eklemem değildir. Sözkonusu ayetlerde "şarap" ve "içki" (alkollü içecek) kelimeleri açıkça kullanılmıştır. Çelişki ortadadır.
#163
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 18:05
Bir insanın, başka bir insanı tanrı edinmesinin, eğer tanrı edinilen insan tanrı edinilme işleminden sorumlu değilse, tanrı edinilen insanı da Cehennemlik kılması, bana soruyorsan, elbette adaletsizdir ve mantıksızdır. Demek ki Kuran adaletsiz ve mantıksızdır, çünkü 21:98, hiçbir istisna belirtmeden bunu öğretmektedir. Kuran tam ve doğru olduğuna göre ve hiçbir istisna belirtilmediğine göre, İsa cehennemliktir.surenin tümünü okursan siz ile kast edilenleri hristiyanlar olmadığını anlarsın. islam inancına göre isa peygamberdir. isadan sonra gelenler isa nın söyledikelrini değiştirmiştir. senin söylediği gibi bir durum olsa. insanlardan herhang biri tanımadığı herhangi birini tanrı ilan etse o kişiyi cehennemlik yapacaktır. görüldüğü üzere bu idda gayet mantık dışıdır.islami inanç insanların kendi yaptıklarından sorumlu olduğu ifade eder. bilinçsizce yapılan şeylerden bile sorumlu tutulmazlar. daha doğru ve tutarlı söylemlerinizi bekliyorum."Siz" ile Hıristiyanlar'a sesleniliyor. "Allah'tan başka kulluk ettikleriniz" ile de Hıristiyanlar'ın Allah yerine kulluk ettikleri İsa kastediliyor. Her iki grubun da cehennemlik olduğu belirtiliyor.
#164
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 18:19
"39:4 Eğer Allah bir çocuk edinmek isteseydi, yarattıklarından dilediğini seçerdi. O bundan uzaktır, yücedir. O bir ve her şey üzerinde mutlak otorite sahibi olan Allah’tır."bu benim yazdıklarıma karşılık verdiğin cevap.6:101 Allah'ın hiçbir şart altında çocuğu olamayacağını iddia etmektedir. 39:4 ise Allah'ın evlat edinme aracılığı ile çocuk sahibi olabileceğini iddia etmektedir. Çelişki ortadadır
bu ise seni iddanın orjinali.* Allah'ın bir oğlu olabilir mi (39:4), olamaz mı (6:101)?
Görüldüğü üzere çocuğu olurmu olamazmıda avzgeçip evlatlık edinirmi edinemezmiye döndürdü iddanı. sonuç olarak ilk iddanın çürümüş olduğunu kabul etmiş oluyorsun. şöyleki evat edinme hususuna gelirsek. ayette gayet açık ve nettir isteseydi deniyor. zaten islami inanca göre allahın istemesi yeter. ol demesi kafidir. bu islami inanca göre çelişki değil tamamlayıcı ve doğrulayıcı bir ayettir. yine ayette gayet açık şekilde o(allah) bundan uzaktır,yücedir deniyor. bu nedenle burda çelişki olduğunu idda etmek biraz saçma geliyor bana. bu kadar açık ve netken.
Hiçbir iddiadan vazgeçmiyorum. Zaten 39:4'ün kendisinde, olası çocuk sahibi olma işleminin evlat edinilme aracılığı ile olabileceği açıkça belirtilmektedir. Ama 39:4'te olası kılınan bu ihtimal, 6:101'de inkar edilmektedir. Allah'ın karısı olmadığına göre nasıl çocuk sahibi olabilir denerek çocuk sahibi olma ihtimalinin sözkonusu bile olamayacağı öğretilmektedir. Zaten Kuran evlat edinmeyi günah kılmaktadır (33:4-5), dolayısı ile 39:4'te Allah'a evlat edinme yani günah işleme layık görülerek çelişkilere bir yenisi daha eklenmektedir.
#165
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 18:26
3:185'te sadece Cennet ile Cehennem arasında bir mesafe olduğu, ikisi arasında ulaşımın sözkonusu olabileceği belirtilmektedir. Bunun dışında herhangi bir köprüye dair en ufak bir dayanak veya ima bile yoktur. Popüler hurafede öğretildiği üzere, kıldan ince bir köprü üzerinden yürüyen günahkarların aşağıdaki Cehennem'e düştüğü, sevapkarların ise köprünün öbür ucundaki Cennet'e ulaştığı inancı, Kuran'da en ufak bir desteği olmayan asılsız safsatadan ibarettir.ÂL-İ İMRÂN"sırat", "köprü" ya da "köprüsü" kelimeleri Kuran'da bir kez bile geçmemektedir. Hurafeden ibarettir. Bu konuda şüpheli olanlar sözkonusu kelimeleri Kuran'da aratabilirler.
(185) Her canlı ölümü tadacaktır. Ancak kıyamet günü yaptıklarınızın karşılığı size tastamam verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete sokulursa gerçekten kurtuluşa ermiştir. Dünya hayatı, aldatıcı metadan başka bir şey değildir.
bu ayettede ifade edilmiş mahşerde toplanılacak yer ile cenet arasındadır cehennem. diğer ayetlerde ifade edildiği gibi. bir çok ayette bu husus açıklandığına göre mantık olarak cehennemi görüp geçilecek bu nedenle hayali bir köprü olmasıgerekmektedir.
birde fatiha suresi bilinen bir suredir.
Sırat'elleziyne en'amte aleyhim; gayrıl mağdubi aleyhim ve laddaalliyn.
meali : Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil.
Bu konudaki iletinde değindiğin diğer konu olan 19:71-72 ve 3:158 arasındaki çelişki, bu konudaki son iletimde kanıtladığım üzere çözümsüzdür. Sırat iddiası, çelişkiye çözüm getirmediği gibi, zaten asılsızdır.
#166
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 18:34
Sözünü ettiğin alaycılık, yani küfür, şirk aracılığı ile, yani Allah'a ortak koşulması aracılığı ile, Allah'a karşı edilmiş bir küfür olarak tanımlanmaktadır. Müminlere küfür edilmesi kastedilmemektedir. Dolayısı ile Kuran'ın birçok yerinde, her türlü gayrimüslüm inanca sahip insan ve/veya kavim kafir olarak anılmaktadır. 31:15'te şirk tanımlanmak aracılığı ile küfür anlatılmaktadır, 9:23'te de ismen küfür denmektedir. Eşdeğer davranışlar sözkonusudur.bu iddanı kanıtlaman zor. gayri müslümle kafir aynı kavram değildir. en basitinden alaycılık olması gerekir kafir için. bir müslüman da küfre giren terimler ve davranışlarda bulunabilir. araştırmanı tavsiye ederim.Küfür, Kuran'da gayrimüslüm inanca sahip olmak anlamında kullanılır. 31:15'te de 9:23'te de anne ve baba kafirdir. Varolduğu iddia edilen fark yoktur.
Zaten 9:23 bu durumu açıkça belirtmektedir:
"Ey iman edenler! Eğer küfrü imana tercih ederlerse, babalarınızı ve kardeşlerinizi bile dost edinmeyin. İçinizden kim onları dost edinirse, işte onlar, zalimlerin ta kendileridir."
İman'ın (İslam'ın) alternatifi (şirk, yani İslam harici her türlü inanç) küfür olarak tanımlanmaktadır.
#167
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 18:39
"Tahrifat" itirazını birçok çelişkide temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp sunuyorsun, fakat bu çelişki ile ilgili ayetlerde (diğerlerinde de olduğu gibi) tahrifat konusunda en ufak bir atıf, ima veya istisna bulamazsın.bu iddayı kuran okumayıp sadece beyin fırtınası yapanlarda çözebilir.* Yahudiler Cennet'e mi (2:62, 5:69) Cehennem'e mi (3:85) gidecektir? Hıristiyanlar Cennet'e mi (2:62, 5:69) Cehhenem'e mi (3:85, 5:72) gidecektir? 5:69'da Cennet'e layık görülen Hıristiyanlar'ın sadece 3 ayet sonra, 5:72'de, Cehennem'e layık görülmesi özellikle ilginçtir
hristiyanlık ve yahudilik islam inancına göre temelde allahın emirleri ve onun doğrultusundadır. musa ve isa allahın peygamberleridir. fakat onlara inananlar ölümlerini ardından aslına sadık kalmayıp değiştirmiş ve tahrip etmişlerdir. islam inancı ve kuran bunu ifade ediyor. doğal sonuç olarak değiştirilmeden önce inanan kimseler allahın emir ve buyruklarını yerine getirmiş olacaklardır. değiştirenler ve değiştirenlerin yolundan gidenler ise cezalandırılcaklardır.
Örnek olarak vakti zamanında kapatılan siyasi partileri verebiliriz. başlangıçta devletin yasalarınauygun kurulup, tüzel hayatlarıı devam ettirmişlerdir. fakat ilerleyen zamanlarda devletin yasalarına uymadıkları ortaya çıkınca kapatılmışlardır.
Kuran (sözde) tam ve doğru olduğuna göre, ve tahrifat konusunda açıkça belirtilmiş bir istisna bulunmadığına göre, itirazın geçersizdir. Kuran'da varolmayan bir istisnayı sırf sen istiyorsun diye Kuran'a empoze edemezsin. (Senin yaptığın, ironik olarak, Kuran'ı tahriftir!!!) Tüm Yahudiler ve Hıristiyanlar, bazı ayetlerde cennetlik, bazı ayetlerde cehennemlik olarak değerlendirilmektedir. Çelişki ortadadır.
#168
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 18:49
çelişki çelişki çelişki dünyadaki en önemli şeydir bu... sparkplug iyi yakalamış tebrik ediyorum kendisini :msn32:
#169
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 19:35
burdaki mantık yanlış. çünkü çelişki iddası sana ait. firavun rüya tabiri sonucu yeni doğmuş çocukları öldürmüş, musanın dinine daveti sonucu oğullrı öldürtmüştür. bu iki zamanda olan ayrı olaylardır. bu nedenle iki ayrı zamanda olan olaylarda çelişki araman yanlıştır ve çelişki yoktur. ben çelişki olmadığını zaten ispat ettim.olayların aynı olay olamdığını açıkladım.bunu yanında cevabıma ek olarak tarih kitaplarını gösterdim. sen ise bağnaz bir yaklaşımla tarih kitaplarını red ediyorsun. bu saçmalık değilde nedir ?Kuran'ın bu konuda çelişkili olduğunu inkar edemediğinize göre söyledikleriniz konu kapsamı dışındadır. Tarih kitaplarının ne dediği veya demediği, Kuran'ın çelişkili olduğu gerçeğini değiştirmemektedir.
#170
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 19:40
kafirliktir ve ya değildir ben bu sınıfa girmem.islam inancına göre kafirdir bu bir.Şarap alkollü bir içkidir. Allah, alkollü içki olan şarabı kastetmeseydi, şaraba bazı yönleri ile benzeyen ama en temel özelliği olan alkollü olma özelliği itibarı ile farklı olan başka bir meşrubatı kastetseydi, bunu tasvir edici bir kelime ya da anlatım kullanırdı, çünkü Kuran (sözde) tam ve doğrudur. Şarap dediğine göre bildiğimiz alkollü içki olan şarabı kastetmektedir. Aksini iddia etmek, Kuran'ın tam ve doğru olduğu öğretisini inkar etmektir, kafirliktir.
orjinal metinde şarap ibaresi olmadığına göre iddan sadece senin yorumunda kalır. yorumlarını katarak çelişki üretmen, önyargılı ve saldırı amaçlı yazılr yazdığın anlamıı doğurur ben yi niyetli olduğunu düşünüyorum hala. şarap ırmakları ifadesinin kullanıldığı aşikardır.eğer allah bunu ifade etmek istese şarap tabirini kullanırdı. lütfen yorumlarızı tartışmayalım. nesnel ve objektif olalım. cahillerden farkımız olmalı diye düşünüyor ve bu tarz bir yaklaşım bekliyorum.
#171
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 19:47
Bir insanın, başka bir insanı tanrı edinmesinin, eğer tanrı edinilen insan tanrı edinilme işleminden sorumlu değilse, tanrı edinilen insanı da Cehennemlik kılması, bana soruyorsan, elbette adaletsizdir ve mantıksızdır. Demek ki Kuran adaletsiz ve mantıksızdır, çünkü 21:98, hiçbir istisna belirtmeden bunu öğretmektedir. Kuran tam ve doğru olduğuna göre ve hiçbir istisna belirtilmediğine göre, İsa cehennemliktir
bu da senin yorumundur.yorumlarının üstünden çelişkiler yaratıyorsun. ve ayet numarlarını verip çelişki vardırdiyorsun. bu yaklaşım doğrumudur ?kanıt yok, mantık yok. ayeti okuyanlar bu konuyu rahatlıkla anlıyorlar. senin mantığının el vermediği bir duruma nasıl çelişki var diyorsun ? o ayette de anlatılan aşikardır. islam inancına göre insan iradesi dışında olan hiç birşeyden sorumlu değildir. bu nedenle bu iddanı devam ettirmen art niyetli olduğunu gösterir.
#172
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 19:51
cevaplarında giderek mantık dışı ifadeleri arttığını görüyorum. öncelikle şunu sormak istiyorum karısı olmayan bir kişinin evlat edinmesinde ne gibi bir engel vardır ? bunu söylemen bile bende şaşkınlık yarattı. 39:4 te isteseydi ifadesi konununözüdür. islam inancına göre allahı istemesi yeter. o herşeye kadirdir. iki ayettede gayet açık çocuğu olmadığı açıklanmıştır."39:4 Eğer Allah bir çocuk edinmek isteseydi, yarattıklarından dilediğini seçerdi. O bundan uzaktır, yücedir. O bir ve her şey üzerinde mutlak otorite sahibi olan Allah’tır."
Hiçbir iddiadan vazgeçmiyorum. Zaten 39:4'ün kendisinde, olası çocuk sahibi olma işleminin evlat edinilme aracılığı ile olabileceği açıkça belirtilmektedir. Ama 39:4'te olası kılınan bu ihtimal, 6:101'de inkar edilmektedir. Allah'ın karısı olmadığına göre nasıl çocuk sahibi olabilir denerek çocuk sahibi olma ihtimalinin sözkonusu bile olamayacağı öğretilmektedir. Zaten Kuran evlat edinmeyi günah kılmaktadır (33:4-5), dolayısı ile 39:4'te Allah'a evlat edinme yani günah işleme layık görülerek çelişkilere bir yenisi daha eklenmektedir.
#173
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 20:00
way anasını be desene
Not: Niye buraya yazdın die soruosun ya?
Dip Not: Aha o soru sana girsin
süper dip not: Timieeeeeeeeeaaaaaaaaaaaaaah
#174
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 20:11
köprüyü ne boyutta düşüdüğünü bilemiyorum. arada mesafe varsaki buu sende söylüyorsun sonuç olarak 3 farklı yer var.kıyamette toplanılacak nokta , cehennem, cennet bu 3 nokta arasındada bağlantı yolları olmak zorundadır. ister uçulsu isteryürünsün. ister adıa sırat dersin ister başka birşey. iddalar geçersizdir.3:185'te sadece Cennet ile Cehennem arasında bir mesafe olduğu, ikisi arasında ulaşımın sözkonusu olabileceği belirtilmektedir. Bunun dışında herhangi bir köprüye dair en ufak bir dayanak veya ima bile yoktur. Popüler hurafede öğretildiği üzere, kıldan ince bir köprü üzerinden yürüyen günahkarların aşağıdaki Cehennem'e düştüğü, sevapkarların ise köprünün öbür ucundaki Cennet'e ulaştığı inancı, Kuran'da en ufak bir desteği olmayan asılsız safsatadan ibarettir
#175
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 20:14
bu benim cevabımı doğrular nitelikte zaten. senin iddanla zıt yönde. şirkte karşı bir eylemdir. karşıtlık farklıdır. durağan olmak farklıdır. eylemsizlik farklıdır. örnek için teşekkürler. daha açıklayıcı oldu.31:15'te şirk tanımlanmak aracılığı ile küfür anlatılmaktadır
#176
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 20:40
Binlerce yıl önce bazı Musevilerin davranışlarından ötürü 2:93'te Tevrat'ın kendisi ve Tevrat'a edilen iman, dolayısı ile tüm Museviler yerilmektedir. ("Onlara de ki (Tevrat’a beslediğinizi iddia ettiğiniz) imanınızın size emrettiği şey ne kötüdür, eğer inanan kimselerseniz!")Bakara suresi* Günahlardan kim sorumludur? 17:13-15 ve 53:38-42'ye göre herkes sadece kendi günahlarından sorumludur. Ama Kuran, Muhammed zamanında yaşayan Yahudiler'i, binlerce yıl önce başka Yahudiler'in bir buzağı putuna taparak işledikleri günah için suçlamaktadır. (2:92-93)
91. Onlara, “Allah’ın indirdiğine (Kur’an’a) iman edin” denilince, “Biz sadece bize indirilene (Tevrat’a) inanırız” deyip, ondan sonra geleni (Kur’an’ı) inkâr ederler. Halbuki o ellerinde bulunanı (Tevrat’ı) tasdik eden hak bir kitaptır. De ki, “Eğer inanan kimseler idiyseniz daha önce niçin Allah’ın peygamberlerini öldürüyordunuz?”
92. Andolsun, Mûsâ size açık mucizeler getirmişti de, arkasından sizler nefislerinize zulüm ederek buzağıyı ilah edinmiştiniz.
93. Hani, Tûr’u tepenize dikerek sizden söz almıştık, “Size verdiğimiz Kitab’a sımsıkı sarılın; ona kulak verin” demiştik. Onlar, “Dinledik, karşı geldik” demişlerdi. İnkârları yüzünden buzağı sevgisi onların kalplerine sindirilmişti. Onlara de ki (Tevrat’a beslediğinizi iddia ettiğiniz) imanınızın size emrettiği şey ne kötüdür, eğer inanan kimselerseniz!
günah için suçlamaktadır ifaden senin yorumundan öte değildir. islam inancına göre 91 de ifade edildiği gibi kuran tevratı tasdik eden bir kitapdır. 92 de de atalarının yaptığı yanlış kendilerine hatırlatılıyor. şimdi sahip çıktıkları tevrata musa zamanında yüz çevirdikleri hatırlatılıyor. 93 te de olayın devamı anlatılıyor ve deniyor ki imanınızın size emrettiği şey ne kötüdür, eğer inanan kimselerseniz! . geçmişteki hatalardandolayı onları suçlamak değil geçmişi hatırlatarak aynı yanlışları yapmamaları anlatılıyor. bu idda biraz havada kalmış sanırım.
#177
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 20:45
Fuhuş ya da zina (sadece fuhuştan sözedilmiyor) yapan kadınlar cezaya layık görülüyor, fuhuş ya da zina yapan erkekler ise cinsiyetleri itibarı ile cezasız serbest bırakılıyor.daha öncede yazılmıştı. 24 : 2 zinadan bahsediyor. 4:15 4 şahit ile kanıtlanmış fuhuş yapan kadından, 4: 16 fuhuş yapan kadın ve erkekten bahsediyor. 3 ayette birbirinden farklı durumlar anlatmaktadır. birbirlleriyle çelişmesi imkansızdır. burdaki çelişki yazarın yorumlarından ya da yanlı tutumundan kaynaklamaktadır.* Zinanın cezası nedir? 24:2'ye göre zina yapan kadın veya erkeğe yüz değnek vurulmalıdır. 4:15'e göre zina yapan kadına müebbet ev hapsi uygulanmalıdır. 4:16'ya göre zina yapan erkek tövbe edip ıslah olursa hiçbir ceza uygulanmamalıdır.
Cinsler arası adaletsizlik, kadına saygısızlık ve çelişki buradadır. Adaletsizliğin de, saygısızlığın da, çelişkinin de inkar edilebilecek bir yönü bulunmamaktadır.
#178
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 20:45
bu cevabında biraz garip olmuş. kuranın kendisi zaten tahrifata atıftır."Tahrifat" itirazını birçok çelişkide temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp sunuyorsun, fakat bu çelişki ile ilgili ayetlerde (diğerlerinde de olduğu gibi) tahrifat konusunda en ufak bir atıf, ima veya istisna bulamazsın.
nisa suresi
46. Yahudilerden öyleleri var ki, (kelimeleri yerlerinden kaydırıp) tahrif ederek onları anlamlarından uzaklaştırırlar. Dillerini eğip bükerek ve dine saldırarak “İşittik, karşı geldik”, “İşit, işitmez olası!” “Râ’inâ” derler. Halbuki onlar, “İşittik ve itaat ettik; dinle ve bize bak” deselerdi bu kendileri için daha hayırlı olurdu. Fakat Allah, küfürleri yüzünden kendilerini lânetlemiştir. Bu yüzden pek az iman ederler.
47. Ey kendilerine kitap verilenler! Bir takım yüzleri silip de tersine çevirmeden, yahut Cumartesi halkını lanetlediğimiz gibi onları lanetlemeden, yanınızda bulunanı (Tevrat’ı) doğrulayıcı olarak indirdiğimiz bu kitaba (Kur’an’a) iman edin. Allah’ın emri mutlaka yerine gelecektir.
60. (Ey Muhammed!) Sana indirilen Kur’an’a ve senden önce indirilene inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tâğût’u tanımamaları kendilerine emrolunduğu halde, onun önünde muhakeme olmak istiyorlar. Şeytan da onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor.
BAKARA
(89) Kendilerine ellerindekini (Tevrat’ı) tasdik eden bir kitap (Kur’an) gelince onu inkar ettiler. Oysa, daha önce (bu kitabı getirecek peygamber ile) inkarcılara (Arap müşriklerine) karşı yardım istiyorlardı. (Tevrat’tan) tanıyıp bildikleri (bu peygamber) kendilerine gelince ise onu inkar ettiler. Allah’ın lâneti inkarcıların üzerine olsun.
BAKARA
(91) Onlara, “Allah’ın indirdiğine (Kur’an’a) iman edin” denilince, “Biz sadece bize indirilene (Tevrat’a) inanırız” deyip, ondan sonra geleni (Kur’an’ı) inkâr ederler. Halbuki o ellerinde bulunanı (Tevrat’ı) tasdik eden hak bir kitaptır. De ki, “Eğer inanan kimseler idiyseniz daha önce niçin Allah’ın peygamberlerini öldürüyordunuz?”
NİSÂ
(171) Ey Kitab ehli! Dininizde sınırları aşmayın ve Allah hakkında ancak hakkı söyleyin. Meryemoğlu İsa Mesih, ancak Allah’ın peygamberi, Meryem’e ulaştırdığı (emriyle onda var ettiği) kelimesi ve kendisinden bir ruhtur. Öyleyse Allah’a ve peygamberlerine iman edin, “(Allah) üçtür” demeyin.Kendi iyiliğiniz için buna son verin. Allah ancak bir tek ilahtır. O çocuk sahibi olmaktan uzaktır. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey onundur. Vekil olarak Allah yeter.
ve daha bir çok ayette var. şimdi iddaların çürümüş oluyormu ?
#179
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 20:47
orjinal metinde fahişetedeniyor. fahişenin sözslük anlamını açar okursun.Fuhuş ya da zina (sadece fuhuştan sözedilmiyor) yapan kadınlar cezaya layık görülüyor, fuhuş ya da zina yapan erkekler ise cinsiyetleri itibarı ile cezasız serbest bırakılıyor.
#180
Gönderim zamanı 03.02.2006 - 20:48
10:35'in kilit noktası ve atfedilen diğer ayetlerle çelişen noktası "Hakka Allah iletir." ifadesidir. Burada Allah'ın insanı doğru yola ilettiği iddia edilmektedir. Atfedilen diğer ayetlerde ise Allah'ın dilediği insanları doğru yola, dilediği insanları sapkın yola ilettiği iddia edilmektedir. Çelişki ortadadır.10:35. De ki: “Allah’a koştuğunuz ortaklarınızdan hakka iletecek olan bir kimse var mı?” De ki: “Hakka Allah iletir.” Öyle ise, hakka ileten mi uyulmaya daha layıktır, yoksa iletilmedikçe doğru yolu bulamayan kimse mi? Ne oluyor size? Nasıl hüküm veriyorsunuz?”* Allah insanı doğru yola mı iletir (10:35) yoksa keyfine göre istediğini doğru yola, istediğini sapkın yola mı iletir (4:88, 4:143, 6:125, 7:178, 7:186, 13:27, 13:33, 14:4, 16:93, 17:97, 35:8, 39:23, 40:33, 42:46, 74:31)?
ayette ifade edilenden ne anladığınızı bilmiyorum. ortada bir tanrılaştırma var. ifade ediliyorki alaha ortak koştuklarınızmı sizi hakka iletecek. bu zaten kuranın her yerinde vardır. allaha ortak koşulanlardan medet ummanın bir faydası olmayacağı anlatılıyor. doğal olarak diğer verdiğiniz ayetlerle çelişme imkanı zaten yoktur.
Benzer Konular
Konu | Forum | Konuyu Açan | İstatistikler | Son Mesaj Bilgisi | |
---|---|---|---|---|---|
Çelişkiler |
Fotoğrafçılık | alsancakE24 |
|
|
|
Büyükanıt Muhtarlar İmamlar Ve Bitmeyen Çelişkiler |
Güncel |
|
|
|
|
Kuran'daki Çelişkiler |
Geri Dönüşüm Kutusu | berh@NDOG@N |
|
|
|
DİNDEKİ ÇELİŞKİLER VE AGNOSTİSİZM |
Geri Dönüşüm Kutusu | IssIz |
|
|
|
DİNDEKİ ÇELİŞKİLER VE AGNOSTİSİZM |
Geri Dönüşüm Kutusu | IssIz |
|
|
28 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 28 ziyaretçi, 0 gizli