İçerik değiştir



Türban'ı İslamın Neresine Koyuyorsunuz?


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 111 yanıt verildi

#21 Can Ka No Rey

Can Ka No Rey

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 9.354 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 03.09.2009 - 23:14

Ancak, 'Yaşar Nuri'nin söylediklerinde de haklılık payı olan kısımlar var' diyenleri yani sizin tabirinizle onların tayfayı da çok rahatlıkla islam dışı olarak niteleyebiliyorsunuz.Söyleyelim o arkadaşlardan oruç felan tutan varsa boşa çaba harcıyorlar.Işığa doğru ilerlesinler...


Işık nerede ? İlerlemek istiyorum. :P

#22 Efsane Prens

Efsane Prens

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 625 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:kral

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 01:48

Kıbrıs'ı sarsan Kur'an Kursu baskını



Yavru vatan Kıbrıs'ta bir süredir din dersi kurslarına yapılan baskı konuşuluyor. Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası'nın (KTÖS) yasal mevzuata uygun açılan din kurslarına baskın yapıp eğitimi engellemesi tepki görüyor.


Tartışmalara KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ta dün Milliyet'e yayınlanan bir röportajında dolaylı olarak katılmıştı. Talat Milliyet'e verdiği demeçte Kur'an Kurslarıyla ilgili olarak şöyle konuşmuştu:

"Son derece rahatsız edicidir. Ve bu ülkede ilk defa çıkmıştır. Bunun olmaması lazım. Bunun doğru olanı da, din eğitiminin okullarda verilmesidir. Okul zamanı verilmesidir. Yaz tatillerinde değil. Gidişatı kötü görüyorum. Kıbrıs'ta olmayan şeyler oluyor."

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası'nın (KTÖS), yasal mevzuata uygun olarak açılan üç din dersi kursuna düzenlediği baskın tartışması sürüyor . Sendikacılar, öğrencileri ve öğretmenleri dışarı çıkarıp, okulların kapılarını kilitleyerek eğitimi engellemişti. Bu girişime tepki gösteren 100'e yakın aile, çocuklarının psikolojilerinin bozulmasını ve eğitimlerinin engellenmesini gerekçe göstererek KTÖS hakkında suç duyurusunda bulundu. KKTC Din Görevlileri Sendikası da ailelere avukat desteğinde bulundu.

Kıbrıs halkının din eğitimi konusundaki sıkıntıları sürüyor. Önceki yıllarda polislerin bastığı din dersi kursları bu sefer bir öğretmen sendikasının hedefinde. Kursların, laikliğe ve Atatürkçülük'e aykırı olduğu iddiasıyla KTÖS mensubu bir grup öğretmen, Din İşleri Başkanlığı (Kıbrıs Müftülüğü) ile Milli Eğitim ve Spor Bakanlığı'nın imzaladığı protokolü görmezden gelerek kursları bastı. Bu girişim adadaki tansiyonu yükseltti.

Din Görevlileri Sendika Başkanı Mehmet Dere, kursların yasal mevzuata uygun olduğunu vurgulayarak, KTÖS'ün kanunlara aykırı hareket ettiğini söyledi. Ailelerin yaz dönemlerinde çocuklarını din bilgileri derslerini almak için kurslara göndermek istediklerini anlatan Dere, bu talebi yerine getirmek için mevzuata uygun müfredat hazırlandığını açıkladı. Kurslara ilk başta karşı çıkmayan KTÖS üyelerinin 'Camiler eğitim yeri değildir' diyerek, din bilgileri kursunun okullarda verilmesini isteğini vurguladı. Dere, "Bunun üzerine kurslar okullarda verilmeye başlandı. Ama bu sefer de din eğitiminin okullarda verilmesine de karşı çıktılar." ifadelerini kullandı. Baskınlar sonucu çocukların psikolojilerinin bozulduğunu dile getiren Dere, ailelerin çocuklarını kurslara göndermeye artık çekindiğini kaydetti. Anayasada belirtilen temel hak ve özgürlükler çerçevesinde din eğitimine karşı herhangi bir açıklamanın yer almadığını anlatan Dere, ailelerle birlikte KTÖS hakkında açtıkları davanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını vurguladı.

KKTC Din İşleri Başkanı Yusuf Suiçmez de kurslara baskın yapanların ideolojik takıntılar içinde olduğunu öne sürdü. Kurslara karşı çıkanların yanlış ve eksik bilgi sahibi olduğunu belirten Suiçmez, ders müfredatının Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından onaylandığını dile getirdi. Uygulamanın ilahiyat mezunu öğretmenler tarafından yapıldığının altını çizdi. Kurslara karşı eylemlerin öğretmenler tarafından yapılmış olmasının kabul edilmez olduğunu kaydeden Suiçmez, şöyle devam etti: "Bilimin öncülüğünü yapan öğretmenlik gibi kadim bir meslekte olanlara yakıştırılacak bir davranış değil. Birileri sadece yasakçı bir mantıkla olaya baktığı için olayın gerçek yüzünü göremiyor."

Bu arada KTÖS üyeleri, baskının ardından kursların kapatılması için Kıbrıs Başsavcılığı'na başvuruda bulundu. Ancak bu talep reddedildi. KKTC'de din eğitimi dersleri, okulların ilköğretim bölümlerinde haftada bir saat seçmeli veriliyor. Derslere farklı branşta öğretmenler girdiği için verilen eğitim aileler tarafından yetersiz bulunuyor. Öğrencilere din dersini seçmemeleri için yönlendirme yapıldığı da ileri sürülüyor. Bu sebeple aileler çocuklarını yaz aylarında kurslara gönderiyordu. Vatandaşların taleplerini dikkate alan KKTC hükümeti, Milli Eğitim Bakanlığı ve Din İşleri Dairesi arasında imzalanan protokol ile yaz döneminde okullarda dini bilgiler kursları açılmasına müsaade etmişti.

02.09.2009





daha iki gün önce olan bir olay bile birilerinin niyetini alenen ortaya koymaya yeter... çok fazla bişey yazmaya gerek duymuyorum çünkü yok türbandı başörtüsü idi imam hatip vs.. diyenlerin Atatürk'ün arkasına saklanıp din düşmanlığı yaptığını bu millet iyi bilmekte!



yaşar ne yaşar ne yaşamaza gelince... İmam-ı Gazali'ler, İmam-ı Rabbani'ler, Ahmet Yesevi'ler,Akşemsettin'ler,Mevlana'lar, Yunus'lar, Hacı Bektaş'lar.... binlercesi 14 asırda DİNİN DİREÐİ OLAN NAMAZIN 3 VAKİT OLDUÐUNU ANLAYAMADILAR yaşar efendi anladı öylemi... deeee gidin müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz...

#23 pac

pac

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Dokunulmazlar
  • 13.198 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Barcelona
  • İlgi Alanları:Güzel olan herşey =)

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 01:58

türbana uğraştığımızın yüzde birini terörle uğraşsak herhalde biterdi... ama türban çok daha önemli bir tehlike =)


bizim milliyetçiler dünyadakilerden farklı, kendi milliyetindeki insanlardan çekiniyo ve adlarıda milliyetçi oluyo, tıpkı solla alakası olmayan bazı partilerin sol parti olması gibi *zong
YAŞAMAK BİR UMUTTUR...

#24 waranko

waranko

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 760 Mesaj

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 09:29

diyene kadar vazgeçmiycen anlaşıldı.Kılıç abi bazı alimler işkence altında kalp tastiklemedikçe bazı yanlış sözler söylenebilir diyor sanırım:) istersen tercihe bırakılmıştır falan de kurtul abi *zong


Sayın atlantisli
Şu yazdığına bir bakarmısın. Tam da bu noktada.
Büyük şirk Allahın ortağı olduğunu idda etmektir ki inkarın küfürün en büyüğüdür.
Küçük şirk ise bazı iş ve fiilleri sözleri icra ederken Allahın dışında kişilerin rızasınıda hesaba katmaktır.


Kim söylemiş böyle bir lakırdıyı. İşte RİYAKARLIK VE İKİ YÜZLÜLÜK BU CÜMLEDEDİR.

Bu sebeple ŞİMDİ DAHA DA ÇOK yürekten inandığı her neyse sonuna kadar deliller ortaya koyarak Sayın kılıç'ın savunması gerekiyor.

Ortaya koyduğu deliller Beni ikne eder vaya edemez ayrı mesele.

HİÇBİR SAVUNMA YAPMADAN bildiklerini bana aktarmadan he..he de geç demek GİZLİ ŞİRK'DİR.

Ayrıca insan inandığı bir şeye bir bilgi birikimi doğrultusunda inanır. Öyle sizin gibi Körü körüne olursa RAİYELİK (Hayvan sürüsü) başlamış demektir.

Halife Türk halkına RAİYE derdi. Bu sürüyü ancak ben yönetirim (vahteddin)

Bu mesaj waranko tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 04.09.2009 - 09:35


#25 antiqa

antiqa

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 7.424 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 09:33

http://www.harabe.ne...dir-t18441.html

#26 Sultanım

Sultanım

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.113 Mesaj

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 10:59

Türban'ın Dinimizde yeri yoktur Örtünme vardır.

Kaynak Kuran ve Sünnet (Peygamber Efendimizin kızları ve hanımlarına tavsiyeleri delildir.)

Mesele Örtünme üzerinden gidilmediği için asıl problem gözlerden kaçırılıyor maalesef.

Bugün Başörtüsü Zulmü yaşanıyorsa Bunda Prof. Yaşar Nuri Öztürk'ün de payı vardır.

Adam işinin ehli değil ki sorunu görsün kafa karıştırmaktan başka yaptığı ne var...

Kitaplarının reklamını yaparak işin medya, siyaset (reklam ve ticaretine soyunmak bir din adamının meziyetlerinden biri midir?)

SULAK TOPRAKLARDA ÜMİTLER YEŞERİR

KANIN DÖKÜLDÜÐÜ TOPRAKLARDA İNSANLIK ÖLÜR

YAŞANMAZ BİR DÜNYA İÇİN TÜM VAHŞİLİÐİNİ GÖSTEREN İSRAİL'İ KINIYOR VE LANETLİYORUM

KAHROLSUN İSRAİL!!


#27 ebarah

ebarah

    Onun için takıntı haline geldik

  • Dokunulmazlar
  • 2.132 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Zeytinburnu

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 12:43


Başını örtene de örtmeyene de,bunu ister din adına ister görüntü adına yapana da yapmayana da sonsuz saygılar olsun.


Lakin biri bana,madem ki İslam akıl dinidir; Evet,avret yerlerini açmak hem dini hem ahlaki açıdan günah ve ayıptır.Fakat,sadece başını evet başını açmanın,başını kapatacak,baş örtüsü,türban,şapka...takmamanın (avret yerleri kapalı olmak şartıyla) hem dini hem de ahlaki sakıncalarını söylerse memnun olacağım.

 580023663830.jpg


#28 REBEL

REBEL

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Üyeler
  • 6.906 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 12:47

Sayın ebarah : sorduğunuz sorunun ''yahu biz her gün zaten yıkanıyoruz her namazdan önce niye abdest alıyoruz ki'' demekten bir farkı yoktur zannımca :friends: Niye abdest alıyoruz ki pis miyiz biz??

...


#29 ebarah

ebarah

    Onun için takıntı haline geldik

  • Dokunulmazlar
  • 2.132 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Zeytinburnu

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 12:54


Sevgili Rebel,cevap alamadım,ya da anlayamadım.Daha açık olursanız memnun olurum.Zira,bu tür dolaylı cevaplar,demediğim bir sözü dedim manasına geliyor ki bu tasvip etmediğim bir tarzdır.

Sadece başı,saçları açık bırakacak şekilde kapatmamanın,dini ve ahlaki sakıncalarını biri bana açıklarsa memnun olacağım.

 580023663830.jpg


#30 REBEL

REBEL

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Üyeler
  • 6.906 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 13:05

Demek istediğim : Neden böyle bir soru sorduğunuzu anlayamadım. Dinimizin gereklerini neden sorguluyorsunuz? Kapanmayı sorgulamak abdesti de sorgulamanın yolunu açar, abdesti sorgulamak buna benzer bir sürü şeyin de yolunu açar.. Dinimizin gereklerini sorgulamanın gereksiz olduğu fikrindeyim zira fikir yürütmenin bize düşmediği aşikardır..

...


#31 waranko

waranko

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 760 Mesaj

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 13:07

Kusura bakma bana çok komik geldi bu teori,nerden inandın bilmiyorum.İnandın diyorum çünkü bilmen imkansız.Yani haçlılar hristiyanlığı yaymak için başörtüsünü yaygınlaştırsın.Olacak iş gibi gelmiyor bana,çok saçma.Ben eliyle başörtüsü dağıtan misyoner görmedim. Demişsin ya
HANİ BİRZAMANLAR SORUP DURUYORDUN YA!! AL BURADAN BUYUR.


Sayın atlantisli al sana bol bol haçlı taraftar .

Bak ibreti alem için SANA elinde TÜRBAN SALLAYARAK göz kırpıp gerdan sallıyorlar. TANŞTIRAYIM.!! Bunların herbiri İBLİS!!!!'İN kıblesi

Türban için nifak unsuru yapıldı tabirini Eski AKP'li Prof.Dr.Nevzat Yalçıntaş kullanmıştı. Bu adam öldürmeyle eş değer bir tabirdir.(daha önce açıklamıştım)


Evet Türban EN ZEHİRLİ HANÇER GİBİ TÜRK HALKININ BAÐRINA SAPLANDI (siz ve sizin gibiler sayesinde)

Haçlılar 1950 itibariyle Dinci teslimiyetçi mandacı mütakereci takımını oluşturmak için ABD HAYRANLARI İlim Yayma cemiyeti ile iyi bir hazırlık yaptılar.Sayn ''edabar'' bu konuda günümüzü bende ilk forıma üye olduğumda 1950 'li yılları anlatmıştım.
Çok ünlülerden Turgut Özal ve Bülent Arınç da bu CEMİYETEN gelmedirler.

Haçlılar, Yukarıda bahsettiğim oluşumla Ortam kıvama müsait olunca. 1960 lı yıllarda Hızlı ABD'ci ve onların Türkiye ayağı sadık hizmetkarı ALLAH İLE ALDATMA BASINININ öncü kalemi Mehmet Şevkey Eygi ve onun gazetesinde istihdam ettiği ŞULE YÜKSEL ile Türbanı Türk halkına dayatmanın ilk Teşebbüsünü yapmaya başladılar


Bunlar şehir,şehir dolaşıp cami cematine (erkeklere) haber vererek veya el ilanlaıyla kadınlara salon toplantıları düzenlendiğini duyurarak. Bu toplantılarda kadınların kapanmaları yönünde konferran düzenlemişlerdir.

ABD Ektiği fitne tohumlarının meyvelerini 1990 Yılları sonunda Türban Misyoneri olarak adlandırdığı Merve Kavakçı ile denemiş başarılı olamamıştır.

Başarılı olamamıştır AMA TÜRKİYE'YE BÜYÜK BİR DARBE VURMAYI DA BAŞARMIŞTIR. ABD'nin bu işler için kullanmak üzere CIA'ya kurdurdğu ABD Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu eliyle davet edilen MERVE KAVAKÇI Tam bir sov aracı olarak eyalet eyalet dolaştırılmış. Türkiye ALEYHİNDE konuşturulup alkışlanmıştır.

Meve kavakçı Türban Misyoneri ünvanıı yanında İNANCIN BEDENİ ÜNVANIYLA'DA haçlılar tarafından tescil edilmiştir.

Türban Misyoneri Merve Kavakçıya bu desteği veren HAÇLI Siyasetçiler;

Vatikan Birleşmiş Milletler Elçisi Silvano Maria Tomasi

Birleşmiş milletler ABD Elçisi Kavin Edward Moley

ABD Dinsel özgürlükler Komisyonu Temsilcisi Michael Cromartie

ABD Dış İşleri bakanı COLLIN POWEL(ESKİ)

bECET Fonu Temsilcisi Christina Arriaga

Hillary Clinton

Eski CIA İstasyon Şefi ve Ilımlı İslam mucidi Graham Fuller
ve ......digerleri

Okadar İleri gitmişlerdir ki ;

Becket Fonu temsilcisi Mevre KAVAKÇININ 2 MAYIS 1999'da TBMM'DE taktığı ve Genel Kurul Salonundan kovulmasına yol açan türban yapılan tören ve etkinliklerle CAM SANDUKA İÇİNDE SERGİLENMİŞTİR.
Merve Kavakçı Üzerinden oynanan oyun bukadarla da kalmamaıştır.

Hazırlanan ve işletilen bir tezgahla BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DE , AB Kongresinde ve daha onlarca kurumda Konuşturulan Kavakçı İngiltere tarafındanda ele alınıp LORDLAR KAMARASINDA Türkiyede din özgürlüğü olmadığı yönünde Konuşma yapmak üzere davet edilmiş ve bu konuşmayı Lordlar Kamarası'nda 2 KASIM 2000 Tarihinde yapmıştır. ( Ayrıntılar için bk. Özakıncı,İblisin Kıblesi,103-114)

Tarihte bir dinin mensuplarını birbirine düşürmek ve bir ülkeyi kardeş kavgasına itmek için böylesi vicdansız ve ahlaksız tahrikler çok az görülmüştür.

Bildiğiniz gibi 2008 yılında ABD destğiyle RT Erdoğan KOTARIMLI ABD denemesi üçüncü denemedir.

ABD Bakalım bu sefer başarılı olacak mı.???

Sizce ABD mi kazanır.?? Yoksa Bilinçli olarak cahil bırakılmış Türk halkının Önsezileri mi Kazanır??
YANITLARINIZI BEKLİYORUM.

Bu mesaj waranko tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 04.09.2009 - 13:46


#32 ebarah

ebarah

    Onun için takıntı haline geldik

  • Dokunulmazlar
  • 2.132 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Zeytinburnu

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 13:19

Demek istediğim : Neden böyle bir soru sorduğunuzu anlayamadım. Dinimizin gereklerini neden sorguluyorsunuz? Kapanmayı sorgulamak abdesti de sorgulamanın yolunu açar, abdesti sorgulamak buna benzer bir sürü şeyin de yolunu açar.. Dinimizin gereklerini sorgulamanın gereksiz olduğu fikrindeyim zira fikir yürütmenin bize düşmediği aşikardır..



Tamam sevgili Rebel,sorum hakkında kendine ait yorumuna saygılar ama ben yine de başka cevaplar bekleyeceğim,teşekkür ederim.

 580023663830.jpg


#33 REBEL

REBEL

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Üyeler
  • 6.906 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 13:22

*zong

İyi ki geldiniz foruma waranko, buralar daha bi şenlendi :friends:

...


#34 waranko

waranko

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 760 Mesaj

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 13:44

Bir soru sordum yanıtınızı bekliyorum.

#35 waranko

waranko

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 760 Mesaj

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 17:53

Geleneksel fıkha göre, kadınlar hür ve cariye olarak iki kısma ayrılmaktadır. Cariyelerin örtünmesi tıpkı erkeklerinki gibidir. Yâni onlar edep yerlerini örttüklerinde örtünme görevlerini yerine getirmiş olurlar. Dahası da var. Cariyeler, örtünmeme serbestisine sâhip olarak kalmazlar, örtünmemeleri şart koşulur. Hâttâ, namaz kılarken bile, örneğin başlarını örtmelerine izin verilmez.

Allah, kullarından her sosyal sınıf için ayrı bir din göndermemiştir. Örtünme, kadınların bir sınıfı için bir türlü, ötekisi için başka bir türlü oluyorsa bir din emri olmaktan çıkar, sosyolojik bir sınıf göstergesi olur.

Allah kullarına iki tane din göndermemiştir ki, birine göre kadınlar başlarını açmak, ötekine göre ise örtmek zorunda olsunlar. Geleneksel fıkhın bu çelişkiyi çözecek hiçbir söylemi yoktur. “ulema böyle buyurdu” diyerek kenara çekilmektedir.

Şu bir gerçek ki Kur’an’da kadının örtünmesiyle ilgili açık emirler vardır. Ancak bu emirler, bugünkü İslam dünyasında, özellikle Arap-Acem coğrafyalarda siyasal bir simgeye dönüştürülen ve adına ‘tesettür’ denen uygulamanın iddialarına asla destek vermez. Bu konuda özellikle, Prof. Dr. Hüseyin Hatemi’nin, ‘İlahi Hikmette Kadın’ adlı eserine bakılmasını öneririz.

Kur’an’ın örtünme emri, abdest organlarını, o arada başı içermemektedir: Yüz ve baş, kadın ve erkekte eşitliğin gösterge bölgeleridir. Ve iki cinste de açık havaya maruz bölgelerdir. Bunun için de iki cinste de abdestin ortak organları arasındadır.

Başı açık olanlar köleler, işçiler ve cariyelerdi; başı bağlı olanlar ise hür ve seçkin tabaka idi. Fıkhın, kadınları hürler ve cariyeler diye ikiye ayırmasının dayandığı mantık da budur; Kur’an’ın herhangi bir ayeti değil. Günümüzde bâzı çevrelerin “Başörtüsü özgürlüğün simgesidir” söylemlerinin anlamı da bu olsa gerek.

Nûr 31. ayette vücup ifâde eden bir emir vardır ve o da göğsün kapatılmasıdır. Başın-saçların kapatılmasına ilişkin bir emrin o ayetten çıkarılması zorlama ile bile mümkün olmaz. Sünnetten de buna kanıt yoktur.

“Bu ayetten anlaşılır ki kadının göğsü ve boynu avrettir, yabancı erkeklerin görmesi caiz olmaz.”

Nûr 31’den açıkça çıkan tek emir, göğüslerin kapatılmasıdır.

Şunu da unutmamak zorundayız: Abdest, vücudun açık havaya maruz bölgelerine uygulanır. Eller-kollar, yüz, ayaklar ve baş bu organlardır ve abdest bu organlara uygulanan bir temizlik hareketidir. Asrısaadet’te, abdesti, kadın-erkek herkes toplu halde aynı yerde, hâttâ aynı kaptan alabilmekteydi. Bunun, örtünme emrinden önce olduğu, sonradan kaldırıldığı yolunda en küçük bir beyan yoktur. Olsaydı, özellikle kadını baskı altında tutmak isteyenler, bunu anında kayıtlara geçirirlerdi.

Halid Fuat Âlem’in, ‘La legge del Corano non impone il velo’ (Kur’an yasası türbanı dayatmaz) başlıklı yazısından birlikte okuyalım:

“Türban konusunda dinci-İslamcı cephe yalan söylemekten, gerçeği saptırmaktan başka bir şey yapmıyor. Her zaman olduğu gibi. Türkiye’nin huzurunu kaçıran, ülkemizi ve insanlarımızı büyük kaosa sürükleyen türban fesadını Allah’ın buyruğu olarak yutturmak, fitnecilik yapmaktır.”

“Pandora’nın kutusu artık açılmıştır, yalanlar birer birer ortaya çıkacak, putlar birer birer kırılacak ve kadınlarımız gerçekten özgürlüğe kavuşacaklardır. Anlamı yoruma izin vermeyecek kadar açık bir ayet konusunda iki Diyanet İşleri Başkanı anlaşamıyorsa, o zaman, AKP iktidarının uşağı Hacivat feylesofların iznine gerek kalmadan, bu konuda herkes söz söyleme hakkına sâhip olur.”

Özdemir İnce’nin bu yazısının daha açık anlamı şudur:

Halkımızın ‘sıkma baş’ diye tanıttığı bu ‘kapatma’, İslam ile değil, Talmut Mûseviliği ve Pavlus Hıristiyanlığı ile izah edilebilecek bir tavırdır. Bir rahibe kıyafetidir. İslâm adına bir Hıristiyanlaşma eğilimidir.

İsa yaşadığı sürece ona hep kötülük eden, ölümünden sonra ise İsa’nın dinine girerek bu dinî teslise oturtmayı başaran Yahudi asıllı Pavlus, kadının başkaları içinde konuşmasını bile yasaklıyordu. İslâm dünyasına bulaştırdıkları rahibe usulü baş kapatmayı da kadının ev dışına çıkmasını da dinleştiren Pavlus’tur. Şöyle diyor:

“Kiliselerde kadınlar sükût etsinler; çünkü onlara söz söylemek için izin yoktur; ancak şeriatın da dediği gibi tabi olsunlar. Eğer bir şey öğrenmek isterlerse, evde kendi kocalarına sorsunlar.” (I. Korintoslular, 14/34-35)

Müslüman dünyanın kadına bakışı, özellikle siyasal İslamcıların türban anlayışı Pavlus paralelinde bir anlayıştır.

Kadının namaz sırasında örtünmesi meselesine de değinmek gerekir. O halde, namazda örtünme meselesini iki durumu birbirinden ayırarak değerlendirmek zorundayız:

1. Namaz sırasında yabancı erkeklerin (namahremlerin) kadını görmesinin söz konusu olduğu durum: Bu durumda kadın örtünme şartlarına uymuş olmalıdır.

2. Namaz sırasında yabancı erkeklerin görmesi söz konusu olmayacak durum: Bu durumda kadın namazını istediği giysi ile kılar. Allah’a karşı örtünme söz konusu edilemez. Kadın, evinde-odasında bir başına namaz kılacaksa neden örtülere bürünsün!

Başın ve saçların örtünmesi iddia ve talebi, Haçlı kurmay odakların Müslüman dünyayı kendi içinde bölmek için kullandıkları bir oyundur.
Cumhuriyet değerleriyle baştan beri kavgalı olduğu kanaati var olan AKP iktidarı tarafından, Anayasa değişikliği ile çözülmeye girişilince, çözülmek şöyle dursun ‘kördüğüm’ haline gelerek Türk halkının gırtlağını sıkmaya başladı. RT Erdoğan’ın baş danışmanı olan Cüneyt Zapsu, türban konusunu Türk siyaset ve medya tarihinde görülmemiş bir üslupla değerlendirdi. Şunu söyledi: “Başörtüsünü çıkar demek donunu çıkar demekten farksızdır” (Hürriyet, 6 Mart 2008)

Bu söz, özellikle başı açık Müslüman-Türk hanımları camiasınca “Yâni biz donsuz mu sayılıyoruz?” kaygısına yol açtı.

Kısacası, AKP, ilk gününden itibaren türban meselesini bir tahrik ve kaygı unsuru olarak öne çıkarmış; konuya hep bu üslûp ve zihniyetle yaklaşmıştır.

Tarih önündeki görünen müsebbipler ise iktidar partisi olan AKP ile, TBMM’ye girdiği günden beri ona koltuk değneği (tabir halkındır) olan MHP’dir.

Türbanın bu şekilde dayatılmasının, sonra da demin değindiğimiz ‘nifak yöntemi’ ile çözülmeye çalışılmasının temelinde Allah rızâsı ve din değil, siyasal çıkar ile erkek hegemonyasını tehlikeye atmama kaygısı vardır.

Özetleyelim: Siyasal İslam’ın savunduğu tesettür, İslami hassasiyetlere değil, Hıristiyanî hassasiyetlere uygundur ve bu şekliyle, bir Hıristiyanlaştırma temayülünün göstergesidir. Zâten bu gösterge, bunun yıllarca siyasal istismarını yapan AKP Genel Başkanı RT Erdoğan tarafından da dolaylı bir biçimde ifâde edilmiştir. Erdoğan, İspanya’da verdiği ünlü demecinde, bugünkü türbanın bir siyasal simge olarak alınmasının kimseyi ilgilendirmediğini ifâde ederek türban bayraktarlığı yapan siyasetlerin esas niyetini ve arka planını ortaya koymuştur.

YAŞAR NURİ ÖZTÜRK

Bu mesaj waranko tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 04.09.2009 - 18:01


#36 kılıç

kılıç

    Sadece KILIÇ...

  • Üyeler
  • 11.484 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:BAŞIMIZ DİK

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 18:16

Baş örtüsü din değil dinin emridir;Açtığınız başlık bile bir garip...İlgilenenler nur suresinin 31. ayetinin muteber bir tefsirine bakabilirler.Tabi bu İslam dininde böyle kendi nefislerini put edinmiş ne üdüğü belirsiz meşrepler peşinde koşanlara kuran ne güzel cevap veriyor"Senin dinin sana benim dinim bana" diyerek....

Bu mesaj kılıç tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 04.09.2009 - 18:48

Bir gün daha geçti ve biz biraz daha yaklaştık;Bizden hiç uzak olmayan ölüme...

#37 kılıç

kılıç

    Sadece KILIÇ...

  • Üyeler
  • 11.484 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:BAŞIMIZ DİK

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 18:50

Bak yine benin dinim diyorki

Âyetlerimiz hakkında (münasebetsizliğe) dalanları gördüğün zaman, onlar başka bir söze geçinceye kadar onlardan yüz çevir. Eğer şeytan sana (bunu) unutturursa, hatırladıktan sonra (hemen kalk), zalimler topluluğuyla oturma!" (el-En'âm, 6/68)....
Bir gün daha geçti ve biz biraz daha yaklaştık;Bizden hiç uzak olmayan ölüme...

#38 kılıç

kılıç

    Sadece KILIÇ...

  • Üyeler
  • 11.484 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:BAŞIMIZ DİK

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 19:13

Yani demek ki merve kavakçı baş örtüsüyle meclise girseydi bu oyun bozulacakdı.Ülkem kardeş kavgasına itilmeyecekdi.?iAcaba merveyi o gün meclisden kovanlarda bu oyuna dahilmi diye sorası geliyor insanın....

Üçbeş kendini bilmez utanmazın baş örtüsüyle kavgası var onun dışında milletin arasında bişey yok, örtülüsü örtüsüzü sokaklarda kolkola geziyor...Bereber yiyor içiyor sizde çıkaramadığınız kardeş kavgası için yanıyorsunuz....

Bu mesaj kılıç tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 04.09.2009 - 19:14

Bir gün daha geçti ve biz biraz daha yaklaştık;Bizden hiç uzak olmayan ölüme...

#39 Can Ka No Rey

Can Ka No Rey

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 9.354 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 19:34

Allah'ın emridir.

Takarsan Allah'ın emrini yerine getirmiş olursun, takmazsan günahkar olursun.

Yaşantın, davranışların, insanlar ile olan ilişkilerin önemli değildir. Ne nane yersen ye, yeter ki türban tak. En kral Müslüman olursun. Sana türban takıyor diye '' aman ne iyi Müslüman'' derler, başı açık bayanı da türban takmıyor diye ''günahkar'' yaparlar. Bunun adı da ''Allah'ın emri'' olur. İşin rantı, siyasi çıkarı, sömürüsü ayrı mesele.

Neyse biz düşünmeyelim bunları. Nerede kalmıştık ?

Dinin hangi değerine saldırıp da din düşmanlığı yapacaktık ?

Bu mesaj Raskolnikov tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 04.09.2009 - 20:41


#40 REBEL

REBEL

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Üyeler
  • 6.906 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan

Gönderim zamanı 04.09.2009 - 20:37

Yahu siz iyice saçmalamaya başladınız.
Dinin gereğidir örtünmek, değildir demek haddiniz değil..
Ama kişinin hür iradesine bırakılmıştır, ben türbanlı değilim diye günahkar mı oluyorum komik olmayın..
Siz türbana mı karşısınız türban takmayanlar günahkardır söylemlerine mi? hele onu bi deyiverin de anlayalım.
Siz ve sizin gibiler dinden imandan soğutuyor İslamın emirleri değil !

...





5 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 5 ziyaretçi, 0 gizli