ÖNCEKİ gün Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ı aradım.
Ankara’da evinin bulunduğu sokakta yakalanan iki kişi ile ilgili konuyu konuşmak istiyordum.
Ancak Bakanlar Kurulu’nda olduğu için konuşamadım.
Dün aradı, ben de aklımdaki soruları sorma fırsatını buldum.
Emniyet’ten kendisine verilen bilgileri bütün açıklığı ile anlattı.
Bunların bazıları dün Hürriyet de dahil olmak üzere bazı gazetelerde yer aldı.
Ancak bizzat Arınç’ın ağzından dinlemek de önemliydi.
ÜZERLERİNDE 2 RESMİ SİLAH
Merak ettiğim bazı soruları sordum.
O da kendisine verilen bilgileri aktardı.
Birinci sorum şuydu:
* Yakalanan kişiler gerçekten askeri şahıslar mıydı?
“Evet. Üzerinden Genelkurmay’a ait resmi kimlikler çıkmış. Biri Seferberlik bölümünden. Her ikisi de Özel Kuvvetler’e mensupmuş.”
* Üzerlerinde silah var mıymış?
“Evet üzerlerinden silah çıkmış. Ancak silahları üzerlerine kayıtlı resmi silahlar.”
* Bu durum en azından o an için bir suikast hazırlığı olmadığı şeklinde yorumlanabilir mi?
“Anlaşıldığı kadarı ile bir süredir bu işi yapıyorlarmış. Ümit ederim sadece tarassut (gözetleme) amaçlı bir şeydir. İnşallah daha ötesi değildir.”
PET ŞİŞENİN KAPAÐINI AÇIP
* Ergenekon davası bütün hızıyla devam ederken, askerler böyle çılgınca bir şeyi neden yapmış olabilirler? Aklıma şöyle bir şey geldi. Acaba bu yolla gözdağı mı verilmek isteniyor?
“Gözdağı vermek için böyle bir şey yapmaya ihtiyaçları var mı?”
* Arabalar Genelkurmay’a mı ait?
“Biri Genelkurmay’a ait. Öteki bir araba kiralama şirketinden kiralanmış.”
* Bu konuda en anlamadığım şey subaylardan birinin elindeki kâğıdı yutmaya çalışması. Bu olay gerçekten nedir?
“Emniyet’te subaylardan biri bir şişe su istemiş. Pet şişenin kapağını açmış, sonra elini cebine sokup bir kâğıt çıkarmış. Emniyet yetkilileri bunu görünce atlayıp kâğıdı ağzından çıkarmış. Üzerinde evimin bulunduğu yerin adresi yazılıymış.”
4-5 SAAT SONRA ARAMA YAPILMIŞ
* Merak ettiğim bir konu da şuydu. Bu kadar büyük şüpheyle yakalanan iki kişi neden askeri yetkililere hemen teslim edilmiş?
“Bana verilen bilgiye göre, Merkez Komutanlığı’ndan gelen bir yetkili ikisini teslim alıp götürmüş.”
* Ya evlerindeki arama? Orada bir şey bulunmuş mu?
“Evlerinde ancak 4-5 saat sonra arama yapılabilmiş. Bilgisayarları ve başka bazı eşyaları alınmış. Bunlar inceleniyormuş. Tabii ne bulunabilirse.”
Başbakan Yardımcısı Arınç’la yaptığım kısa sohbet bu kadardı.
Perşembe günü bu konuda bir açıklama yapacakmış.
Doğrusu bu olayı aklım havsalam almıyor.
Ülkenin başbakan yardımcısına yönelik böyle bir izleme ancak çılgınlık olabilir.
GENELKURMAY YİNE AYNI HATAYI YAPTI
Genelkurmay Başkanlığı bana göre yine aynı hatayı yapıyor.
Olayın ortaya çıkmasından bu yana 3 gün geçti ama hâlâ en küçük açıklama yok.
Herkes gibi ben de şu soruların cevabını merak ediyorum.
* Bu iki subay ne amaçla orada bulunmaktaydılar?
* Komutanlığın bilgisi dahilinde mi böyle bir şey yapıyorlardı?
* Bir sokağın numarasını ve adını akıllarında tutamayıp kâğıda yazacak kadar becerisi olmayan insanlar, resmi istihbarat görevi yapabilir mi?
* Ergenekon davasının başından beri yaşananlardan sonra hâlâ böyle şeyler yapma cüretini nereden bulmaktadırlar?
Bu soruların hepsinin cevabı kamuoyunu ikna edici şekilde verilmelidir.
Tabii hesabı da...
Ertuğrul Özkök
http://www.hurriyet....0...d=10&gid=61