SENENİN bugünlerinde Uğur Mumcu etkinlikleri sürerken, hep aynı sorularısorarım kendi kendime:
- Ne uğruna öldürüldü Uğur Mumcu?..
- Değdi mi?..
Birincisine yanıt ey halkım:
Uğur Mumcu, çok az rastlanan yürekli aydınlar gibi, her şeyini verdi senin için...
Zihnini, gücünü, sevgisini, gecesini, gündüzünü...
Yetmedi canını...
Sen görmezken gördüğü, sen duymazken duyduğu, sen susarken seslendiği için öldürüldü...
Tümü senin için...
İkincisi; peki değdi mi?..
Öyle bir gücüm olsaydı, gösterirdim Uğur Mumcu’ya...
O günden bu yana “Ey halkım”ın “irticanın odağını” iktidar yaptığını...
Türbanın-tesettürün, devletin tepesine oturduğunu...
Cumhuriyet devrimlerini savunmanın artık suç sayıldığını...
Üzerinde kalpaklı Atatürk olan bayrakları sallayanların sorgulandığını...
Hakkında onlarca yazı yazdığı Ağca’nın davul-zurna ile salındığını...
Yüzlerce yazı yazdığı PKK teröristlerinin sınırda devlet töreniyle karşılandıklarını...
Gazeteden İlhan Ağabey’in sorgulanmaktan hastalandığını...
Çırağı Mustafa‘nın zaten hapiste olduğunu...
Anayasa’daki “Türk” sözcüğünün sakıncalı görüldüğünü...
“Ey halkım”ın tüm bunları yapan iktidarı baş tacı ettiğini ve AKP’nin hâlâ birinci parti olduğunu...
Gösterirdim Uğur Mumcu’ya ve sorardım:
“Değdi mi?..”
Peki sen niçin böylesin ey halkım?..
“Unutma bizi” diye diye uğruna canını verenlere bu mudur yanıtın?..
Böyle midir idrakin, vefan, borcun?...
Niçin böylesin?..
Niçin?..
Bekir Coşkun - 26.01.2010 11:10:20