7 Temmuz 1997'de hükümet ve Genelkurmay Başkanlığı arasında imzalanan protokolle valilik talep etmese bile askere toplumsal olaylara müdahale etme yetkisi veriyordu. Protokolün içeriği şimdiye kadar tam olarak hiçbir zaman açıklanmadı.
EMASYA Protokolü'nün kaldırılacağı sinyalini ilk olarak Başbakan Erdoğan vermişti. Erdoğan, geçtiğimiz hafta sonu verdiği bir röportajda EMASYA protokolününün gündemden çıkarılacağını belirterek, "Bu protokolü ortadan kaldıracağız" demişti.
''Harekat ve darbe planlarının gerekçesi olarak iç tehdit tanımı veya buna bağlı EMASYA protokolü gibi şeyler söylendi. Mevcut Milli Güvenlik Strateji Belgesi yaklaşımı bunları onaylayan bir tarzda mıdır?'' sorusu üzerine Erdoğan, şu yanıtı vermişti:
''Çıkarmamız gerekenleri tamamen çıkartırız ve buna göre de adımlarımızı atarız. Aslolan şudur; milli birlik ve kardeşlik projesiyle ilgili ve demokratik açılım süreciyle ilgili olarak sorun alanlarını buralardan çıkarmak istiyoruz. Sorun alanlarının burada kalmaması gerekir. Bunlar üzerinde şu anda ekiplerimiz çalışıyor. Ona göre de bu görüşmeyi yapacağımız toplantıda, bunları ileri süreceğiz ve adımlarını atacağız. Bakanımızın da ifade ettiği şekliyle EMASYA Protokolü'nü gündemimizden çıkaracağız. EMASYA Protokolü diye bir şey olamaz, olmayacak. Bunun adımını atıyoruz, atacağız. Şu anda arkadaşlar hazırlıklarını yapıyorlar ve bu işi bitireceğiz. Zaten bu bir protokol, kanun filan değil. Kanun, Genelkurmay, İçişleri burada müşterek bir çalışma yapar. Yasal düzenleme gerekiyorsa, yasal düzenleme de yapacağız. Protokolü ortadan kaldıracağız, bunun adımını atacağız. Bununla ilgili koordinatör bakanımız çalışmalarını yürütüyor. Kısa zamanda bu işi bitireceğiz.''
Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, bugün verdiği röportajda EMASYA'nın kalkabileceğini söylemişti. Başbuğ, "Gizliliği işin içine katıldı, EMASYA'ya aşırı önem verildi. Olmadık yerlere çekildi. Bu protokollere gerek yok, kalkabilir" demişti.
Haber 7-NTV