0
Yargı Dünyası Karıştı !
Konuyu açan
dokuzharf
, 17.02.2010 16:33
bu konuya 69 yanıt verildi
#61
Gönderim zamanı 20.02.2010 - 11:33
Salim bırak Ahmet'i Mehmet'i , gel arkadaşım simit pohça ile kahvaltı edelim ) Çaylar benden...
AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...
#62
Gönderim zamanı 20.02.2010 - 11:33
ah sağolasın canım, aslan gürcanım bu gece deliksiz uyudum bende neden diye soruyordum kendi kendime, aman abini ihmal etme emi gürcanımmmm......
smiley mimiley yok, ünlem münlemde yok, kim nasıl vurgularsa öyle anlasın
smiley mimiley yok, ünlem münlemde yok, kim nasıl vurgularsa öyle anlasın
Bu mesaj milas tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 20.02.2010 - 11:34
necip fazıl a sormuşlar; edebi nerden öğrendin, cevap vermiş edep sizden
#63
Gönderim zamanı 20.02.2010 - 11:37
ALLAHHHHHHHHHHHHHHHH derdim be gürcanım vallaha şimdi yaptıydım , yakın olsan bir gün sürpriz yapacam sana haaaa, valla ben yaparım, balşka forumlarda kaç kişiye yaptım, inşallah sanada yaparız veya yapmanı bekleriz.
BURSA ne kadar uzak sana???????
[/size]smiley mimiley yok, ünlem münlemde yok, kim nasıl vurgularsa öyle anlasın[size="3"][color="#8B0000"]
BURSA ne kadar uzak sana???????
[/size]smiley mimiley yok, ünlem münlemde yok, kim nasıl vurgularsa öyle anlasın[size="3"][color="#8B0000"]
Bu mesaj milas tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 20.02.2010 - 11:38
necip fazıl a sormuşlar; edebi nerden öğrendin, cevap vermiş edep sizden
#64
Gönderim zamanı 20.02.2010 - 11:45
İnşallah bakalım )
Afiyet olsun
Afiyet olsun
AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...
#65
Gönderim zamanı 20.02.2010 - 11:48
Yeter ki sen rahat uyu arkadaşım..
AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...
#66
Gönderim zamanı 20.02.2010 - 12:32
bazen AİHM neden var diyodum ama bu yargı dünyasını görünce hak verdim olmasına =)
YAŞAMAK BİR UMUTTUR...
#67
Gönderim zamanı 22.02.2010 - 12:57
Necati Doğru
Başsavcı’nın çomağı!
Netleşiyor. Gerçeği arayan yazarlar, tarafsız, objektif, vicdanlı iyi gazete muhabirleri, “lehimci” oldu. Birbirinden kopuk, bilgileri, belgeleri yan yana getirip lehimliyorlar.
Lehim, parçaları birbirine kaynatıyor.
Bütün aydınlanıyor.
Erzincan’ın hapse konulan Başsavcısı’nın elindeki “adalet çomağını” yuvaya soktuğu ortaya çıkıyor.
Bütünü kaçırmayın!
Bütünü atlamayın.
Bütünü yakalayın.
İşte lehimlenen bütün:
İlhan Cihaner, 2007’de Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı oldu. Durum şuydu:
Efendiler ve hocaefendiler.
Cübbeliler ve cübbesizler.
Şeyhler ve tarikat ehli olanlar.
Cemaate vidalı şirketler.
Tarikata çivili, hacca gitmiş, her yıl umre yapar yeni tip iş adamları. Cemaatlerle kol kola girmiş ılımlı İslam kremiyle makyajlı iktidar. İktidara firketelenmiş cemaatler; Erzincan ayağının Erzurum’a, Erzurum ayağının İstanbul’daki tarikat merkezine; Gümüşhane’den Kelkit’e, Kelkit’ten Kars’a, oradan Ağrı’ya ve Bayburt’a, Bayburt’tan Kayseri’ye, Kayseri’den Van’a, Van’dan Trabzon’a, Trabzon’dan Bursa’ya, Bursa’dan Çankırı ve Sakarya’ya, Sakarya’dan Konya, Tokat ve Ordu’ya Türkiye’yi 13 bölgeye ayırmışlardı.
***
13 bölge!
Her bölgede bir dernek!
Her bölgede bir vakıf.
Diyeceksiniz ki ne sakınca var bu bölgeleşmede, dernekleşmede ve vakıflaşmada... Gerçekten bir sakınca yok. Bu bir sivil örgütlenme. Yasak da değil. Fakat Erzincan’ın şimdi içeride olan ve dosyası kaçırılarak İstanbul’a getirilen birinci sınıf savcısının “adalet çomağı” gelip, yuvaya girmişti.
Yuvada şunlar oynaşıyordu:
Kara para aklanıyordu, sahte diploma hazırlanıyordu, cemaat liderinin isteği Diyanet’e gidiyor, imam istenilen yere atanıyordu, 4-6 yaşındaki çocuklara izinsiz Kuran kurslarında eğitim veriliyordu, okul çağındaki çocukların Kuran kursuna değil de Milli Eğitim’in okullarına gönderilmesini isteyen MEB görevlileri pasifize ediliyor, korkutuluyor, sindiriliyordu. Siyasi sebeplerle tayin yaptırma ve işe yerleştirme, sahte seçmen kaydı yapma, ihalelere fesat karıştırma, Basın İlan Kurumu’na baskı yapma, Danıştay’daki davaya etki etmeye çalışma, bazı belediye başkan adayları hakkında ses dosyası hazırlama, iki ayrı bakanla ticari çıkar için görüşme yapılıyordu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, cemaatin ya da cemaate vidalı iş adamlarının “bina dikme taleplerine” izinler veriyor, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın “bu yapıya yardım ettiği şüphesi” yükseliyor, cemaat önderlerinden Mahmut Ustaosmanoğlu ve Cübbeli Ahmet lakaplı Ahmet Mahmut Ünlü ve iktidar yanlısı Yeni Şafak Gazetesi sahibi Ahmet Albayrak’ın da bu yapı içinde isimleri geçiyordu.
***
Başsavcı’nın çomağı işte bu yapıya girmişti. Şimdi hapiste olan Başsavcı, belge toplamıştı.
Yasal dinleme yapmıştı.
Kanıtlar bulmuştu.
Bunların ne kadarının doğru, ne kadarının haklı, ne kadarının yanlış ve haksız olduğuna; “kimin suçlu kimin suçsuz bulunduğuna” mahkeme açılınca hâkimler karar verecekti.
Fakat süreç kesildi.
Diğer savcılar!
Erzurum’dakiler!
Erzincan’da “adalet çomağını yuvaya sokmuş” savcının defterini dürmek üzere onu hâkimin karşısına çıkarttılar. İktidar; Adalet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı, Erzurum’daki “yuvaya çomak sokan Başsavcı’nın defterini dürücü savcıları” haklı buldular, onları savundular. Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSKY) çok tecrübeli hukuk adamları ile Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu ve Yargıtay’ın Onursal Başkanı Sami Selçuk da HSYK’nın kararını doğru buldu.
Netleşiyor!
******************************************
Om çomağı sokacak daha müsait yerler var...
Başsavcı’nın çomağı!
Netleşiyor. Gerçeği arayan yazarlar, tarafsız, objektif, vicdanlı iyi gazete muhabirleri, “lehimci” oldu. Birbirinden kopuk, bilgileri, belgeleri yan yana getirip lehimliyorlar.
Lehim, parçaları birbirine kaynatıyor.
Bütün aydınlanıyor.
Erzincan’ın hapse konulan Başsavcısı’nın elindeki “adalet çomağını” yuvaya soktuğu ortaya çıkıyor.
Bütünü kaçırmayın!
Bütünü atlamayın.
Bütünü yakalayın.
İşte lehimlenen bütün:
İlhan Cihaner, 2007’de Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı oldu. Durum şuydu:
Efendiler ve hocaefendiler.
Cübbeliler ve cübbesizler.
Şeyhler ve tarikat ehli olanlar.
Cemaate vidalı şirketler.
Tarikata çivili, hacca gitmiş, her yıl umre yapar yeni tip iş adamları. Cemaatlerle kol kola girmiş ılımlı İslam kremiyle makyajlı iktidar. İktidara firketelenmiş cemaatler; Erzincan ayağının Erzurum’a, Erzurum ayağının İstanbul’daki tarikat merkezine; Gümüşhane’den Kelkit’e, Kelkit’ten Kars’a, oradan Ağrı’ya ve Bayburt’a, Bayburt’tan Kayseri’ye, Kayseri’den Van’a, Van’dan Trabzon’a, Trabzon’dan Bursa’ya, Bursa’dan Çankırı ve Sakarya’ya, Sakarya’dan Konya, Tokat ve Ordu’ya Türkiye’yi 13 bölgeye ayırmışlardı.
***
13 bölge!
Her bölgede bir dernek!
Her bölgede bir vakıf.
Diyeceksiniz ki ne sakınca var bu bölgeleşmede, dernekleşmede ve vakıflaşmada... Gerçekten bir sakınca yok. Bu bir sivil örgütlenme. Yasak da değil. Fakat Erzincan’ın şimdi içeride olan ve dosyası kaçırılarak İstanbul’a getirilen birinci sınıf savcısının “adalet çomağı” gelip, yuvaya girmişti.
Yuvada şunlar oynaşıyordu:
Kara para aklanıyordu, sahte diploma hazırlanıyordu, cemaat liderinin isteği Diyanet’e gidiyor, imam istenilen yere atanıyordu, 4-6 yaşındaki çocuklara izinsiz Kuran kurslarında eğitim veriliyordu, okul çağındaki çocukların Kuran kursuna değil de Milli Eğitim’in okullarına gönderilmesini isteyen MEB görevlileri pasifize ediliyor, korkutuluyor, sindiriliyordu. Siyasi sebeplerle tayin yaptırma ve işe yerleştirme, sahte seçmen kaydı yapma, ihalelere fesat karıştırma, Basın İlan Kurumu’na baskı yapma, Danıştay’daki davaya etki etmeye çalışma, bazı belediye başkan adayları hakkında ses dosyası hazırlama, iki ayrı bakanla ticari çıkar için görüşme yapılıyordu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, cemaatin ya da cemaate vidalı iş adamlarının “bina dikme taleplerine” izinler veriyor, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın “bu yapıya yardım ettiği şüphesi” yükseliyor, cemaat önderlerinden Mahmut Ustaosmanoğlu ve Cübbeli Ahmet lakaplı Ahmet Mahmut Ünlü ve iktidar yanlısı Yeni Şafak Gazetesi sahibi Ahmet Albayrak’ın da bu yapı içinde isimleri geçiyordu.
***
Başsavcı’nın çomağı işte bu yapıya girmişti. Şimdi hapiste olan Başsavcı, belge toplamıştı.
Yasal dinleme yapmıştı.
Kanıtlar bulmuştu.
Bunların ne kadarının doğru, ne kadarının haklı, ne kadarının yanlış ve haksız olduğuna; “kimin suçlu kimin suçsuz bulunduğuna” mahkeme açılınca hâkimler karar verecekti.
Fakat süreç kesildi.
Diğer savcılar!
Erzurum’dakiler!
Erzincan’da “adalet çomağını yuvaya sokmuş” savcının defterini dürmek üzere onu hâkimin karşısına çıkarttılar. İktidar; Adalet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı, Erzurum’daki “yuvaya çomak sokan Başsavcı’nın defterini dürücü savcıları” haklı buldular, onları savundular. Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSKY) çok tecrübeli hukuk adamları ile Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu ve Yargıtay’ın Onursal Başkanı Sami Selçuk da HSYK’nın kararını doğru buldu.
Netleşiyor!
******************************************
Om çomağı sokacak daha müsait yerler var...
#68
Gönderim zamanı 07.03.2010 - 00:03
İşte o karşılaşma anı! İlhan Cihaner Osman - Habertürk Video
Yükleyen turuncutime. - Dünyadan haber videoları
Değişiklikler Kaydedildi...
#69
Gönderim zamanı 12.03.2010 - 20:05
"Ankara'nın son günlerde tartıştığı sıcak konulardan biri de CHP Milletvekili Ahmet Ersin'in Erzincan'da gizli tanıkla yaptığı görüşme videosu... CNNTürk'ün haberine göre; İslamcı basın görüntüleri 'kirli pazarlık' başlıkları ile manşetlerine taşıdı, CHP milletvekilinin elindeki çantada 80 milyar olduğunu öne sürdü. Haberlere göre Ahmet Ersin gizli tanığa ifadesini geri çekmesi için baskı uyguladı ve para teklif etti.
TBMM'de konuşan CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Erzincan'da gizli tanık Munzur ile yaptığı görüşmenin ailevi konular içerdiğini, yanındaki çantada ise para değil pijama ve tıraş takımı bulunduğunu söyledi
AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ ise CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin'in 'Erzincan'da gizli tanık Munzur ile görüştüğü ve bir otelin lobisinde çanta bıraktığı' yönündeki iddialarla ilgili Cumhuriyet savcılarını göreve çağırdı.
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Erzurum'daki Başsavcı İlhan Cihaner davasının gizli tanığı Munzur ile yanında para dolu çantayla buluştuğu iddialarına CNN TÜRK'ten yanıt verdi. Ersin, "Konuştuğum o kişinin gizli tanık olduğunu bilmiyordum. Çantada da para değil pijama ve tıraş takımım vardı" dedi.
Ahmet Ersin CNN TÜRK muhabiri Sema Ecer'in sorularını yanıtladı.
Ersin, "Bana gizli tanık demediler. Bir vatandaş sizinle görüşmek istiyor dediler. Gizli tanık olduğu alnında yazmıyor ki. Dolayısıyla gizli tanık olduğunu bilmiyordum" dedi.
Ersin o günü şöyle anlattı:
"O gün bir elimde palto, diğer elimde de çantam vardı. Çantada pijamalarım ve tıraş takımım vardı. FOX TV restoran terasında bizimle röportaj yapmak istedi. Çantamı da orada kenara bir yere bırakmıştım. Sonra Erzincan İl Başkanlığı'na gitmek üzere ayrıldım. O sırada çantamın olmadığını farkettim. Birisi aldı getirdi çantayı." CHP'li Ersin "çantada 80 bin TL olduğu" iddialarıyla ilgili de, "80 bin TL iddiası nereden çıktı bilmiyorum. Benim Ziraat Bankası'na 20 bin TL borcum var. Dolayısıyla 80 bin TL parayı nereden bulayım" diye konuştu.
"Nereden bileyim? "
Benimle görüşen adamın gizli tanık olup olmadığını nereden bileyim?" diye soran CHP'li Ersin, "Görüşmemizde ailevi sorunlarını anlattı bana. Erzincan'da yaşamak istemediğini söyledi. Ankara ya da İzmir'de yaşamak istediğini, kendisine iş bulup bulamayacağımı sordu. Bende ona bende bu kriz ortamında mümkün olmadığını söyledim. Görüşmemiz başbaşa değildi. Gazeteci arkadaşlar gidip geliyordu" şeklinde konuştu.
"Yıpratma çabası var"
CHP'li Ersin Erzurum-Erzincan hattındaki hukuksuzluğu kendisinin ortaya çıkardığının altını çizerek, "Benim üzerinden partime yönelik bir yıpratma çabasındalar. Yani sadece benim üzerime geliyorlar. Bunu anlamış değilim" dedi."
-----
O değil de her ne zaman Chp ile ilgili bir şeyler söylense hep "yıpratma çabası" var.
Her zaman mı yıpratılıyorsunuz birader ?
TBMM'de konuşan CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Erzincan'da gizli tanık Munzur ile yaptığı görüşmenin ailevi konular içerdiğini, yanındaki çantada ise para değil pijama ve tıraş takımı bulunduğunu söyledi
AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ ise CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin'in 'Erzincan'da gizli tanık Munzur ile görüştüğü ve bir otelin lobisinde çanta bıraktığı' yönündeki iddialarla ilgili Cumhuriyet savcılarını göreve çağırdı.
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Erzurum'daki Başsavcı İlhan Cihaner davasının gizli tanığı Munzur ile yanında para dolu çantayla buluştuğu iddialarına CNN TÜRK'ten yanıt verdi. Ersin, "Konuştuğum o kişinin gizli tanık olduğunu bilmiyordum. Çantada da para değil pijama ve tıraş takımım vardı" dedi.
Ahmet Ersin CNN TÜRK muhabiri Sema Ecer'in sorularını yanıtladı.
Ersin, "Bana gizli tanık demediler. Bir vatandaş sizinle görüşmek istiyor dediler. Gizli tanık olduğu alnında yazmıyor ki. Dolayısıyla gizli tanık olduğunu bilmiyordum" dedi.
Ersin o günü şöyle anlattı:
"O gün bir elimde palto, diğer elimde de çantam vardı. Çantada pijamalarım ve tıraş takımım vardı. FOX TV restoran terasında bizimle röportaj yapmak istedi. Çantamı da orada kenara bir yere bırakmıştım. Sonra Erzincan İl Başkanlığı'na gitmek üzere ayrıldım. O sırada çantamın olmadığını farkettim. Birisi aldı getirdi çantayı." CHP'li Ersin "çantada 80 bin TL olduğu" iddialarıyla ilgili de, "80 bin TL iddiası nereden çıktı bilmiyorum. Benim Ziraat Bankası'na 20 bin TL borcum var. Dolayısıyla 80 bin TL parayı nereden bulayım" diye konuştu.
"Nereden bileyim? "
Benimle görüşen adamın gizli tanık olup olmadığını nereden bileyim?" diye soran CHP'li Ersin, "Görüşmemizde ailevi sorunlarını anlattı bana. Erzincan'da yaşamak istemediğini söyledi. Ankara ya da İzmir'de yaşamak istediğini, kendisine iş bulup bulamayacağımı sordu. Bende ona bende bu kriz ortamında mümkün olmadığını söyledim. Görüşmemiz başbaşa değildi. Gazeteci arkadaşlar gidip geliyordu" şeklinde konuştu.
"Yıpratma çabası var"
CHP'li Ersin Erzurum-Erzincan hattındaki hukuksuzluğu kendisinin ortaya çıkardığının altını çizerek, "Benim üzerinden partime yönelik bir yıpratma çabasındalar. Yani sadece benim üzerime geliyorlar. Bunu anlamış değilim" dedi."
-----
O değil de her ne zaman Chp ile ilgili bir şeyler söylense hep "yıpratma çabası" var.
Her zaman mı yıpratılıyorsunuz birader ?
Değişiklikler Kaydedildi...
#70
Gönderim zamanı 12.03.2010 - 22:12
o değil de bu chp'li milletvekili ersin'le o gizli tanığın görüşmesi gazetelere çıktı ya.
o gizli tanık artık deşifre oldu. bu suçmuş.
ama kimsenin umurunda değil tabi.
sadece bununla kalsa iyi. 300 küsür tane muhbirin ismini de deşifre etmişler.
allah sonumuzu hayretsin.
o gizli tanık artık deşifre oldu. bu suçmuş.
ama kimsenin umurunda değil tabi.
sadece bununla kalsa iyi. 300 küsür tane muhbirin ismini de deşifre etmişler.
allah sonumuzu hayretsin.
Benzer Konular
Konu | Forum | Konuyu Açan | İstatistikler | Son Mesaj Bilgisi | |
---|---|---|---|---|---|
İş dünyasının Whatsapp'ı olmaya aday: Mailcell |
Bilim & Teknoloji Haberleri | Haberci |
|
|
|
Bilim dünyası Doç. Dr. Mete Atatüre'nin tarihi başarısını konuşuyo |
Bilim & Teknoloji Haberleri | Haberci |
|
|
|
Erdoğan Yargılanacaktır! |
Siyaset | ebarah |
|
|
|
Htc One M8 Ile One M9'u Karıştırdı! |
Bilim & Teknoloji Haberleri | Haberci |
|
|
|
Berlin Internet Dünyasında Ilk Oldu |
İnternet | Haberci |
|
|
4 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 4 ziyaretçi, 0 gizli