Sevgili Günsüz.
#461
Gönderim zamanı 24.05.2008 - 00:28
kısa mesafeli sevişmelerse aynandaki ''senle'', gözleri söz ,sözleri öz çeker.
neyzenin yazdığı gibi.
Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir pâye, kavuk sallamayınca,
Kürsî-i liyakat pezevenk, puşt olanandır.
Ey dâğ-ı derdin eylemeyen merhem-âşina
#462
Gönderim zamanı 31.05.2008 - 21:32
Karasal iklimden sıyrılmış,bu yayla havasında adem ile akşama kadar güttüğümüz koyunların kelle başı hesabını yapıp durduk. Ve bir yandan, abisinin orman kaçakçılığı yüzünden kesilmiş hapis cezasını çekmesine binaen,yengesine yardım etmek amacıyla okulundan alınmış edilgen ademin nasıl oluyor da sahipsiz kaldığı hissiyatına kapılmadığına şaşırıyorum. Lafın bittiği yerde,ki konuşmayı her haliyle sevmediğini göstermekten çekinmeyen adem'in,bildiğini sandığım tanıdık sorularla konuşma alışkanlığı sağlamaya çalışıyordum. Soruyordum adem'e... Feriklerle aran nasıl?. Gülüyordu. Konuşmamayı sevmediğini göstermekten çekinmeyen adem,bu soru karşısında hiç tanımadığı birine söylemeye çekindiğinden olsa gerek,sadece gülüyordu. Ancak,yine de bu soru karşısında yeni bir beyaz sayfa açmış gibi,aramızdaki sohbetin hep aşk’a dair olmasını umut eden garibimsi bir bakışı da kondurmayı unutmuyordu. Arzu duyduğu,en azından öyle düşündüğü köy muhtarının kızına olan aşk’ına dair,hani anlatsa mutlaka karşısındakinde bırakacağı derin bir üzüntü,ya da susup içine attığında sıradan bir aşk’a dair namzet günübirlik hikayelerden biri olması endişesiyle üzüleceğimi göze alarak anlatmaya başladı. Adı nihal’di. Köy okulunun eğitimini beğenmeyip,sözde merkez içerisindeki aydın okullardan her hangi birine yazılmasından ve bu süre zarfı içerisinde,köyden merkeze her gün 15 km yol katetmek yerine,ilçe merkezinde babansın ev tuttuğuna, okulundan ayrılmasaydı bile ancak yazları platonik aşk yaşadığı nihal’i görebileceğine kadar bana göre okyanusta kum tanesi,adem’e göre acaba gevezelik mi ettim dedirten hikayesi,bir ara bulunduğu ortamı hatırlatacak köpek ulumasıyla sona ermişti. Adem,asıl görevini hatırlatan köpeğin ulumasıyla,güttüğü koyunların peşine sürüklenip giderken,uzun zamandır sevgili günsüzüme anlatacak bir şeylerin kaldığını bana hatırlatmıştı.
Adem,kim bilir şimdi mutluydu. Günü hak etmenin gururu ile akşam yemeğinin başına oturup,yarın ülke sınırları içerisinde ki çoğu sözde çalışkanlardan erken kalkıp,kaldığı yerden hayatına devam edecekti.
Bir daha görüşmemek üzere ayrıldığımız adem’in çamurlu toprağın rengini alan iki ayrı çift ayakkabılarının her mevsim giymek zorunda kalması beni düşündüren yanıydı. Günlerden mayıs’dı. Karasal iklimden sıyrılmış bu yayla havasında ayağında ki kışlık ayakkabıların henüz mevsime yabancı kalmaması ise tek tesellimizdi.
Senin derdin. Benim derdim.
Buna da şükür adem’im…
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#463
Gönderim zamanı 22.07.2008 - 22:43
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#464
Gönderim zamanı 24.07.2008 - 01:00
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#465
Gönderim zamanı 02.10.2008 - 00:47
Dost ile ortak tek yanımız. Dostun aşk'ını bana anlatırken ki haliyle,benim onun inançlarına rağmen inanmış ve hayal kırıklığına uğramış biri olarak inançsızlığımı dile getiriş halindeki Mahcupluğum aynı hisseyatdan ibarettir.
Yine de aşk yoktur demek için henüz erken. Temennim(iz) kendini erken göstermesi...
Bu mesaj Bulutsuzluk tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 02.10.2008 - 00:48
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#466
Gönderim zamanı 02.10.2008 - 16:01
Biz hayatın içini ne kadar doldurabilmeyi çabalasak bile,ki kirlenmek de buna dahil,dünyalının biri şiirin bir köşesine sakladığı şifrelerle yerinde saydığını alnını tam ortasına çakar durur.
Asıl olan bu da değildir demek tüm bu yazdığım safsataları hiçe sayabilir. Yine de bu çelişkilerimi ortaya döken çift karekterli benliğimi sevmeme engel değil bahsi konu rezillik...
'Bahsi konu'yu, meslek kuruluşlarında dile getirememenin acısını,günsüzlüğümde inatla belirtmenin zevki sefasındayım.
Oh ne rahatmış özgürlük!.
Not: Erdem'siz 10. günüm...
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#467
Gönderim zamanı 08.10.2008 - 17:29
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#468
Gönderim zamanı 04.11.2008 - 00:40
İşte bu yüzden sevgili günsüz, Yaşam'ın tanımına dingil bir yaklaşımda bulunmak istiyorum.
Ve diyorum ki; Yaşam, mana bulduğumuzu sandığımız kör bir pencere. Neresinden bakarsanız bakın,tutarsızlıktan başka göreceğiniz başka bir olasılık yok.
...
Sana benzeyen bir beden,ruh bulsam. Yine,sana koşarım. Ve ben ne zaman seni sevmek için türlü bahaneler üretsem,aslında sana benzeyen yoktu. Tesellim,içinde bulunduğum ayrılık acısının hayali. Kahretsin!. Seni hayal etmekten yoruldum artık.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#469
Gönderim zamanı 11.11.2008 - 23:47
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#470
Gönderim zamanı 12.11.2008 - 00:20
(Mustafa Kemal ATATÜRK)
#471
Gönderim zamanı 12.11.2008 - 22:25
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#472
Gönderim zamanı 12.11.2008 - 23:35
Diyeceklerim bundan ibarettir. dedi.
Alınan beyanı okundu,doğruluğu imzası ile tasdik edildi.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#473
Gönderim zamanı 27.11.2008 - 00:19
Şimdi sevgili günsüz,böyle bir cümlenin üzerine ne söylenebilir ki?
Gerçek ile aşk aynı.
Yitirilen göz yaşı kadar acı ve kederli.
Aslına bakarsanız ben şimdi daha mutluyum!
Neden mi?
Bunu seninle niçin paylaşayım ki sevgili günsüz.
Bu mesaj Bulutsuzluk tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 27.11.2008 - 00:20
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#474
Gönderim zamanı 27.11.2008 - 00:22
Bu mesaj Bulutsuzluk tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 27.11.2008 - 00:23
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#475
Gönderim zamanı 27.11.2008 - 00:45
Arkadaşlar lütfen yukarıda ki link'i sevgli günsüz bölümünde görüntülü hale getirebilir misiniz? Ve harabe'ye kayıt olanlar için,işte böyle bir aşkın üstüne yazabileceksen,aşk üzerinde yorum getirebilirsin. Yoksa,her sözde aşk üzerinde kelime oyunu yapacaksan -ki ben bu kuralı ihlal ettim, " adımız harabeysede,yine de kusura bakma arkadaş,sadakaya ihtiyacımız yok" kabul ediyormusun butonunu koyulması teklifinde bulunuyorum. Ama önermiyorum. Bu sebepten dolayı sana son kez yazıyorum sevgili günsüz!
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#476
Gönderim zamanı 27.11.2008 - 00:58
Aşk adına sakladığın binlerce güzelliğin vurgusunu yapmaktan sırf kirlerimi bulaştırmamak adına hep kaçtım biliyorsun bunu. Derler ya "ölmeden önce ağlayacaksın" diye; sana -bulutun, yağmuru taşıyan, merhameti taşıyan bulutun, binlerce çiçeğin açmasına vesile bulutun- kıymasın diye ağlayasım geldi sevgili günsüz...
Ve bir klip eklendi günlük en beyaz sayfalarına...
Yorumlamak adına yorulmaya gücüm yok günsüz; affet beni...
Ki yeterince bulaştırdım kirimi zaten....
Bu mesaj _RomantizmA_ tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 27.11.2008 - 01:00
[Bebeğim Öldü]
Hayatımın gerçek öykülerine ayrılan bir filmin soundtrack’ındayım
Bir yazar mıyım yoksa tek şiirlik şair mi?
Notumu verdi hocalarım nasihati koydum cebime
Ve zorda kalana dek çıkarmadım..
Ve ben bozuk paraydım anlaşılamadan çiklet oldum
Ve ben bütündüm yaramı sevgilimde bırakıp yarımı sokağa attım
Canımı yolda buldum canıma teslim ettim; canına okudum
Canıma kastım…
#477
Gönderim zamanı 27.11.2008 - 01:00
keşke yalnız bunun için sevseydim seni"
#478
Gönderim zamanı 22.12.2008 - 13:35
Kelimelerimin beynimde saklanması yetmezmiş gibi, konuşan dilimin susmasına şahit oluyorum günsüz... Parmaklarımda güç yok.
-Sen anla, konuşamıyorum...!
Vurmak dibine hayatın, inmek gökyüzüne, üzmek sevinçlerimi, zorlamak sabrımı, gülmek ağlamalarıma, çelişmek çelişkilerimle, siyahlar içinde beyaz arama arefesindeyim günlük...
Şimdi sustum günlük, daha demincek, anlar var üzerinden geçen, anlar var ömrümde asır diye dillenen; daha şimdi sustum günlük...
-Sen haykır!
Hangi denizin dibinde bir tutam yosunsam işte
hangi vurgunda bir çay kaşığı sorumluluk sahibiysem
Hangi yağmurun nedeniysem, hangi şehri yaktıysam
hangi şehre doğduysam
nerede ağardıysam; ağrıdaysam, acıyorsam
Sen haykır!
avazım çıktığı kadar susuyorum...
Söylemek istediğim alemler var beynimde;
Gözlerimi aralayıp bak ne olur!
Bu mesaj _RomantizmA_ tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 22.12.2008 - 13:36
[Bebeğim Öldü]
Hayatımın gerçek öykülerine ayrılan bir filmin soundtrack’ındayım
Bir yazar mıyım yoksa tek şiirlik şair mi?
Notumu verdi hocalarım nasihati koydum cebime
Ve zorda kalana dek çıkarmadım..
Ve ben bozuk paraydım anlaşılamadan çiklet oldum
Ve ben bütündüm yaramı sevgilimde bırakıp yarımı sokağa attım
Canımı yolda buldum canıma teslim ettim; canına okudum
Canıma kastım…
#479
Gönderim zamanı 06.01.2009 - 09:09
Bütün ben'ler bir tek sen'in içindedir.
Ey dâğ-ı derdin eylemeyen merhem-âşina
#480
Gönderim zamanı 22.01.2009 - 21:35
Benzer Konular
Konu | Forum | Konuyu Açan | İstatistikler | Son Mesaj Bilgisi | |
---|---|---|---|---|---|
Murat Boz / Öldür Beni Sevgilim |
Yerli Videolar | hüfyaa |
|
|
|
2019 Sevgili Saati Modelleri |
Çeşitli Videolar | hüfyaa |
|
|
|
Terk Eden Sevgili Destanı |
Geyik | hüfyaa |
|
|
|
Sevgili bulamayınca robotla evlendi |
Bilim & Teknoloji Haberleri | Haberci |
|
|
|
Sevgililer Günü'nde Sürpriz Evlilik Teklifi |
Çeşitli Videolar | hüfyaa |
|
|
18 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 18 ziyaretçi, 0 gizli