İçerik değiştir



- - - - -

Tarkan'ın Burnu


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 3 yanıt verildi

#1 waranko

waranko

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 760 Mesaj

Gönderim zamanı 02.09.2010 - 15:47


AKP'liler 13 Eylül itibariyle Tek Parti Diktatörlüklerini İlan edeceklerinden o kadar eminlerki.
Şimdiden sağa sola saldırmaya başladılar bile.
Hayır da Hayır olduğunun Gerçeği ortada duruyor.
-----------------------------

02 Eylül 2010


Hani “konuşan Türkiye” istiyorduk; ne oldu? Tarkan “Allianoi sular altında kalmasın” dedi ya...
Çevre ve Orman Bakanımız ayar veriyor:
“Sanatçı sanatıyla ilgilensin. Bilmediği konuya burnunu sokmasın.”
Bakan’ın sonraki cümlesi ne?
“Muhalefet etmeyin de, işimize bakalım” mı?
Değil! Sonraki cümle şu:
“Orası Allianoi değil, bildiğin ılıca...”
Peki bakanın mesleği ne?
Mühendis...
Herkes kendi işini yapacaksa neden Allianoi üzerine kitap yazmış arkeologlar varken, uzman arkeologlara devlette kadro verilmezken, işe bir mühendisin burnu karışıyor?
Bakan belgeselci mi ki, bu konuda TRT’de yapılmış belgeseli eleştiriyor.
* * *
U2’nun solistinin Medvedev’le görüntülerini izlediniz mi?
Bono, Rusya Devlet Başkanı’ndan AIDS’le mücadelede destek sözü alıyordu.
Medvedev görüşmede bizim bakandan farklı konuştu:
“İnsanlıkla ilgilenmek sadece politikacıların yapabileceği bir iş değildir” dedi.
Bono şimdi Türkiye’ye geliyor.
Ayşe Arman’a Boğaz Köprüsü’nde iki kıta arasında yürümek istediğini söylemişti.
Yetkililer buna izin vermiş.
Tabii yanında -buralarda devletsiz şuradan şuraya adım atılamayacağının kanıtı olarak- bir yetkili yürüyecekmiş.
Bence Çevre Bakanı yürüsün ve kulağını çeksin keratanın:
“Sen şarkını söyle; AİDİS’e filan ilişme!”
* * *
Aynı şeyi Fazıl Say’a söylediler:
“Sen piyanonu çal kardeşim. Karışma bilmediğin işlere!..”
Madem öyle Başbakan niye sanatçılarla buluşup açılıma burun sokmalarını istedi.
Onları çağırdığı gün -tabii prompter’dan- şöyle diyordu:
“Siz bu ülkenin gönül dilisiniz. Türkiye’nin kanayan yarasını tedavide sorumluluk alacağınıza, her türlü katkıyı sağlayacağınıza yürekten inanıyorum.”
Sanatçılar şöyle demeliydi:
“Çok isterdik ama Çevre Bakanı’nın talimatı var: Bilmediğimiz konulara burnumuzu sokamayız.”
Galiba söylemek istedikleri şu:
“Bize destek olacaksanız konuşun; yoksa haddinizi bilin ve susun!”
* * *
Neyse ki insanlık bu zihniyeti çoktan aştı.
Yerkürenin neresinde bir yanlış varsa, nerede bir yara kanıyorsa, işkence yapılıyor, kirli atık dökülüyor, düşünce engelleniyorsa, sanatçı “üstüme vazife mi” demeden insanlık adına haykırıyor.
Bakın İran’da recm cezasına çarptırılan Sakine’yi kurtarmak için İrlandalı popçu Bob Geldof, Fransız oyuncu Juliette Binoche, ABD’li oyuncu Mia Farrow imza topluyor.
Üslerine vazife mi?
Evet, kesinlikle!
Siyaset, sadece siyasetçilere bırakılamayacak kadar ciddi bir “iş”tir ve bilgiyi tekelinde tutan ayrıcalıklı bir elitin değil, “hepimizin işi”dir.
Hele tarihsel bir mirasa dokunuluyorsa bu, bütün insanlığın gailesi haline gelir.
Siyasetçinin yapması gereken kendi sorumluluk bölgesini mayınlı arazi ilan etmek, sanatçıya ayar vermek, belgesel engellemek değil, yaptığı işe kamuoyunu ikna etmektir.
“Herkes haddini bilecek” zihniyetine karşı haddi aşmak, “iş”e karışmak, her konuya burnunu sokup aklın onuruna sahip çıkmak, sanatçının sadece hakkı değil, aynı zamanda görevidir.


Can Dündar-Milliyet

Bu mesaj waranko tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 02.09.2010 - 15:48


#2 ebarah

ebarah

    Onun için takıntı haline geldik

  • Dokunulmazlar
  • 2.132 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Zeytinburnu

Gönderim zamanı 02.09.2010 - 16:21

-----------------------------

02 Eylül 2010






* * *

Madem öyle Başbakan niye sanatçılarla buluşup açılıma burun sokmalarını istedi.
Onları çağırdığı gün -tabii prompter’dan- şöyle diyordu:
“Siz bu ülkenin gönül dilisiniz. Türkiye’nin kanayan yarasını tedavide sorumluluk alacağınıza, her türlü katkıyı sağlayacağınıza yürekten inanıyorum.”

Can Dündar-Milliyet



Aslında boşbakan da,çevre bakanı gibi konuşmak istiyor ama şimdi değil. 13 Eylül günü konuşacak. Ne yaparsın işte, herkes çevre başkanı gibi ağzından kaçıramıyor, takiyyesine sahip çıkıyor, iki yüzünden birini göstermemeyi becerebiliyor. Asıl yüzleri 13 Eylül günü görünecek.

 580023663830.jpg


#3 Lamos

Lamos

    Kelyu

  • Dokunulmazlar
  • 7.490 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 03.09.2010 - 11:01

Bende Tarkan estetik yaptırmış sandım :D

#4 ebarah

ebarah

    Onun için takıntı haline geldik

  • Dokunulmazlar
  • 2.132 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Zeytinburnu

Gönderim zamanı 03.09.2010 - 12:50

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İstanbul Aydın Üniversitesi'nde düzenlenen "İstanbul : Avrupa - Akdeniz Kültür Köprüsü " programına katıldı. Programdan ayrılırken gazetecilerin Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu ile şarkıcı Tarkan arasındaki 'Allianoi' tartışmasıyla ilgili sorularını yanıtlayan Günay, Tarkan'a destek çıktı.

"SAYIN BAKAN AMACINI AŞAN BİR BİÇİMDE İFADE ETTİ DÜŞÜNCELERİNİ"

Bakan Günay, " Bir kabine üyesi arkadaşımla bir tartışma konusu yaratmak istemem. Sanıyorum sayın Bakan amacını aşan bir biçimde ifade etti düşüncelerini. Hepimizin ortak arayışı Türkiye'nin bütün tarihsel kültürel, doğal zenginliklerini korumaya çalışmaktır. Tabii sanatçı arkadaşlarımızın aydınların bu konulara duyarlılık göstermesi bizi tedirgin etmez tam tersine sevindir. Aydınlar sanatçılar yazarlar okur yazarlar bu ülkenin sorunlarına sahip çıkmazlarsa bu ülkenin bilincini kim ışıtabilir kim aydınlatabilir ? O yüzden bu duyarlılıkların artarak sürmesini çok temenni ediyorum" dedi.

"BEN TARKAN'IN BU KONUDAKİ GAYRETİNİ ÇOK ÖNEMSİYORUM"

Yortanlı barajının özel ve karmaşık bir sorun olduğunu kaydeden Bakan Günay , 90'lı yılların başında ihalesi yapıldığını ve inşaatın başladığını söyledi. Kazılarda eski bir Roma hamamı bir su merkezi ortaya çıktığını söyleyen Günay, "Şimdi bütün arayışımız halkın ihtiyacı olan bu barajı, eski tarihlerden beri planlanmış olan bu barajı çevredeki halkın istediği gibi su tutar hale getirebilmek bir yandan da tarihsel kalıntıları olabildiğince geleceğe taşıyabilmek. Bu geleceğe taşıma bugün olur on yıl sonra olur ama mutlaka tarihin bir döneminde olabilmelidir. Bütün derdimiz baraj su tutacaksa o kalıntıları yok etmeden bunun çaresini bulmaya çalışmaktır. Sanıyorum Bakan bey arkadaşım da bunu ifade etmeye çalıştı. Ben Tarkan 'ın bu konudaki duyarlılığını ona benzer gayretleri çok önemsiyorum ülkemiz için. Çünkü biz Türkiye'yi geliştirmek kalkındırmak ve bu kalkınmayı sürekli kılmak istiyoruz. Bu doğayı tahrip eden tarihe karşı duyarsız bir anlayışla elbette katiyen olamaz. Türkiye turizminde inanılmaz bir başarı görüyorum ama bu doğaya sahip çıktığımız ölçüde sürekli olacaktır. Aynı şekilde kalkınma da tarihe ve doğaya sahip çıktığımız ölçüde sürekli olacaktır. Galiba biraz daha diyaloga ihtiyacımız var. Yeni tartışmalar, cümle içinde bazen amacını aşan ifadeler kastı aşan ifadeler olabilir. Yeni baştan birbirimize eğer bir kırılganlık yaratmışsa bazı sözleri düzeltme imkanı vermeliyiz. Bu ülkede yaşıyoruz. Bu ülkenin geleceği son decere önemli " şeklinde konuştu.
*************************************************


Sıçtı Veysel bez getir!

Bunların ömrü, birinin sıçtığını diğerinin temizlemesiyle geçecek.

 580023663830.jpg






Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

2 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 2 ziyaretçi, 0 gizli