İçerik değiştir



Facebook'ta 'Bir Hakimin Feryadı'


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 3 yanıt verildi

#1 Melih

Melih

    Giggity Giggity Goo!

  • Kurucular
  • 8.516 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Bahçelievler - İstanbul
  • İlgi Alanları:Sadece Harabe.net :)

Gönderim zamanı 08.09.2010 - 11:04


Bolu Ağır Ceza Hakimi Facebook’taki kişisel sayfasında yazdığı yazıda 12 Eylül günü en büyük nimeti olan hür ve özgür iradesi ile vicdani kanaatinin elinden alınmak istediğini söyledi.

Bolu Ağır Ceza Hakimi Çetin Canbazoğlu, internetteki sosyal paylaşım sitesi Facebool’taki kişisel sayfasında pazar akşamı ‘Bir Hakimin Feryadı’ başlıklı yazıyı paylaştı.

Canbazoğlu, halen, bağımsız yargının bir mensubu olarak Bolu Adliyesi’nde Ağır Ceza Hakimi sıfatıyla görevine devam ettiğini belirterek, şu satırlara yer verdi:

“23 yıla varan meslek hayatım boyunca, bakmakta olduğum davalar hakkında karar verirken, hiç kimsenin tesiri altında kalmaksızın, sadece ‘vicdani kanaatlerimin sesini’ dinledim; haklı olduğuna inandığım davaları kabul; inanmadıklarımı reddettim. Yargının ‘bağımsız’ oluşundan aldığım güçle birilerini mutlu etmek için değil, kanuna ve hukuka uygun olarak, daima ‘vicdani kanaatlerime göre’ karar verdim. Şüphesiz, mesleğimin icrası sırasında, kararlarımı etkilemeye çalışan unsurlar hep oldu; ama, ben, hiç birine kulak asmadım; telefon ettiklerinde ahizeyi suratlarına kapadım; odama girdiklerinde kapı dışarı ettim; ‘kendi hür vicdanım dışında’ kimseye ‘eyvallahım’ olmadı!

Çünkü, arkamda, mensubu olmaktan her zaman gurur duyduğum ‘Büyük ve Bağımsız Türk Yargısı’ vardı!

Eğer, mensubu olduğum yargı kuvveti, ‘bir yerlere bağımlı’ olsaydı, yargılamaya ilişkin yetkilerimi vicdani kanaatlerime göre değil, ‘birilerini’ memnun etmek için, onların arzuları, çıkarları ve talimatları doğrultusunda kullanmak mecburiyetinde kalacaktım; bu durumda ise, haktan, hukuktan, adalet ve hakkaniyetten söz edilemeyecekti. Keza, yüce yargı, eğer ‘bağımlı’ olsaydı, mesleğimi, yargıyı bağımlı hale getiren siyasi iktidar mensuplarının görüş ve talimatları yönünde icra ediyor; kararlarımı da (açıktan açığa olmasa bile, gizliden gizliye) onların emirleri doğrultusunda veriyor olacaktım! İşte, benim, bu ‘en büyük nimetim’, kendi hür ve özgür iradem/vicdani kanaatim, 12 Eylül 2010 pazar günü ne yazık ki, bir daha geri verilmemek üzere elimden alınmak isteniyor; bundan böyle, kolu-kanadı kırılmış ‘bağımlı ve cüce’ bir yargının mensubu olarak siyasi iktidarların ‘robotu’ haline getirilmek isteniyorum!”

Hakim Canbazoğlu, “Şimdi, buradan, ‘evet’çilere, ‘şimdilik evet’çilere, ‘yetmez ama yine de evet’çilere ve ‘boykot’çulara seslenmek istiyorum” diyerek, yazısına şöyle devam etti:

“Benim, bir hakim olarak, yargısal kararlarımı kanuna ve hukuka uygun biçimde vicdani kanaatlerime göre mi, yoksa siyasi iktidarlara mensup organ, makam, merci veya kişilerin emir ve talimatlarına göre mi vermemi istersiniz? Suçsuz olduğuna inandığım bir sanığı tam beraat ettirmek üzere iken, o sırada beni arayan kişinin aksi yönde karar vermemi ‘emir buyurması’ üzerine (içim kan ağlayarak) mahkumiyetine karar vermem hoşunuza gider mi? Veya, tam tersi, eldeki delillere göre cezalandırılması gereken azılı bir faili, hakkettiği cezaya çarptırmak üzere iken, fütursuzca odama dalan ‘birinin ya da birilerinin zoru ile’ beraat ettirmem, adalet duygularınızı incitmeyecek mi? İşte, anayasa değişikliği ile yapılmak istenen budur!

Asıl amaç, bugüne kadar bin türlü hileye, badireye, entrikaya, tertip ve düzene rağmen, hala ‘bağımsız’ kalabilmeyi başarmış olan yüce Türk yargısını, idareye bağımlı bir ‘robot yargı’ haline dönüştürmektir! Bundan, hiç şüpheniz olmasın! Ben halk oylaması sonrasında eskiden olduğu gibi, kararlarımı, yine kendi hür irademle baş başa kalarak vermek istiyorum; idarenin mümessilleriyle kafa kafaya vererek değil!

Ben, kararlarımda bana tesir etmeye çalışan kişilerin suratlarına eskisi gibi telefonu kapamak; odama girdiklerinde ise yine kapı dışarı etmek istiyorum; her telefon ettiklerinde esas duruşa geçmek ya da mahkemeye geldiklerinde onları baş köşelerde ağırlamak değil! ‘Evetçiler/ Boykotçular’, ne olur, mesleğimin biricik güvencesi, varlık sebebi, olmazsa olmazı, bütün gücü, kuvveti, güzelliği, hatta süsü olan ‘hür irademi/vicdanımı’ lütfen, ama lütfen elimden almayın, onu bana çok görmeyin, beni birilerinin kulu, kölesi, ırgadı, marabası, kuklası, robotu haline dönüştürmeyin! Ne olur! Bağımsız Türk yargısının onurlu bir mensubu olarak gerekirse sizlere yalvarıyorum: Kararınızı lütfen bir kez daha gözden geçirin! Ne olur!”

Canbazoğlu’nun hiçbir derneğin üyesi olmadığı öğrenilirken, Bolu Merkez İlçe Seçim Kurulu Başkanı olduğunu, bu yazının ardından tarafsız olamayacağı nedeniyle Yüksek Seçim Kurulu’na dilekçe vererek görevden alınmasını istediği belirtildi. Yüksek Seçim Kurulu’nun da bu isteğine olumlu karar verdiği açıklandı.

ntvmsnbc
2000 - 2010


bit.gifladybug.gif


#2 Do'Urden

Do'Urden

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 649 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 08.09.2010 - 18:46

Bolu Ağır Ceza Hakimi Facebook’taki kişisel sayfasında yazdığı yazıda 12 Eylül günü en büyük nimeti olan hür ve özgür iradesi ile vicdani kanaatinin elinden alınmak istediğini söyledi.


Canbazoğlu’nun hiçbir derneğin üyesi olmadığı öğrenilirken, Bolu Merkez İlçe Seçim Kurulu Başkanı olduğunu, bu yazının ardından tarafsız olamayacağı nedeniyle Yüksek Seçim Kurulu’na dilekçe vererek görevden alınmasını istediği belirtildi. Yüksek Seçim Kurulu’nun da bu isteğine olumlu karar verdiği açıklandı.

ntvmsnbc


Yazık..
Yahu kım tarafsız kı zaten..
anlamıyorum..madem derdın var otur ısını yap. sımdı yerıne atanacak adam cok mu tarafsız olacak..hangı tarafta olacak.
Adamlar kadrolasmak ıcın yıllarını verıyor bunlar ıse cıt kırıldım,namuslu durust falan fılan adamlar sıfatına uygun olsun dıye ıstıfa edıyor.
"Partimizin güttüğü bütün bu esaslar, Kamâlizm prensipleridir" M.Kemal

"En iyi kuram 'Zamana bağlı olarak yanlışlanabilir" Karl Popper

"Düşünce özgürlüğü lehindeki temel sav, bütün inançlarımızın kuşku götürür olmasıdır Bertrand Russel

"Soyut ve Somut kavramlar hiçbirşekilde İlişkilendirilemez ve Örneklendirilemezler" Mw

#3 Lamos

Lamos

    Kelyu

  • Dokunulmazlar
  • 7.490 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 08.09.2010 - 19:53

Bi' ara facebookda Antalya'lı polisin birisi "Tayyip'e hayır" gibi bir şey yazdığı için hakkında soruşturma açılmış ve sürgün edilmişti. Hükümeti protesto etmek devlet memuruna yakışmaz gibi bir şeydi galiba. Tam hatırlayamadım şimdi :D Nerden aklıma geldiyse artık :P

#4 pac

pac

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Dokunulmazlar
  • 13.198 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Barcelona
  • İlgi Alanları:Güzel olan herşey =)

Gönderim zamanı 08.09.2010 - 22:48

duygum sömürüldü :P
YAŞAMAK BİR UMUTTUR...




2 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 2 ziyaretçi, 0 gizli