İçerik değiştir



Demokrasi Gelmiş Memleketimin Her Yerine


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 1 yanıt verildi

#1 waranko

waranko

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 760 Mesaj

Gönderim zamanı 11.10.2010 - 14:25


DÜN öğle saatlerinde önemli bir hukuk adamını, yargı çevrelerini iyi tanıyan ve o çevrelerde sözü geçen bir dostumu ziyarete gittim.
Referandum öncesi konuşurken, bana HSYK ve Anayasa Mahkemesinde yapılacak Anayasal değişikliklerin ne kadar önemli olduğunu, bu kurumların daha demokratik olmasına ve daha iyi işlemesine nasıl imkân sağlayacağını anlatmıştı. AKP yanlısı sayılmazdı ama AKP'ye sistematik bir karşıtlığı da yoktu. Referandumda da "Evet" vereceğini söylemişti.
Dün uğradım. "Evet" verdim dedi. Sonra da ekledi: "Pişman mısın dersen pişmanım. 1 ay geçmeden pişmanım."
"Niye bu kadar çabuk?" diye sordum.
"Yine iyi niyetimin kurbanı oldum" dedi.
"Hayırdır" dedim.
"Anayasa Mahkemesi'ne üye atanacak. Benim umudum şuydu: Oraya hiç kimsenin itiraz
edemeyeceği, saygınlığı ve tarafsızlığı tartışmasız isimler önerirler diye düşünmüştüm. Ne bileyim bir Ergun Özbudun, bir Kaboğlu, bir Sami Selçuk, hatta bir Hikmet Sami Türk, hatta bir Burhan Kuzu. Onlar oraya yakışırdı. Ama bakıyorum hâlâ her şeyi bir 'Bizden olsun, ne olursa olsun' duygusuyla yapıyorlar. Büyük hayal kırıklığı yaşıyorum" dedi.
"Peki aynı hayal kırıklığı, HSYK seçimleriyle ilgili olarak da var mı?" diye sordum.
Varmış.
"Orada da durum farklı değil. Bakanlığın hazırladığı bir liste var. Her yerde o dolaşıyor. Anadolu'da özellikle. Şimdi bir yerel hâkim, bir taşra hâkimi, bakanlığın listesine oy vermeyip de ne yapacak. Çok yakışıksız. Belli ki, orada da her şey önceden planlanıp, bitirilmiş. Yazık" dedi.
Gerçekten üzgündü.
Bir fırsatın daha kaçtığını düşünüyordu.

Elvan'a ne diyeceksiniz o zaman?
AKŞAM gazeteden çıkarken sordular "Maçı izlemeyecek misin" diye.
"Yoo" dedim. "Nasılsa yenileceğiz."
Ama dayanamadım. Yine de izledim.
Utanarak.
İki şeye utandım. Birincisi oynadığımız futbola, ikincisi topun Mesut Özil'in ayağına her gelişinde "yuhlamaya" başlayan seyirciye.
Normalde yenilirdik ama bu kadar kötü oynamak zoruma gitti. Almanya Almanya olsa 8 atardı, tarihi günlerden biri olurdu. Ya acıdılar veya onlar da gününde değildi.
Türk Milli Takımı'nı 1980'lerden beri bu kadar aciz görmedim.
Hadi onu geçelim.
Ya Mesut'a yapılanlar.
Çok değil birkaç hafta öncesine kadar milli gururumuzdu.
Real Madrid'deki ilk Türk futbolcuydu.
Dünya Kupası'nda Almanya'yı sırtlayan Türk'tü.
Cuma akşamı birdenbire "Hain" oluverdi.
Ne oldu ya, hani bizim çocuktu. Kahramanımızdı. Real Madrid'e gittiği için zil takıp oynuyorduk.
O zaman bilmiyor muydunuz bu çocuğun Alman Milli Takımı'nın oyuncusu olduğunu
da şimdi birden öfkeleniverdiniz.
Ne bekliyordunuz yani, Almanya, Türkiye
ile oynayıncaya kadar Mesut Alman milli, Türkiye ile Almanya oynarken Türk milli mi
olacaktı!
Yahu manyak mısınız?
Çocuk tercihini yapmış. O takımı seçmiş.
Biz de buna üzülmüşüz ama kanımızı taşıyan birinin oralarda başarılı olmasından da gurur duymuşuz düne kadar.
Şimdi niye kızıyorsunuz durduk yerde?
Peki o zaman mesela Elvan Abeylegesse'yi ne yapacağız?
O da şampiyonluklar alırken, Etiyopyalı yani kendi ülkesinden atletleri geçerek Türkiye adına, bizim adımıza madalyaları topluyor.
Etiyopyalılar Elvan'a sövse ne diyeceğiz?
Ya da sövdükleri zaman bozulmuyor
muyuz?
Yapmayın hanımlar, beyler!
Ben aslında şunu isterdim: Maç 1-0 bitsin ve o tek golü de Mesut atsın.
Almanlar da Türkleri ancak bir Türk'ün attığı golle yenebilsin.
Ben Mesut'la hâlâ gurur duyuyorum.
Bizden biri olduğu için.
O da her ne demekse!

Bursa'ya olur Antalya'ya olmaz
ÜNLÜ yönetmen Kusturica, Antalya Altın Portakal Film Festivali'ne gelecek diye kıyamet kopuyor. Kusturica'nın ne soykırımcılığı kaldı ne başka bir şeyi. En sonunda Bakan Ertuğrul Günay, "Kusturica geliyorsa ben gelmem" diyerek festivale gitmeyeceğini açıkladı.
İyi de aynı Kusturica, Bursa Festivali'nin konuğuydu.
Kimse de sesini çıkarmadı. Geldi, gitti.
Ama tabii arada bir fark var.
Bursa Festivali'ni düzenleyen Bursa Belediyesi, AKP'li. Antalya Film Festivali'ni düzenleyen Antalya Belediyesi, CHP'li.
Kusturica'yı AKP'li çağırınca sorun yok, CHP'li çağırınca sorun var. Sonra da bu ülkede demokrasi var, saygı var, zart var zurt var.
Ne olduğunu aslında biliyoruz da yazmaya elimiz varmıyor!

NE ZAMAN ADAM OLURUZ ?
"Bir kere kandığımızda kabahati kandıranda, aynı kişiye bir kereden fazla kandığımızda kabahati kendimizde aradığımız zaman."

Fatih Altaylı-10 Ekim 2010 Pazar, 12:14:51

#2 Do'Urden

Do'Urden

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 649 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 11.10.2010 - 15:43

Zamanında Tayyıp erdogan ıcın yazanları elestırdıler-abartmayın dedıler,asılsız dedıler..

Fatıh Altaylı seven bırısı olarak kendısı de bunda pay sahıbıydı..

Sımdı ne oldu allah askına? kendısını elestırenler kehanette mı bulunmuslardı yanı?dogru ve ısabetlı. dun denılenlerı bugun kendısı soyler oldu-ama kendısıde ımajını dusunuyor su sıralar tarafsız objektıf bakıyormus havası verıyor.. Ek olarak bırsey daha yıgıt bulut'un kolundan tutan onu oraya koyan Fatıh altaylı.

***
Su sozu gecen Beyfendı..akp yanlısı olmadıgı gıbı kendı gıbı karsıtıda olmadıgı soylenen beyfendı..
Kumar oynamıs.

nıyetı bılınmeden-taraf olunmadan bır daha kolay kolay gerı donulemeyecek bır yola sapmayı goze almak tarafsız ve emın olunamayan bır yargıyla ne kadar mumkun olabılırdı kı?
mumkun olsaydı Herhalde Pısman olmazdı.

***
Ne demıstık bız de..
Referandumda ne dıyeceksın dıyen herkese Evet dememek ıcın gecerlı bır sebebım yok demıstım,kımseyı etkılemek nıyetınde degıldım. Cunku sahıp oldugum dusunce Dıbe batmadan cıkısın surdurulemeyecegı.. Suni cıkıslar mutlaka duraksamalar yasıyor.. Tartısmalardan kavgalardan gundemle oyalanmadan hıcbır yol katedemıyoruz.
Turkıye bu yuzden hep Gelısmekte olan ulke olarak kalıyor..Cunku bu ulkenın yarısından fazlası ac olmasına ragmen o yarıdan fazlasıda dahıl cok fazlası dahıl cozulmesı gereken sorun olarak Dın-turban-laıklık tartısmalarını ılk sıraya yerlestırıyor. ıkıncı sırada ıse elbettekı demokrası var-2. dıyorum cunku demokratık toplumlarda kıyafet ozgurlugu vardır gıbısınden sacma sapan bır dusunceyede sahıpler,bu yuzden demokratıkler.

***
Isler halloldugunda..
ınsanlar uyandıgında.. uyandıramazsan uyanacak degıl dedıgın halk uyandıgında.. bu adamlar gazete koselerınden de kovulacaklar..Hıcbırısı zannım o kı bır mumcu gıbı yada kıslalı gıbı yada sımdıden ozledıgımız bır selcuk gıbı hatırlanmayacaklar-cunku dun yazdıkları yazıları gelecegı onlar kadar gosteren bır gerceklıge,yada ongoruye sahıp olmadıkları da anlasılacak
"Partimizin güttüğü bütün bu esaslar, Kamâlizm prensipleridir" M.Kemal

"En iyi kuram 'Zamana bağlı olarak yanlışlanabilir" Karl Popper

"Düşünce özgürlüğü lehindeki temel sav, bütün inançlarımızın kuşku götürür olmasıdır Bertrand Russel

"Soyut ve Somut kavramlar hiçbirşekilde İlişkilendirilemez ve Örneklendirilemezler" Mw





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

2 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 2 ziyaretçi, 0 gizli