Jump to content



Tatlıses'in Okuyacağı Okullar Neden Kapatıldı?


  • Please log in to reply
1 reply to this topic

#1 ebarah

ebarah

    Onun için takıntı haline geldik

  • Dokunulmazlar
  • 2,132 posts
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Zeytinburnu

Posted 11.10.2010 - 16:09


TATLISES’İN OKUYACAÐI OKULLAR NEDEN KAPATILDI?
09.10.2010 02:25


Başlık karışık mı geldi? Hiç değil aslında. Şarkıcı İbrahim Tatlıses’in, “Urfa’da Oxford vardı da gitmedik mi” sözünü bilirsiniz. Her yıl olduğu gibi üniversiteler açılınca, Türkiye’nin malum sorunu türban tartışılmaya başlandığından da haberdarsınız. Peki, Kılıçdaroğlu’nun “başı açık öğrencilerin de özgürlük sorunu var” dediğini duydunuz mu? İşte meselenin bam teli burası. Tüm bunlar bana, bakın İslam tarihindeki hangi olayları anımsattı? Gelin bin yıl öncesine gidelim…

İbn Haldun (1332-1406) tarihçiliğin; öykücülükten, nakilcilikten/aktarmacılıktan (fi zahirihi) yani yüzeysellikten kurtulması gerektiğine işaret etti. Olup bitenlerin nedenlerinin, içyüzlerinin araştırılmasını/incelenmesini (nazaran ve tahkikun) istedi. Ve “Mukaddime”yi böyle yazdı.
Akılcılığı öne çıkaran bu bakış açısıyla İbn Haldun, Batı’da tarih felsefesinin kurulmasına önayak oldu.
Bu girişten sonra yazı başlığımıza dönersek, yanıtını -nedenini arayacağımız- asıl soru hangisidir:
1) Türbanlı kızlarımızın üniversitelere girememesi mi;
2) İbrahim Tatlıses’in Urfa’da gideceği bir Oxford olmaması mı;
Bu iki soru birbirinden farklı gibi gözükse de yanıtı aynı aslında.
Bu nedenle bin yıl önceye, İslam’ın altın yıllarına gitmemiz gerekiyor. Çünkü, Urfa’da Oxford olmamasının sebebi “türban” olabilir!..

İŞTE İBO’NUN OXFORD’U

1167’de “Tanrı ışığımdır” sloganıyla kurulan Oxford “üstatlarıyla” meşhurdu. Rektör R. Grosseteste (ö 1253), M. Scott (ö1235), A. Neckham (ö 1217), R. Bacon (1210-1270) gibi üstatların İslam bilimine, Müslüman düşünürlere yoğun ilgisi, kitaplarını tercümeleri İngiliz ampirizmini/deneyciliği doğurdu.
İbrahim Tatlıses’in hayran olduğu Oxford’un kuruluş temelinde İslam filozoflarının akla dayanan felsefesi vardı.
Aslında Tatlıses’in Oxford’a ihtiyacı yoktu; Urfa’da Oxford denkliğinde Edessa Akademisi’nde okuyabilirdi. Burada teoloji, felsefe ya da tıp bölümlerinden birini seçebilirdi.
Üstelik Edessa’nın tıp okulu dönemine göre hayli moderndi; cüzam hastanesi bile vardı.
Edessa'daki alimler, 7’inci yüzyıldan 11’inci yüzyıla kadar nice öğrenciler yetiştirdi.
Diyelim ki İbrahim Tatlıses bu okulu beğenmedi; şehrindeki Harran Okulu’na gidebilirdi. Bu dönemin en kaliteli okulunda; fıkıh, hadis, kelam, tefsir, felsefe, tarih ve edebiyat gibi bölümlerden birini seçebilirdi.
Öğretmenleri de değerliydi; örneğin II. Mervan (744-750) döneminde İskenderiye Okulu'nun hocalarından bir bölümü buraya getirtildi.
Yani İbrahim Tatlıses Urfa’da hayli iyi okullarda öğrenim görebilirdi.
Ama olmadı.
13’üncü yüzyıl başına kadar altın çağını yaşan akli (pozitif) bilimlerin İslam coğrafyasında düşünsel gelişimi durdu/durduruldu.
Peki niye?
İbrahim Tatlıses’in okuyacağı okullar neden kapatıldı?
Evet, bunun “türban” ile ilgisi var mıydı?

İSLAM’IN BÜYÜK DEVRİMİ

Oysa her şey ne güzel başlamıştı…
Yunan ve Latin kültürü çökerken, İslam, 6’ıncı yüzyılda Arap yarımadasında olağanüstü bir devrim yaptı.
Bu feodal devrim, düşünsel ve bilimsel gelişmelere kaynak oldu. Üretim teknikleri ve üretici güçlerde büyük değişim yaşandı.
Bu durum; siyasi birliktelik, merkezi otoritenin oluşması, kurumlaşma, ticaretin gelişmesi, kentleşme, ulaşım, silahlanma, teknoloji, sosyal düzenlemeler gibi atılımların yolunu açtı. Edebiyat- sanat bunun dışında değildi.
Müslümanlar, İslam dinamizmiyle kısa zamanda büyük fetihlere çıktı. Roma ve Bizans zulmünden kaçan halklar kurtuluşu, “eşitlik” “özgürlük” “kardeşlik” “adalet” vaat eden İslam’da buldu. Kimi ise cizye vermemek için Müslüman oldu. İslam nüfusu büyüdü. İktidar maddi zenginliğe kavuştu.
İslam coğrafyası düşünsel bir zenginlik de yaşıyordu.
Müslüman alimler ardı ardına buluşlar gerçekleştiriyordu. Batı Ortaçağ’ını yaşarken Doğu’da erken Rönesans rüzgarları esiyordu.
Ancak bu süreç dört asır sürdü.
İktidarı elinde tutan Araplar’ın “öteki halkları” küçümseyen tavrı, toplumsal sınıfların isteklerine yanıt vermemesi, onları refaha ortak etmemesi yani zenginliği paylaşmak istememesi sorunlar çıkardı. Bunlara bir de Moğol istilası eklenince, Arap yönetimi, yoksul mazlumları baskı altında tutmak için sertleşti, gericileşti. “Zararlı düşünceyle” yani kuşkuculukla mücadeleye başladı. Hz. Muhammed’in, “bilim adamlarının mürekkebi şehitlerin kanından daha kıymetlidir” sözü unutuldu/unutturuldu.
Aydınlanma döneminde bir Müslüman’ın düzeyi sahip olduğu kitapla ölçülürdü. 9’uncu yüzyılda Bağdat’ta 100’den fazla halka açık kütüphane vardı. Küçücük Necef kenti 40 bin ciltlik kütüphanesiyle gurur duyuyordu.
Oysa şimdi bilim adamları, kitaplar, kütüphaneler, ilim merkezleri inancı sarsacak kötülüğün kaynağıydı.
Yani, taassup kazandı.

YENEN: GAZALİ
YENİLEN: İBNİ SİNA


13’üncü yüzyıl başında İslam aydınlığı çöktü.
İbn-i Sina, İbn-i Rüşd, Farabi, dogmatizme önderlik eden, Eş’ari -Gazali düşüncesine yenildi.
“Evrenin sonsuz” olduğunu yazan, “Allah’ın yüceliğinin doğanın her alanında keşfedilmesi gerektiğini” belirten ve “bilginin ilk şartının şüphe” olduğunu dile getiren Bağdat merkezli Mutezile yenildi.
Akli ilimler karşısına nakli ilimler (dinsel bilimler) ile çıkan Eş’arilik kazandı. Onlara göre akıl, hedef alınan mutlak hakikate ulaşmakta yetersizdi; aklın yerini sezgi, gönül almalıydı.
Böylece…
İnanç ile aklı uzlaştırmak isteyenlere; vahyin akla uygunluğunu arayanlara kafir denmeye başlandı.
Ömer Hayyam gibi düşünürler bile Müslüman olduğunu ispat için, çalışmalarını bırakıp hacca gitti. Gerçeğin peşinden koşan İbn-i Rüşd bir eve hapsedilip gözetim altında tutuldu.
Ayrıntıya girmeyeyim:
Sonuçta Doğu, “aklını” kaybetti; aydınını katletti ve -Samir Amin’in deyişiyle- kuşkuculuğun yerini Hinduculuktan esinlenen çilecilik aldı.
Koskoca İslam coğrafyası, rasyonel düşünceden kopan, bilgiyi aramayan ve zaten bilginin ne işe yaradığını anlamayan, basit yorumlarla yetinen, kaba biçimsel kalıplara boyun eğen, cahiliye dönemi inançlarını sürdüren hoşgörüsüz tutucuların elinde kaldı.
Ne yazık ki İslam, salt dinsel kaynaklara dayalı toplumsal düzenlemelerin esiri oldu. Düşünceye, bilime düşman katı din adamları ve onların koruyucu iktidarları yüzünden İslam feodalizm bataklığına saplanıp kaldı.
Batı ise, Müslüman alimlerden öğrendiğini hayata geçirdi; inanç ile bilgi arasına kesin bir ayrım koydu; kuşkuculuğun, çeşitliliğin, açık görüşün ve tartışmanın hoş görüldüğü Rönesans’ı kurdu. Kapitalist gelişmeye ilk adımı attı.
Akıl-inanç tartışmasında kaybeden Urfa’da İbrahim Tatlıses’in okulları oldu. Urfa’daki öğrenim şeyhlere-şıhlara bırakıldı.
İbrahim Tatlıses bırakın okumayı, mağarada yaşamaya mahkum edildi.
İbrahim Tatlıses’i mağaraya mahkum eden anlayış dogmatizm idi.
Oysa İbn Haldun 600 yıl önce diyor ki:
“Devlet düzeni dinsel kurallara dayanmak zorunda değildir.”
Benim demem o ki:
Türban teferruattır, önemli olan müfredattır.

Soner Yalçın
Odatv.com

/************************************************

...Uzantısı, "...ulemaya soralım." diyen AKP ile devam ediyor.

 580023663830.jpg


#2 Who am I

Who am I

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1,041 posts
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:ça test egale
  • İlgi Alanları:naie pas peur de moi

Posted 15.10.2010 - 14:11

Soner yalçının bakış açısı sabit olduğundan fazla öenmsemiyorum kendisini , bence bu konudaki en güzel anlatımı ilber oltaylı yapmıştı
Doğa yıllardır bize herşeyi veriyor , peki biz doğaya ne verdik ? Sigara paketine 5 tl yada 7 tl veriyoruz , peki açan olanı görüyormuyuz ? bir hayvan öldürüldüğünde günlerce protesto ediyoruz ,peki bir şehit verdiğimizde kaç gün şehitlerimizi anıyoruz ? dizi yada şarkı sözlerini ezberliyoruz peki , kaç kişi Atatürk ilke ve inkilaplarını biliyor ? Müslümanız diyorsunuz , ama islamın şartlarını yada kurallarını bilmiyorsunuz bu nasıl müslümanlık ? herkes kendini imam sanıp konuşuyor , açın kuranı okuyun ne yazıyor acaba diye,insanları eleştiriyoruz peki kaçımız kendimizi eleştirmeye cesaret buluyor





Similar Topics Collapse

4 user(s) are reading this topic

0 members, 4 guests, 0 anonymous users