"Müşrik kadınları, iman edinceye kadar nikahlamayın; iman eden bir cariye, -hoşunuza gitse de- müşrik bir kadından daha hayırlıdır. Müşrik erkekleri de iman edinceye kadar nikahlamayın; iman eden bir köle, -hoşunuza gitse de- müşrik bir erkekten daha hayırlıdır. Onlar, ateşe çağırırlar, Allah ise Kendi izniyle cennete ve mağfirete çağırır. O, insanlara ayetlerini açıklar. Umulur ki öğüt alıp-düşünürler." (Bakara Suresi, 221)
Cunku..
Müslüman kadının rehberi Kuran'dır. Allah Kuran'da nefsin kişiyi daima kötülüğe çağıracağı ve şeytanın da insanı tutarsızlığa, akılsızca hareket etmeye ve hırslarının, tutkularının gerektirdiği şekilde hareket etmeye zorlayacağı konusunda insanları uyarmıştır. Tüm bunlara karşılık, kendisine Kuran'ı rehber edinen, vicdanının sesi doğrultusunda hareket eden insanların ise, ideal bir kişilik kazanacaklarını, hem dünyada hem ahirette üstün konuma geleceklerini hatırlatmıştır.
Müslüman kadın, Allah'ın gösterdiği yola uyması sebebiyle bu güçlü ve üstün kişiliği kazanmıştır. Rehberi Kuran olduğu için olaylar karşında göstereceği tavırlar, vereceği tepkiler hep İslam ahlakına göre olur. Bu da ona itidalli ve dengeli bir kişilik kazandırır. Nasıl hareket edeceği, olayları hangi bakış açısıyla, nasıl bir mantık örgüsüyle değerlendireceği çevresindekiler için hiçbir zaman sürpriz olmaz. Aklı, vicdanı, tavırları, konuşmaları hep Kuran ahlakının getirdiği istikrarı yansıtır. Bundan dolayı da güvenilir bir karaktere sahiptir. Ahlakındaki ve kişiliğindeki bu tutarlılık nedeniyle cahiliye toplumlarında ön plana çıkan kadın karakterinden çok uzak bir tavır sergiler.
cahiliye ahlakını benimseyen kimi kadınlar, gösterdikleri bu zayıf kişilik nedeniyle, insanların kendileri hakkında ne düşündüğüne de gereğinden fazla önem verirler. Çoğu zaman sırf insanların gözüne girebilmek, onlar üzerinde olumlu bir izlenim bırakıp aralarında iyi bir yer edinebilmek için, yanlış olduğunu bile bile bazı tavırlarda bulunabilirler. Aynı şekilde, bu insanlar tarafından beğenilmediklerine, kınandıklarına ya da küçük görüldüklerine dair herhangi bir tepkiyle karşılaşacak, bu yönde herhangi bir söz duyacak olurlarsa da, büyük bir yıkıma uğrayabilirler. Önemli olanın Allah Katındaki değerleri olduğunu düşünmedikleri, bunun yerine sadece insanların rızasını hedefledikleri için, tüm yapıp ettiklerinin boşa gittiğine inanır ve büyük bir üzüntüye kapılırlar.
Müslüman bir kadın ise, doğru olduğunu bildiği bir konuda hiçbir zaman bir insanın kınamasından dolayı geri adım atmaz. Allah Kuran ayetleri ile insana doğruyu ve yanlışı tüm detaylarıyla bildirmiştir. Müslüman kadının ölçüsü Kuran'dır.
"Müşrik kadınları, iman edinceye kadar nikahlamayın; iman eden bir cariye, -hoşunuza gitse de- müşrik bir kadından daha hayırlıdır. " (bakara 221)
***
Musrik aynı zamanda sirk kosan anlamına gelir. Musluman kadın hayatını kuran'a gore yasamalıdır. Bir cariye dahi musrık kadından daha hayırlıdır sozlerı musrık kadının Allaha kufretmenın yollarından bırtanesını yapmasıdır;o da elbetteki mumın gıbı davranıp aslında kurana uygun olmayan davranıslar sergıleyıp ımanı kullanmasıdır,bu allaha kufretmektır ,sirktir.
***
Mesela,
Kuran-ı kerime gore kadının gorevi evin cobanı olmasıdır. Bu yuzden Kadınların calısması esitlik olarak gorulmezdi.Femınızmle bırlıkte kadınlar buna ısyan etmıs ve cagdaslıgı gereklılıgı olarak kadınlar erkeklerle esıt haklara kavusmuslardır.
Neden dıye sordugumuzda yanına sunu getırebılırız..
Neden erkekler kadınların calısmasını ıstemezler..Neden erkekler kadınları kapatmaya heveslıdırler.
Aslında heveslı degıldırler..
Bır erkek olarak mantıgı basıttır; Kadınlarını paylasmak ıstemezler..Cunku kadın erkegın dıkkatını ceken etkendır,camıılerde ıbadet ederken haremlık selamlık olmasının mantıgıda budur,allahla ılıskı kurarken bu ılıskıyı ancak bır kadın bozabılırdı -bu yuzden dıkkatın dagılmaması ıcın ayrılardır-yoksa kadınları hor gormek amacında degıldır. Iste yıne bunun gıbı bır nedenden dolayıda sapkın dusuncelere esır olmamak,ıradeye yenık dusmemek adına kadınlar Fazla mesgul olmaları ozellıkle erkeklerde hosdegıldır.
ama bır ornegı vardır!
Hz.Aişe bir erkek gibide savasmıstır.
hz.Muhammed ile Aişe'nin ayrılıgı bu noktadadır.Cunku Ordusundaki askerle İlişki kurdugu suphelerinı paylasmıs bunuda en yakını olan Hz.Ali'ye sormus danısmıstır.
Bu yuzden aynı zamanda ehli sunnettir.
***
"Kadınlar erkekler üzerinde bir hak üstündür"
Bu kadınların dogurgan olması ve ınsanoglunun devamını saglaması acısından degerlendırılır.Kadın yaratıldıgında Ademe arkadas olması ıcın yaratılmamıstır.Adem'den yaratılmıs olup Adem'in yeryuzundekı hakımıyetıne mazhar olacak bır tebaa icin yaratılmıstır.bu aynı zamanda kullardır.
Mesela İsa mesihin annesi Hz.Meryem icin ustunluk ıfade edılmıstır. Israil ogulları derken yınede bır kadın ancak bu ustunlukle yetınmıstır.Cunku ısraılogulları yahudıler olsada ve yahudılıkte kadının yerı ustun olsada bu ustunluk kadının ısraılogulları kavmını yeryuzunde cogaltan dogurgan olmasındandır.. Bu soyu devam ettıren bır kadın olsada tanımolarak hz.yakuptan adını alan ısraıllıler kendılerını ısraılogulları olarak tanıtacaklardır.
Allah, tüm alemlerin kadınlarına Hz. Meryem'in ahlakını ve iffetini örnek verdiğini bildirerek, bu özelliğin insana kazandırdığı üstünlüğü hatırlatmıştır:
Hani melekler: "Meryem, şüphesiz Allah seni seçti, seni arındırdı ve alemlerin kadınlarına üstün kıldı," demişti. (Al-i İmran Suresi, 42)
"İnanmış hür kadınları nikâhlama genişliğine gücü yetmeyeniniz, ellerinizin altındaki genç, mümin köle kızlarıdan(bakımını üstlendikleriniz ) biriyle evlensin. Allah sizin imanınızı daha iyi bilir. Hep birbirinizdensiniz. O halde onları, ailelerinin izniyle nikâhlayın. Gizli dost edinmeyerek, zinadan uzak kalarak, iffetli hanımlar olmaları şartıyla onların mehirlerini örfe uygun bir biçimde verin. Evliliğe geçtikten sonra bir fuhuş yaparlarsa onlara, hür kadınlara uygulanan cezasının yarısı uygulanacaktır. Bu, köle(bakımını üstlendikleriniz ) ile evlenme yolu, günaha ve sıkıntıya girmekten korkanınız içindir. Sabretmeniz sizin için daha hayırlıdır. Allah çok affedici, çok merhametlidir"(.nisa25)
Nisa 24teki ihsan, lugatte sarplık ve sağlamlık demek olan "hasenet"ten türemiş olup bir yeri kale gibi sağlam yapmak ve kocanın karısını, nikahı düşen kimselerden korumak mânâlarına müteaddi (geçişli), ırzını koruyup iffetli olmak veya evlenmek mânâlarına lazım (geçişsiz) olur. (Elmalılı, HAK DİNİ KURAN DİLİ)
Elmalılı, Nisa 24teki muhsenat kelimesini açıklarken inanan kadınların korunmuş olmasından söz ediyor. Muhsenat yalnızca inanan değil, inanan + korunan kadınlar demek. O halde İslam olan bütün kadınlar koruma altındadır.
Mevcut meallerde "muhsenat"ın HÜR KADINLAR diye gösterilmesi ise feci bir hatadır. Çünkü İslamda kula kullak yoktur; hür omayan kadın yoktur. Dolayısıyla HÜR KADIN ifadesi Allahın dinine aykırıdır. Hür kadınlar yerine BAÐIMSIZ KADINLAR demek gerekir.
Allahın dininde inanan kadınların her biri bir koruyan sayesinde "iffetli"dir.
Hz Meryem kutsallığı sayesinde,
evli kadınlar eşleri sayesinde,
ant içip edinilenler onların bakımını üstlenenler sayesinde,
bağımsız kadınlar ise toplumsal konumları sayesinde.
Nisa 25'te geçen FAHİŞE kelimesi mevcut meallere göre "zina"dır ama Kuranen bu, yanlış. Buradaki FAHİŞE, edepsizlik anlamına gelir (Bkz 33:30 ve 4:15). Edepsizlik başka, zina başka. Örneğin evli bir kadının kocasından başka bir erkekle yüzgöz olup öpüşmesi edepsizliktir ama cinsel temas değildir, zina değildir.
***
Kuranı kerimi bilmeden yorumlamak ,kuranı kerime uymamak,insanların fıkırlerıne gore hareket edıp kuranı yok saymakta dahil bunlar sırktır.
Makyaj yapan bır kadın karsı taraftan ılgı cekıyorsa bu haramdır. Musluman kadın sadece kendı koruyucusu sayesınde ıffetlıdır. Iffetlı olmayan kadın fahıse olarak nısa 25'te tanımlanmıstır
Sımdı surtuk ve fahıse konusunda konusan sayın uye ıcın konuyu actım. Tabı dıger degerlı uyelerımızde bılgılerını tazeleyıp savunduklarını belkı yorumdan uzak burada paylsabılırler.
Tutarsız ve kaynaksız bılgı bılgı degıldır
Mesela Surtuk ve fahıse kelimelerini kullanan gencelere!
Eger bu sartları ve kıstasları tasımıyorsa ve ters olarak goruyorsa,zaten kurana gore bunu soyleyen savunan kadın bırıncı elden surtuk ve fahısedır.
Bu tanımı haketmemenın tek yolu kurana gore yasamaktır.Ozellıkle hur ,koruyucusu olmayan bır kadın tarafından surtuk ve fahıse deyımlerıne karsı cıkmak fenıst dusuncedır.
Kuran'a gore bu da sirk demektir.
En Derin Sevgilerimle..
Makrow
Allah Kuran'ın diğer ayetlerinde ise iffetin mümin kadının önemli bir belirleyici özelliği olduğunu şöyle hatırlatmaktadır:
İçinizden özgür mümin kadınları nikahlamaya güç yetiremeyenler, o zaman sağ ellerinizin malik olduğu inanmış cariyelerinizden (alsın.) Allah sizin imanınızı en iyi bilendir. Öyleyse onları, fuhuşta bulunmayan, iffetli ve gizlice dostlar edinmemişler olarak velilerinin izniyle nikahlayın... (Nisa Suresi, 25)
... Mü'minlerden özgür ve iffetli kadınlar ile sizden önce (kendilerine) kitap verilenlerden özgür ve iffetli kadınlar da, namuslu, fuhuşta bulunmayan ve gizlice dostlar edinmemişler olarak -onlara ücretlerini (mehirlerini) ödediğiniz takdirde- size (helal kılındı.) Kim imanı tanımayıp küfre saparsa, elbette onun yaptığı boşa çıkmıştır. O ahirette hüsrana uğrayanlardandır. (Maide Suresi, 5)