Ağaç meselesi dendi.
Hatta ilk başlarda bende dedim ki neden o ağaçlar oradan alınsın ki.
Sonra ağaçlar sökülecek başka yere aktarılacak, problemsiz nakil olacak denilince tamam dedim, boşa kavga gürültü oluyor. Hatta il meclis üyelerinin çoğunun kabulünü almış bu yapılacak olanlar.
Sonra yıkıma izin vermeyenler. Sırrı Süreyya önderliğinde durdurma çalışmaları.
Bir kaç gün sonra da o malum polisin orantısız güç kullanımı.
İlk haksız taraf bana göre Belediye ( bilgilendirme eksikliği açısından )
İkinci olarak Polis ( orantısız güç.. )
Ha bu orantısız güç nedir, orantılı karşı koyma nasıl olur onu da konuşmak lazım.
Polisin orantısız şekilde insanları oradan çekmesi, akabinde gezi parkında karşı çıkanların nöbet tutması.
Olay bir kaç gün böyle devam edip polis tekrar güç kullanınca da , Başbakan'ın konuşmaları.
Başbakan ilk günlerdeki konuşmalarında o kadar orantısız! konuştu ki. Geçmişten gelen olayları da işin içine kattığımız da halk doğal olarak daha bi birlik oldu. Her şey üst üste gelince de malum olaylar büyüdükçe büyüdü.
Gezi parkı içinde insanlara hak veririm bir nebze.
Ama Gezi parkı dışında olaylar çıkaran insanları hiç anlamıyorum. Bu olayı fırsat bilip yakıp yıktılar. ( Bu söze Melih kızıyo ama doğrusu bu )
Sonra silahlar patladı.
Polise karşı gelenlere poliste güç kullanmaya başladı.
5ti sanırım ölenlerin sayısı.
Şunu baştan söylemem lazım, işte efendim şimdiye kadar ölenlerin hepsi aleviydi de, hükümet,polis bile bile bu insanları öldürdü de gibi mesnetsiz açıklamalar yapanları kınamam lazım.
Kimsenin alnında alevi, sünni,hristiyan,yahudi yazmıyor ki. Nereden bilsin polis onların alevi yada başka bir şey olduğunu.
Polis baştan beri hatalı davranıyor, orada kabulüm. Ölümler olmamalıydı ve ölümlerden sonra Hükümet ve Emniyetten biri de çıkıp "Allah Rahmet Eylesin, başınız sağolsun" gibi taziyelerde de bulunmadı. Bu direnişi demokratik görürsün görmezsin o ayrı, ama ölüm varsa işin içinde arkadaş adam gibi çıkar ölümlerin olmaması için bir şeyler yaparsın, ama ölüm olmuşsa da bir başsağlığı diler insan. Ne bileyim cenazesinde bulunur ( bu çok iyimser oldu )
Bir çok kez kapatıldı Gezi parkı.
Valisi, Emniyet Müdürü, Belediye Başkanı falan.
Vali başlı başına komediydi, açıkçası Hükümet geri adım attığını göstermemek adına görevden almıyor olabilir bu valiyi, yoksa ilk başı yanacaklar arasında olması lazım. Sen tek kesimin değil, her kesimin Valisisin.
Belediye suçlu, metro için miydi neydi, yoksa normal halk otobüsleri miydi neydi.hangi renk olsun diye bir anket açmışlardı sanırım, halk ne derse o diye sormuşlardı da halkın istediği olur demişlerdi sanırım. Heh küçücük bir rengi dahi halka soruyorsun da, arkadaş çık bunu da sor halka. De ki böyleyken böyle, bir şey yapacağız ve şöyle şöyle olacak. İster istemez o ayrı, ama çıkan sonuca herkes katlanır. Daha doğrusu doğru bilgilendirme olurdu. Olaylar da böyle büyümezdi.
Emniyet Müdürü mü ? İzmir'den biliyorum Emniyet Müdürünü. Buraları güzelleştirdi, tertemiz yaptı sonra İstanbul'a gitti. İşinin ehli biri olduğu söyleniyor. Ama Gezi olaylarında sınıfta kaldı. Şöyle örneklendirelim. İzmirle İstanbul mukayese edilemez tamam ama İzmir'de gösteri yapıldı , Bornova Merkezde. Halk nasıl tepkili , o kadar çok kişi toplanmış ki, herkesin elinde pankart, ağzında sloganlar. Buna rağmen etrafta bir tane polis yok. Kimse karışmıyor. Gecenin 12 , 12:30 sıraları bir polis aracı geldi ve "arkadaşlar,sloganlar atıldı,tepkilerinizi ortaya koydunuz. fakat yarın işe gidecek ve bu saatte uyuyacak olanlara da saygı duyalım ve lütfen alanı boşaltalım" dedi. Yahu bir kimseden de ses çıkmaz mı ? Alkışlandı polis memuru ve 5 dakika sürmedi herkes dağıldı.
İstanbul'da böyle yapılır mıydı ? Kalabalık kent. Olur muydu ? Bence olurdu. Taksimin göbeğine o kadar polisi insanların gözünün içine sokar gibi koyarsan hiç bir şey olmasa bile onların orada olması bile kavga sebebi olurdu benim için. Doğal olarakta öyle oldu ve polisle çatışmalar oldu. En sinirime giden şey de tekerlekli sandalyede biri vardı, tomalardan birisi suyu öyle bir fırlattı ki adam sandalyeden düşmüştü (öyle hatırlıyorum). Ya adam zaten engelli, kendi inandığı! bir konuda gelmiş protestosunu,hakkını savunuyor. Hani sana taş atmıyor da,diyesin su atayım.
Gezi parkı içindekilerde de suç var. Yedin içtin gece demedin gündüz demedin orada kaldın. Kaldın da dışarıda seni destekleyen o provakatör insanlarla neden işbirliği yaptın be adam. Hakkını yememek lazım bazıları bunlara karşı çıktı da sesleri dinlenmedi.
Ağaç dedik, başka şey çıktı.
Daha çok olay var aslında işin içinde de , yeri geldiğinde konuşuruz.
Eee senin düşüncen ?