İçindensöVensuskunisYankar...
#421
Gönderim zamanı 12.05.2007 - 20:26
boşfer aldırma
oldu mu oldu
aha sana şiir
eferim kıs güzel yazmışın...iş var sende...büyüyünce ne olcen sen bakiiim? şişko mu?
#422
Gönderim zamanı 12.05.2007 - 20:29
pardon şaheser şiir arkada kalmış... güzel kız, valla...Gün gelir Issızlığın boğar beni
Yaklaşamam duvarlarına bile içinin
İzin vermessin istemedikçe bilirim
Girmesine kimsenin yalnız sana ait olan adana
#423
Gönderim zamanı 12.05.2007 - 20:30
Senin mesleğini elinden almak istemem canımın içi
Tecrübe çok zalim bir öğretmendir. İnsanı önce sınavdan geçirir, sonra dersini öğretir. - Spuitems
#424
Gönderim zamanı 13.05.2007 - 14:29
Dağıldı, parçalandı, viran oldu...
Ganimetini çoktan topladılar, kalmadı hiçbir şey
Bir şey kalmadı bana ait, hiçbir şey!
Tecrübe çok zalim bir öğretmendir. İnsanı önce sınavdan geçirir, sonra dersini öğretir. - Spuitems
#425
Gönderim zamanı 13.05.2007 - 14:45
çok görünenler aslında koca bir YOK!...
kendime ait tek şey ölüme birlikte gideceğim yalnızlığım...ve ben böyle iyiyim...
#426
Gönderim zamanı 13.05.2007 - 15:44
#427
Gönderim zamanı 15.05.2007 - 15:48
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
Zambaklar en ıssız yerlerde açar"
Sebep kâlp ağrıma, hem göz yaşıma
İstemedim belâ oldu başıma
Satamadım, satılmıyor, satamam.
Kalbime attı ah, aşkın közünü
Çevirdi başka gözlere gözünü
Bıraktığı tek hatıra, hüzünü
Atamadım, atılmıyor, atamam.
Ayrılık sızısı her an, bitmiyor
Hayali gözümden bir an gitmiyor
Şu gözleri onsuz uyku tutmuyor
Yatamadım, yatılmıyor, yatamam.
Gözden aşkı, dilden zehiri sundu
Kendini bıkmadan sevmemi umdu
Küstü birden başka bir güle kondu
Tutamadım, tutulmuyor, tutamam
#428
Gönderim zamanı 15.05.2007 - 16:40
yalnızlığımdan mı?!
ıssız anımdan mı?!
#429
Gönderim zamanı 16.05.2007 - 03:25
senden önce ölmeyi dilemiştim hani...yürüyen, yok hayır; koşturan bir ölüden farkım yok artık...sadece ruhen değil...bir seni unutmayı beceremeyen hafızam kendini tümüyle imha ediyor...(kullandığım ilaç özellikle beyne verdiği ağır tahribat yüzünden toplatılmış!)
düşüncelerimi toparlayamıyorum...ilgimi odaklayamıyorum...konuşmamın başı ile sonu arasında alaka olmuyor çoğu zaman...elimde değil...yok, acımıyorum kendime, böyle mutluyum ben...
sadece...artık ''sen''li uzun cümleler kuramayacağım galiba...
ıssızlıklarımızı yanyana (içiçe olamasa da) koyduğumuz dostların, burayı ''O''nlarsız bırakmayacaklarını biliyorum...
#430
Gönderim zamanı 18.05.2007 - 00:02
Sen beni içine almadığından beri yıllardır ben seninle kendimi aldattım...
Bir tek seni sevdiğim doğruydu... Ve bu doğru yüzünden hayatım yalana battı...
Sen beni dışladığından beri beni sevenlere bir hayalet hediye ettin...
Tepeden tırnağa aşka, tepeden tırnağa özleme batmış bir hayalet...
Bu hayaletin içinde beni değil seni gördüler hep. Çoğu bu hayalete dayanamayıp çekip gitti...
Kimisi senin beni beklettiğin kapıda, beni bekledi. Seni beklemekten yorulur, onunla birlikte çekip giderim diye buralardan...
Ve ben en çok onların sevgisine inandım. En çok onlara derinden üzüldüm. Ve hep merak ettim, karşılıksız ve onca yıl bir hayaleti nasıl böylesine sevebildiler diye... Dünyanın iyi bir yer olduğuna ve yaşamak için çok sebep bulunduğuna bu insanların bir hayalete duydukları o akılalmaz, o sonsuz sevgileri yüzünden bir kez daha inandım...
Seni unutmak için başladığı her aşkı yine seninle aldatan bir hayalete...
Seninle kendini, bütün hayatını, düşlerini, çocukluğunu, yaşadığı bütün acıları aldatan bir hayalete...
Bir tek sana duyduğu sevgisi doğru olan, bu yüzden bütün hayatı büyük bir yalan olan hayalete...
Cezmi Ersöz-hayallerini yak evi ısıt/Seninle bütün hayatını aldatan hayalet (bir kısmı...)
Sebep kâlp ağrıma, hem göz yaşıma
İstemedim belâ oldu başıma
Satamadım, satılmıyor, satamam.
Kalbime attı ah, aşkın közünü
Çevirdi başka gözlere gözünü
Bıraktığı tek hatıra, hüzünü
Atamadım, atılmıyor, atamam.
Ayrılık sızısı her an, bitmiyor
Hayali gözümden bir an gitmiyor
Şu gözleri onsuz uyku tutmuyor
Yatamadım, yatılmıyor, yatamam.
Gözden aşkı, dilden zehiri sundu
Kendini bıkmadan sevmemi umdu
Küstü birden başka bir güle kondu
Tutamadım, tutulmuyor, tutamam
#431
Gönderim zamanı 18.05.2007 - 02:09
ne taş kalpliymişim, utandım kendimden...ama anlıyorum kendimi, cezalandırmasaydım kendimle beraber iz bırakanları, geçmeyecekti bunun acısı...geçti unuttum...affettim, affedilmeyi umarak...
bak; sır orda bir yerde...bulursan anlamışsındır beni, bulduğunda anlayacaksın...
duygusallığın alemi yok...
Bu mesaj IssIz tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 18.05.2007 - 22:37
#432
Gönderim zamanı 19.05.2007 - 01:39
ölüm...ölmek lazım...ölüm ne zaman...ölsem...ölüm...
bunu atlatabilecek miyim?
atlatmama izin verecek misin?
#433
Gönderim zamanı 19.05.2007 - 02:32
gönder gideyim...izin verme arkama bakmama...
#434
Gönderim zamanı 20.05.2007 - 00:48
Bir hindistancevizi oyulur ve iple bir ağaca veya yerdeki bir kazığa bağlanır.Hindistancevizinin altına ince bir yarık açılır ve oradan içine tatlı bir yiyecek konur.
Bu yarık sadece maymunun elini açıkken sokacağı kadar büyüklüktedir, maymun elini yumruk yaptığında elini dışarı çıkaramaz.
Maymun, tatlının kokusunu alır, yiyeceği yakalamak için elini içeri sokar ve yiyeceği kavrar, ama yiyecek elindeyken elini dışarı çıkarması olanaksızdır. Sıkıca yumruk yapılmış el, bu yarıktan dışarı çıkmaz.
Avcılar geldiğinde, maymun çılgına döner ama kaçamaz. Aslında bu maymunu, tutsak eden hiçbirsey yoktur. Onu sadece onun kendi bağımlılığının gücü tutsak etmiştir. Yapması gereken tek şey elini açıp yiyeceği bırakmaktır.
Ama zihninde açgözlülüğü o kadar güçlüdür ki, bu tuzaktan kurtulan maymun çok nadir görülür.
Bizi tuzağa düşüren ve orada kalmamıza neden olan şey, arzularımız ve zihnimizde onlara bağımlı oluşumuzdur.
Tüm yapmamız gereken, elimizi açıp benliğimizi ve bağımlı olduğumuz şeyleri serbest bırakmak ve dolayısıyla özgür olmaktır.
Joseph Goldstein
The experience of Insight
Sebep kâlp ağrıma, hem göz yaşıma
İstemedim belâ oldu başıma
Satamadım, satılmıyor, satamam.
Kalbime attı ah, aşkın közünü
Çevirdi başka gözlere gözünü
Bıraktığı tek hatıra, hüzünü
Atamadım, atılmıyor, atamam.
Ayrılık sızısı her an, bitmiyor
Hayali gözümden bir an gitmiyor
Şu gözleri onsuz uyku tutmuyor
Yatamadım, yatılmıyor, yatamam.
Gözden aşkı, dilden zehiri sundu
Kendini bıkmadan sevmemi umdu
Küstü birden başka bir güle kondu
Tutamadım, tutulmuyor, tutamam
#435
Gönderim zamanı 20.05.2007 - 18:16
#436
Gönderim zamanı 20.05.2007 - 18:36
haline şükretmen gerekirken burada yakınman çok saçma..
her defasında bir başkasında unutmaktan iyidir kendini..
gel sen beni dinle..
kendini sev sadece...
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#437
Gönderim zamanı 20.05.2007 - 18:47
sen köksüzlüğün insanın canını nasıl yaktığını biliyor musun?
hiç bir yere ait olamamak nasıl bir şey, kalabalığın ortasında kimsesiz olmak, her çekiştirildiğinde sürüklenmek, hiçkimsenin ''birşeyi'' olamamak nasıl bir yetimliktir biliyor musun?
-lütfen bilme....
#438
Gönderim zamanı 20.05.2007 - 18:50
ben hayatımda senin kadar kanaatsiz bi insan tanımadım. istersen hakaret de bunlara umrumda değil!
senin insanların var. senin etrafında güzel insanlar var.
senin dünyalar güzeli çocukların var..
senin ihtiyacın olan şey bi vucüt bi beden bi nefes değil.
senin ihtiyacın olan bi tek sensin!
gör bunu artık
parmağımı gözüne sokucam yoksa!
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#439
Gönderim zamanı 20.05.2007 - 18:57
(etrafımdakilere aldanma, neş'e cezbeder, ama kimse palyaçonun ağladığını görmek istemez... )
meleklerim...belki tek gerçek onlar...bir süre daha yanlarındayım...
#440
Gönderim zamanı 20.05.2007 - 19:08
Karanlık ve ıssız bir bende
Arıyormusum, beni
bırak artık ellerimi
azat et beni
sensizde bulabilirim kendimi. S.G
"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.
Paul Valéry
70 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 70 ziyaretçi, 0 gizli