125 replies to this topic

[pac]

hüfyaa ucuz iddialar ucuz olcak elbet yav

[antiqa]

Olum bunlar bir kitabı bir haftada zor buluyor lan. Geçen pazar bi kitap siparişi verdim hala temin edecekler kitabı bi hafta oldu normal mi ?

hacı yayınevinden yayınevine değişiyo. sorun onlardan değil yayınevinden kaynaklanıyor. ben de hanefi avcı'nın kitabını aldım onu da 5 günde bulacaklar. kitabı televizyon tartışmalarından gördüğüm kadarıyla okumuş kadar oldum ama daha elime ulaşmadı. ama dediğim gibi sitenin değil yayınevinin sorunu. yayınevi onlara ulaştırır ulaştırmaz bize ulaştırıyor

[Can Ka No Rey]

Hacı, bulamadıkları kitabı siparişten çıkarıp ücretini de kredi kartına iade etmişler. Aferin adamlara sağlam iş yapıyorlar.

Bu arada Hanefi Avcı'nın kitabına göz attım biraz. Genel olarak Kürt sorunu, pkk terörü, açılım hakkında bir şeyler yazmış. Devlet kurumları içerisindeki cemaat yapılanması hakkında pek bir şey göremedim. Bilginiz olsun, hayal kırıklığına uğrayıp tarumar olmayın. İstiklalinizi kaybetmeyin, kendinize gelin. Ne lan bu böyle lakayit tavırlar! Adnan Şenses gibi adam olmuşsunuz saçınıza ak düşmüş hiç yakışıyor mu size! On dört tane dallama var burada diyor bak sadece bana demiyor hepinize diyor aha say iki, dört, on, on dört çakma Gandalflar sizi.

[shy]

Yolcu / The Traveler

Yazar John Twelve Hawk
Çevirmen Sıla Okur

Maya artık sıradan bir genç kadın gibi yaşamaya kararlıydı. Büyük bir savaşçı olan babasının ona öğrettiklerini unutacak; Büyük Düzen'in içinde itaatkâr bir yurttaş gibi yaşayacaktı.
Ama şimdi bir kez daha ölümle ve kanla sınanması gerekiyor Çünkü yeryüzünde kalan son Yolcu'yu acımasız Tabula örgütünün elinden kurtarmak zorunda.
Yoksa karanlık bir çağ başlayacak. Dünya acımasız ve soğuk bir sanal hapishaneye dönüşecek...
Yolcu Dördüncü Âlem üçlemesinin ilk kitabıdır.

"Kehanet nadiren bu kadar eğlencelidir..."
The Washington Post

"Birinci sınıf paranoyak-şizofrenik gerilim..."
-Time-



İkinci Kitap ise

Tabula / The Dark River

Yazar John Twelve Hawk
Çevirmen Sıla Okur




Dördüncü Alem üçlemesinin ilk iki kitabı.Yazar takma bi isim kullanıyor ve Amerikalı yayımcısı ile hiç tanışmamış.Kendisi kitabında büyük düzen diye nitelendirdiği sistemden uzakta yaşıyor.Büyük ihtimal kitabına ilgi çekmek için yaptıkları bir oyundur ama kitap ilginç ve hayatımızın 21.yy da nasıl güvenlik endişesi yüzünden izleneceğii her yaptığımızın kayıt altına alınacağını gösteriyor.

"İngiliz filozof Jeremy Bentham 1785 yılında gözetleme kulesinde kendilerini izleyen bir gardiyan olmaksızın mahkûmlara öyle olduğunu düşünmelerini sağlayan bir hapishane tasarladı. Panopticon adını verdiği bu model, iç içe geçmiş halkalardan oluşan ve tam ortasında bir gözetleme kulesi bulunan yeni bir hapishaneydi. Panopticon’un mimarisi ve ışıklandırmasındaki deha, mahkûmların saklanmasına izin vermiyor ve denetim altında tutuluyorlardı. Bentham’ın hapishanesi, bugün teknolojinin her türlü nimetinden faydalanarak -üstelik bireylerin rızalarıyla- küresel güvenliği sağlama rolünü kendine şiar edinen ‘büyük birader’in kitleleri dikizleyip, takip etmesinin de önünü açtı. Sistemin aksamadan çalışması ve kural koyucuların öngördüğü şekilde kitlelerin korku ve şiddetle denetim altına tutularak sindirilmesi için ne gerekiyorsa ‘büyük birader’ yapmaya hazırdı."

[shy]

Şöyle bir kaç kitaba bakalım sevgili seyircilerim haydi

Öncelikle Ken Grimwood dan başlayalım...

Sil Baştan

Koridor Yayıncılık - Çeviren: Seçil Ersek


Filmi de yapılmış sanırım.Ben izlemedim.Ancak bu konu değişik şekillerde birkaç filmde işlendi.Buradaki kahramanımız olan, Jeff Winston isimli abi ölüyor.Sonunu söyledim hepsi bu dağılın pardon sonra diriliyor kısmı var bi de ancak daha önceki yaşamının içinde doğuyor. Biliyorum saçma tarihte olanları da hatırlıyor.Başta biraz telaşlanıyor ama sonra her normal insan gibi bunu nasıl paraya döker, o işe girişiyor.Evet kadın kısmı sonra geliyor meraklanmayın hepsi var derken yine ölüyor.Sonra ne mi oluyor tabii yine diriliyor yine kendi benliğinde yine geçmişte... Bu böyle sonsuza dek sürüp gidiyor.Kitabın bir sonu yok yazar hala yazıyor Şaka şaka sonu var.Güzel kitap okuyabilirsiniz.

Aynı yazarın Kayboluş kitabına bakalım;

Koridor Yayıncılık Çevirenler: Elif Özkaya - Seçil Ersek



Burdaki kahramınımız ise bir abla.Elizabeth Austin epilepsi hastası.Bir deneye gönüllü oluyor.Beynine elektrotlar yerleştiriliyor.Bu şekilde hastalığı iyileştirilecek ve böylece aplamız normal insanlar gibi yaşayacak.Kitabın başlangıç kısmında genç kızken neler yaşadığı ailesinin arkadaşlarının nasıl davrandığı neler hissettiği üzerine olan kısmı gerçekten güzel.İnsan üzülüyor.İlerde neden bu şekilde bir operasyona izin verdiği anlaşılabiliyor.Neyse efendim sonra gaipten sesler duyuyor derken...İşte son kısmını beğenmedim.Hiç hoşuma gitmedi.Kesinlikle daha değişik olmalıydı o kız benimle tanışmalı derken ...

Şimdiki kitabımız bir uluslararası bestseller olmuş bir polisiye;
Komplo
Yazar: Ian Rankin, ResikYayıncılık, Çeviren: Onur Kaya


Aslında başlangıçta pek öyle matah bir şey gibi durmuyor ancak ilerledikçe bir sonraki sayfaya merak uyandırıyor.Konusunda ise şimdi bir polis var Malcolm Max iyi biri gibi yok bişey yaa iyi biri siz de hemen... Bu abi polisleri soruşturan bir polis.Derken başka bir polisi araştırma görevi veriliyor.Jemie Breck i araştırırken bir işin içine cinayet girmesin mi? Derken olaylar ... Polisiye işte kardeşim aç oku. Bu iyilerinden bi tane...

Bir başka polisiye ile devam ediyoruz;
Temizlikçi
Yazar: Paul Cleave, Pegasus Yayıncılık, Çeviren: Zeliha Babayiğit


Kitap bana nedense Dexter ı hatırlattı.Joe diye bir seri katilimiz var.Hadi yaa söylemeyecektik değil mi sır kalacaktı.Neyse böyle idare edin siz de... Bu abi polis merkezinde temizlikçi olarak çalışıyor.Polis merkezindekilere aklı yönden engelli olduğunu yutturmuş.Sonra aynı yerde bir kız Sally var. Bi de sonradan başka bir kız geliyor Melissa fettan bişeeey sonra cinayetler var katiller var.Konusu çok basit gibi dursa, bu da okunur mu diye düşünseniz bile çok sürükleyici bir kitap bir anda kendinizi kaptırıyorsunuz... Güzel olmuş buna da izin veriyorum okuyabilirsiniz.

[shy]

Öyle hemen kurtulmak yook devam ediyoruz

Ada
Yazar: Warren Fahy, İnkılap Kitapevi Yayınları, Çeviren Leyla Özcengiz


İşte güzel bir bilimkurgu.Jurassic Park tan esinlenilmiş gibi dursa da bence üzerinde iyi düşünülmüş kurgulanmış bir kitap izlenimi verdi.Okyanusun ortasındaki bir ada ve bu adada yaratıklar var.Tabii birileri orayı araştırmaya gidiyor.Bilin bakalım kimin başından çıkıyor bu.Tabii ki bir kadın.Nell Duckworth olmasa onca insan yaşayacaktı.Yazık yazık nedir insanların / insanlığın bu kadınlardan çektiği...Neyse onca iyi adam ölüyor olan bu ama kesin o kadına bir şey olmuyordur.Utanmaz bi de öle ordan sağ salim çıkar.Ama hatun güzelmiş belki ondan olabilir.Güzel hatun ne istese yaptırıyor.Bu düzen değişmeli böyle gitmez...Kitaba dönecek olursak sıkı bir bilimkurgu kitabı.İlerde bunun filmini çekebilirler.Hatta dizi bile olur...

Bir Saniye Sonra
Yazar: William R. Forstchen, Artemis Yayınları, Çeviren: Barbaros Bostan


Kitabın tanıtımında bugüne dek yazılmış en inandırıcı felaket romanı diyor.Yeni yeni gündemimize girmeye başlayan bir silah var.EMD Elektromanyetik Darbe tüm elektronik aletlerin çalışma sistemini bozuyor.Bir anda patladığı bölgede canlılara direkt zararı olmadan tüm teknelojiyi yok ediyor.Tabii bu da insanlara büyük zarar veriyor.Hiç bir altyapı sistemi olmadan bir anda yaşamaya çalıştığınızı düşünün.Kitap kısaca bunu ve devamında neler olabileceği üzerinde duruyor.Aslında Ladin in buna benzer bir planı olduğu söyleniyordu.Son kısmı hariç beğendim.Acaba aynı durum bizde de olur mu diye düşünmedim değil.Sanırım biz diğer insanlara karşı o kadar vahşileşmeyiz diye düşünüyorum.Mutlaka okuyun derim...

Yasak Tarih
Yasak Bilim
Yazar J. Douglas Kenyon, Kaln Yayınları, Çeviren: Demet Taşkan



Yazarı günümüzün Erik Von Daniken i kitapları da yeni Tanrıların Arabaları olarak görülebilir. Baştan belirteyim kitaplar roman değil Yazar aslında bilim dünyasının nasıl dogmatik olduğunu göstermeye çalışıyor.Kendi düşüncelerinin aslında bir kısım bir kısım ( çok az da olsa ) bilim insanı tarafından da düşünüldüğü seslendirildiğini belirtiyor.Hatta bilim dünyasında kabul görmesine rağmen onların yanlış olabileceği ( olduğu ) üzerine ispatlama çabaları var.Uzaylı yok merak etmeyin ama siz isterseniz bir kaç yerde olabilir de diyebilirsiniz bu konulara ilgi duyuyorsanız mutlaka okuyun.Bu tür incelemelere göre dili çok ağır değil oldukça akıcı denebilir.Önce Yasak Tarih ile başlayın.

Son olarak beni yolda çeviren hayranlarımın "Neden türk kitaplarından da bahsetmiyorsunuz?" benzer sorularına cevaben madem istiyorsunuz buyrun;

Dünyanın İlk Günü - İmparatorluk I
Yazar
Beyazıt Akman, Epsilon Yayıncılık



Konusu şöyle Mehmet diye bir padişah var.O geliyor İstanbul u fethediyor.Bu fethe hazırlıklar anlatılıyor.Savaş sırasında olanlara değiniliyor.Eee madem böyle nesi ilginç alalım da okuyalım diyeceksiniz.İşte ilginç olan da o.Abi öyle ahım şahım bir yazım tekniği yok.Konuyu da yıllardır biliyorsunuz.Ama kendinizi alamıyorsunuz.Elinizden bırakmak gelmiyor.Güzel yazmış.Solakları oradan öğrendim.Okul yıllarından hiç aklımda kalmamış.Devşirme sistemini güzel anlatmış sanırım.Düşününce insanların çocuklarını neden Osmanlıya verdiğini anlayabiliyorsunuz sanırım.Neyse hala okumadınız ise mutlaka okuyun...