16 yaşımdayken çok yakın bir arkadaşımı trafik kazasında kaybettim..
18 yaşımdayken,sekizimden beri hep yanımda olan tek gerçek dostumu intihar etmesiyle kaybettim.
20 yaşımdayken, 14 ümdeyken ilk kez hoşlandığım sonrasında dostum olan kişiyi depremde kaybettim...
sooora..babamı kaybettim... kaybettirdi kendini...keşke ölseydi... onun kayboluşuyla özenle kurduğum hayatımı kaybettim...ama sıfırdan hatta eksiden tekrar kurdum.. ve içinde artık ebeveyn yok!
peşinden çook güvendiğim birini kaybettim ama sonradan farkettim ki kazanmışım meğer gidişiyle...
25 gün önce kardeşimi , kuzenimi lösemiden kaybettim...
son 1 aydır ise annemi kaybetme olasılığı ile karşı karşıyayım...
hepsini birden yazınca bi tuhaf oldum bak...çok ufaktan başladı kaybetmelerim...
tüm bu kaybetmelerim beni de kaybettirecek sandım çoğu zaman ama hala ayaktayım..dimdik...hayatın her türlü iğrenç, anlamsız oyununa rağmen piyese devam ediyorum...vazgeçmelerim oldu elbette hem de en ağırından...gidecek kadar ağır... vazgeçmeyi bile kaybettim bi dönem...
kaybetmelerim çok...yazarım ruhumdan hayatın eksilttiklerini de belki.. ama ölümle kaybedişler mi, ihanetler mi, hayatın adaletsizliği sonucu olanlar mı daha çok acıtıyor bilemediğim zaman çok olmuştur...kazandıklarım hayattan zorla aldıklarımla yola devam ediyorum şimdilik...
ooff..nerden açtınız bu konuyu yaaf.....