İçerik değiştir



Sokak Ağzıyla Konuşulmasından Şikayetçiyim.


  • Kilitli Konu Bu konu kilitli
bu konuya 76 yanıt verildi

#41 ArGuS

ArGuS

    ๑۩۞۩๑Kime ne...

  • Üyeler
  • 6.416 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Belirlenemedi...
  • İlgi Alanları:2d, 3d görsel tasarımlar...

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 14:47

Geliyorum demeyiz geliyom deriz. ?

yazı dilinde geliyorum dersin ama bunu okurkende geliyorum dersin, karşılıklı konuşmada geliyom...
bende Trabzon şivesinde yazayım o zaman
Yanlışı gören ve önlemek için elini uzatmayan insan, yanlışı yapan kadar suçludur.


<!--aimg-->Gönderilen Resim<!--Resize_Images_Hint_Text--><!--/aimg-->

#42 Elric

Elric

    Mel G.'nin Vârisi :)

  • Üyeler
  • 6.432 Mesaj
  • Konum:Mélnibone

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 14:48

hayır denmez ...
bu geliyoruz yerine geliyoz demek gibi birşey ...
yaptığın ayrıma şive denir, bunu karıştırmayalım

Bu ayrıma şive denilmez, ağız denir. Şive, yazım dilinde de farklılıklar olmasıdır.

AÐIZ ŞİVE LEHÇE
Ağız: Ülke içinde aynı dilin farklı konuşma şekilleridir. Yörelere göre söyleyiş farklılıkları vardır ama yazılış aynıdır. Ayrıca bazı isimler farklı kelimelerle ifade edilebilir. (kız yerine kızan, yüzmek yerine çimmek gibi.)

Şive: Bir dilin, tarih içerisinde takip edilebilen dönemlerinde ayrılabilen kollarıdır.

Lehçe: Dilin tarih içerisinde takip edilemeyen dönemlerinde ayrılmış kollarıdır. (Çuvaş ve Yakut Türkçeleri gibi.)

Günümüzde ağız, şive ve lehçe gerçek anlamlarını kaybetmiştir ve bunlar genel olarak lehçe şeklinde adlandırılmaktadır.

Dili koruyan şey yazıdır. Fakat dilde gerçekleşen değişiklikler yazıya hemen yansımaz.


Kaynak : Bilgiteknoloji

Bu mesaj Elric tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 25.08.2006 - 14:55

Gönderilen Resim

#43 ArGuS

ArGuS

    ๑۩۞۩๑Kime ne...

  • Üyeler
  • 6.416 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Belirlenemedi...
  • İlgi Alanları:2d, 3d görsel tasarımlar...

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 14:54

Buna konuşma dilinde yuvarlama deniyor ve dikkat ederseniz her konuşmamızda geleceğiz döneceğiz demeyiz, gelicez dönücez gibi yuvarlarız.

bu edebiyat dersinin hangi bölümünde bu şekilde öğretiliyor...
bu şekilde bir ayrım mı yapılıyor yani konuşurken bunu söyleyin yazarken bunu yazın ...
Yanlışı gören ve önlemek için elini uzatmayan insan, yanlışı yapan kadar suçludur.


<!--aimg-->Gönderilen Resim<!--Resize_Images_Hint_Text--><!--/aimg-->

#44 ArGuS

ArGuS

    ๑۩۞۩๑Kime ne...

  • Üyeler
  • 6.416 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Belirlenemedi...
  • İlgi Alanları:2d, 3d görsel tasarımlar...

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 14:57

Bu ayrıma şive denilmez, ağız denir. Şive, yazım dilinde de farklılıklar olmasıdır.

benim doğup büyüdüğüm yer Trabzon bilirsiniz ki burda şive belirgin olarak gözükür ama hiç bir zaman şiveye göre yazı yazdığım olmadı, yazanı da görmedim...
şive yazıya aktarılmaz, her yerde ortak bir dil kullanılır o da İstenbul Türkçesi'dir.
Yanlışı gören ve önlemek için elini uzatmayan insan, yanlışı yapan kadar suçludur.


<!--aimg-->Gönderilen Resim<!--Resize_Images_Hint_Text--><!--/aimg-->

#45 Emily

Emily

    Mannak Şeker

  • Üyeler
  • 8.786 Mesaj
  • Konum:Fairy Tale...!!

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 14:59

Elbette ki ille de böyle konuşacaksınız denmiyor Argus..

Sadece diyorum ki, geleceğim denirken ortadaki e seslisi incelir i olur son kısım da yuvarlanır ve gelicem şeklinde söylenir. İstersen her seferinde geleceğim de diyebilirsin , en doğrusu olurdu tabii de pek çoğumuz yapmıyoruz ve bu edebiyat derslerinde anlatılmıştır..

In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..

#46 DaaAnnK

DaaAnnK

    Sözde Değil Özde Haylaz

  • Üyeler
  • 7.176 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:O'nun kalbinde

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:02

Yaa bilmediğim neler varmış neler arkadaşlar devam edin öğrenelim, O kadar yazıyoruz hep yanlış yazmışım demek ki ( ayrı mı yazılacaktı ? ).
Sen benim herşeyimsin, hayatımın herşeyi sensin

Gönderilen Resim

#47 ArGuS

ArGuS

    ๑۩۞۩๑Kime ne...

  • Üyeler
  • 6.416 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Belirlenemedi...
  • İlgi Alanları:2d, 3d görsel tasarımlar...

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:05

azı dilinde geliyorum dersin ama bunu okurkende geliyorum dersin, karşılıklı konuşmada geliyom...

benim söylemeye çalıştığım farklı birşey değil
düz bir yazıyı okurken yazıldığı gibi okursun değiştirmezsin ama karşılıklı konuşmada konuşman değişir...
Yanlışı gören ve önlemek için elini uzatmayan insan, yanlışı yapan kadar suçludur.


<!--aimg-->Gönderilen Resim<!--Resize_Images_Hint_Text--><!--/aimg-->

#48 guide

guide

    Follow me! If you can...

  • Üyeler
  • 3.241 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir
  • İlgi Alanları:Tenis , Body Building , Kick Boxing , Müzik dinlemek , Gaz'lamak .

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:06

Elbette ki ille de böyle konuşacaksınız denmiyor Argus..

Sadece diyorum ki, geleceğim denirken ortadaki e seslisi incelir i olur son kısım da yuvarlanır ve gelicem şeklinde söylenir. İstersen her seferinde geleceğim de diyebilirsin , en doğrusu olurdu tabii de pek çoğumuz yapmıyoruz ve bu edebiyat derslerinde anlatılmıştır..

Evet çoğumuz dikkat etmiyoruz , nedeni ise kanaatimce kendimize yakın hissettiğimiz kişilerle sürekli diyalog halnde olmamızdır .

Şahsen ben bu tür şeylere çok dikkat ederim elimden geldiğince , etmemizde gereklidir doğrusu , çünkü nasıl alışılmış ise o şekilde süregelir , bunun yanında iş hayatında büyük önem arz eder diksiyon .
<!--aimg-->Gönderilen Resim<!--Resize_Images_Hint_Text--><!--/aimg-->

#49 dokuzharf

dokuzharf

    ...

  • Kurucular
  • 19.758 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:09

o de ayrı olmayacak. Çünkü dahil anlamı katmıyor.  :P

-de eki ayrı yazılır diye biliyorum ben. Araştırdım ama bulamadım birşey. İşin ehline sormak lazım. Şimdilik beklemede kalmayı öneriyorum. Senin yazdığın da doğru olabilir. Araştıracağım. :P

Değişiklikler Kaydedildi...

#50 Emily

Emily

    Mannak Şeker

  • Üyeler
  • 8.786 Mesaj
  • Konum:Fairy Tale...!!

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:14

http://www.harabe.ne...ndpost&p=136412

belki bu yardımcı olur diye düşündüm.. :P

In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..

#51 guide

guide

    Follow me! If you can...

  • Üyeler
  • 3.241 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir
  • İlgi Alanları:Tenis , Body Building , Kick Boxing , Müzik dinlemek , Gaz'lamak .

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:15

o de ayrı olmayacak. Çünkü dahil anlamı katmıyor.  :P

-de eki ayrı yazılır diye biliyorum ben. Araştırdım ama bulamadım birşey. İşin ehline sormak lazım. Şimdilik beklemede kalmayı öneriyorum. Senin yazdığın da doğru olabilir. Araştıracağım. :P

Emiliy

-de/da ile ilgili yanlış var demiştin ben göremedim düzeltmelerinde..


Bunu yazmış.

Ehile gerek görmüyorum bu cümlede yanlış olarak kullandığını düşündüğün '' de '' de .


Cümleye bakarsak , hiç bir yanlış olmadığı net olarak görülebiliyor . ''düzeltmelerinde'' ile '' düzenltmelerin de '' yi ayrı ayrı dene ve farkı gör . :)
<!--aimg-->Gönderilen Resim<!--Resize_Images_Hint_Text--><!--/aimg-->

#52 Elric

Elric

    Mel G.'nin Vârisi :)

  • Üyeler
  • 6.432 Mesaj
  • Konum:Mélnibone

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:26

"yazdığın da" kısmını ben düzenledim çaktırmadan :P
Gönderilen Resim

#53 Yücel

Yücel

    Zaman buldukça takılır

  • Üyeler
  • 155 Mesaj

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:26

Yazın da

Bu da yanlış ki :P

ki eki ne oluyor , yanlış yanlışşşşşşş :P

Gerçekten çok eğlenceli oldu bu kısım ve susamıyorum.

o ki yanlış değil ki ... :)

hem yanlış , hem de gereksiz olarak düzeltiyorum o halde .


Bu da yanlış , daha doğru olur .

Sayın guide,yukarıdaki iddialaşmada sizin söylediğinizi doğrulamak için yazmıştım.
Ama 'Söylediğimin neresi yanlış ki?'dersem,'yanlış ki' burada doğrudur.'Bu da yanlış ki' ise hem yanlış hem gereksizdir,sizin söylediğiniz gibi.
Bunları tartıştığımıza inanamıyorum.Burada yazı ile anlaşıyoruz ve üniversite bitirmiş insanlar bile vahim hatalar yapıyor.Kitaplarda ne nasıl yazılıyorsa biz de burada öyle yazışmalıyız.Gazeteleri bile saymıyorum,orada da türkçe bozulması var.Çok şükür kitaplar o kadar değil henüz.İnşallah da olmaz.Olmaması için çalışalım.Oktay Sinanoğlu'nun dediği gibi 'Türkçe giderse Türkiye de gider.
http://www.sinanoglu...showpage&pid=54

#54 dokuzharf

dokuzharf

    ...

  • Kurucular
  • 19.758 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:28

-de eki sözcüğü dolaylı tümleç görevine sokuyormuş. böyleymiş. öğrendim :P teşekkür ederim. birşey daha öğrenmiş oldum. Ayrıca uğraştırdığım için de özür dilerim. :P

Değişiklikler Kaydedildi...

#55 Emily

Emily

    Mannak Şeker

  • Üyeler
  • 8.786 Mesaj
  • Konum:Fairy Tale...!!

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:31

Edebiyat dersimizin bir konusunu da bu şekilde bitirmiş olduk.. :P

Yeni konu nedir? :P

Edit:Klavyenin azizliği..

Bu mesaj Emily tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 25.08.2006 - 15:37


In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..

#56 guide

guide

    Follow me! If you can...

  • Üyeler
  • 3.241 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir
  • İlgi Alanları:Tenis , Body Building , Kick Boxing , Müzik dinlemek , Gaz'lamak .

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:32

Evet , yazınıza katılıyorum . Verdiğiniz örnekler ve ikaz için teşekkür ederim , Türkçe'mize önem vermeliyiz kesinlikle .
<!--aimg-->Gönderilen Resim<!--Resize_Images_Hint_Text--><!--/aimg-->

#57 guide

guide

    Follow me! If you can...

  • Üyeler
  • 3.241 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir
  • İlgi Alanları:Tenis , Body Building , Kick Boxing , Müzik dinlemek , Gaz'lamak .

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 15:36

Şikayet edilen husus açıktır , dolayısı ile insanların şikayet edilen hususu anlamaması söz konusu değildir , yazınızı düzeltirseniz sevinirim , üzerime alındım doğrusu .
<!--aimg-->Gönderilen Resim<!--Resize_Images_Hint_Text--><!--/aimg-->

#58 Sphagetti

Sphagetti

    Küçük Haylaz :)

  • Üyeler
  • 3.305 Mesaj
  • Konum:Sakarya/Adapazarı
  • İlgi Alanları:&quot;Sadece Harabe.net&quot;

Gönderim zamanı 25.08.2006 - 18:35

Ben imlâ kurallarına ve ya kelimelerin düzgün bir şekilde yazılmasına şahsen (bizzât) karşıt (zıt) değilim.
!

#59 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 28.08.2006 - 13:32

Sokak Ağzıyla Konuşulmasından Şikayetçiyim.


Sahip olduğumuz tek ağız sokak ağızı ise, öyle entelektüel süslü cümleler kuramıyor yada yapmacık sevgi pıtırcığı rolleri bizde eğreti duruyorsa.

Gitmeli miyiz buralardan ? yada gitmeli misiniz ?

Ben söyleyeyim ikiside değil,

Hakaret etmiyor, seviye düşürmüyorsan, samimi ve kendinsen hangi ağızla burda olduğun önemli değildir bence.

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#60 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5.693 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Gönderim zamanı 31.08.2006 - 12:40

Odemis'in renkli simalari vardir. Bunlardan biri de Muhittin Hoca idi. Medrese'den yetisme bir din adami olup, muakiplik, yeni adi ile dava vekilligi yapardi. Nasreddin Hoca'yi andirir davranislari ile cevresinde cok sevilirdi.
Muhittin Hoca: kafasi kel, yarim madeni cerceveli gozluklu, bir nokta haline gelinceye kadar dudagindan dusmeyen izmariti ile sigara tiryakisi bir adam. O'nu ilk gorup taniyanlar "once dudagi mi yanacak, yoksa izmarit'i mi yutacak" diye gozlerini o'ndan ayirmazlar, heyecan ile seyrederlerdi.

Muhittin Hoca bir gun sarac Mustafa'ya gider:

- Ulen, beni deyola, gol saati deyola, gola deel, bile'e takiyola. Gol saati gola takilig. Onna' bile'e tagiyo'. Bene bi dene 30-40 santimnik uzunnu'unda gayis yapive'.

- Ne olcek Muhittin Hoca?

- O gayis'i dakivecem saate.

- Eee?

- Ondan sona, gol saati gola takilig. Gomleen ustune takivecen. Gis gunu ceketin altinda galivecek, yaz gunu de gomleen ustuden takivecen.

- Hoca, olmaz...

- Olu', olu'. Sen gosum takimi yapmeyon mu heyvannara? Eh, beni de bi dene gayis yapivecen. Saatci'ya varivedin, 'Hoca, ayi bilee'ne mi dakivecen o gayisi' dedile. Yog imis onna'da bole gayis.

Muhittin Hoca, dizgin derisinden ozel olarak yapilan saat kayisini alir, ertesi gun Sehir Kulubune gider.

- Ulen gari Odemislile, beni bakin gari!

- Ne den Hoca?

- Ulen gari, ben Muhittin Hoca olarag bundan kelli hem bi dene bilek saati dakivecen...

- Eeeee?

- Hem de, bi dene gol saati dakivecen.

- Gol saati ne dimeye, Hoca?

Muhittin Hoca hemen ceketini cikarir.

- Bakin gari. Buna gol saati deni'. Sarac Mustafa'ya diktirivedin gayisini.

- Elleh belen. Ulen bunu Saracoglu'na diyek.

O gunlerde de, Basvekil Saracoglu dogup buyudugu yer olan Odemis'e gelmistir. Saracoglu'na olay ozet olarak aktarilir:

- Muhittin Hoca gafayi usuttu.

Muhittin Hoca ile Basbakan Saracoglu mahalle, cocukluk arkadasidirlar. Katirci'nin Sadik, Dadayli Semsittin, Yanbasti Rafet ile hep birlikte Odemis'te buyumuslerdir. Yanbasti Rafet un ve yag tuccaridir. Yaz-kis basindan sapkasini cikartmaz. Odemis, dort bir yani daglarla cevrili, kase gibidir, yazlari cok sicak gecer. Buna ragmen, Yanbasti Rafet o cehennem sicaginda ceketsiz gezmez. Cepleri hep "banganot" doludur.

Basbakan ilgi ile sorar:

- "Ne oldu len bizim Efe'ye?"

Efe, Odemis'te bir kisi'ye verilebilecek en buyuk unvan, yapilabilecek en buyuk iltifattir. Bati Anadolu'da, 1919 yili Kurtulus Savasi'ni Odemis'in girisinde Efe'ler, Zeybekler baslatmistir. Bugun o camlik sirt, "Ilk Kursun" olarak bilinir.

Olay, agiz birligi ile Saracoglu'na anlatilir.

- "Cagirin ulen Muhittin'i yemege."

Hoca, aksamlari genellikle incir bahcelerinden birinde kurulan sofra'ya gelir. Saracoglu Muhittin Hoca'yi karsidan gorunce seslenir:

- "Ulen Hoca, gulagina bi laf gelivedi."

- Ne geldi ulen. Sen gociman adam oluvedin. Sen bizimne mi ugrascan. Get hokumatla ugras.

- "Birak oglum hokumati. Bak aya'na gada gelivedin. Senin su marifetlerin beni bi annat."

- Sen onu birak gari. Bu a'sam pirzola va mi?

- "Va, ya."

- Getir gel.

- "Acele etmen. Dana pirzolasi mi isteyon, goyun pirzolasi mi?"

- Ulen, iste'sen sigir, iste'sen deve getir. Ona gore aygit va.

Saracoglu, saskinlikla:

- "Ne aygiti ulen?"

- Sinncik gorcen.

Davet sahipleri acele olarak pirzola aldirir, mangal uzerinde hazirlatirlar. Butun davetliler, yeni bir guldurunun ilk goruculeri olmak umudu ile beklesirler. Fotografci Ali catallari, tabaklari dizer.

Saracoglu merakla:

- "Hadi baken, Muhittin Hoca, nasil yecen?"

Muhittin Hoca pirzola'yi cok sever. Ancak, Hoca'nin disleri takmadir. Davetlerde kendisine ozellikle kart pirzola ikram edilir. Disleri kesmeyip, cok sevdigi yemegin tadina varamayinca da kizar. Bu hal de, Muhittin Hoca'nin inatla pirzola'yi yemeye calismasina engel olmaz. Hoca, kendisine yapilan azizligin farkindadir, bilmez gorunur, karsilikli latife edilir.

Disci Rustu atilir:

- Eyi ya, Hoca, bi daa dis yapmaycan sana.

- Get ulen. Sen zati eyi dis yapmiyon. Ben bundan kelli sana da muhtac olmaycen.

- Neden?

- Bak ulen.

Muhittin Hoca, ic cebinden kocaman bir makas cikartir. Saracoglu hayretle sorar:

- "Ne etcen, Muhittin?"

- Sinncik gorcen. Getir len mene.

Hoca catalini pirzola'ya takip agzina goturur. Sag eli ile de makasi kaldirir, isirdigi pirzola'dan bir parca keser, cignemeye baslar. Saracoglu onune konan pirzolayi bicagi ile kesmeye calisir, basaramaz. Belki de Muhittin Hoca onceden hazirlik yapmis, davet sahibinin ya da ascisinin kulagini bukmustur.

- Bak ulen, bole yiyecen. Adam mi oldun sankim, Basvekil oldun da? Sana da bi makas aliveren ben de, Angara'da da ziyafetlere gidende makasla kesive yiyecegini.

Saracoglu oyunu anlamistir, dayanamaz:

- "Elleh belen."

Hic kimse kart pirzola'yi kesemez iken, Muhittin Hoca makasinin tikirtilari arasinda tabagini temizler. Saracoglu devamla:

- "Ulen, Angara'ya gidende bunu deyivecem herkeze."

- Annat, annat. Eyice annat da bak bakem, ne olcek.

Aradan bir sure gecer, Saracoglu hukumeti Varlik Vergisi'ni yururluge koyar. Bu vergi'nin toplanmasindan Odemis Ilce Mal Muduru sorumludur. Vergi, salma vergi'dir, mukellef'in tahmini varligina gore bicilir. Odemis'in belli basli varlik sahipleri kendilerine yazilan vergi tutarlarinin cok yuksek oranda, haksiz yere fazla "atildigina" kanidirler. Mal Muduru'ne itiraz ederler:

- Ulen Mudur Bek, sen bize azizlik edivedin. Gaddarlik yapivedin bize, cok para yazdin.

Mal Muduru tinmaz, yazilan vergi tutarlari degismez. Bir heyet tesekkul edilir, butun Odemis'lileri temsilen Ankara'ya gider. Hemserileri Sukru Saracoglu'na cikip, Malmuduru'nu Odemis'ten aldirmasini ve yerine daha mulayim bir Malmuduru atanmasini isteyeceklerdir. Saracoglu hemserilerini makamina kabul eder, nezaket ve dikkatle dinler, sorar:

- "Ulen, Yanbasti Rafet, sana gac para attila?"

- Iste, efe, beni 200 bin banganot attila.

Saracoglu yari saskin, yari uzgun:

- "Ne?! Ulen sen 200 bin banganot'luk adammisin? Vah, vah, vah, cok uzuldum gari."

Basbakan heyet'in baska bir uye'sine doner:

- "Ulen, Katirci, seni ne attila?"

- Beni 300 bin!

- "Muhittin Hoca, seni?"

Muhittin Hoca'nin yemis bahceleri vardir:

- Beni 400 bin.

Saracoglu zil'e basar, gelen Kalem Mahsus Muduru'ne emreder:

- "Cabuk beni Odemis Mal Mudurunu bul telefonna. Bizim hemserilere, Efe'lere gari cok vergi atmis namissiz herif. Ben onunna bi yol goniscan."

Heyet memnundur. Hemserileri, cocukluk ve mahalle arkadaslari olan Basvekil yardimlarina kosmaktadir. Vergi borclari azaltilacaktir. Basvekilin ikram ettigi cay, kahveler icilir, sohbet edilirken, Odemis Mal Muduru telefon ile bulunur. Saracoglu:

- "Alo, Mudur Bek. Odemis'ten bi heyet geldi, yanimda. Falanca, falanca. Bunnara kacar lira vergi attin, beni bi yol liste'yi cikar da oku bakem."

Saracoglu bir sure dinler, sonra hayretle bagirir:

- "Ne?! Yanbasti Rafet 200 bin mi?! Ulen Mudur Bek, biz seni ora'ya akilli adam deyi gonderivedik. Hic Yanbasti Rafet'e 200 bin vergi atili mi? Sil o'nu, 500 bin yaz."

Yanbasti Rafet atilir:

- Aman, Allasen, ulen A'bey, elini aya'ni opem. Biz seni adam sayip geldik, sen bizi oldurcen mi?

Saracoglu israr eder:

- "Yaz ulen Yanbasti'ya 500 bin, Mudur Bek."

Basvekil Muhittin Hoca'ya doner:

- "Ulen, Hoca, sana gac banganot yazmisti?"

- Yok gari, sen bu herif'e gazik attin, beni de gazik atcesin. Ben deyivermecen. Ben gideyon.

Saracoglu usteler:

- "Ulen, gel!"

- Yok, yok, ben halinden memnunum.

- "Ne diyon, Hoca?"

- Hec, A'randigiri.

"Agrandi Kir" i, Odemis ile, Odemis'in yaylasi olan Bozdag'in eteklerindeki corak bir arazi parcasidir. Topragindaki yuksek orandaki tabii madeni tuz birikimleri dolayisi ile uzerinde tarim yapilamaz, kirac'tir. Odemis'liler bu yerin adini ancak cok olumsuz anlamda kullanirlar.

Aradan bir sure daha gecer, Sukru Saracoglu Odemis'ten bir Zeybek ve Halkoyunlari Birligini Ankara'ya cagirir. Zeybekler tren ile yola cikarlar. Basvekil gelenleri makaminda buyur eder, hal hatir sorar. Oda'nin ici sicaktir, gelenlerden biri yol yorgunlugu ve rehavetle uyku'ya dalar. Saracoglu bunun farkina varir, Fotografci Ali'ye doner:

- "Uyuyo mu ulen?"

- Uyuyo A'bey.

- "Kak ulen, deveci gavesi degel bura."

Bu olay sonucunda, Sukru Saracoglu tekrar hemserilige kabul edilir.



--------------------------------------------------------------------------------
Kaynak: http://vlib.iue.it/c...y-3/turk08.html

Hakaret etmeyip, seviyeyi düşürmeyen, samimi bir konuşmaya örnek. :)

AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

41 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 41 ziyaretçi, 0 gizli