Tarikat - Fethullah Gülen
#41
Gönderim zamanı 29.09.2006 - 01:33
Eski erkek arkadaşım oınların tabiri ile "hizmet"ten yani tarikatlarının üyesi idi belkide ayrılışımızın sebeplerinden biri budur . Kendileri özellikle üniversite ortamında daha çok kırsal kesimden gelmiş olan gençlerimize sıcak bir ev ortamı sağlama amaçlı işe başlıyorlar . Her evde bir "abi"leri var. Gençlerde öne sürdükleri olay dünya üzerinde Türk'lüğü yaymak. Evlerinde Tv , Pc , Radyo vs gibi teknolojik olgular yasak. Bahaneleri ise sohbet ortamımız bozulmasın .. Sözde Çanakkale savaşında Türk'lerin öldürülmesi ile İstanbul Üniversitesinin mezun veremeyişi ve Tr de tüm önemli mevkilerde yahudi, musevi gibi dinlere mensup kişilerin Tr yönetiminde olması . Ama gençlerimiz o kadar kulaktan dolma yaşıyorlarki şöle iki sorun oldu kendilerine ..
1: Neden Gülen Amerika'da : Cevap : Büyük güçlerden biri olması (Gülen'in orda bi yatak bi masa ve kağıt kalem dışında bişinin olmadığını sölemişler kendilerine yazık diyorum buna inanmak için saf olmakmı lazım ?
2: Neden bu şekilde yayılmaya çalışılıyor neden bu kadar maddi gelire sahipken aç müslüman ülkelere yardım yapılmıyor ?
Cevap: Dünyayı ele geçirince yardım ediceğiz tabiiki ...
Bakın beyinler nasıl yıkanıyor . Aldanmayın arkadaşım adam orda zevki sefasında boşversenize ...
#42
Gönderim zamanı 30.09.2006 - 13:54
#43
Gönderim zamanı 01.10.2006 - 03:27
#44
Gönderim zamanı 01.10.2006 - 19:25
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#46
Gönderim zamanı 19.03.2007 - 18:03
Şahlık rejiminde herhangi bir memuriyete sızan Devrimciler'in vardığı son nokta ordu olmuştur..Polis teşkilatından maliyeye ve dahi saraya intikal eden,illegal yapılanmanın mes'ulleri,arkalarına da bizzat Fransa Devleti ve cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın maddi desteğini aldıklarında,karşılarında direnecek herhangi bir kuvvet olmadığına inandıklarında devrim aktif eylemsel boyuta vardırmışlardır..
Taban,etkileşim ile yayılan ve geniş düzleme taşınan bir olgudur..Demokrasiyi tam manası ile içselleştirememiş olsak da,maksimum derecede açıklarından faydalanan,açıklarından nemalanan bir grup duruyor karşımızda..Böyle bir durum İran'da mümkün değildi,bu kontrastta;cemaat açısından ne yazık ki bir avantajdır..
Kapitalist düzende,bir şeyleri değiştirmek için,adından da vaziyeti bariz bulunduğu üzere,finansal durum,standardın hayli üzerinde olması gerekmektedir..Birebir kendi üzerine kayıtlı olmasa da,kendisi ile inorganik bağa sahip şirket,kurum ve kuruluşlar,her geçen gün ciddi paralarla oynamakta,ciddi karlara sahip olmaktadırlar malumunuz..Dolayısı ile gerçekleştirilmek istenen devrimin ekonomik altyapısı da oluşturulmaktadır..
Bugün devlet kademelerinde,özellikle AKP iktidarı ile üst düzey memuriyetlerde bulunan cemaat mensupları,hedeflerine yürümekte ve tehlike arz etmektedirler..Emniyet teşkilatında bir çok cemaat mensubu aktif durumdadır(özellikle İstihbarat Dairesi'nde)..
Dersaneler,kolejler ve yazılı-görsel basın aracılığı ile sistemli bir psikolojik harekat da sözkonusudur..
İran Devirimi'nde Fransızların desteğinden bahsettik..Aynı metod,her daim katliamlarından nefret ettiklerini söyledikleri A.B.D tarafından kendi üzerlerinden uygulanmakta,hemen hemen her icraatleri ile kapitalist düzene destek olmaktadırlar..Bunun yanında,bir çöpü dahi olmadığını belirten Fethullah Gülen,nasıl oluyor da A.B.D'de saray gibi bir evde yaşayabiliyor?Pekala size daha ilgincini söyleyeyim;mevzu'bahis evin arazisi CIA'ya aittir..
Türkiye Cumhuriyeti özellikle son dönem itibarı ile iki paranoya ile yaşamak mecburiyetindedir;biri bölünme,diğeri irtica olmak suretiyle..İkincisinden bu cemaat birinci dereceden mes'uldür..Devlet kademelerinde her geçen gün biraz daha yerlerini sağlamlaştırırken,bu sinsi oluşumun karşısında duran tek kuvvet T.S.K'dır..
Allah ordumuza zeval vermesin,böylesi bir devrim gerçekleşirse,bu ancak ve ancak ordu içi sızmalarla imkan kazanabilir ve şükür ki böyle bir durum kısa,orta ve uzun vadede olası görünmüyor..
Fethullah Gülen ve cemaat mensuplarının Gazi Paşa hakkında düşündüklerini ise hiç açmıyorum..
Ve ayrı bir husus;Fethullah Gülen'in,her daim yayın organlarında memleketine dönemiyor olmanın hüznünü yaşadığına dair haberler çıkmaktadır..Yakın tarihte hakkında çıkan beraat kararı,hala memlekete dönmesine yetmemiştir her nedense..
"Gözyaşlarının samimi olduğuna mı hüküm vermeliyiz?"
#47
Gönderim zamanı 19.03.2007 - 20:58
hiç de düşündüğünüz gibi bir değil ^^ hizmet^^ diye adlandırdığı ve insanlara bir şeyler öğretmek ve islamiyeti birilerine hatırlamak suç mu?
ve yabancı bir ülkede istiklal marşımızın sölemesi ve bayrağımızın dalgalanması zoruna gidenler var heralde
ABD den dönmesinin sebebi de hasta olmasıdır .
yoksa emin olun dönecek gücü olsa hemen döner..
Konuş ve dertleş eskisi gibi
Bul seni getir bana hediyem ol
Aklımın odaları senle doldu taştı
#48
Gönderim zamanı 20.03.2007 - 10:02
Kadın,erkeğin kaburgasından yaratıldı,ayaklarından değil...
Öyle olmuş olsaydı,ezilirdi..
Erkeğin başından da yaratılmadı,üstün olmasın diye..
Ama göğsünden yaratıldı,eşit olsun diye;
....kolun biraz altından,korunsun diye...
Kalp hizasından yaratıldı SEVİLSİN diye..
* * *
Kimlik gizli, hayaller gizli ve ben de gizli...
Susuyorum..
Ve seni sevdiğimi kimselere söylemiyorum..
(Böyle kalsın. Kimin değiştirdiğini anlarsın senn)
#49
Gönderim zamanı 20.03.2007 - 12:06
Değişiklikler Kaydedildi...
#50
Gönderim zamanı 20.03.2007 - 18:39
Bu adam cumhuriyet tarihinin en tehlikeli rejim düşmanıdır. Planlarını sinsi sinsi uygulamakta ve maalesef başarılı da olmaktadır. İlgilenen arkadaşlar ve bilgi eksiği olup yorum yazanlar için bakınız: Necip HABLEMİTOÐLU-Köstebek
#51
Gönderim zamanı 20.03.2007 - 22:28
Değişiklikler Kaydedildi...
#52
Gönderim zamanı 20.03.2007 - 22:58
Öncelikle "tebliğ" adı altında gerçekleştirilen siyaset eksenli hareketlere örneklerimizi vermiş bulunuyoruz..Ekleyelim..Yakın tarihte Rusya'daki cemaat okullarında CIA destekli Türkçülük ve İslamcılık propagandası yapılmasının belgelenmesi ile kapatılması size de bir fikir vermiyor mu?Kimsenin ideoloji sahibi olması ile alıp veremediğimiz yok..Ki en tehlikeli insan profilinin ideoloji sahibi olmayan,apolitize hatta depolitize olmuş lümpenler olduğuna kanaat getiririz..Yalnız saygı duyduğumuz karşısında dikilmeyeceğimiz,reddetmeyeceğimiz manasına gelmiyor..Gizli kapaklı siyasi hesapların peşinde koşanların gerçekten ulvi hedeflere yürümedikleri,CIA tarafından ayan beyan destekleniyor olmaları ile açığa çıkmakta..Yine tebliğ adı altında,bir dinlerarası diyalog masalı uydurarak,Vatikanla kolkola bir ılımlı-reformist-Kalvinist İslam yaklaşımları hangi amaca hizmet ediyor dersiniz?Düşünün,muhakemenizi yapın,sorgulamayı becerin,sonra savunacağınız,model alacağınız,kahraman ilan edeceğiniz şahısları belirleyin..Hal böyleyken,bizi rahatsız eden;elbette ki İstiklal Marşı'mızın farklı memleketlerde söylenmesi değildir...
Jakamen diyor ki:Hasta olduğu için dönemiyor..Efendim bu sayede Türkiye Cumhuriyeti'nde hekim olmadığını da öğrenmiş bulunuyoruz..
Ticarethaneye çevirdikleri dersanelerini,kolejlerini de,gün be gün tabanını genişlettikleri,kapitalizmin iğrenç yüzü yeşil sermayelerini de,hükümeti yağlayan yayın organlarından da istediğim gölge etmemelerinin yeterliliğidir..
#53
Gönderim zamanı 21.03.2007 - 12:34
ayrıca arkadaşım
^^Türkiye'ye gelememesinin en büyük nedeni hasta olması değil hakkında çıkarılan tutuklama kararıdır.^^ o kadar takip ettiğne göre tutuklama kararının kalktığını da bilmen lazım
Konuş ve dertleş eskisi gibi
Bul seni getir bana hediyem ol
Aklımın odaları senle doldu taştı
#54
Gönderim zamanı 21.03.2007 - 12:45
Ve şu hastalık meselesini lütfen abartmayınız..Dayanacak gücü yokmuş..Ne gurbetçi vatandaşlar gördük,vatan toprağında ruhumu teslim edeyim diye,ölüm döşeğinden kalkıp geliyorlar..Yoksa kendini Türk doktorlara emanet edecek gururu taşımıyor mu?
#55
Gönderim zamanı 21.03.2007 - 12:56
Şimdi bu aslında geniş bir konu..Ama çıkış olarak internetten Graham Fuller diye birini aratırsanız,Türkçe yazılarda konu bulabilirsiniz.Bu adam 70li ve 80'li yıllarda İslam üzerine çalışmış,Ortadoğu'da ve Türkiye'de diplomat olarak görev yapmış bir insan.Bir proje çalışması yapılıyor,zengin ortadoğu kaynaklarını ele geçirmek için ABD'ye düşman olmayan bir kimlik aynı zamanda en büyük bağlayıcı ve besleyici dini kimlik sahibi toplumlar oluşturulmak isteniyor.Bununda en kuvvetli oluşumu cemaatlerden meydana geliyor.Türkiye'de çok kısa zamanda büyük ekonomik güce ulaşan ve dinler arası diyolog deyip monolog yapan tüm lobilerde ev sahibi bu zihniyetteki cemaatler oluyor.Cemaatler artık sadece dini yapıda bir topluluk değil,uluslararası ekonomik,siyasi,sosyal gücü olan yapılar haline geldi.Dikkat ederseniz artık resmi bir hüviyet kazandırma aşamasına gelindi.AB uyum yasalarıyla patrik Ekümenik olunca,ABD'de 7-8 senedir koruma altında tutulan,buradaki tartışmalardan uzak duran biride müslümanların lideri olacak.Geçen senelerde Papa sadece bu cemaat liderini kabul etmiş ve diyalog için kendisini muhatab kabul etmişti.
Bütün bunlar BOP diye bilinen çok kapsamlı projenin ürünü.Bu konuda okursanız Emin Gürses ve Mahir Kaynak'ın beraber yazdığı BOP Büyük Ortadoğu Projesi isimli kitabı güzel.
Bütün bu gelişmeler siyasi gelişmelerdir,insanların bu olaylara, gelişmelere, değişenlere siyasi gözlükle bakması gereklidir ama gerçek mücadele medeniyetler arası çatışmadır.Dahada doğrusu bir cephede İslam diğer cephede İslam karşıtı dünya yöneticileri vardır.
Şimdi diyeceksinizki,Fethullan Gülenle ne alakası var..Onuda yazıyorum..
Graham Fuller yeşil kuşak yada daha çok bilinen adıyla light islam projesini meydana getiriyor.
Dialog iki tarafın birbirini tanıdığı ve dinlediği yani gerçek kabul ettiği durumdur.Yahudilik Vatikanda yakın zamana kadar suç sayılıyordu,dinsizlik kabul ediliyordu.Buda İsrail için hep politik sorun oluşturacaktı.60'lı yılların sonuna doğru Yahudiler Dinler Arası Diyalog faaliyetine geçtiler.Enson 1994'te ilk defa vatikanda ölen 2.papa yahudileri kabul etti ve ardından israile ziyaret etti.Ancak israil hahambaşısı hemen ardından bu görüşmeler iki din arasındaki mücadelenin bittiği anlamına gelmez dedi!
Papa Benedikt ise yani bu geçenlerde gelen yeni papa dialog görüşmelerinin aslında misyonerlik olduğunu ve her hiristiyanın yapmak sozrunda olduğunu gelmeden önceki son pazar ayininde dile getirdi.
Bizde dinler arası diyalog görüşmeleri sadece nur cemaatinin evsahipliğinde geçiyor.Geçen aylarda,toplantılarından bir iki gün önce Felluce'de camide müslümanlar öldürülmüştü.Herkes bu toplantı öncesi bir kınama,lanetleme bekliyordu ancak olmadı.Gündeme bile alınmadı.
Cemaatin en önemli özelliği dünyanın her yerine okullar açması ve milyar dolarlık bu ihtiyaçların kaynağını hayırlar olarak açıklaması.Ancak bu okulların iki temel özelliği bugün çok tartışılıyor.İlki bu okulların gittiği heryerde herkese ingilizceyi öğretmesi,ikincisi ise öğretmenlerin ve yöneticilerin birer ticari ateşe gibi çalışması.Rusya geçen senelerde bu okulların gerçekte Amerikan çıkarları için var olduğunu söylemiş ve sıkı denetime almıştı.
Fethullah gülen sıradan bir cami hocasıyken bugün milyar dolarlık bir cemaatin yöneticisi oldu.!!Cemaat yılın gazetecisi bile seçerek ödüller veren bir hal aldı,gazeteleri ve gazetecileriyle gündeme etki eder hale geldi.Ama en önemlisi bence bu kadar güçlü olan,bu kadar dünyaya yayılmış olan cemaatin dünyayı yöneten bop taraftarlarıyla sıkı ilişkili olması ve bir hak mücadelesi vermek yerine denge politikası adı altında toplumun tepkilerini sönümlemesi,yeni tepkileri yönlendirmesidir.
Gülen bir kitap yazmıştı,Prizma adında ,iki cilt.Burda dünya politikası için Türkiye'ye şunu söylüyordu.Amerikanın olmadığı bir politika bizim için faydalı değildir.Amerikanın eksende olmadığı bir politika yararımıza olmaz,zira onu görmemek büyük yanlış olur.
Bugün hiçbir kampanyaları yok,Irak işgalini protestoları yok,cemaat mensuplarına bakın, hepsi hem islamcı hem modern tipdedirler.Düşünceleride aynıdır.Hem muhafazakardırlar hemde AB savunucusudurlar.
90lı yıllarda Bosna katliamı için 100bin insan taksime yürüdü,dinler arası diyolog bir kere Irak olayı işgaldir demedi.
Tüm bu gelişmeler olurken geçen sene ingiliz istihbarat başkanı Türkiyeye geldi ve dünyada hiristiyanların bir temsilcisi var,müslümanlarında olmalı,bunun için en uygun toplum Türk toplumu ve hazır olanda bu toplum dedi.
Bir kalp kontrolü için yedi seneden fazla zamandır orda olan F.Gülen hiçbir zaman ırak işgalini eleştirmemiş,Abd'de koruma (!) altında büyük evinde yaşamaya devam etmiştir.Biraz düşünün hem islamcı olacaksın,hem cemaatin olacak,turistlik için gelen müslümanların saatlerce alanda bekletilecek,ama sen amerikada yıllarca (üstelik )koruma altında kalacaksın.
Aslında yazılacak çok şey var ama bunları belirli bir sırada incelemek gerekiyor.Bunlar siyasi mücadeleler insanlar hep dini duygularıyla değerlendiriyorlar.Bu kadar olmaz diyorlar,işte neden din temelli bir proje olduğuda burda yatıyor zaten.
Lütfen bana hala kalıpta bu adam iyidir,hayır adamıdır demeyin..Benim kendisi hakkındaki düşüncelerim böyledir..Ve konu içerisindeki,belirttiğim yerleri dikkatlice okuyup,cevap yazarsanız,daha ii olur..
Daha önce başka bir foruma yazdığım mesajdır..
Kadın,erkeğin kaburgasından yaratıldı,ayaklarından değil...
Öyle olmuş olsaydı,ezilirdi..
Erkeğin başından da yaratılmadı,üstün olmasın diye..
Ama göğsünden yaratıldı,eşit olsun diye;
....kolun biraz altından,korunsun diye...
Kalp hizasından yaratıldı SEVİLSİN diye..
* * *
Kimlik gizli, hayaller gizli ve ben de gizli...
Susuyorum..
Ve seni sevdiğimi kimselere söylemiyorum..
(Böyle kalsın. Kimin değiştirdiğini anlarsın senn)
#56
Gönderim zamanı 21.03.2007 - 23:29
Yolculuğa dayanamadığından gelemediğini söylemen gerçekten çok komik. Herşey bir yana bu adamın laik demokratik Türkiye cumhuriyeti hakkında camilerde cemaat evlerinde birçok ses kasetleri, videoları var. Bunların yazıya geçmiş şekli merhum N.Hablemitoğlu'nun kitabında var. Nasıl oluyor da laik cumhuriyete ve uku önderimiz Atatürk'e hakaretler saydıran ve zaman içinde sindire sindire şeriat rejimini Türkiyeye uygulayacağını söyleyen bu adamı savunabiliyorsun? Gerçekten anlam vermek çok güç..
#57
Gönderim zamanı 22.03.2007 - 00:05
Konuş ve dertleş eskisi gibi
Bul seni getir bana hediyem ol
Aklımın odaları senle doldu taştı
#58
Gönderim zamanı 23.03.2007 - 12:24
#59
Gönderim zamanı 23.03.2007 - 12:29
#60
Gönderim zamanı 26.03.2007 - 20:40
Konuş ve dertleş eskisi gibi
Bul seni getir bana hediyem ol
Aklımın odaları senle doldu taştı
Benzer Konular
Konu | Forum | Konuyu Açan | İstatistikler | Son Mesaj Bilgisi | |
---|---|---|---|---|---|
Ak Parti Ve Gülen'e Ağır Sözler! |
Siyaset | waranko |
|
|
|
Fethullah Gülen Bilgedir Saygıyla Selamlıyorum |
Siyaset | antiqa |
|
|
|
Gülen'in Desteği Akp'ye Yarar Mı? |
Siyaset | waranko |
|
|
|
Fethullah Gülen Bilgedir Saygıyla Selamlıyorum |
Geri Dönüşüm Kutusu | dokuzharf |
|
|
|
Fethullah Gülen'den Depremzedelere 12 Bin Liralık Yardım |
Güncel | antiqa |
|
|
3 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 3 ziyaretçi, 0 gizli