12 replies to this topic

[vaudeville]

Siyah,düşünce ve gözlem yorumlamalarının bir ürünüdür..Tıpkı beyaz gibi..Yalnız benim gördüğüm siyah,ya senin gördüğün beyaz gibiyse?Senin koyun,benim açığımsa?Bana siyahı yakıştırıyorken,aslında benim beyazımı yakıştırıyorsan?

Nereden bileceğim...

[mavikırmızı]

sevgili vaudeville )aslında bir önceki tartışmasındaki varlık sorununu farklı bir soru gibi görünsede buraya taşımıssınız.sadece yol göstermişsiniz.itiraf etmeliyim benden hızlı cıktınız.çünkü buna benzer bir soruyu hazırlamak üzereydim..evet konumuza dönelim..


georges politzer’ in felsefenin başlangıç ilkeleri adlı kitabından; hemen bir alıntıyla cevap vermek istiyorum..

"Siz diyorsunuz ki, nesneler vardır, çünkü onların bir renkleri, bir kokuları, bir tatları vardır;
çünkü onlar, küçük ya da büyük, hafif ya da ağırdır. Ben, size, bunun, nesnelerde varolmadığını,

ama bizim kafamızda varolduğunu tanıtlayacağım.
"İşte bir kumaş parçası. Siz, bana, onun kırmızı olduğunu söylüyorsunuz. Bütünüyle doğru mu bu?
Siz, kırmızının, kumaşın kendisinde olduğunu düşünüyorsunuz. Kesin mi bu? Biliyorsunuz ki, gözleri bizimkilerden
farklı olan ve bu kumaşı kırmızı olarak görmeyecek hayvanlar vardır; aynı şekilde sarılığı olan bir insan da, onu,
sarı görecektir. Öyleyse bu kumaşın rengi nedir? Bu, duruma bağlı mı diyorsunuz? Şu halde, kırmızı, kumaşın kendinde değil,
ama gözde, yani bizdedir.
"Bu kumaş hafif midir diyorsunuz? Bırakın bakalım bir karıncanın üzerine düşsün, karınca elbette ki ağır bulacak onu.
Öyleyse kim haklı? Onun sıcak olduğunu düşünüyorsunuz? Ateşiniz olsaydı, soğuk bulacaktınız! Öyleyse sıcak mı, yoksa
soğuk mu?
"Bir sözcükle, aynı şeyler, aynı anda, bazıları için kırmızı, ağır ve sıcak, başkaları için tam tersi olabiliyorsa,
bu demektir ki, biz yanılsamaların kurbanıyız ve şeyler, yalnızca bizim zihnimizde vardır."
Yani senin siyahın ve senin beyazın..sadece sana ait..siyahı siyah ,beyazı beyaz gören yalnız sensin..

şimdi descartes'e dönelim.descarte ''düşünüyorum o halde varım''sözünü söyleten gercek te aynı..çünkü,
Descartes uzak bir mesafeden kumsala bakarken homojen bir sarı yüzey gördüğü hâlde kumsala yaklaştıkça
kum taneciklerini gördüğünde duyu organlarımızın bizleri bazen yanıltabileceğini farkeder ve bazen yanıltıyorsa
bütün verileri yanlış olabilir kanısına varır. Bu da her şeyden şüphe etmeyi gerektirir. Descartes’in şüphe etmesi
doruk noktasına ulaştığında tek bir şeyden şüphe edemeyecğinin farkına varır Descartes: Her eşyden şüphe ettiğinden
şüphe edemeyeceğini anlar ve dolayısıyla varolmanın gerekliliğinin düşünmek olmak olduğu kanısına varır. Bu noktada
düşünüyorum; öyleyse varım önermesini ortaya atar.

sormamız gereken soru şu galiba,biz yanılsamaların kurbanımıyızve şeyler yalnızca bizim zihnimizin imalatımı ...

[inan]

Her beyazın içerisinde bir siyah,her siyahın içerisinde bir beyaz.
Bu sütün içerisinde bir toz tanesi, bir tutam sonsuzluk katılabilir.
Getirisi ''gri'' rengidir.Aslında ne kadar siyah beyaz olsada dünya değişken olan sadece bakılan gözdür, bir şaiirin gözüyle bakarsan farklı ebatlarda,tanrı'nın gözüyle bakacak olursan ebatsız ve bir o kadar şahsiyetli ''siyah ve beyaz''.

[mavikırmızı]

aynı tarifleri yapıyor olmamız veya aynı renk ismini söylüyor olmamız aynı şeyleri gördüğümüz anlamına gelmemektedir. insanların, algılarını kıyaslamak ise kesinlikle imkansızdır, çünkü herkes beyninin içindeki kendine ait dünyayı görür"Dışarıda maddesel bir gerçeklik vardır. Ancak herkes bu maddesel dünyayı kendi zihninde farklı görebilir."elim deki elmanın kırmızılıgı yanım daki için demi kırmızıdır?yoksa benim kırmızı gördüğüm elma onun için mavi mi?bunu asla ögrenme imkanımız yoktur aslında..ama rnklerin ışıgın farklı dalga boylarının kırılması ile oluştugunu biliyoruz..ve bu dalga boylarını renklere ceviren de beynimizdir..dolayısıyla renkler beynimizde olusur..peki benim beynımde oluşturdugum kırmızı yı yanımdaki nasıl kırmızı görebilir?elmanın kırmızılığı elmanın bir özellğimi yoksa benim algımın mı özelliği..elma ile aramdaki ilişki nedir?yoksa elma yok mu?herşey bir görüntüden mi ibaret?
off.. paradoks,paradoks,paradoks..(yarın başka düşünebilirim)

[vaudeville]

Sayın mavikırmızı,

Satır aralarına eklediğiniz paradokslarla,okurlara,en azından bana farklı üslubunuzla tad veriyorsunuz..Umuyorum bu üslub,okuduğunu anlayamayan,anlayamayıp,rahatsızlığını içinde tutamayacak kadar ham zihinleri rahatsız etmez,etse dahi rahatsızlıklarını size yansıtmaz..

Gelelim meselemize..Fizik üzerine etraflı değilim,yalnız,bazı temel bilgilerle ilgi alanlarımı harmanlayıp,sorgulama sürecimi başlatacağım..

Renkler,ışık dalgalarının farklı kırılma,emilme ve yansıma değerleri sonucu açığa çıkmaktadır..Peki,ışık bir madde midir?Işık foton olarak kabul edilen,sonsuz küçüklükte parçacıklardan meydana gelmektedir ve hızı bir tabire tutulabilmektedir..Aynı ölçüde dalga özelliği de göstermektedir..Dolayısı ile madde ve dalga diyerek akli dengemizde bir sarsılma yaşamadan uzatmayalım..

Renklerin açığa çıkmasını sağlayan güneş ışığı,beyaz renktedir..Olmadığı alan ise siyahtır,yani lekelidir..7 renk ihtiva eden bir harman diyebiliriz..Şeffaf prizmaya tutulduğunda açığa çıkar bu 7 renk..

Renk,göz yeteneği ve beyin yorumlaması ile anlamlandırılır..Yalnız,yorumlamanın irade dışı olmasıyla birlikte,yüzeyin dalgayı kırma,emme ve yansıtma değerleri belirli ve yine iradeden muaf olduğu için şahsi kanaatim,aynı renkleri görmekteyiz..

Tekrar;renklerin açığa çıkmasını sağlayan güneş ışığı beyazdır..Ve güneş ışığının olmadığı yer,siyahtır,yani lekelidir..Zannediyorum bu konuda mutabık olacağız..Çünkü,renk algılama sürecinin dışında bir alan oluyor bu..Varlık-yokluk sınırlarında..

Bunun yanında,bazı hayvanların bazı renkleri ayırd edememesinin ayrıntısını bilmiyorum,yalnız tahminim ya gözün yapısal özelliği yahut kırmızı yüzeyin dalgayı yansıtmasının hayvan tarafından algılanamamasıdır..Daltonizm hastalarının yesil ve kırmızıyı ayırd edememeleri,insan gözünün spesifik bir takım özellikler barındırdığı,dolayısıyla farklı durumun hastalık sayılması fikrinden yola çıkarak,yansımaların da insan beyni tarafından aynı şekilde yorumda bulunduğu fikrini ediniyorum..

Yalnız emin olduğum şey;diğerinin yerini almadığım sürece bunu öğrenemeyeceğimdir..

Edited by vaudeville, 06.03.2007 - 23:48.

[shy]

İzninizle bende birkaç kelime yazmak isterim.

Siyah aslında sizin de belirttiğiniz gibi ışığın olmaması olarak nitelendirilebilir.Ama tam olarak siyahlık nasıl söz konusu olabilir.mutlak siyahlıktan ancak bir kara deliğin yanında bahsedebiliriz.Kara deliğin iki anan çekim bölgesi vardır birinci bölgede onun çekim gücünden hiçbir şey kurtulamaz.Onları tamamen içine çeker.Bu sebeple de herhangi bir yansıma olmadığı içinde orayı mutlak siyah olarak görürürüz.Siyah dediğimiz kavram eğer buysa bu kişiden kişiye göre değişmeyebilir.

Diğer açıdan bakacak olursak içinde ışık olmayan bir odaya ışıklı bir yerden girdiğimizde etrafı başlangıçta siyah olarak görürüz.Ama zamanla göz ortama alışınca çok hafifde olsa tamamen siyahın içinde olmadığımızı fark ederiz.Çünkü her madde çeşitli dalga boylarında ışınım yapar.Bazıları bizim görme diye nitelendirdiğimiz dalga boylarındadır.Bu durumda ortama yeni giren kişi için siyah olan daha önce giren için yeterince siyah değildir.

Bir başka durumu ise yine bir örnekle açıklamak istiyorum.
Aslında bizim gördüğümüz ışığın maddeler üzerinde yansımalarıdır ki bunlarda çeşitli dalga boylarında olur.yani biz belirli dalga boylarını gröme diye nitelendiriyoruz.Farklı olarak başka dalga boylarını ise ses diye nitelendiriyoruz.bu her canlı için aynı olmayabilir.Köpekklerin bizim duyamadığımız sesleri suyabilmesi gibi...
Daha da ilginci öyle bir canlı düşünün ki o canlı bizim gördüğümüz ışığın dalga boyunu o duyma olarak nitelesin ya da bizim siyah nitelendirmemizi ise çok farklı olarak nitelendirsin.

Kısacası siyah herkes için siyah değildir derim ben

[vaudeville]

Değerli fikirleriniz için müteşekkirim shy,

Yalnız bazı noktalara açıklık getirmemiz gerektiğine inandım..Mutlak siyahlık dediğimiz kavram,elbette yansımanın gerçekleşemediği,yahut gerçekleşse dahi görme yetisinin kaybolduğu durumlarda zuhur eder..Yalnız yukarıda bahsettiğim siyahlık,farkedilebilen siyahlıktır ki,mutlak siyahlığı insan gözü,görme eşiğinin çok üzerine çıksa dahi bilimsel olarak farkedemez,mantık dışıdır..

Farkedilebilen siyah ise,renk olarak değil,"leke" olarak betimlenir..Yani,hepimiz "siyah" denen görüşü,açı kaybı olarak tanımlıyorsak-ki ben aksini söyleyene rastlamış değilim,bilim çevresinin de rastladığını zannetmiyorum..

Karanlık odadaki deneklerin hali ise,"alışma" olarak tanımlanan,insan vücudunun muhteşem teknolojisinin doğal bir sonucudur..Siyah algılaması,kontrast-ton farketmeksizin,ışıklı ortama göre lekeli pozisyondadır..

Köpeklerin,bizim duyamadığımız sesleri duymasını ise,dalga boyları ile değil,köpeklerin duyum eşiğinin insandan farklı olması ile açıklayabiliriz..Yani aynı sesler,köpeğe farklı,insana farklı boyda ulaşmamakta,lakin duyum eşiği farklı olan köpek,sesi farkedebilmektedir..

Sözlerimi özetlemem gerekirse;siyah,herkese göre siyahtır...

[mavikırmızı]

Websitem

konuyla ilgili bir video seyretmeye ne dersiniz.. galiba cevab burda )

[vaudeville]

Sayın mavikırmızı,

Videonun yüklenmesi için epey bir süre bekledim ama yüklenemedi..Dilerseniz videodaki argümanları buraya aktarabilirsiniz,biz de naçizane faydalanalım..Teşekkürler

[mavikırmızı]

size vıdeoyu seyredebileceginiz linki veryim.ben biraz ugraştım vıdeo eklemek için..galiba beceremedim..vıdeoyu aldıgım sitede ilginç yazılarda bulucaksınız..umarım ilginizi ceker..ben hala etkisindeyim..


http://www.maddenina...inardindaki.htm

[vaudeville]

Sayın mavikırmızı,

Teşekkür ediyorum,yalnız kişisel algılamamanız gerektiğinin altını çizerek,harun yahya nam zata itibar etmediğimi belirtmek isterim..Bununla birlikte hatrınızı kırmayarak izleyeceğim..

[mavikırmızı]

harun yahya 'ya itibar etmeyen sadece siz değilsınız..bende itibar etmem .o yuzden link vermek istemedım..ama sitedeki vıdeolar bilimsel alıntılar bence ...oyuzden bakılmasında sakınca görmedim..biz yine felsefeye dönelim en iyisi..

[Gölge]

Herkez diye bahsedilen canlının insan kategorisindekiler oldugunun altını çizmek gerekir..
Zira başka acıdan ( ki ordanda bakıom ) bunu degerlendirme şansım yok ben ürerim beslenirim dengeyi saglarım.. Siyah nedirki ?