Sevgili HknYmn,
Bizler gibi demokrasiyi içselleştirememiş toplumlarda kişilerin temelde iki özgürlüğü bulunmaktadır:Birincisi alış-veriş,ikincisi oy verme özgürlüğü..Sorunun çözümü tam olarak burada yatmaktadır..
Açalım;
Bahsettiğimiz akımın beslendiği düzen kapitalizm ve bir diğer ideolojik aygıtı da objektivizmdir..Sıkıntı bu noktadan doğmaktadır..
Etkiye tepki,tabiatın en temel kanunudur..Ve her daim kullandığımız bir tabir;Taban,etkileşimle yayılan ve geniş düzlem kazanan bir olgudur..Hal böyleyken aynı tabanın geniş düzlem kazanması ile eline geçen kozlar ona manevra kabiliyeti kazandırmaktadır..Bir toplumda üretim ve tüketim paralellik kazanmıyorsa ve her sahada adalet sağlanamışsa,bu kanun işlevsel hal alır..Ve bu durumda önem verdiğimiz bir nokta da,bu yüksek potansiyel enerji sahibi kitleyi,doğru zaman ve noktada kinetiğe çevirmesi için,gerçek "aydın"lar tarafından desteklenmelerinin gerekliliğidir..Örnek:Fransız İhtilali..
Kapitalist düzen piramidinde tepeyi oluşturan refah azınlığın,gövdeyi oluşturan kitleye muhtaç olduğu hiçbir zaman unutulmamalıdır..Piramidin alt tabakasını her geçen gün genişleten tüketimin,üretimin hayli üzerine çıkması,bir süre sonra tüketecek meta bulunmaması ile geç de olsa bir bilinçlenme doğurur..
Yalnız bilinçlenme dediğimiz,araba devrildikten sonra değil,sorunu algılamakla ve en önemlisi kökenine inmekle gerçekleşecektir..Bu noktada tabanın etkileşim içerisinde olması ile bilinçli toplum meydana gelecektir..Tıpkı üstad Attila İlhan'ın üzerinde durduğu "dip dalgası" misali..Bu yabana atılacak bir çoğunluk değildir..Bugün 1 kişiysen,doğru metod,milyonlara ulaştırır..
Bu memleketin insanları ne yapmalı?Fikri ile icraati bir olmalı..Rahatsızlık duyduklarının oyuncağı olmaya devam etmemeli..Özgürlüğünü kullanmalı..Ve onun için her daim tehdit unsuru olan uluslararası ve kapitalizmin bölgesel temsilcisi bir takım ulusal holdinglerin ürünlerine itibar etmemeli,parasını doğru kişilere harcamalı ve istem dışı da olsa destek olmaktan vazgeçmelidir..
Meseleyi tüzel temelde ele alacak olursak,"Özgürlüğün Özgürlüğü" başlığında bahsettiğimiz üzere,objektivizm basın ve yayında sansürü topyekun reddeder..Demokrasiyi sınırsız hürriyet olarak ele almamalı,devlet ağırlığını hissettirmelidir..Otoriteryen devlet,bir takım özgürlüklerin kısıtlanmasında tek çaredir..Bu da yazının başına,iki özgürlüğümüzden biri olan,oy verme özgürlüğümüze dayanır..
Önemli olan ise çözülme yaşanmadan bilinç sahibi olmaktır..Nefretlerimiz ve sevdalarımız ortak..O halde yapmaya başlamalı,"dip dalgası"nı yükseklerde tutmalıyız..
Bu mesaj vaudeville tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 22.03.2007 - 21:39