Posted 25.08.2008 - 10:43
EN GÜNCEL KONUMUZ OLAN OLİMPİYAT NEDİR
NE DEÐİLDİR TARİHSEL ANILAR VE MEÇHUL
UMUMİ ESASLARI İLE GÜNÜMÜZ KIR PİKNİKLERİ
OLİMPİK EKUIPMENT İLİŞKİLERİ
Olimpiade kelimesi neyi anlatır bizlere
Şunu anlatır
Bilindiği üzere Babil Devri'ne gelinciye kadar herbi
kimsemiz aynı lisanı kullanır idi. Ve bu kelimemiz de
Babil öncesine dayanır.
O vakıtlar askeriyyeye verilen önem daha çok piyade
sınıfına aitti Ve bu nedenle sık sık talim-terbiye
eğitimleri yapılır idi. Bu suretle daha alim, bilgili
ve agâh yayalar yetişmesi sağlanırdı. Bahsini ettiğim
talimler, geniş kırlık sahalarda tatbik edilir ve bu
sırada sahanın etrafı yüzlerce meraklı seyirci tarafından
doldurulur ve bu kişilerimiz piyade adamlarının en güzel
işler yapanını dakikalarca algışlar idiydiler.
Anlaşıldığı üzere kelimemiz anlaşılmıştır.
Olimpiade; "Talim Piyade ya da Alim Piyade"
fenomenal işlevinin kod adı olmaktadır.
Açıkça ortaya çıkmıştır.
Bakınız, Odisse'nin bir kahramanı şöyle demiştir;
"Bir adam için en büyük şeref ellerini ve ayaklarını
talim etmektir."
İlyada'da tasvir olunan cemiyyet; güleş, ayak koşusu,
cirit v.s. oynuyordu ve bu maksatla beden talimleri
yapılırdı ve buna dini bir mahiyet dahi verilmiş idi.
Sonunda Atlet-izm oldu!
Atlet-izm Ayinlerinin en mühimmi Olimpiade Oyunları'dır
ve mabetlerine de "GYMNASE" denir.(h.a. s:517 tarihi
ve gizli arşiv belgelerimiz.)
Gymnase kelimesi "ÇIPLAK" anlamına gelen Gumnas'tan
türemiştir; bununla beraber atletlerimiz "DON" giyerler.
Hatta yanlarına yedekte alır, sırt çantalarına koyarlar.
Ne olmaz ne olmaz kabilinden. Emniyyettir, eyidir..
Mazide, o vaktın meşhur atleti Pausanias koşarken lâstiği
kopan donu düşmüş, hem mahcub olmuş hem yarışı kaybetmiş,
karizmayı da çızıktırmış idi. Yüzümüz kızarmıştır.
Çaktırmadan mütebessimiz..
Bu arada, "ATLET" kelimesi de Yunanca ATHLOS kelimesinden
gelir ki, "HASLET" demektir. Bu kavramın ifade ettiği
anlam, mezkûr genç yavrumuzun yaradılıştan yetenekli, yani
Hormonsuz olaraktan yetiştirilmiş olduğu, meçhûl kimyevi
maddeler ilen dopinglenmemiş, Gymnase'ye çıktığı vakıtlarda
eliyle-gözüyle acüp-macüp garip işveler yapmadığı,
cıvık-mıvık megalo moronluklara tevessül etmediği ile
kimsecikleri aşağılamayan demek oluptur..
Yorumumdur. Tartışılır..
Atina Jimnozları, Aristo düşünürümüzün Lykeon'u, Eflâtun'un
Akademia'sı kadar şöhretli okullar idiydiler. Meşhurlardı.
Jimnoz Okullarında türlü işler dönerdi. Koşu, sıçrama,
çelik-çomak, güleşme, aşık atma, çember çevirme, hokkabazlık,
cambazlık, raks ve çalgı yarışmaları, kadınlar arası çuval
yarışı, yoğurt yeme yarışı yapılırdı.
Yumruk güleşi Pugilat ve bilek güleşi de tedris olunmakta
idi. Çok tetkik ettim. Doğrudur. İnanırım.
Teşkilatlı ilk olimpik işler Jesus'un doğumundan 776 yıl
evvel statiko oluşturmuş olup, İÖ.776 olarak ifade bulur.
İhtimalî olaraktan 12 Asır ve en möhim-vahim vakıalar ile bile
kesilmeden devam etmiştir.
Mesela misâl, Termopil muharebesi ile bir çok yaya zevat
iştigâl buyururkene, olimpik işler fiiliyata devam etmiş,
tribunler hep dolmuştur.
O zamanlardan antik bir olimpik program elimde mavcuttur:
1-Evvelâ stad boyunca (180 metro) ayakla koşulacak.
2-Gidip-gelme koşusu. (muallâk mesafe)
3-Esas koşu. (4600 metro)
Kablelmilât 708'de ilâve olunan bir kaç yarışma daha
vardır:
4-Pentathlon
5-Yumruk güleşi
6-Dört atlı araba yarışı
7-Gladyo ve Aslanlar ile olay inzimam etmiş, neşv-ü nemâ
bulmuştur.
Bütün bunlardan bizde geri kalmadık fanlarım.
İstanbul, SultanAhmet Okmeydanı'nda nice yarışmalar
yapmıştık. Amma o zamanlar buralara Bizans deniyordu.
Bu günlere gelindiğinde bizler halâ olimpik erkinliklerimize
ısrarla devam etmekteyiz. Serbest oyunlarımız el an mevcuddur.
Yapılmaktadır. Şöyle ki;
-Top, ip, file, sepet vesaitli oyunlar.
-Musıkî ilen yapılan Rond.
-Çocuk rakısları.
-Adalara tenezzühler,
-Yıl sonu fabrika gezilerimiz.
-Kır yemeklerimiz,
-kebab-zeytinyağlı dolma,
-salımcak, ip atlamak, yakar top,
-Körebe, dokuztaş, istop,
-Evcilik ve bağlı olarak doktorculuk.
-Bu arada fikir terbiyesi muhabbetleri,
-Akıl oyunları, beyin fırtınaları,
-Aynanın önü-arkası.
-Kolaydan, güç olana;
-Malûmdan, mechûle,
-Basitten, mürekkebe gitmek suretiyle bizler her daim
tenevvü hasıl eder, dikkat etmişizdir.
*Son olarak:
-Mimik ve ritm eğitiminizi ihmâl etmeyiniz.
-Selülite faideli olduğunu unutmayınız.
-Gül yaprağını hasseten teneffüs ediniz.
-Tohumlu hüceyreler istimâl ediniz.
-Çayır Otu örneğimizdir.
-Neciliye fasilesinden olup, semirtir.
*Mühim ve en son not:
-Kırsal Stadyomlarda piknik faaliyetlerinizde, mazlum
ve mahcub Kene haşeremizin cabbar zalımlarca çaktırmadan
tenine sürülüvermiş olan, göze görünmez biyolojik
viruslu tehlikeleri ve eşzamanlı olaraktan Kırımı-kongoyu
unutmayınız.
Eyi günler dilerim.. VE DE KÜLTÜRÜNÜZ ARTSIN OKUMAYAN TOPAÇ OLSUN
ve de bunu okuyun ki elelem 100 medal alır biz niyye b... yı alırız diye soran olursa
cuvap ınız ossun yaa
gezinen bir gölgedir hayat,
gariban bir aktör bir ileri bir geri saatini doldurur.
ve sonra duyulmaz olur sesi,
bir masaldır gürültücü bir salağın anlattığı,
ki yoktur hiç bir anlamı .