bu konuya 588 yanıt verildi

[Edys]

4 büyüklerin ve şekerspor eşssiz orta saha oyuncusu artık eşsiz şekilde Eskişehir de oynayacak hayırlı olsun tüm Eskişehir camiasına

[Denio]

siirtspor'da var arada...onu da yaz tekrar hayırla bakayım...

[Poseidon]

Açık tirbünün kapılarını açtılar daha sonra ve Açık tirbünde de neredeyse 1000 kişi vardı... Kapalı abartısız tamamiyle fulldu kapalıya giremeyenler Açık tirbüne gittiler....

[AtamÇepni]

Hemşehrimiz İlhan Mansız'da gelecekmiş


Yakışır

[Poseidon]

Bak işte o gelmesin abi uzak dursun bizden... Hiç tasvip etmiyorum o adamı... Senegal'e bir gol attı Türkiye'nin en iyi forveti lanse ettiler ama sonrası tam hüsran... Balon gibi şişirdiler sonra patladı...

[Denio]

futbolu bırakmasa belki diyebilirdik ama maalesef futbolu bıraktı İlhan...

hem pose dikkatini çekerim senegal'e attığı golle en iyi forvet olarak lanse edildi demişsin ama katılmıyorum beşiktaşta 58 maçta 36 gol atmış ki bu rakam sende iyi bilirsin gerçekten iyi bir rakam ki 2002 dünya kupası kadrosuna girmesinde o sezonun gol kralı olmasının da payı olduğunu unutmamak gerekir...en iyi değildi belki ama iyi bir golcüydü...sakatlıklar vurmasaydı belki çok daha iyi olurdu tam iyileştim derken trafik kazası geçirmesi hep tuz biber oldu....İlhan hep bana Rıdvan'ı hatırlatır o da en verimli çağında hepğ sakatlıklarla uğraştı...hoş bir seda olarak kaldı işte sözün özü...tamam kes

[Edys]

o değil de tüm eskişehirliler altılı kuponlarını hazır da bekletsin.. yakın da sergen den tüyolar gelecektir

[Can Ka No Rey]

o değil de tüm eskişehirliler altılı kuponlarını hazır da bekletsin.. yakın da sergen den tüyolar gelecektir

[Denio]

ne o la fbde oynarken size faydası oldu galiba...

keşke Sergen beygire yatırım yapsa...buradaki haranın gelişiminde katkısı falan olsa ne güzel olur...Edisim at yarışı kötü bişeymi ki sen işin esprisini yapıyosun...versin tüyoları bilsin insanlar para kazansın,amme hizmeti bi nevi kadeşim,kimseye zararı olmadıktan sonra bizimi kasar...(kendi atı uzun bir süredir koşmuyor)...bi 3'lü tüyosu versin bi sigara parası çıksın kim istemez...

[Edys]

bişi demedim ki ben kötü bişi olsa sölemem.. kuponları hazır etsinler ki sergen tüyoları gelecektir.. iyi bişi yani bedavadan tüyo

sergenin atları feda olsun eskişehir e

[Poseidon]

Sergen Yalçın'ın Kanal 1 televizyonuna verdiği röportaj...

[gripin]

Posee
gözümüz aydın hayırlı olaa
artık darısı ronaldinio ya ))
ama bir itiraf eskişehirde sergen le staddan daha çok 222 de karşılaşırız gibi geliyor.birde ist a uçak seferleri başlamışken tutabilene aşk olsun.Bu itirafı da Es Es liler okusun diğerleri mevzu etmesin:)))

[Poseidon]

Hayrını görücez lig başlıyınca ama sende haklısın 222 den çıkmaz ama olsun varsın... Sahada bize gereğini yapar o.... O zamanda hakkıdır illaki 222 lerde gezmek...

[Edys]

artık darısı ronaldinio ya ))

imzalı formasını yollar belki rica ederseniz

[Denio]

36 yaşına gelince alırız...Türkiye'de moda o

[HatECreW]

Sergen ne kadar yaşlıda olsa türkiyenin süper solağıdır her zaman ama sergen istikrarsız bir oyuncu umarım istikrar sağlar Metin Diyadin onu duzene sokarr...
Bide es es'i seçmişş kac klup arasından heralde diğer kluplerin bulunduğu yerde gece kulupleri ii deil di 222 en iisi içlerinde geralde )))

[Edys]

stadın ordaydım bugün bişi alırım belki diye , eskişehir ürünlerinin sergilendiği ve satıldığı kamyon gibi bişi vardı ama kapısına kilit vurmuşlar ))) alamadık bişi neyse sağlık olsun...


fenerbahçe forması alarım ben de istanbuldan kendileri bilirler ))))))

[Denio]

“1921'de kurulan A.S. Livorno Calcio, 1949'da Serie A'dan düştükten sonra 30 yıl boyunca 3. ve 4. ligde sürünen ultra-ehemmiyetsiz bir kulüptü. 2002'de Serie B'ye tırmandı. 2004'te de 55 yıl sonra Serie A'ya dönmeyi başardılar. Şampiyonluk eğlencelerinin bir parçası, neofaşist partinin Livorno bürosunun tahrip edilmesiydi. O dönem şehrin garına astıkları 'Silvio, geliyoruz!' yazılı pankart, hâlâ duruyormuş!” (www.forzalivorno.org)
Şimdi nereden çıktı bu başlık, nereden çıktı bu alıntı? Buyrun anlatayım…
“Katı Olan Her Şey Buharlaşıyor” Marshall Berman’ın Modernite’yi anlattığı ve modern dünyanın insanların yaşamını ne şekilde yönlendirdiğini ve bireyin üzerinde yarattığı baskıyla kendi ezberlerini, toplumun tamamına bellettiğini anlatan bir başyapıt. Bu başyapıtın arka kapağında şöyle yazar: “Marx, Nietzche ve çağdaşları henüz dünyanın küçük bir parçasının modern olduğu bir zamanda modernliği bir bütün olarak algıladılar. Yüzyıl sonra, modernleşme süreci dünyanın en uzak köşesindeki insanın bile kaçamayacağı ağını üstümüze attıktan sonra ilk modernistlerden öğreneceğimiz çok şey var; kendi çağları değil bizim çağımız hakkında Onların, gündelik hayatlarının her anında, yaşayabilmek için bütün güçleriyle kavramak zorunda oldukları çelişkileri fark edemez olduk bizler”.

Bir futbol yazısı bu. Gerçekten futbol yazısı.


Şimdi bu konudaki ciddiyetimi göstermek adına, Forza Livorno forumundan yaptığım alıntıya dönmek isterim. Türkiye’deki muhalif futbolseverleri bir araya getiren Livorno Forumcular, neden Livorno sorusunun yanıtını anlattıkları metinde yukarıdaki ifadeleri kullanıyorlar. Aynı metnin biraz üzerinde, Livorno’nun bir liman kenti oluşundan, stadlarındaki mahşeri ortamdan, her deplasmana giden taraftarından söz ederler. Her şeyden önemlisi şehir halkıyla iç içe olan futbolcularıdır kuşkusuz. O kentin sosyal atmosferi, futbol takımının varlık nedenidir çünkü.
Kameralarımızı bir Anadolu kenti olan Eskişehir’e çevirelim şimdi. Eskişehir ülkemizin önemli “aydınlanma” projelerinden biridir. Bu aydınlanma projesinin en önemli adımı da hiç kuşkusuz akademidir. Genç akademinin genç öğrencileri futbola pek meraklıdır. Bu gençler de fena top oynamamaktadır. Mevzu inceden inceye Eskişehirspor’a evrilmeye başlar. Şehrin çocukları hem akademinin hem de sporun yükünü sırtlarına alırlar. Hem eğitimde hem futbolda Anadolu İhtilalini gerçekleştirirler. 70’li yılların futbol efsanesi Kırmızı Şimşekler yazar. Kimlerle? Kendi evlatlarıyla, kendi prensipleriyle, kendi iradeleriyle özdeğerlerini yaratırlar. Şampiyonluk gemileri karadaki kazıklar yağlanarak İstanbul’a kaydırılsa da gerçekler Türkiye Futbolu’nun kamu vicdanında yazılıdır. EsEs aslında şampiyondur. Futbol içinde rengi karaya çalmış para akışı olmasa, gerçek şampiyonun siyah kırmızı renkler olduğu üzerinden yıllar geçse de bilinegelir. Önemli midir? Değildir. Nitekim tarih dediğimiz meret, savaşları kazananların yazdığı bir şeydir. O nedenle kazanmak çok da önemli değildir.
EsEs aslında Livorno gibidir. Evet liman işçilerinden oluşan bir kent değildir Eskişehir. Ama kültürel değerleri, ülkenin çok üzerindedir. Bunun yanı sıra EsEs’in futbolcuları Eskişehir halkının ta kendisidir. Stadı mahşeridir ve EsEs Taraftarı da her yerdedir. 30.000 kişiyle deplasmanları Ayder Tribünü’ne çeviren başkası değildir.
Ancak Modernizmin hastalıkları üzerimize öyle ağlar örer ki Bermann’ın bizlere anlattığı gibi. İlerleme ve başarı bizlerin de hastalıklı bünyelere dönüşmemizi sağlar. EsEs’in Türkiye Futbolu’nda estirdiği rüzgarın nasıl bir rüzgar olduğunu anlamadan, kayıtsız şartsız Süper Lig’i talep eder bir kent haline gelir Eskişehir.
Bunun yolunu yordamını düşünmez olur. 80’lerdeki EsEs, yavaş yavaş 70’lerin Anadolu İhtilali’ni gerçekleştiren kulüpten, bir şekilde yukarıda kalmaya çalışan orta sıra bir taşra takımı hüviyetine bürünür. O dönemlerde yaşanan Yugoslav oyuncu çılgınlığına kaptırır kendini yönetimler. Düşer de düşer EsEs.
Birinci Ligi son gördüğü sezona bakacak olursak, takımın kaptanlığına Eskişehirli bir yıldız getirilir. Zafer Tüzün kaptan, genç yıldızsa kaleci Ömer olmuştur. Tamam yine transferler ve takviyeler vardır ama takım bizim çocukların oluşturduğu iskeletle sahadadır. Çıkar çıkmaz Galatasaray’ın eskileriyle takımı donatan Yılmaz Vural, EsEs’in intihar mektubunu yazmıştır. Bu mektubun üzerinde Sedat, Cihat, Kuzmanovski, Duah, Nana gibi isimler yer almaktadır. EsEs geldiği gibi gider. Sessiz sessiz ikinci ligdeki yaşamını sürdürür. Ne kadar acıklı bir son değil mi?
Son değilmiş. Nitekim bu sezon EsEs’te yine “başarı” sesleri yükseliyor. Ne şekilde yükseliyor?
Şehrin çocuklarıyla mı? Evet.
Şehrin çocuğu Sergen’le EsEs Süper Lig’e el sallamaya başladı. Süper Lig’e çıkınca da Ronaldinho gelecekmiş. Demek ki seneye Türkiye’yi bir seçim daha bekliyor. Baksanıza! Livorno Taraftarları’nın baskın yaptığı Milano’nun evsahibi Silvio’nun samimi dostu Eskişehir’e Ankara’dan Sergen’i gönderdi.

Eskişehir Midas Gazetesi

[Denio]

Bir Aziz Nesin hikayesi

Milletvekili adayı. Eşinin oralı olması dışında başka bilenen bir alakası yok Eskişehir'le.
Öyle bir gün yollamışlar partiden.
Git güçlü rakibi bitir.
Şehir futbol delisi.
2B'de, yani 3. Lig'de gece maçı yapacak kadar futbol şehri.
Tribünlerde bir boş koltuk yok. O derece.
Dalıyor hemen bu alana.
Oportünist pragmatist siyaset.
Birden transfer rüzgârları estiriyor.
Sergen'i getiriyor misal.
"Ronaldinho'yu getireyim mi?" diye soruyor miting meydanında.
Halk "evet" diye bağırıyor.
Halbuki adayın sporla da bilinen direkt bir alakası yok, şehirle olmadığı gibi...
Nasıl hangi parayla? Tamam başkan zengin.
Dün de zengindi başkan. Bugün mü oldu yoksa? O zaman daha acayip.
Birden hangi sermaye giriyor da oluyor bu iş?
Yeni sermaye girmediğini söylüyor Es-Esliler.
Peki nasıl oluyor? Dün aynı parayla alamadığını bugün nasıl alıyorsun?
Maliye Bakanı özellikle belediye takımlarına telefon edip oyuncu istediğinde vermeyecek başkan, yönetici var mı? Mesela Gaziantep Belediye'de var mı öyle bir yönetici?
Yok tabii.
Olup bitiyor bunlar.
Biz de şaşkın şaşkın bakıyoruz, sağa sola.
Kime soracağız?
Maliye'ye mi?
Ama işi yapan aynı zamanda Maliye Bakanı zaten.


Bu durumlara şerbetliyiz
Herkesin gözünün önünde gümbür gümbür bir Aziz Nesin hikayesi yazılıyor.
Öylece bakıp kalıyoruz. Doğrusu başka bir yerde olsa üzmez beni bu.
Şerbetliyiz bu durumlara.
Ama Eskişehir'de olunca!
Türkiye'nin ilk futbol ayaklanmasının yapıldığı şehirde.
Organize ve toplumcu, hadi kabul edelim bayağı solcu tribünlerinin futboldan çok ilgi çektiği yerde olunca...
Amigo Orhan'ı, Lefter kadar ünlü ve ilgi çekici yapan yerde oluyor bu.
"Fethi, Nihat, Ender filelere gönder" diye bağırıyordu dün Kırmızı Şimşekler. Bunlardan ilki geçmişte müthiş bir golcü ve büyük bir kaptandı. Bugün saygın bir futbol adamı olmasının yanında, bir iktisat profesörüdür.
Ve maliye/vergi konusunda da uzmandır. Öyle tırışkadan proflardan değil!
Acaba ne der bu maliye hikayesine?
Fethi, Nihat, Ender filelere gönder!
Es-Es-Es Ki Ki Ki Eski Eski Es!
Açılan sandık 10, geçerli 50 bin, Sergen 30 bin oy. CHP 10 bin.
Sıvı yumurta tutmadı.
Ama bu tutar.
Aziz Nesin nur içinde yatsın!
Artık onun gibiler çıkmıyor.
Çünkü ihtiyaç yok.
Komediyi kahramanları yazıyor çünkü!

Mehmet Demirkol-Milliyet

[Poseidon]

Bir dahaki seçimlerde siyasi partiler Eskişehirde artık Eskişehirspor forması, atkısı v.s dağıtıcaklar promosyon diye...

Çünkü anladılar Eskişehir'in en kutsalının Eskişehirspor olduğunu...