Kim bu musevi 'TÜRK' bürokratı?
12 Haziran 2008
Vakit Gazetesi bugün sürmanşetten öyle fotoğraflar verdi ki; haberinde açıklamadığı ismin kim olduğunu cümle alem anladı. Musevi ağlama duvarındaki Türk...
Vakit Gazetesi bugün sürmanşetten öyle fotoğraflar verdi ki; haberinde açıklamadığı ismin kim olduğunu cümle alem anladı. İşte Musevi ağlama duvarında ağlayıp dua eden Türk Bürokrat!!!
Resmi bir ziyaret için İsrail’e giden bu bürokrat; “Museviler” için “kutsal” kabul edilen Kudüs’teki Ağlama Duvarı’na giderek, dua etti...

Bu bürokratın diğer fotoğrafları da görüldüğünde yakında Genel Kurmay Başkanı olması muhtemel olan Kara Kuvvetleri Komutanı İlker Başbuğ'a çok benzediği görülüyor!...

AÐLAMA DUVARI NEDİR?
Ana Britannica Ansiklopedisi’nin 1. cildi, 189. sayfasında, “Ağlama Duvarı” için şöyle deniliyor: ''İbranice Ha-Kotel, Ha-Maa-Ravi, Kudüs’ün eski bölümünde bulunan, Yahudilerin kutsal saydığı dua ve hac yeri.''
----------------------------------------------------------------------------
demişti Orduyu karalamak halkın ordusuna olan güvenini sarsmak için...
şimdi "mikser VAKİT" özür dilesin ve yüreği varsa yayımlasın...
---------------------------------------------------------------------------
Özkök Vakit'e sordu: Utandın mı
Vakit'in Ağlama Duvarı fotoğraflı bulmacasına Ertuğrul Özkök'den başka bir fotoğrafla yanıt geldi.
Vakit gazetesinin Başbuğ Paşa'nın Kudüs'te AÐLAMA DUVARI önündeki fotoğrafının Vakit'e bulmaca olmasına Ertuğrul Özkök'ten başka bir fotoğrafla yanıt geldi.

İşte Ertuğrul Özkök'ün yazısı:
Günlerdir eski fotoğraf albümlerimi, dijital albümlerimi karıştırıyorum.
Bir kare fotoğrafı, evet bir kare fotoğrafı bulmak için.
Beni ve eşimi Kudüs’te "Ağlama Duvarı" önünde gösteren bir fotoğraf karesini arıyorum.
Yanılmıyorsam Kudüs’e üç defa gittim. Bunların hepsinde de üç dinin mekánlarını ziyaret ettim.
Mescid-i Aksa, Kıyamet Kilisesi ve Ağlama Duvarı.
İkisinde eşimle birlikteydik.
Mescid-i Aksa’da dua ettik.
Kıyamet Kilisesi’nde de dua ettik.
Ağlama Duvarı’na gittik.
Girerken başımıza kipa taktık.
Ellerimizi duvara sürdük.
Küçük káğıtlara dilekler yazıp duvardaki deliklere soktuk.
Orada da dua ettik.
Dünyanın dört bir köşesinde çeşitli dinlere ait mabetleri ziyaret ettim.
Hepsinde "Yaradan"la baş başa kaldım.
Allah’ın bize verdikleri için şükrettim.
Birçoğunda fotoğraflarım çekildi.
Ama bir tekini, sadece bir tekini bulmak istiyordum.
Ağlama Duvarı’nda, başımda kipayla bir fotoğraf.
* * *
O fotoğrafı bulup köşeme koymak ve bu ülkede insan yıpratmanın en ahlaksız, en dinsiz, en imansız yollarına tevessül eden insanların gözüne sokmak için yayımlamak istiyordum.
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ’u, servis yoluyla yıpratmaya çalışanlara, "Buyurun beni de yıpratın. Ağlama Duvarı’nda komutanın yanında ben de duruyorum" demek istiyordum.
Bulamadım.
Çektirdiğimi hatırlıyorum, ama bir türlü bulamadım.
Fotoğrafı bulamadığım için yapacağım tek şey, bir yazı yazıp oraya koymaktı.
Onu yaptım.
Bir de dedim ki: "İlker Paşa’nın Mescid-i Aksa’da da çekilmiş fotoğrafı var. Aynı gizli eller neden o fotoğrafı da servise koymuyor?"
Bu cümlemi aldılar, günlerdir manşetlerinden soruyorlar.
"Nerede Mescid-i Aksa’daki fotoğraf?"
Servisi yapanların ahlakından, cibiliyetinden o kadar eminler ki, öyle bir fotoğrafın bulunduğuna inanmıyorlar.
Herkesi, kendileri gibi inanç üzerinden, kutsal değerler üzerinden, din, Peygamber, iman üzerinden en pespaye, en kirli siyaseti yapacak kadar tıynetsiz sanıyorlar.
Oysa hepsi biliyorlar ki, bu ordu, milletinin ordusudur, milletinin bağrından çıkmıştır ve milletinin inançlarını onlar da aynen yaşamaktadır.
Ama gel de o kafaya, güya iman üzerine kurulmuş en imansız kafaya bunu anlat.
Herkesi kendi gibi biliyor ya, "Nerede fotoğraf" diye soracak cüreti kendinde bulmuş.
Kimbilir belki de o fotoğrafı servis yapan karanlık tipler güvence vermiş, "Merak etme, camide fotoğrafı yok" demişler.
O da inanmaya hazır. Ordusunun subayının imanının gerçek iman olduğunu biliyor da söylemek işine gelmiyor.
Ona göre iman dediğin şey, ille de teşhir edilmelidir.
Cuma namazına mı gittin, herkesin gözüne sokmalısındır.
Oruç mu tuttun, tutmayana hesap sormalısındır.
O yüzden, "Nerede fotoğraf" diye soruyor.
* * *
Al işte fotoğraf.
Hem Ağlama Duvarı’nda, hem Mescid-i Aksa’da.
Hem Yahudi’nin kutsal mabedinde, hem Müslüman’ınkinde.
Birinde eli duvarda, ötekinde iki eli Allah’ına doğru açılmış.
Şimdi sorsam: "Utandın mı?"
Nerede o yüz...
Al işte fotoğrafı, al ama iş bitiyor mu?
Asıl meselemizi, asıl haksızlığımızı, asıl suçumuzu affettirebiliyor muyuz?
Bu ülkede Yahudiliği, Yahudi inancını hálá insan yıpratmak için malzeme olarak gören bu kafa, bu Nazi kafası olduğu sürece, hiçbirimiz insanlık huzuruna gönlümüz ak olarak çıkamayacağız.
kaynak: ensonhaber
------------------------------------------------------------------------------
ve bir başkasıııı... Öküzlüklte sınır tanımayan islamcı geçinen sübyancıların son bulmacası... Buyryn burdan...
---------------------------------------------------------------------------
Yine VAKİT yine ŞİFRELİ BULMACA
Başbuğ Paşa'nın Kudüs'te AÐLAMA DUVARI önündeki fotoğrafı Vakit'e bulmaca oldu.
TSK'YI KARALAMA KAMPANYASI
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt bu yaz görevi Kara Kuvvetleri Komutanı Org. İlker Başbuğ'a devredecek. YAŞ ÖNCESİ TSK'yı karalama kampanyası başlatıldı. Büyükanıt Genelkurmay Başkanı olmadan önce başlayan yıpratma çalışmaları şimdi Org. İlker Başbuğ için yapılmaya başladı. Kampanya'nın başını da Vakit Gazetesi çekiyor. Ensonhaber.com
YİNE VAKİT YİNE BULMACA
Vakit Gazetesi, askeri eleştirmek konusunda sınır tanımayan bir yaratıcılık sergiliyor. Daha öncede yaptığı bulmacalarla dikkatleri üzerine çeken Vakit Gazetesi yine şifreli bir bulmacaya imza attı. Geçtiğimiz kasım ayında Org Büyükanıt ve Org. Başbuğ'un fotoğraflarının bulunduğu ve 'SİZ KRAL DEÐİLSİNİZ' anahtar şifreli bulmacanın ardından şimdi de hedefte görevi Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'tan devr alacak Kara Kuvvetleri Komutanı Org. İlker Başbuğ var. Başbuğ'un medyaya servis edilen ve neredeyse hiçbir gazetenin kullanmadığı ağlama duvarı önündeki fotoğrafına bulmacasında yer verdi. Gazetede yer alan bulmacanın soruları yanıtlandığında anahtar şifre olarak 'AÐLAMA DUVARI' çıkıyor.

--------------------------------------------------------------------------------
gerçekler acıdır, vakit gibileri er-geç acıtacaktır... Lanet olsun İslamdan geçinen islamcılara, Lanet olsun bu ülkenin müslümanlarının ezilmesine vesile olanlara, lanet olsun vakit gibi gazetelere... lanet olsun Hak adına Yalan diyenlere....
Her karanlık er-geç aydınlığa çıkacaktır...
Vakitin yüzü varsa UTANSIN! Ki olmadığını biliyorum....
Dün aynı şey, Yaşar BÜYÜKANIT'a yapılmıştı... Bugün Başbuğ paşaya...
Size rağmen bu halk bu ordunun kendi evlatlarından oluştuğunu biliyor... Ergeç sıranız gelecek, yalanınızın battığı "VAKİT"ler yakındır...
Allah'ım sen bu ülkeyi din diyen dinsizlerden koru!
(amin)