

Yalnızlık paylaşılmaz...
#321
Gönderim zamanı 21.09.2006 - 23:01

#322
Gönderim zamanı 22.09.2006 - 20:21
Şehrime dair özlemlerim, farkettim ki ne kadar da katlanılır geldi gözüme senden sonra...
Artık senli ve sensizliğime göre algılar olmuşum zamanları.Yoksan zaman kayıp, keyif eksik ve geceler uykusuzlukla bütün..
Ayak izlerin yok bu şehrin sokaklarnda.Benimkiler de silinmiş ki bihaberim..
Sen yoksun yağmur var yine..
Rüzgar gönderiyorum nefesimi bana yollayasın diye..
Yağmur ve ben; soluksuz..
Dipnot:Sevgili bulutsuzluk, istediğini kullanabilirsin elbette ki senin bunu istemen beni onurlandırır ancak..
In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
#323
Gönderim zamanı 23.09.2006 - 22:06
αятıк ηє ∂υαмѕıη ηє ∂є вє∂∂υαм..
#324
Gönderim zamanı 02.10.2006 - 03:07
Çok ağır geldim kendime..Evim mi büyümüş ben mi küçüldüm bilmem de ufacık kaldım odada.Çok tek, çok bir başıma..Çok sensiz ve çok üşüdüm birden..
Yoksun ve çok soğuk buralar..
In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
#325
Gönderim zamanı 02.10.2006 - 14:43

Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#326
Gönderim zamanı 07.10.2006 - 13:34
Paylaşılamıyormuş işte yalnızlık hiç bir şeyle eğer aşkla geliyorsa.Ne yer doluyor ne söz yetiyor ne de içim ısınıyor artık...Anladım; yalnızlık,üstüme giydiğimi sandığım değilmiş meğer..Aşkla gelen, paylaşıma açık kapıları bir bir kilitliyormuş sormadan hem de..
Aşk, umutla kardeş, hayallere gebeymiş...Aşk, gelecek demekmiş,ancak anladım ben..
Geleceksiz günlerin kişisi ben, bekliyorum gelecek o günü umutla bugünlerde...Hangi gün olduğunu bilmediğim, belirsiz ama benim olacak zaman dilimimi..Umutlar yeşeriyor içimde bir yerlerde tüm karanlığıma rağmen..Ötesini düşünmediğim dakikaları saatlerle değiştirdim günlere böldüm...
Bekliyorum sadece...
Bekliyorum,
Sessizce....
Ama paylaşılmıyormuş işte yalnızlık hiçbir şeyle eğer aşkla geliyorsa...
In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
#327
Gönderim zamanı 07.10.2006 - 15:59
Yaklaşık sekiz yıldır bütünleştim ben de yalnızlıkla, ne o beni terketti ne de ben onu bırakabildim, sanki ekmeğim, suyum ve yoldaşım olmuştu. Birçok kez nedir bu müptelası olduğum yalnızlık diye tanımlamak istedim kendimce, herseferinde bir kalem bir kağıt alıp tanımını yaptım yalnızlığın. Ve anladımki birilerine duyulan bir hasret, bir özlem ve bir sevdaydı bana göre yalnızlık. Dört duvar arasında doruğuna çıkarsın yalnızlık acısının. Aynada gördüğüm yüzden başka bir yüze hasretti benim için yalnızlık, yaşadığım ızdırabı hafifletmek için bazen türkü mırıldanırım, mırıldanırken duyduğum sesten başka bir sesin özlemiydi yalnızlık, sevebileceğim ve yalnızlığımı paylaşabileceğim birilerinin varlığının aklımı meşgul etmesiydi yalnızlık.
Ama bana bir faydası vardı yalnızlığın, o da yalnızlıktan kurtulup plan yapmam için en ideal ortam yalnızlıktı bana göre...........
Sanırım planlarım tutmadı.......
Çünkü hala yalnızım.....
Dipnot: Sevgili Bulutsuzluk gibi yazamadığım kesin, birçok hata da yapmışım biliyorum ama az çok kendimi anlatabildim galiba...
#328
Gönderim zamanı 08.10.2006 - 02:55
Anlatmaya çabalamayacağım bundan böyle hiç kimselere. Anlaşılmayacağını bildiğim yorumlar için nefesimi boşa paralamaktan yorulduğumu farkettim..Söylenenlerin tavsiyelerin hep birbirine eş olduğu bir dünyada daha fazla gayret sarfetmenin anlamsızlığı sert bir tokat gibi çarpıyor ruhuma..
Ruh acısını dindirmenin imkansızlığındayım şimdi..Başlangıçların mı sonları sonların mı başlangıçları doğurduğunun ayırdımını kaybedeli oldu epey zaman sanki..
İnanmakla başlıyordu herşey dediğim anda bitmişti aslında herşey belki de....
Kimse anlamayacak , tek bir kişi bile hatta en çok da...
İçim dışım kelimelerle dolu lakin konuşmak gelmiyor artık içimden..Kelimelerimi birleştirip cümleleştirmek terapi olmaktan çok,yara açmaya başlıyor ruhumda son zamanlarda..Zamanlarımı kaybettim belli ki..Geçmişimi geleceğimde yitirmiş olabilir miyim..Kendimi kendimden kovalı ne kadar olmuştur ki...Sorular beynimin her bir hücresinde dolanıyor..Çözümleri ,cevapları yine kayıp..
Kayboldum ben..Ne arıyor ne de umursuyorum gibi....Herşey gibi gibi zaten..
Gitmek geliyor içimden çok uzaklara..Kendimden kaçabileceğim mesafede uzaklıklar bulabilir miyim yeryüzünde..?
Bir gece ansızın kaybolsam ve hiç bulunmasam...Kimseler anlamasa tıpkı söylediklerimin anlaşılmaması gibi...
Herşey gibileşse ben benleşmesem bir uzak mesafede yitip gitsem...
Sadece yitsem....
In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
#329
Gönderim zamanı 13.10.2006 - 03:29
Seçim yapmak bir külçe gibi ağır geliyor kalbime..
Gidenlere kızgınlığım yıllarca sürdü, kolayı seçtiklerini düşünerek.Meğer gitmek sanıldığı kadar kolay değilmiş..
Gitmek mi yoksa kalmak mı..
Gitsem nereye kalsam niye...
Hiç gitmedim ben.Kalan olmanın acısını, yüreğini nasıl ezdiğini,bir parçanın kopartılarak senden alınmasının nasıl derin bir hasar bıraktığını bildiğimden mi gidemiyorum.. Kalanlarım, ne kadar kalacak bilemediğimden mi...
İçimde sonsuz uzaklığa doğru yolculuğa çıkma isteği o kadar yoğun öylesine zorluyor ki.. Kendinden korkabilir mi bir insan.. Kendinden kaçabilir mi..
Kendini bulabilmek adına kendini sonsuzluğa bırakabilir mi...Bıraksa bulabilir mi..
Bulsa biter mi...Peki ya affedilebilir mi kalanlarınca...?
Gitmek mi kalmak mı..
Kalmak değiştirir gitmek yıkar devirir mi..
Kendinden çok sevdiğin biri, gitmeleri istemeyecek hatta hafızandan silecek kadar kalmana sebep teşkil edebilir mi..
Gitmek mi kalmak mı...
Gitmek....
Kalmak....
In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
#330
Gönderim zamanı 17.10.2006 - 11:23
Dün içimde oluşan o tarifi imkansız çoşku bugün yerini hüzne bıraktı..Yağmurdan dedim kendime, ne zaman yağmur yağsa gidişin geliyordu hatırıma.O otobüsten inerken görene dek inanamayacağım gelişine belki de..Sabah ki korkum biraz da suçlulukla birleşip üzerine de yağmur damlaları birikince hüzne misafir oldu yüreğim..
Akşam olsun yedi olsun ama çabuk olsun...Dakikalar saatler kadar ağır geliyor ve zaman akmıyor yerinde sayıyor gibi...
Akşam olsun hadi bir an önce..Sabrımın son haddindeyim öyle ki delirebilirim her an hasretten..
Nerdesin....özlediiim...çook....
In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
#331
Gönderim zamanı 17.10.2006 - 15:58
ne kadar kaçtıysam o kadar sarıldı bana yalnızlığım...elimden tuttu...hiç bırakmadı..
ne kadar nefret edermiş gibi yapsam da ondan; o benim ebedi dostum...
beni terketmeyen tek dostum..
kimseyle paylaşamam ki...
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#332
Gönderim zamanı 23.10.2006 - 02:31
Anne, bak kızın uzağında kaldı yine.Bu sefer telefonun yakınlaştıramadığı kadar uzak hem de.Bilseydim bir kaç sene sonra istesem de gelemeyeceğimi, üniversitedeyken gelmemezlik yapar mıydım hiç..Bilseydim, ailecek bir arada olamayacağız bir daha, finallerim var önemli der miydim hiç..Demezdim inan...
En son ne zaman bir arada olabildik hepimiz, hangi yılda hangi bayramdı hatırlayamıyorum bile.Hepimiz'e ne oldu anne.. ?
Ablamın beni oturtup uzun uzun saçlarımı taradığı,ısrarla beni giydirmeye çalışırken inat ediyorum diye kızmalarına babamın müdahalesini, senin hadi gelin artık kahvaltıya diye seslenmeni,her bayram sabahı evin içindeki o koşturmayı özledim anne ben..Ama çook seneler geçti üstünden değil mi, hatırlayamadığım kadar çok...
Kalbin zorluyor seni artık çok fakat hep iyiyim diyorsun bana bilmiyor muyum sanıyorsun?Sabah aradığımda git uyu dinlen diyeceksin, keşke gelebilseydin demek yerine.Yine beni düşüneceksin önce..Sırf bu yüzden dayanacaksın değil mi anne,sen de bırakıp gitmeyeceksin kızını.Ölüme bile direneceksin benim için..Bana direndiğin gibi..Sensiz bayram yaşatmayacaksın bana değil mi...
Senden, ablamdan uzakta, çok yalnız kaldım anne ben yine bu bayramda. Ağlamayacağım merak etmeyesin, güçlüdür senin kızın en az senin kadar..
Biliyorum ki, yıllardır olduğu gibi bu bayramda da babam aramayacak beni yine..
Dert etmeyeceğim ben de değil mi...
Bayramımız kutlu olsun anne...

In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
#333
Gönderim zamanı 23.10.2006 - 18:32
Bayram günleri nedense hep bana,beraberinde işlediğimiz günahların affına sığınma arifesinden sonraki curcunaya alıştırır.
Bayram günleri arkasından mendil salladığımız dostların tekrar geri döneceğini ve tekrar sandığa kilitlediğimiz mendilleri hatırlatır tekrar sallamak için. Ki bu durum her duruma müsaittir. Çünkü vakitli bir geliştir sandığımdan çıkarttım.
Ve bayram günleri biraz daha eskidiğimizi anımsatır diğer bayramı düşündüğümde.
Anacığım Allah seni başımdan eksik etmesin nokulların harkulade olmuş yine.
Belki yalnız değiliz sandığımız gibi. Belki de yalnızlığın rengi yoktur sandığımızdan öte.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...
#334
Gönderim zamanı 24.10.2006 - 13:51
hani nerde ki bayram..?
benim ben olduğumu bilmeyen insnlar yanımdan süzerek geçerken
sevdiğim yanımda yokken (bayram sevdiğinin yanında olmasuymış ya)
hanig bayram için mutlu olacağim?
iyi bayramlar sevgilim...
yi bayramlar harabe...
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#335
Gönderim zamanı 30.10.2006 - 23:40
Gel diyemiyorum.Gelme dedim gibi anlaşılıyor....Gidemiyorum da getiremiyorum da..Bir çıkış göster bana..
Kim durur yanı başında, kim bakar benim gibi..Gözlerini açtığında kimseyi göremezse sızlamaz mı içi...
Tanrım, meleklerini esirgeme annemden..Onu korumaları için acilen gönder lütfen, benden almaları için değil....Lütfen..!!
In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
#336
Gönderim zamanı 02.11.2006 - 15:53
Bir çalsa telefonum, bir alsam şu haberi içime serin sular akacak. Beyin hücrelerimin bana oynadığı akıl almaz komplo terorilerim son bulacak.
Bir çalsa telefonum bana söylediği o son cümle hafızamdan geri dönüşümsüz silinecek..
Bir çalsa..
Beklemedeyim ve nefretteyim tam da bundan..
In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
#337
Gönderim zamanı 12.11.2006 - 23:53
Beklemedeyim ve nefretteyim tam da bundan..
Günler geçiyor, olaylar değişiyor..Ama bekleme halim hiç değişmeden tekdüze kalıyor..Yanıbaşımda sürekli beni bekleyen bir zebani gibi dimdik duruyor...
Kış geldi bak..Daha çok üşütüyor beklemek..Bundan nefret bile ısıtmıyor içimi...
Beklemedeyim hala ve daha çok nefretteyim bu çaresiz bekleyişten..
In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
#338
Gönderim zamanı 12.11.2006 - 23:57
BOZULMAZ Bİ İKİLİ..
LAKİN YALNIZLIK ÇÖZÜLÜR AMA ONUR ÇÖZÜLMEZ..
LAKİN YALNIZLIK PAYLAŞILIR AMA ONUR PAYLAŞILMAZ ...
BENCE YALNIZLIK ÇOÐU ZAMAN Bİ SEÇİMDİR..
#339
Gönderim zamanı 15.11.2006 - 18:49
sadece gözlerimden akam yaşlar yakıyor ki yanaklarımı; buna dayanamıyorum.. geçen gün aynaya bakarak ağladım ve farkettim.. ağlamak yakışıyor bana. demek ki tanrı; yakışanı veriyor bize...
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#340
Gönderim zamanı 17.11.2006 - 15:29
Yaşlar ve duvarlar vardır gecelerde tek sığınak olarak başucumuzda..
Bu yaşlar yanakları sızlattığından çok daha fazla incitir kalbimizi de kendimize bile itiraf etmeyiz yalnızlığın sebep oluşunu..
Acılarla beslenir yüreklerimiz..Çekilen tüm yürek sızıları, akan yaşların damla sayıları kadar çok mutluluk olarak döner bir gün bize..Tanrı, sabredene dert verirmiş derler ya, Tanrı en güzel hediyelerini de bu kadar sabredip acılarını boyunlarında taşıyarak yaşamda yol alanlara verecektir...
Zaman serracım..Zaman gelicek Tanrı sana asıl yakışanı, ödülün olarak , hiç beklemediğin en umutsuz olduğun anda avuçlarına bırakıvericek..İnanmaktan vazgeçmek yok..!
In the end, it's not the years in your life that count.
it's the life in your years..
Benzer Konular
Konu | Forum | Konuyu Açan | İstatistikler | Son Mesaj Bilgisi | |
---|---|---|---|---|---|
Yalnızlık, Seni Düşünemediğim Zamanlardır. |
Sizin Şiirleriniz | SadeBirSevgi |
|
![]()
|
|
Resimlerle Yalnızlık |
Fotoğrafçılık | Rose&Rain |
|
![]()
|
|
Sizin İçin Yalnızlık Nedir? |
Geri Dönüşüm Kutusu |
|
|
![]()
|
|
Sizin İçin Yalnızlık Nedir? |
Açık alan | ArGuS |
|
![]()
|
|
Yalnızlık grip gibi bulaşıcı |
Sağlık | Haberci |
|
![]()
|
9 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 9 ziyaretçi, 0 gizli