

akp
#21
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:24
"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"

’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.
Paul Valéry
#22
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:26
#23
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:27
#24
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:27
Son üç yılda neler olduğunu, ne yapıldığını alt alta sıralayalım..
Enflasyon son 30 yılın rekorunu kırarak tek haneye indi..
İstikrarlı bir büyüme hızına ulaşılıp, büyüme hızı son üç yılda %25’i aştı..
TL’den altı sıfır atılarak, Türk parası kıymetli hale geldi..
Türk parası kıymetli hale gelmesine rağmen, ihracatımız son üç yılda 2 kat arttı; tek başına otomotiv ihracatı, 10 milyar doları aştı..
“Ama ithalatımız da arttı..” cümlesi doğrudur, fakat ithalat ve ihracatın artması, yani dış ticaret hacminin genişlemesi, ekonominin dinamizmine bir işarettir..
Ankara-İstanbul arası tren yolları rehabilite edildi.. (“Sayın yazar, hızlı tren faciasını unuttunuz galiba..” diyenlere, bırakınız son derece başarılı olan Binali Yıldırım'ın suçlu olmasını, TCDD Genel Müdürü’nün dahi suçlu olmadığına mahkemece karar verildiğini hatırlatmak isterim..)
Türkiye genelinde Toplu Konut İdaresi, İstanbul genelinde ise Kiptaş’ın öncülüğünde çevreye uyumlu çağdaş yapıların sayısı hızla artıyor..
Konut kredisine dayalı faiz oranları %1 seviyesine indi.. Bu, tek başına Türkiye’nin ekonomisinin iyi olduğunu göstermez ama tek başına, Türkiye’nin ekonomisinin doğru bir yolda olduğuna delalettir..
O kadar ki, HSBC gibi, dünyanın ilk üç bankasından biri olan banka eğer %1 faiz oranıyla 20 yıllık sabit oranlı kredi veriyorsa, ya HSBC’yi yönetenler bu işi bilmiyor ya da ekonomik durumumuzu analiz etmeye çalışanlar işi bilmiyor..
İstihdamı tetikleyen unsurların başında gelen yabancı sermaye yatırımı son üç yılda Cumhuriyet tarihinde gelen yabancı sermaye sayısını ikiye-üçe katladı..
Sosyal devlet ilkesine işlerlik kazandırılarak, okullarda ücretsiz ders kitabı dağıtılmaya başlandı..
Yine, yıllardır söylenen ama tatbik edilemeyen bir şey daha oldu; SSK ve Bağ-kur’a mensup olan hastalar, özel hastanelerden yararlanmaya başladı..
Turist sayısı ve turizm geliri 2 katına çıktı..
5 bin km bölünmüş yol yapıldı..
Sivil havacılık teşvik edilerek, bırakınız uçağın içini, dışını dahi 3 km'den daha yakında görmeyen insanlar, ucuz bilet nedeniyle uçakla yolculuk yapmaya başladı..
Tüp geçit projesinin inşasına başlandı..
DSİ, çok sayıda baraj inşa ederek, gelişen bir ekonomi için elzem olan su ve elektrik ihtiyacını 30 yıl boyunca giderecek çalışmalar gerçekleştirdi..
Okulların % 95'ine bilgisayar ve İnternet girdi..
Kamu bankaları başta olmak üzere, tüm kamu kuruluşları yüksek kara geçti..
MGK genel sekreterliği koltuğuna ilk kez sivil biri oturdu..
Hükümetin en büyük başarısı olarak tarihe geçecek unsur ise, Cumhuriyet tarihinin en başarılı Dış İşleri Bakanı olan Abdullah Gül'ün mimarlığında, dış politikada atılan muazzam adımlardır..
Hem İsrail’le hem Filistin’le; hem ABD ile hem Suriye ile; hem İtalya ile hem Tunus ile; hem Rusya ile hem Afganistan ile ikili iyi ilişkiler kurabilmek, hele 11 Eylül’den sonra iyi ilişkiler kurabilmek herhalde muhteşem bir başarıdır..
Kıbrıs sorununda bize haklılık zemini hazırlayan bir açılım sergilendi..
Fiiliyatta sıkıntılar olsa da, AB’ye uyum süreci hızlandırıldı..
Evet, tüm bu pozitif göstergelere rağmen, eğer bir ülkede birileri hala “2006 çok kötü geçecek..” diyorsa, bunun tek bir açıklaması vardır: O da, eşinin başı kapalı olan birinin cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmasını hazmedememektir..
Elbette, bu "gelişim süreci", tam manasıyla halkın refah düzeyinin artmasını sağlayamadı..
Ama Türkiye 1999 ve 2001 yıllarında, 80 yıllık Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir ekonomik "dibe vurmuşluğu" yaşadığı için, refahın tüm katmanlara teşmilinin 3 yıl içinde olması mümkün değildir..
Peki, bu hükümetin hiç mi hatası yoktur?
Tabii ki ne bireyler ne kurumlar ne de kuruluşlar hatadan münezzehtir..
Örneğin; Başbakan Erdoğan’ın yurtdışına sık sık gitmesi şarttır; Yemen’e, Sudan’a gitmesini eleştirmek de yanlıştır..
Ama yanlış olan bir şey daha var ki, o da Başbakan Tayyip Erdoğan’ın 10 gün boyunca yurtdışında kalmasıdır..
Türkiye gibi, iç politikası da dinamik bir özellik arzeden ülkede, bir başbakan 10 gün boyunca yurtdışında kalırsa, hem kendi grubu ile ilişkileri zayıflar hem de dinamizme zafiyet getirir..
Bunun gibi, Başbakan Erdoğan’ın “Her söylenen doğru olmalı ama her doğru söylenmemeli..” şeklindeki şiara iltifat etmemiş olması da ciddi bir handikaptır..
Örneğin, Başbakan Erdoğan’ın “Ortak kimlik dindir..” şeklindeki beyanının, kötüniyetten sadır bir beyan olmadığını düşünüyorum ama bu cümle talihsiz bir cümle olmuştur..
Elbette, din ortak bir kimliktir; ama sadece “din” unsuruna vurgu yapılırsa, bu memlekette yaşayan ve diğer dinlere mensup olan insanları rencide etmiş olursunuz..
Bu mantalite tek başına geçerli olmuş olsa idi, örneğin Hac vazifesi için Mekke’de bulunan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Kayserili Müslüman kişi, bir Malezyalıyı, Türkiye’den gitmiş olan Diyarbakırlı Kürt kökenli bir kişiden kendine daha yakın hissederdi..
Bunu dillendirdiğiniz takdirde, sadece “Türklüğe” vurgu yapan ve “din” unsurunu görmezden gelen bazı ulusalcıların düştüğü hatayı yapmış olursunuz..
Hükümetin üzerinde “hassasiyetle” durması gereken bir diğer husus ise, özellikle İstanbul’da bazı belediye başkanlarının gösterdiği performans eksikliğidir..
Silivri gibi CHP’nin kalesi olan bir ilçede AK Parti’li bir aday başkanlığı kazanıyor; kazanmakla kalmıyor 1.5 yılda Silivri’de pozitif bir dönüşüm gerçekleştiriyor..
Ama öte yandan AK Parti’nin kalesi olan Gaziosmanpaşa’da, AK Parti’li başkan, asli görevlerinden olan temizlik ve asfaltlama çalışmaları dışında, radikal bir icraat gerçekleştiremiyor..
Ve olan, yukarıda alt alta sıralanan muazzam başarılara imza atmış olan AK Parti’ye oluyor..
Refah geleneğinden gelerek üst üste üç-dört kez başkanlık koltuğuna oturan bir Zeytinburnu’nun, bir Eyüp’ün, bir Bağcılar’ın, bir Esenler’in belediye başkanları radikal dönüşümler gerçekleştirerek, bulundukları yerleşimleri “şehirleştiriyor..”
Evet, köyden gelmek bir zafiyet değildir..
Ama “köylülük” bir fecaattir..
Şehirde yaşıyor olmak, "okumuş" olmak ise, tek başına bir “halt” değildir..
Fikri AKYÜZ
"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"

’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.
Paul Valéry
#25
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:29
HER AÇIDAN BAKIYORUM BİŞİ DEÐİŞMİYOR... MASKE AYNI MASKE .....
ATATÜRKÜN ARKASINDAN ATIP TUTAN AMA TÖRENLERDE KUZU KUZU MASKELERİYLE BU TÖRENLERE KATILAN İNSANLAR... SİNSİCE İLERLEMENİN YOLUNU BULMUŞLAR NE KADAR DA SAYGILILAR O TÖRENLERDE YA KAPI ARKASINDA EDİLEN LAFLARI BİLİYORMUSUNUZ... İŞTE BEN BUNLARI BİLİYORUM...
BU YÜZDEN ATATÜRK E EDİLEN LAFLAR AYNEN İADE OLSUN ONLARA...
LAİK TÜRKİYE Yİ KARANLIK DÜNYALARA YAWAŞ YAWAŞ İLERLETEN BU MASKELİ İNSANLARA .......... OLSUN
YAŞASIN TÜRKİYE ... HAYDİ SİZLER GİDİN İRANA ORDA YAŞAYIN TAM SİZE GÖRE AMPULLER ORDA İYİ YANAR...
#26
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:29
ve şunu belirtmek isterimki Ben AKP veya herhangi Siyasi oluşumun ve ideolojinin taraftarı, sempatizanı felan değilim. Geçmişle, Şimdiki zaman arasında somut dayanaklarla objektif kritikler yapıyor ve günümüz Türkiye siyasetinde akp hükümetinin bir ikamesini göremiyorum.
Bizi aydınlık bir geleceğe taşıyacağına inandığınız bir siyasetçi, bir oluşum veya ideoloji ismini siz söyleyin ? Söyleyemiyorsanız. Yaptığınız muhalif davranışın tutarlılığını bir daha değerlendirin derim.
Arz Ederim..
"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"

’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.
Paul Valéry
#27
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:33
#28
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:34
#29
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:35
işsizler aynı işsiiz alım gücü aynı alım gücü eeeeeeee hani düzelen
lafla PEYNİR GEMİSİ YÜRÜMÜYOR
#30
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:37
#31
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:38
Bu tür insanlar çok ..ATATÜRKÜN ARKASINDAN ATIP TUTAN AMA TÖRENLERDE KUZU KUZU MASKELERİYLE BU TÖRENLERE KATILAN İNSANLAR...
Hele hele şu an cumhuriyetçiyim diye geçinen bir partide. hani şu okları fırlatan parti varya.
Değişiklikler Kaydedildi...
#32
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:39
HADİİİİ ORDANNNNNNNNNNNN DEMEZLER Mİ ????????????
İŞSİZLİK YOKMUŞŞŞ
HADİİİ ORDANNNNNNNNNNN DEMEZLER Mİİİİİİİİ
PARADAN SIFIR ATMAKLA OLMUYOR BU İŞLER.....
#33
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:41
hadi ordan akp dedim bile
#34
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:42
söyleyeceklerimize tercuman oldun eyvallahdeler derizde
hadi ordan akp dedim bile

#35
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:44
Prensin yazdıklarının bir kısmı doğru, fakat bir kısmı da maalesef "medya gazı" + "hükümet üçkağıdıdır" tamam adamlar iyi işler yapmadı değil eyvallah.
Fakat hiç dönüp baktın mı maliye bakanımız, bakan olmasaydı hangi davalarda yargılanacaktı? tayyip beyin i.b.b. deykene yaptığı yolsuzluklara ne diceksiniz?
Ayrıcana çok da geri kafalılar

he bi de burası sinir oluyorum bölümü akpye sinir olmayanlar niye yazıo?
#36
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:45
#37
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:47
#38
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:53
#39
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:54
arkadaşlar birazcık gerçekçi olalım
Prensin yazdıklarının bir kısmı doğru, fakat bir kısmı da maalesef "medya gazı" + "hükümet üçkağıdıdır" tamam adamlar iyi işler yapmadı değil eyvallah.
Fakat hiç dönüp baktın mı maliye bakanımız, bakan olmasaydı hangi davalarda yargılanacaktı? tayyip beyin i.b.b. deykene yaptığı yolsuzluklara ne diceksiniz?
Evet gerçekçi olup somut konuşalım dostum. Madem girdik bu tartışmaya, dökelim anasını satim..
Medya gazı olarak değerlendirdiğin maddeleri yaz da somut olsun. Bende öylemi değilmi değerlendireyim..
Unakıtan Maliye bakanı olduktan sonra Bütçe inanması zor ama 2 senedir denk gelmekle berarber fazla veriyor. Tayyip İBB başkanı olmadan önceki İstanbul ile Ondan sonraki istanbul arasındaki farklar arasındaki uçurumu göz ardı etmemek lazım. İBB başkanı iken yolsuzluk ile ilgili bütün davaları düştü.

Birde ikamesini gösterin. Şu adamlar iktidara gelirse daha iyi olur dediğiniz. Geçmişi parlak bir parti isim verin. Sadece eleştirmek kolay ya ikamesi ?
"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"

’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.
Paul Valéry
#40
Gönderim zamanı 02.01.2006 - 19:58
Benzer Konular
Konu | Forum | Konuyu Açan | İstatistikler | Son Mesaj Bilgisi | |
---|---|---|---|---|---|
En Seviyesiz Akp'li Kim? |
Siyaset | ebarah |
|
![]()
|
|
Akp'nin Kapatılması İçin Yargıtay'a Başvurdu![]() |
Siyaset | dokuzharf |
|
![]()
|
|
AkpLi Yönetici Öyle Bir Şey Için Dua Etti Ki |
Siyaset | Can Ka No Rey |
|
![]()
|
|
Erdoğan İstifa Etsin, Oyum Akp'ye!.. |
Siyaset | _RomantizmA_ |
|
![]()
|
|
AKP de Ordu da Benden Rahatsızdı |
Güncel | dokuzharf |
|
![]()
|
1 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli