Çekilen onca dizi var. Bu diziler arasında toplumu bilinçlendirici mesajlar verildiğini pek sanmıyorum. Dizi yapımcılarına sorulduğunda " Biz dizi yaparken toplumu bilinçlendirmek istiyoruz , ve bu yüzden uçtaki konuları ele alıyoruz " deselerde tek istedikleri şey çektikleri dizinin reyting sıralamasında üst sıralarda yer alması ve daha fazla para kazanması.
Dizi yapımcıları , yönetmenler bir kaç diziden sonra artık birşeyin farkına vardılar. Ayrılık.. Ayrılık çok prim yapıyor. İzlettiriyor kendisini. Ve töre , geleneklerimiz örf adetlerimiz. Bu uç noktalar toplum için değişmez şeylerdir. Örf ve adetlerinden taviz vermeyen bir toplum Türk toplumu. Dizi senaristleri , yönetmenleri , yapımcıları bunu bildiklerinden bu senaryolarla çıkmak istiyorlar seyircinin karşısına. Seyirci bağlanmış televizyona. İzlemeye mahkum. Dizide ağa bir kıza tecavüz etmiş ve sonra oğluyla evlendirmiş olsa bile buna tepkisini o an küfrederek versede bu ileriye gitmiyor. Veyahut 150,000 dolar teklif eden bir adamı konuşuyoruz , haftalarca adamın şerefsizliğinden bahsediyoruz. Nasıl olur da 150,000 dolar teklif eder , bu bize ters , ananelerimize ters desekte dizinin ilerleyen bölümlerinde onca parayı teklif ettiği kişiye evlenme teklif edincede afferim çocuğa delikanlıymış diyoruz.
Televizyon dizileri sözde insanlara keyf vermesi , sürükleyici olması gerekirken sinir etmekten başka hiçbirşey yapmıyor. Bunu derken , buınun bilincindeyken bile o dizilerden vazgeçemiyoruz. Salı gelse de izlesek Binbir geceyi , cuma olsa da ıhlamurlar altında başlasa diyoruz.
Bilinçli toplum , bilinçli seyirci. Bizdeki eksiklik bu. Bilinçli değiliz. Kaptırıyoruz kendimizi dizilere. Seyrettiğimizin dizi olduğunu kavrayamıyoruz ne yazıkki.
Sözde bizleri keyflendirmesi gereken diziler bir bakıyoruz öyle kötü olaylara gebe olmuş ki. ( Bknz: Kurtlar Vadisi )
Velhasıl kelam , bahsi geçen diziler ne yazıkki devam edecek ve bizleri derinden etkileyecek. Bilgilendirmek bir yana daha da sinir edeceği aşikar