bu konuya 82 yanıt verildi

[WaLe]

İSTİFAYI DÜŞÜNMÜYOR

Öymen İNTERNETHABER'in, "Kılıçdaroğlu'nun çağrısı için ne diyorsunuz?" sorusuna çok net yanıt verdi:

"Sayın Kılıçdaroğlu görevinin gereğini yapsın" dedi. Ben de görevimin gereğini yapıyorum. Atatürk'e sahip çıkıyorum."

Öymen bu süreçte Sayın Baykal'la bir görüşme yapıp yapmadıklarıyla ilgili soruya ise, "Biz sık sık tabi görüşüyoruz. Bir istifa isteme söz konusu değil. Böyle bir şeyi de beklemiyorum" yanıtı verdi.

Öymen'in son sözü ise bir istifanın söz konusu olmayacağını ortaya koydu. Öymen kendinden çok emin bir şekilde, "CHP'de hiç kimse Atatürk'e sahip çıktı diye istifaya davet edilmez" dedi.

internethaber

[antiqa]

en çok kılıçdaroğlu alkışlamış.

http://www.hurriyet....418.asp?gid=229

[WaLe]

Haşmet BABAOÐLU durumu çok iyi ifade etmiş ve sonuca erdirmiş.

Tuncelililer Onur Öymen'in Hitler bıyıklı fotoğraflarını sokaklara astılar...
CHP'nin çok güçlü olduğu İzmir'de bile protesto için sokağa döküldü Aleviler.
Dün oturmuş bunları konuşuyoruz.
Aramızdaki ortayaşlı hanımefendi "Hitler benzetmesi ağır kaçıyor" dedi!
"Neden?" diye sorduk.
Cevap nasıl gelsin, beğenirsiniz!
"Bütün ömrü yüksek kültürlü ortamlarda geçen, çok iyi eğitimli birinden Hitler mi çıkarmış! Hitler kompleksli onbaşının tekiydi!"
Gülümsedik ama şaşırmadık tabii!
Aristokrasisi olmayan, burjuvazisi devlet rantıyla yaratılmış bir ülkenin elitizmi böyle oluyordu işte!
Öyle ya...
Kapıcısına potansiyel Hitler gözüyle bakan ama kendi zalimliğini "Tanrısal hak" sayan iyi eğitimli beyleri, hanımları az mı görmüştük!

.....

Uzun sözün kısası..
Yüksek kültür ortamı faşistliğin panzehiri falan değildir.
Kibir var mı sende, kibir?
Ayrımcı mısın? Kudretten büyüleniyor musun?
Nefret duygusu yakana yapışmış bırakmıyor mu?
Vicdanını politik duruşuna kurban etmeyi alışkanlık haline mi getirdin?
O zaman...
Al kültürünü, bilgini, görgünü...
Sokuştur bir tarafa...
Gözümüz görmesin!

Haşmet BABAOÐLU/Sabah

Tamamı için
http://www.sabah.com...ltur_neye_yarar

Bu mesaj WaLe tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 16.11.2009 - 16:18

[ebarah]

Öymen'nin konuşmasını alkışlayanlar arasında Kılıçdaroğlu da vardı.


İlkeler ile,parti içi baskıyı karıştırmamak gerekiyor.Baskının ürünü bir açıklama.

[WaLe]

CHP liler ve KILIÇDAROÐLU fena yakalanmış..

Bal gibim alkışlamışlar işte.

40_20091110_190300
Yükleyen malvidi. - Dünyadan haber videoları

[milas]

alışıklar ya her parti kendi adamlarını şartsız şurtsuz alkışlar, tik(hem tik, hem otomatik) olmuşlar, ondan alkışlamıştır kılıçdaroğlu da erkekliğede mok sürdürmemeye çalışıyor.

Bu mesaj milas tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 17.11.2009 - 19:41

[ebarah]

Gereğini yap filan...
Yılmaz ÖZDİL


Kemal Kılıçdaroğlu diyor ki:

“Onur Öymen istifa etsin.”


*

Onur Öymen yetmez.

*

Mustafa Kemal istifa etsin.

İsmet İnönü istifa etsin.

Celal Bayar istifa etsin.

Şükrü Saracoğlu istifa etsin.

Refik Saydam istifa etsin.

Sabiha Gökçen istifa etsin.

Adnan Menderes istifa etsin.

*

Çünkü...

İsyancıyla müzakere yerine mücadele eden Cumhurbaşkanı, Mustafa Kemal... İsyanı bastıran Başbakan, İsmet İnönü. İsyanı bastırmak için düzenlenen harekâtın parasını veren, Ekonomiden Sorumlu Bakan, Celal Bayar. İsyancıları asan Başbakan kim? Milli mücadelenin efsane “Galip Hoca”sı, Celal Bayar. Babası müftüdür. İsyancıları asan Adalet Bakanı, Şükrü Saracoğlu. İsyancıların vurduğu gazileri tedavi eden, Sağlık Bakanı, Refik Saydam. Sabiha Gökçen, Türkiye’nin ilk kadın pilotudur ama, “dünyanın ilk kadın savaş pilotu”dur... Kore’de mi savaştı Sabiha Gökçen? İsyancıları bastırırken savaştığı için aldı, o “dünyanın ilk” unvanını... Adnan Menderes desen, “İsyanı bastıralım” diyen CHP milletvekili o sırada.

*

Onur Öymen?

Henüz doğmamış.

*

DTP ve PKK, o gün oralarda yaşananlar için “soykırım” diyor. Bunun için Brüksel’de, Avrupa Parlamentosu’nda konferans düzenlediler. Eğer, Onur Öymen’in söylediklerinden ötürü istifa etmesi gerekiyorsa... Türkiye Cumhuriyeti “Dersim soykırımı”nı niye tanımıyor?

*

Soykırımsa o...

Yapsana gereğini.

*

Onur Öymen, büyükelçilik görevlerinin yanı sıra, Dışişleri Müsteşarlığı yaptı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ve tezlerini temsil etti... Onur Öymen, soykırım avukatıysa eğer, Türkiye Cumhuriyeti bundan böyle, Ermeni meselesinde hangi yüzle savunma yapacak?

*

Onur Öymen’in istifa etmesi gerekiyorsa, neden seçim meydanlarına Adnan Menderes’le fotomontajlı fotoğraflarını yerleştirip, “Biz O’nun devamıyız” diye oy istiyor, dini bütün siyasetçilerimiz?

*

Onur Öymen’i yerden yere vuran, tarih otoritesi kılıklı gazeteci arkadaşlar, isterlerse tarihi baştan kaleme alsınlar...
O kalemi kıran kişinin, Celal Bayar olduğu gerçeği değişir mi?

*

Onur Öymen’in istifa etmesi gerekiyorsa, neden, isyancıları asan Adalet Bakanı Şükrü Saracoğlu’nun adını taşıyan statta maç izlemeye gidiyor devlet büyüklerimiz?
Neden domuz gribi mi olduk acaba diye tahlile gidiyoruz Refik Saydam’a? Neden Sabiha Gökçen’in adını havalimanına verip, açılış törenine bizzat kendileri
gidiyor hükümet üyelerimiz?

*

Bu isimler fani, emir kulu...
Asıl soykırımcı CHP zihniyetiyse eğer,
Kemal Kılıçdaroğlu AKP’li mi?

*

Doğruları konuşmak için, en az iki kişi gerekir; biri doğru söyleyen, biri doğru anlayan... Lafı, kıçından anlamamak lazım.

*

Eğer Onur Öymen kadar hümanist, beyefendi, kibar, karıncayı incitmez bir diplomatın, eli kanlı katil, ırkçı ve Alevi soykırımcısı olduğuna inanılıyorsa, konuşacak laf kalmamıştır bu ülkede.

[shy]

Ne dersim mi felan.Chp akp den bir iki ismi istifa ettirmişti ona karşılık onlarda chp den birini istifa ettirmek istiyorlar.Chp de istifa ederse yenilmiş sayılacağından direniyor.Yoksa her iki partininde dersim nedir ne olmuştur onunla ilgilendiğini sanmıyorum.

[WaLe]

Sevgili ebarah'a bu yazıya katılıyormusun ?

[ebarah]

Sevgili Wale,

Önce konuyu sadeleştirmeye çabalayayım.Öymen,AKP'nin açlım konusunda takındığı müzakereci durumu eleştirmiş.Müzakere değil,mücadele edilmeli yani,terörle mücadelede silahlı mücadele devam etmeli demiş.Bu söylemini,Kurtuluş Savaşı'ndan girip,Dersim'den çıkarak,bu savaşlarda müzakere yapılmadı,görüşme yapılmadı,silahlı mücadele yapıldı ve kazanıldı diyerek desteklemek istedi.

Tunceli halkı da,bu sözü kendi üstlerine alındılar.Alınmalarındaki sebep,Öymen'nin,kendi yörelerindeki karışıklığın bastırılmasında uygulanan silahlı mücadeleyi öven,haklı bulan,destekleyen sözleri idi.

Aslında,Öymen'e kızılırken,tarihte kalmış bir olaydaki siyasi tutum da eleştirilmiyor değil.Zaten,gündem Öymen'den çok,Öymen'nin dile getirdiği Dersim olaylarının incelenmesine doğru kaymakta.Bizlere öğretilen resmi tarihteki safsatalar düşünüldüğünde olması gereken de bu.


Özdil bu yazısında biraz kurnazlığa kaçmış diyebilirim.Özdil'in mantığından yola çıkarsak,Adem ile Havvaya kadar gidebiliriz.En nihayetinde,tanrım bu dünyayı neden yarattında tıkanır kalırız.Öymen suçluysa,Öymen'nin dile getirdiği olaylara karışan,olaylarda karar alan,inisiyatif kullananların hepsi de suçludur,onları da yargılayın o zaman demek,bana saçma geliyor,elle tutulur gelmiyor.

[WaLe]

Bende böyle düşündüğünü, düşünmüştüm.

Ben böyle bir yazı kaleme alacak olup AKP ye çakmak istesem,Bunu Atatürk üzerinden değil çok sevdikleri Osmanlı ve Yavuz Sultan Selim, Çaldıran, Şah İsmail paralelinde Osmanlının alevi politikasına getirir sunilik ile vururdum. : )

Bu mesaj WaLe tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 18.11.2009 - 16:46

[waranko]

Konuyu maksadının dışına taşımayın.

Önemli olan orada ne vurgulanmak istenmektedir. Asıl üzrinde durulması gereken budur.

Bu mesaj waranko tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 18.11.2009 - 16:50

[WaLe]

waranko kafanı kaldırırsan zaten o makale üzerine konuştuğumuzu görürsün.. olmuyo ama : )

Maden öyle sanada sorayarım sevgili waranko.

Katılıyormusun Yılmaz ÖZDİL' in makalesine, imza atarmısın ?

Bu mesaj WaLe tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 18.11.2009 - 16:45

[Can Ka No Rey]

flaş flaş flaş... şok şok şok...

DTP, Tunceli adının Dersim olarak değiştirilmesi için teklif hazırlamış. Bu teklife AKP'nin yanı sıra CHP'de destek verecekmiş. İlgili haberi ekleyeceğim birazdan. Bizden ayrılmayın.

İşte haber:

Tunceli Dersim oluyor

DTP kanun teklifi hazırlıyor, AK Parti destekliyor Muharrem Sarıkaya yazdı...

Muharrem Sarıkaya - Habertürk

[antiqa]

Asıl soykırımcı CHP zihniyetiyse eğer,
Kemal Kılıçdaroğlu AKP?li mi?

yazarın yazısının burası aslında kendi yazısını tekzip ediyor be abi.
kemal kılıçdaroğlu kendi partidaşını istifaya davet edebiliyorsa o zaman niye adnan menderestir, refik saydamdır, herkesi herkesi bu işin içine katmaya çalışıyor bu yazar?.
kemal kılıçdaroğlu farklı düşünüyor da o zamanki chp'nin elemanları farklı düşünüyor olamaz mı?


işin özü onur öymen resmen s*çtı. birden bire de herkes alevi dostu oluverdi. shy'nin dediği gibi de yenilmiş sayılmak da istemiyor kimse.
ve lakin bu b*ku temizlemek de anca bu kadar oluyor.

[atlantisli]

-Meseleye herkes duygusal ya da tarafı olduğu siyasi pencereden bakıyor.İlk olarak Onur Öymen'in "Atatürk müzakere etti mi" sorusuna gelelim.Herkes edilmedi kanaatinde sanki.Bu nasıl bir saçmalık anlamadım.Tabiki edildi.Hatta isyancı başı Rızayla bile görüşüldü.Bu müzakereler sonucunda o bölgedeki birçok alevi aşireti silahlarını Hükümetin geniş yetkilerle donattığı Alpdoğan Paşaya teslim ettiler ve bu bölgelere askeri operasyon düzenlenmedi.(Bu devletin orada bir soykırım veya katliam niyetinin olmadığının delillerindendir)
-Bölgede müzakere süreciyle birlikte istihbarat çalışmaları yürütüldü,Rızanın akrabalarına kadar sızıldı ve ona olan destekleri kesildi,silahların bırakılması konusunda devlet lehinde propaganda yapmaları sağlandı.Ayrıca bu çalışmalarda bölgede faaliyet gösteren İngliz ve dış servis ajanlarının tespit edilmesi de önemlidir.Devlet müzakere yanında İstihbarat çalışmalarıyla da ayaklanacağı kesin olan Rıza'nın gücünü oldukça zayıflatmıştır.
-Bölgedeki aşiretlerin en önemli sorunu birbirlerini öldürmeleri ve soygunculuktur.Çünkü bölge gerçekten fakir bir durumdadır.Çoğu aşiret ağası bile yoksulluk içindedir.Bu da eşkiyalık ve soygunculuğa tavan yaptırmış böylece kimi savunma kimi de saldırma ve gasp amaçlı olmak üzere herkes zaten çok öncesinden silahlanmıştır.
-Atatürk'ün buradaki sorunları daha alevlenmeden "bölgenin sanayileştirme refah düzeyini artırma yoluyla medenileştirme" projesine bazı kurmay ve devlet adamlarının çalışma yapıp "bunun kesinlikle mümkünatı yoktur" diye raporlar düzmeleri işin en acı tarafıdır.Zaten İsmet tayfası Atatürk'ün ölümünden sonra ona atfen "sınırda olsa bir şişe rakıya verirdim" demeleri de düşündürücüdür.Daha düşündürücü olan çok şey var...
-O zamanki kamuoyu...Birileri harekat öncesinde ve sırasında gazetelerden dergilerden basın ve yaygara yoluyla toplumu ve devlet adamlarını resmen gazlıyor.Gazete başlıklarına bakarsanız açıkça görülür...
-Rıza "general" ünvanıyla İngilizlere daha önceden planlanan ve harekatta avrupaya kaçan bir adamıyla(!) yardım ve batı kamuoyunda seslerinin duyurulmasını isteyen bir mektup gönderiyor...
-İsyancıların büyük ihtimal planlı olarak düğmeye basıp meşhur köprüyü yakması ve müfrezelere saldırması sonucu askeri harekat başlıyor,hava ve kara baskınlarıyla isyancılar öldürülüyor.İsyancı köyleri talimatla yakılıyor,içlerinde kadın ve siviller de olmak üzere birçok yerde köylüler kurşuna diziliyor.Rıza geri çekiliyor kış bastırıyor falan filan sonra bir rivayete göre teslim oluyor bir rivayete göre barış vaadiyle şehre indirilip yakalanıyor...
-Şimdi bu süreçle içinde bulunduğumuz demokratik açılım süreci arasında benzer bir çok yön görmüşsünüzdür.Şimdi Onur Öymen gibi dışişleri bürokrasisini bilen bir adam tam da bu süreçte adi bir konuşma olmayıp meclis kürsüsünde
önceden hazırlanıp tüm Türkiye'nin kitlendiği bir oturumda sözü dönüp dolaştırıp Dersim'e hem de överek getirir???
Sözündeki vurgulara bakarsanız hem Atatürk'e hem partisine hem tabanına zarar veriyor.Peki hemen Dersim olaylarına dönelim ve batının meseleye yaklaşımına bakalım.O zamanki İngiliz büyükelçiği ve Avrupalı devlet adamları olayı "alevi" veya "Dersim" değil "KÜRT" isyanı olark geçiyor.Yani;
Şu an Dersim katliamının meclisten geçmesi demek yarın Avrupa parlementolarında "Kürt" soykırımının kabul edilmesi demek.Çünkü dersim denilince herkesin diline doladığı "alevi" ve "dersim" kelimelerinin karşılığı Avrupada,Orhan Pamuk'a da ilan ettirilen "kürt soykırımı"'dır ve sonuçları yanında ermeni soykırımının kabulu milli menfeat sayılır.Zaten de Dersim önergesini de veren avrupanın koynundaki DTP.AKP de hem riske girip hem de oyu DTP ye kaptıracak göz var mı.Bugün başbakan "chp'nin iç meselesidir" deyip tahrikçi bir söylemde bulunmadı.Onlar da biliyor sürecin hassasiyetini ve meselenin kesinlikle şehrin adının değiştirilmekle kalıp meclisten geçecek metinlere katliam özür falan gibi kelimelerin imasının bile girmemesi gerektiğini.MHP konuda sessizliğini korumalı,batı ve anadolu alevilerinin süreçte kuvvetle dahli sağlanıp katliam soykırım gibi imaların resmi müzakere metinlerine bile girmesi engellenmeli.Ya bu millet CHP den ya da CHP kral İsmet zihniyetinden bir an önce kurtarılmalı)Haklı Dersim harekatını proveke edip haksız duruma düşüren bunlar; Atatürk'ün medenileştirme kalkındırma projesine "mümkün değil" diye rapor düzen bunlar.Tutup tam da bu hassas süreçte kasıtlı yapar gibi teraziye top güllesi koyup diğer vekili Tunç eline yollayıp fitilini ateşleyen bunlar.Bence Deniz Baykal gülleyi öymenle kılıçdaroğlunun eline verip Avrupaya yollasın diycem ama devletin de işine gelen istifa etmemesi;meselenin unutturulması.Allahım CHP ye ne olur parti içi demokrasi falan lütfetme,anayasa mahkemesi kapılarında sürüm sürüm süründür,devleti ebed müddet, Türk'ün selameti için Allah'ım

[antiqa]

Ahmet hakan'ın yazısı.

Hadi daha açık konuşalım

MEMLEKETİN herhangi bir köşesinde bir “isyan”, bir “kalkışma”, bir “dağa çıkma” vakası zuhur ederse...

Devlet o “isyan”ı, o “kalkışma”yı bastırır...


Buraya kadar anlaştık mı?
Ama durun bir dakika!
Devlet, “isyan”ı ya da “kalkışma”yı bastırırken, isyan bölgesinde yaşayan herkesi, çoluk çocuk demeden katletmez.
Mağaralara sığınmış zavallı insanları fare gibi zehirlemez.
Yediden yetmişe herkesi kesmez...
Munzur Çayı’nın kan akmasına yol açmaz.
İsyan çıkan bölgeyi havadan bombalayarak haritadan silmeye kalkışmaz.
Kısacası devlet canilik yapmaz.
Hata hatadır... Zulüm zulümdür...
Cinayet cinayettir... Ayıp ayıptır...
Ve hiç kimse ama hiç kimse hatadan münezzeh değildir...
Bir milletin yok oluş anında ortaya çıkan büyük bir “kahraman” da hata yapar.
Celal Bayar da yapar... Saraçoğlu da yapar... Menderes de yapar...
Onların yaptıkları hataları yorumlarken...
“Sene 1937 idi... O dönemde en medeni ülkelerde bile isyanlar böyle bastırılır idi...” dersin...
“Konjonktür” dersin...
O dönemde başka ülkelerde yapılan katliamları sayar dökersin...
“Geçmişi bırakalım / İleriye bakalım” dersin...
Dersin oğlu dersin...
Ama 2009 yılında...
“Ne de güzel bastırılmıştı isyan... Ne de güzel başka çare aranmadan fare gibi zehirleme yapılıyordu” diyemezsin.

Dersen, sonuçlarına katlanırsın.

* * *

2009 yılındayız...
Türkiye’nin en “tahsilli”, en “karıncaezmez”, en “janti”, en “centilmen”, en “kadınları dansa kaldırma konusunda üstat”, en “diplomat”, en “dil bilen”, en “kibar”, en “uygar” adamlarından biri...
Milletin Meclisi’nde...
“Bir isyan nasıl bastırılır?” konusunun tartışıldığı bir oturumda...
İnsanların yediden yetmişe fare gibi zehirlendiği bir katliamı örnek gösterirse...
Dünyanın her medeni ülkesinde...
O adamı tefe koyarlar...
İnsan içine çıkamaz hale getirirler...
Adama Hitler bıyığını da layık görürler, Mussolini çizmesi de giydirirler...
En hafifinden “gereğini yap arkadaş” derler...

* * *

Ama merak buyurmayınız efendiler...
O “medeni diplomat”, bizim memleketimizde ne yalnız kalır, ne de sahipsiz...
“Genel Başkan” çeker yanına “medeni diplomat”ı, verir fotoğrafı ve herkes mesajı alır...
Bir iki Alevi örgütü bir süre daha devam ettirir tepkiyi...
Sonra da olay, milletimizin meşhur “unutkan hafızası”na tevdi edilir.
Seçime kadar da hatırlayan kalmaz. Yani endişeye mahal yoktur efendiler...
Onur’a bir şey olmaz...
Olan yine Dersimli’nin incitilmeye alışkın onuruna olur vesselam...

http://www.hurriyet....8...=131&gid=61

[BucuK]

bence chp her zamanki gibi bu konuda da atatürk düşmanlığını körüklüyor, sonra ülkede sadece kendileri sahip çıkıyor görünecekler.
o dönemin şartlarına göre normal bi olay, yapılmalıydı da ama bu günkü durumla kıyaslanması ve kurtulmak için atatürk yanlış mı yaptı denilmesi çok yanlış .
bir tarihi olayı anlayabilmek için öncelikle olayı hazırlayan koşulları iyice anlamak gerekir; ki bu adamlar(lafın gelişi) bu günü dahi yorumlamaktan acizken onlardan bunu beklemek de yanlış olur sanırım.


bir de herkesin gözünden kaçan, özellikle de "sözde laik" çevrede deriiin bir suskunluğa sebep olan bir olay var ki akıllara zarar... olaylar ve söylenilenler hasebiyle bir dini dernek başkanı çıkıp bir siyayi partiyi tehdit edebiliyor ve birşeyler dayatmaya çalışabiliyor. bu laiklikle ne kadar bağdaşıyor sizce?

müslüman bir otoritenin siyasi bir konudaki yorumları üzerine gidildiği kadar neden alevi derneklerinin açıklamaları üzerine gidilmiyor acaba?

[TgK]

Ben Yılmaz ÖZDİL'in o yazısının her harfine, hatta yakalandığı gripten dolayı o yazıyı yazarken burnundan akan sümüğüne bile katılıyorum, imzamı atarım. DTP'nin ve PKK'nin tezlerini savunuyorsunuz, halt ediyorsunuz AKPliler...

Siyasîler oy uğruna bu isyanın bastırılmasının haklı gerekçelerini halka söyleyemiyor. O zaman burada iş TSK'nindir. TSK, isyan ve haklı olarak bastırılması konusunda milleti aydınlatmalıdır. Dersim İsyanı, bölücü bir harekettir, Seyit Rıza'yla müzakere edilmiş ancak Seyit Rıza bir yerlerden yardım geleceğinden umudunu kesmediği için isyanı bitirmemiştir. İsyanın çıkış nedeni devletin bölgeye yaptığı yatırımlardır. Bu yatırımlar Demenan, Haydaran ve Yusufhan aşiretlerinin bölgedeki itibarını sarsacağı ve devlete bağlılık artacağı için ağalar isyan çıkarmıştır. Her şartta ağalarının arkasından giden cahil halk da isyana katılmıştır. İsyan sırasında yaptığı yanlışı anlayan Seyit Rıza'nın oğlu Hüseyin bile babasından ayrılıp teslim olmuştur. İsyan 21 Mart 1937'de başlamıştır. 10 Eylül'e kadar sürmüştür. Haziran'dan sonra Seyit Rıza'nın tek dayanağı beklediği İngiliz yardımları olmuştur. İngilizlerin ve hatta Avrupalıların Bulgarlara, Yunanlara, Sırplara yaptığı gibi Kürtlere de yardım edeceğini sanmıştır. Ancak beklediği olmamış, Kürtler devleti "nah" almıştır. Seyit Rıza, isyan bastırıldıktan sonra iki gün daha saklanmış, sonra iki kişilik maiyetiyle silahsız olarak teslim olmuştur.(12 Eylül 1937)

İsyanda 58 kişi yakalanmış, bunlar Elazığ'da Ekim'den Kasım 15'e kadar yargılanmıştır. 11'i idam cezasına, 33'ü ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmış, 14'ü beraat etmiştir. İdam cezasına çarptırılanların 4'ü çok yaşlı olduğu için cezaları 30'ar yıla indirilmiştir. Kalan 7'sinin cezası aynı gün infaz edilmiştir. TSK bu gerçekleri halkın gözünün içine sokmalıdır. Sokmazsa, ATATÜRK de, ÖYMEN de, TSK de haklı olduğu halde haksız duruma düşer. Dersim İsyanı, haklı nedenlerle, hem de çok iyi şekilde bastırılmıştır. Ve her Türk evladı, bu isyanın bastırılma şeklinden gurur duymalıdır.

Dersim'de yaşananlar ne soykırımdır ne de katliamdır. Yaşananlar, TÜRK'E KEFEN BİÇENİN ÖLÜMÜNÜN KORKUNÇ OLDUÐU GERÇEÐİNİN icraate dökülmüş halidir.

[atlantisli]

TqK silahsız insanların kadınların çocukların öldürülmesi hiçbir nedenle açıklanamaz.Biz atalarımızın güçsüz de olsa mazlumun yanında zalimin karşısında durmasıyla gururlanırız.İsyan yukarda da anlattığım gibi iyi şekilde bastırılmıştır.Ordunun isyan çıktı diye direk dalıp herkesi öldürdüğü yalandır.Uzun bir süreç yaşanmıştır ve müzakere de istihbarat yöntemleri de kullanılmış en son askeri harekat düzenlenmiştir.Kaldı ki adamların isteği özerklik;yani tam manasıyla bir isyan...Ama bazı köylerin yakılıp,sivillerin kurşuna dizilmesi gerekmiyordu.TSK demişsin;bazı mehmetçiğin gördüğü manzara karşısında delirdiğini mi açıklayacak.Diğer genel kurmay kayıtları zaten biliniyor ki o yüzden askeri harekatın haklı sebepleri ayrıntılarıyla biliniyor.Ama aşırı güç kullanıldığı gün gibi aşikar.Böyle marjinal söylemler bir Türk gencine yakışmaz;atalarımız böyle değildi yani.Ama ABD askerlerine,siyonistlere,İngiliz sömürgecilerine özeniyorsanız o başka.Ben onların sonlarını hiç iyi görmüyorum...