bu konuya 148 yanıt verildi

[Serra]

ateşler içerisindeydim...yaşıyor muydun diye sorarsan eğer cevabım nötr olur sevgili bloğum... yaayıp yaşamadığımı gerçekten bilmiyordum. tuvaletteki naaralarımı duymuş olucaklar ki komşularım yetişti gözlerimi kapamadan... şişe şişe serumlar...iğneler....şırıngalar....narkozzz...

tattım hepsinin tadını...

aslında arada bi hatırlamak iyi oluyor ölümü...

ölüm hiç unutturmuyor aslında kendini...

bazen düşünüyorum

acaba yarın faklı bi gün mü diye...

köklü değişiklikler olmasa da...

farkını farkettiricek bi gün mü olucak diye...

sanırım halen narkoz etkisindeyim sevgili dostum.. bak söz vermiştim oysa ki kendime... yarın hakkında soru sormıycaktım...kendimele uğraşmıycaktım...

yine tutamadım kendimi...

"yaşamak istiyorum aslında..."

[Bulutsuzluk]

"yaşamak istiyorum aslında..."

Söz geçiremedin değil mi kendine,yine yaşamak ağır bastı.

Mutlaka biri anlayacaktır bizi. Mutlaka, mutlak ağırlık gelecektir ölümün pençesinde.

[Serra]

ateşlerle uyandım...
sağıma döndüm baktım..saat çoktan geçmiş 6.50 i...dedim biraz daha uyu sen... ve yine rüyalarımla başbaşa kaldım...

mutluydum aslında. çok geç kalmadım ben gülümsemek için...varlığım bile mutlu ediyor ki beni bu önemli bir değişiklik...

yaşıyorum...nefes alıyorum yeniden...

göz kapaklarım eskisinin aksine yukarı çekiyor sanki...

uykunun esiri değilim..

güne erken başlıyorum...

duamı ediyorum...

huzurum var...



mutluyum...

Bu mesaj Serra tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 15.10.2006 - 20:37

[Serra]

ve yine burdayım...

bilmiyorum ne kadar hoşunuza gidecek ama kolay kolay kurtulamayacaksınız benden malesef...

geçen süre içerisinde bi kaç porsyon ekmek arası melankoliyi mideme indirdim ve yine geldim..

neden geldim..?

gitmek için daha çok erkenmiş arkadaşlar...

daha çok büyümem lazımmış...

daha kemiklerim yeterince gelişmemiş..

daha belim bükülmemiş...

ve evet...

daha aşık olucakmışım yeniden...

[dokuzharf]

güne erken başlıyorum...

duamı ediyorum...

huzurum var...

aşığım...

mutluyum...

Beni anlatmış.

[Serra]

öyle savunmasız öyle canii hissediorum ki kendimi anlatamam sana... ne zaman geçicek bu sürgünlük hissi onu kestiremiorum ama gündüzlerimi başka gecelerimi başka bi yerde geçirmekten bıktım usandım ben artık...kendim olmak kendimle başbaşa kalmak kendimle ölüme kadar vakit geçirmek istiyorum...bunu yalnızlığımla başbaşayken yapamıyorum. ama ben bulmak istiyorum artık. kaybettiklerimi...aslında hiç sahip olamadıklarımı....kaybetmek zorunda kaldıklarımı...içinde kaybolduklarımı....

zaman...

sadece biraz zaman...

geçicek....

her şey geçicek....

biticek bu sürgün hayatı....

[Serra]

aynı bedende benden başka bir ben daha...ne zaman tamam bu sfer oldu desem çıkıverdi bi yerimden bozdu bütün düzelttiklerimi...
yalnızlığım kalabalığım olmuş sanki...
caddeler bomboş..
eskiden keyif veren herşey buharlaşıp uçmuş sanki...
ne sigaranın eski tadı var ne de içkinin...
ne yoksun ya..
ondan belki de...
gidişin...
ne kadar bulanık kalmış zihnimde...
hatırladıkça sulandıran gözlerimi...

[BAKIMSIZ DEVE]

tebrikler güzel arkadaşım.. güzel düşünmüş, güzel görmüş, güzel hissetmiş ve güzel ifade etmiş o temiz yüreğiniz o fırtınaları okudukça okudukça dedim ki "ölüm bir damla kadehin içinde kadehimizi şöyle hafifçe sallıyoruz kendi ekseni etrafında ve bir yudum alıyoruz içinden ne olduğunu bilmeden bu herşey olabilir, mutluluk, sevgi, aşk, ölüm,...."

Tebrikler arkadaşım aynı zamanda teşekkürler bu güzel yazılar için tekrar.. teşekkürler, tebrikler, teşekkürler,.... Sevgi ve mutlulukla ama yaşam dolu kalman dileğiyle. yüreğine sağlık sağlıcakla kal.

[Serra]

teşekkürler...

[Serra]

istemem doğmasın güneşim penceremden içeri..yeni bi gün hiç gelmesin takvimime..
gerekiyorsa acı çekmek mutlu olmak için (devrik bi cümle bu) razıyım hepsine..aşık olayım yeterki...
özgürlüğüm kokuyor herşey...bu kadar özgür olmak?
yeter dedim...
bitsin..
dünya bitsin..
kopsun kıyametler..
inkar ettim çoğu zaman..
yoksun..olsan mutlu olurdum diye...
varsın ama...
mutluyum çünkü...

[Serra]

Gece çöker üzerime, hüznüm yanı başımda, sen çekersin sigarandan bir duman, ben unuttuklarımın esrarında.
Yaşamak istemediklerim dökülür dilimden, dile geldiğinde endişelerim mi azalacak?
İnandırıcı mı olacağım kendime?
İçimden yalvarırken, ağzımdan çıkanlara kapanan kulaklarım;
istemeye, istemeye önce dil mi kabullenir yoksa ağzımdan çıkınca daha mı çabuk kabulleneceğim?
.
.
.
Duruşum kilitlendi yoksunluğuma,
...
dargınım dudaklarıma

[Serra]

Mutsuzluğumun faturasını kestim,ama tahsil edemedim hayattan.
Siparişlerimi hazırladım, ama getirmedi hayat; elimde kalmadı artık üretilmiyor dedi.
Uzun bir yolculuğa çıktım,aradıklarımı bulmak için;aradığın ne dediler;tarif edemedim ki. Bu kelimeler bulunamadı daha dediler,öyle bir yoldayım ki ne belirli ne belirsiz,ne sonu var ne başı,kaldım kendimle; kendi sahilimin kıyısında; Kitaro çalıyor uzaklardan,kendi kıyımda kendi Kitaro'mu dinliyorum. Kim ne derse desin,iç isyanlarımı bastıramadım işte, maruz görün beni. Kapatıyorum kendimi; bir başka soluğa,bir başka bedene teslim ediyorum. Belki kendimle kaldığım bu yalnızlık; daha çok anlam kazanır kendi gözümde. Sığmadı işte ruhum bedenime. Tariflenemeyen isteklerimi,beklentilerimi cevaplayamıyorum,adını bile koyamadığım isteklerimi nasıl yerine getirebilirim?saçma sapanım yine ...

[Serra]

Seni beklerken;
Yüreğimden neler geldi geçti. Ruhuma,yüreğime sığdıramadığım,bir yerlere özenle sakladığım bütün duygularımı çıkarttım yerlerinden. Baktım baktım baktım...Zamanın ne önemi var kendimle ve ertelediklerimle beraberim. Doğruları ,yanlışları her şey karşımda. Hayatıma tanıklık etmiş bütün duygularım.
Kalbime,kafama,ruhuma sığdıramadığım levent,nerelerdesin şimdi. Seninle ilgili ertelediğim,sakladığım ,bakıp da görmediğim her şey odanın dört bir tarafında. Gün geçtikçe artan özlemini kopyaladığım kalbime yükledim.Özlüyorum işte deliler gibi,bağırmak istiyorum. Çoğaltıyorum seni sessizce kendi içimde.
Seni yaşatmak için neler yapabilirim; her gün düşünüyorum. Konuşmak konuşurken kendimi kaybetmek. Ama hala içimizde ,bütün hücrelerimizde yaşadığını dünyaya duyurmak istiyorum.
Canım sevgilim...

[BAKIMSIZ DEVE]

Düşüncene, yüreğine sağlık..Çağlasın şakısın şarkısını. Tebrikler arkadaşım. sağlıcakla kal.

[Serra]

gizlesem hiç fayda etmez..söylesem de daha beter....

sorulcak da bişi yok aslında..her defasında bu kadar yıpranmak kadar seviyor muyuz biz bizi.?

bu kadar mı farkedilmez batan gemiler..?

derinden bi nefes almak bu kadar mı yakar insanın içini..

rahatlatması gerekirken...

yalnızım çok...

bugünlerde hele hiç olmadığım kadar...

nedir benden beklediği diye sorduğumda kendime; alacağım cevabı biliyorum aslında ben de..

korkuyorum aslında cevap vermeye kendi kendime..

korkutuyorum bazen kjendimi öcü kılığına giriyorum

bööö diyip çıkıyorum sessizce..

"bööö...!"

[id]

iğrençsin Serra "bööö" diye bitirdin ya. Senden iğrencini tanımıyorum artık

[Bulutsuzluk]

"Bugün hiç doğmadı güneş ve bitti."

Bu gece uyku girmez gözüme!

[Serra]

"aşktır ölümden güzel olan
bak ve gör yaşam düşlerdedir"
bıktım düşlerde yaşamaktan artık. yakarışlardan,git gellerden. kararsızlıklarımdan bıktım artık.
ne zaman tamam bu sefer desem başka bir hataya başlangıcım oldu.
iki günlük mutluluğuma aylarca ağlamalarımsa bedel; istemem kalsın sadaka mutluluğunuz.
hiç düşlerimdeki gibi olmadın. olamadım..
güzel şeyler yazamıyorum senin hakkında farkındayım. acıttın çok içimi.. kanattın...
başlattığım yağmur sağnaklığından kaybetmedi hiçbişey.
yağsın.
içimdeki acıyı söndürücek belki...
neyse...
çok konu etmiycem artık seni...
geç oldu.. rahatsız etmiycem artık seni..

[Serra]

evinden çıktığımdan beri var içimde bu sancı.
sancı yer değiştiriyor... bi gün içtiğim kahvedeydin...ertesi gün gördüğüm bi çiftte. bu gün de bulaşıkları yıkarken geldin aklıma. hatırlarsın; ben yıkardım sen durulardın...ben yıkardım çünkü bizim katta doğal gaz yoktu. durularken ellerim üşümesin diye sen durulardın. demlikte ısıttığımız suyla da ben...
bu evde seni hatırlatıcak çok şey var. duvarlarım farklı artık belki; ama nedense her kapıdan sen çıkıcaksın sanki...
birazdan telefonum çalıcak sanki ve mesajı okuycam...gelirken kaç ekmek aliim diye sorucaksın..ben de alma bu akşam pizza yiyelim diycem...
boğuyor burası beni...gardrobmda bile parmaklarının izi var sanki. elbiselerime bile sinmiş kokun...sahi.? benim kokun tütüyor mu gömleğinde?
bu hayat çok sıkıcı. seninleyken ne kadar da renkliydi oysaki di mi? bissürü renkler uçuşurdu eleleken etrafımızda. biliyormusun? şimdi siyahtan beyazdan başka renk yok baktığımda...
sen şimdi kış olduğu halde hala dolaptan içiyordursun suyu. her akşam tost. sulu yemek yapmaya üşeniyordursun...belki yalnız içiyorsun...sarhoş bile olamıyorsun...biliyor musun? devirdiğim şişemde bile en ufak bir uyuşukluk hissetmiyorum ben şimdi...sen olsan "içmeyi öğreniyorsun işte" derdin..ama diil...neyse...
evden çıkarken anahtarlarını bıraktım komodinin üst çekmecesine. o hiç sevmediğim str8 parfümünün hemen solunda.
yokluğumu unutma tamam mı? varlığımı sevmedin; yokluğum bari yoldaş olsun sana...
unutmadan sölim..belki kızıcaksın ama...hergece saat 11 de özelden çaldırıp sesini dinliyen benim...

[BOOMBAY]

Yaniii... ne dicem biliyomusun..hiç yapmadım bişeydi. Bu ne yaa insanı alıp bır yerlere fırlatıp atıyosun...Ama harıkasın.Tbrk ler