İçerik değiştir



- - - - -

zilli


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 227 yanıt verildi

#141 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 30.12.2005 - 10:05

Gönderilen Resim

Gururla belirtmeliyim ki bu sefer duruma gecen seferkinden daha sogukkanli yaklastim. Kabaklari soydum, bu kisim zevkliydi. Yukardaki gibi oldular minik minik. (Yoksa tirtiklamak mi gerekiyordu? Ama nasil bir aletle?) Sonra icini bosaltmak gerekti. (Hepsini parcalayacagimi dusundugum icin fotografi bu an cektim) Yapamayacagima emindim ama olay heykeltraslikmis megerse, gayet basarili oldum. Sonra ic kismini hazirlamaya geldi sira: Pirinc kiyma ve sizin zaten bildiginiz diger seylerin karisimi. Dolma borularinin icini doldurdum, minik tencereye dizdim ve uzerini kaplayacak kadar su koydum...
...Peki neden o sular yarim saat sonra yine ayni seviyedeydi ? Bu yemek ne, kabak dolmasi corbasi mi? Neyse ki catalla yakalayabildiklerimizi yedik. Cok minik olduklari icin sanirim hayatimin rekorunu kirarak alti tane yedim. (Guzel mi? Tabii ki, leziz oldular leziz...)
1+1=1

#142 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 30.12.2005 - 17:25

O. ciddidir.
Ben, bazen.

bileklerimi,hayır,kesmedim.
1+1=1

#143 Gölge

Gölge

    ..Hayaletin Gölgesi..

  • Üyeler
  • 15435 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Bahçelievler

Gönderim zamanı 30.12.2005 - 18:29

Tepsi yi es gecmemek lazımmış bayada canlıymış..

smiley-sport036.gif  


#144 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 02.01.2006 - 11:59

Cumartesi, Aralık 31, 2005
Sevgili 2006,

Gelmene 1 gün kala,biliyorum biraz geç oldu ama sana bu satırları yazmaya kendimi mecbur hissediyorum.Çok daraldım,çok bunaldım 2006.Bıktım Noel babalı maillerden,telelevizyonda Nimet abla'yı seyretmekten.Durum bildiğin gibi değil,geleceksen gel artık.Gel ama sorun istemiyorum peşinen söyleyeyim ha ona göre .Huyun suyun 2005 gibi olmasın hiç uğraşamam,halim yok.Hiç birşey beklemiyorum ayrıca senden sağlıkta getirme,mutlulukta,huzurda.Kim ne istiyorsa getir ama bana hiçbir b.k getirme,bana hiçbir şey getir sadece.Hiçbir şeye ihtiyaç duymamak gibi olsun,hiçbir iz bırakmamak gibi birşey.Yalnız başına ölmek gibi bişey.

Hasretle gözlerinde öperim.

Sevgilerimle
Hiç kimse

(şaka be şaka :) )
1+1=1

#145 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 02.01.2006 - 12:20

5002
savaş alanı, kırmızı gülen gözümün çevresi,
(iş, işin yeri, herşey yoluna girdi)
yok olan külleri ömrümüzün
(..... almanyaya yerleşti)
ciğerimin paresi öper anlımdan
(sigarayı bıraktım(?))
gönüllü itaatkarım, cüssesine, aklına, fikrine.
gönüllü itirafkarım, sefdim seni ben.
(fazla aşıkım ben louise)
o kadar çok seviyorumki, hiç biryerde görmek istemem suretini
(kadınım-dı! bu , bu kadar.)

gece dolaşırken kabusunda, bir mezar gördüm yine...


not: bu son :)
1+1=1

#146 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 02.01.2006 - 13:54

Bir okuyucu mektubundan yola çıkarak (hep böyle demek istemişimdir, ho ho ho:)

Blog yazan insanların okunmak gibi bir kaygısı vardır, ben kendim için yazıyorum diyen birisi blog yazmaz, yazsa bile adresini gizler, saklanır yani. Yazıların da beğenilmek gibi bir amacı vardır, kimse kimsenin okumayacağı b.ktan yazılar yazmaz, yazsa bile kimseye çaktırmaz, tabii kimsede irenç yazıyorsun demez, ayıp yani, denmez, ben derim ama içimden derim, içimden neler geçer, bilinmez.

Sıradan bir beyaz gömleğin sağ cebinde bir timsah logosu var ise ona iki yüz milyon verilir. Veren kişi de bunu göstermek için kredi kartını kasiyere uzatır zaten. Kandırmayalım birbirimizi, bu işler böyle, aaa ben o markalardan nefret ediyorum hayatta almam demeyin, mesela ben alfa romeo marka arabaları pek severim, şahin de arabadır oysa, o da gider yani, olmaz ama, para olduğu zaman işlerin rengi değişir çünkü, kaliteli diye onu alıyorum dersin ama ruhunun yüzde yirmi beşini de markaya satarsın.

Çok karizmatik laflar söyleyen amcalar da aynı şekildedir, karşıdakinin ne tepki vereceğini neden etkileneceğini bilirsin, şut ve gol, her zaman olmaz ama ya olursa, ya onun kafasındaki sıradan sen birden haşmetli birşeylere dönüşüverirse, ne dersiniz, kulağa hoş geliyor..

Hayat garip bir üstünlük mücadelesi değil mi? İlla birileri lazım değil, herşeyden önce kendini kendine ispatlamak lazım, daha iyisi her zaman var ve madem yaşıyorsun neden sen o daha iyiye sahip olmayasın ki, sonra neden bunu diğerleri de bilmesin..

Bu maddiyat kokan iğrenç bir yazı, bööle ama.. bir tek kendime yalan söylememek için yazıyorum zaten, gerçeğe hoşgeldiniz
1+1=1

#147 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 02.01.2006 - 13:58

muhtemelen biraz önce şimdiye kadar yazdığım en iyi şeyi delete tuşuna basarak tarihin derinliklerine doğru gönderdim. neyse, bazen yazmamak ya da okunmamak söylenebilecek en iyi kelimelerdir belki, hooop, bir delete tuşu daha, neyi delete ediyorsun be yavrum, hangi gerçekten kaçabilirsin ki söyle ağız tadıyla ya da sildiklerin bu kadar silgisel şeyler ise, başka bir mevsimin başka bir sonbaharında görüşelim.

neyse, herneyse..

"making plans for nigel-nouvelle vague" bir şarkının ismi bu kadar iyi olabilir mi yahu, ayrıca dinleseniz hastası olurdunuz, kadının öyle bir sesi var ki sanırsınız ninni falan okuyor.
mesela ben bugün yani pazar günü gazete bilem okumadım, az sigara içtim, b.ktan bir film izledim.

yok ya, ... oldu bu yazı, sildim, sildim. ulan sileceksen ne halt yemeye yazıyorsun. yazmıyorum..

Bu mesaj zilli tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 02.01.2006 - 14:14

1+1=1

#148 114

114

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 700 Mesaj
  • İlgi Alanları:değişken

Gönderim zamanı 02.01.2006 - 15:48

ıhhhhh enteresan

#149 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 02.01.2006 - 17:45

perşembe
çarşamba
salı
pazartesi nin akşamına kadar

çok osledim . çok oldu görmeyeli.. işi bırakıp gidesim var şimdi.
büyümüşüm ben de, işim varmış yetmez gibi gücüm yanında..
keşke şimdi uçabilsem.. uyuyo.. üstü başı siyah, içi altın sarısı.
1+1=1

#150 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 02.01.2006 - 18:01

ben en ufak şeye mutlu olabiliyorumya, yada en ufak şeye alınıyorumya, en ufak şey sonrası kaçasım geliyoya, en ufak şeyle tekrar tekrar aşık ta olabiliyorum. akşamda louis bol bol öptü beni. uyanıyorum o öpünce, uyku sersemliğinde sarılıyorum. cennet bahçesi onun kolları, keşke ben louis in kedisi olsam..

.dedi.
1+1=1

#151 114

114

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 700 Mesaj
  • İlgi Alanları:değişken

Gönderim zamanı 02.01.2006 - 18:53

hımmmmmmmmm

#152 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 03.01.2006 - 13:52

''Cosmopolitan okuyan kadinlar uce ayrilir'' diye bir teorim var. Aciklayayim:

İlk kisim gidip de satin almaz, disci-kuafor-jinekolog bekleme salonlarinda sadece bir goz atar, yazilari okumaz, okuyanlardan hoslanmaz. Bu tip kadinlar icin entellektualite onemli, moda gereksizdir, bu tur dergilere para vermek onlara sacma gelir, Cosmopolitan'i Le Monde Diplomatique'le kiyasladiklarindan konudaki elestirel bakis acilari doruk noktasina ulasmistir.

İkinci tur kendisinden fazlasiyla emin kadinlardir. Veya -en azindan- oyle gozukurler. Onlarin 10 adimda erkegi bastan cikarma yollarini ogrenmeye ihtiyaclari yoktur, cunku hic suphesiz kendileri daha iyisini yazar. Bu kadinlar hirsli, caliskan fakat biraz arizalidir, yalnizlik krizlerine sikca girerler, depresyonik egilimleri ise yuksektir.

Ucuncu bolum kadinlari modern barbie'lerdir. Genc ve guzeldirler ve tek amaclari hayatlarinin sonuna dek genc ve guzel kalmaktir. Bu amacla Cosmopolitan okurlar fakat asil ozellikleri teoriyi pratige gecirmektir; dergideki tavsiyeleri uygular, secilmis urunleri satin alir ve sayfalardaki kurguyu hayat tarzi olarak benimserler.

---
İtiraf edeyim bugun kosa kosa gittim dergi cikmis mi diye. Neden? Cunku renklerini seviyorum. Guzel kadinlar, guzel erkekler, hicbir zaman almayacagim kiyafetler, belki alacagim bazi ayakkabilar, enteresan objeler, diet yemek tarifleri...Cosmopolitan adli alternatif dunyanin aralik kapisindan soooyle bir iceri bakmayi cok heyecanli buluyorum.

Yani aslinda dorde ayriliyormuşuz.
1+1=1

#153 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 03.01.2006 - 14:38

işte O...




Ateşten Çorap

Çocuk olmanın en iyi yanı aptal olma hakkına sahip olmanızdır. Misal ben diş macununun tadını sevmediğim için yıllarca tüp çukulatayla dişimi fırçaladım. Ekmeğe diş macunu sürüp yiyen bir çocukla dialektik gereği iyi arkadaş olduk. Aptallık konusunda sınır tanımıyorduk. Çarşaftan kedi paraşütü icad ettiğimizi, kedileri bu paraşüte bağlayıp balkondan attığımızı hatırlıyorum. Kediler sertçe yere iniyorlar ve üstlerine kapanan çarşafla birlikte koşturmaya başlıyorlardı. En son attığımız kedi ise bir yavru kediydi ve hafifliği yüzünden yere düşmek yerine çarşafı dolduran rüzgarla göğe yükselmişti. Gökyüzünde küçük bir nokta haline gelene kadar acı dolu miyavlarını duymuştuk. Kediyi bir daha görmedik. Bilim şehidi olmuştu. Uzaya kedi gönderen ilk Türkler olmamıza rağmen elimizden bir tutan çıkmadı. Kedinin ölüm bize ders oldu. Ertesi gün roket yapmaya karar verdik. Roket için arabalardan hortumla benzin çalarken yanlışlıkla yuttuğumuz benzinler hepimizi hasta etti. Bütün akşamüstü oraya buraya kusarak mahallede huzursuzluğa sebep olduk. Artık bizi gören insanlar ve kediler saklanacak delik arıyorlardı. Her gün bir öncekinden daha aptalca birşey yapmaktan bıkıp usanmıyorduk. Bir gün arkadaşım perdeleri kibritle yaktıktan sonra, kolonyayla söndürmeye çalışırken ayaklarını yakmıştı. Zira kolonya ile iyice alevlenen ateşi tekmeleyerek söndürmeye çalışmıştı. Aynı arkadaş iyileşir iyileşmez, çubuk krakerle sigara içiyor taklidi yaparken, çubuğu ocakta yakmaya yeltenmiş ve kaşlarını yakmıştı. Fakat en kötüsü ayaklarını ikinci kez yakmasıydı. Çoraplarını ayağından çıkarmadan ütülemeye çalışmıştı. Anne ve babasının sinirleri epey bozuldu. Evi yangın söndürücüyle doldurdular. Yatağın altında kamyon lastiği biriktirmek, buzlukta hamam böceği dondurmak, 20 tane sakızı aynı anda çiğnemek gibi alışkanlıklarımız vardı. Boş zamanlarımızda ise balkondan insanların üstüne işer, yaşlıların zillerini çalıp kaçar, çatılarda dolanıp antenleri kırardık. Ispanak gibi sevmediğimiz yemekleri anneler görmeden ceplerimize doldururduk. "Yemeğini yedin mi?" diye sorduklarında, "Hayır, cebime koydum" derdik. İnanmazlardı ve komiklik yaptığımızı düşünüp gülerlerdi. Oysa biz ciddiydik. Ama çayımızı oniki şekerli içtiğimiz için kimse bizi ciddiye almazdı.
1+1=1

#154 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 03.01.2006 - 14:46

buda O...

Astronot olmanın zorlukları

Can sıkıntısının sözlükteki karşılığı "okul"du. Ta en başından sevmemiz mümkün olmadı. Garabet daha ilk gün başladı. İlk gün simsiyah bir önlük giydim ve bütün gün piştim. Güneş vardı ve cam kenarında oturuyordum. Fakir bir ülkede olduğum için perdeler kısaydı ve gölge etmiyorlardı. Simsiyah önlüğüm güneş ışınlarını mükemmel bir şekilde emiyordu. Misal, dışarıda hava 22 derece ise önlüğün içinde 40 falan oluyordu. İlim irfan yurdundaki bu ilk günlerim ter su içinde geçti. Bir de yaka denen bir aparat vardı. Eziyetten ziyade bir işlevi yoktu. Keskin kenarlarıyla boynumuzu sıkmak suretiyle her daim disiplinli bir baş duruşu sağlıyordu. Yani bu tasarım harikası aksesuvar öyle bir şekle sahipti ki insan başını dik tutmazsa keskin kenarları boyna nüfuz ederek acı veriyor ve çocuğu laubali bir gevşeklikten uzak tutuyordu. Böylece çocuk, bir Türk gencine yakışır şekilde başı dik, gözleri acıdan vakur, hep uzaklara bakıyordu. Çocuklara bu stil iyice yerleştirilebilirse uzaklarda parlak bir gelecek olması kuvvetle muhtemeldi. Velhasıl bu okul hadisesi kötü başladı ve sonra da kötü devam etti. Küçük ve aptal olduğumdan ağzımı açıp da iki kelime konuşma durumum da olmadı. O insan tabiatına aykırı önlük ve yakalarla kah pişerek, kah yaralanarak ilim irfan olayına girmeye çabaladım. Öğretmen günler boyunca bizim için bir anlamı olmayan çarpım tablosu adında bir tablodan bahsetti. Bu tablo dünyadaki en önemli birkaç tablodan biriydi. Üzerinde üç kere üç dokuz filan yazıyordu ve bu da çok çok önemli birşeydi. Kimse üç kere üçü kafasında bir yere oturtamıyordu. Kötü bir tekerleme gibiydi. Okul benim için 40 derece sıcaklıkta sıkıcı tekerlemeler ezberlemem gereken bir ızdırap yuvası halini almıştı. Oysa ben de herkes gibi büyüyünce astronot olmak niyetiyle okula gelmiştim ve geldiğime bin pişmandım. Bu koşullarda astronot olmam mümkün değildi. Ayrıca öğretmende de astronot yetiştirecek bir pırıltı göremiyordum. Habire elma diyor, armut diyor, topluyor çıkarıyor, tablo üstüne tablo anlatıyordu. Yaka bir yandan, önlük bir yandan bu okul işinden daha o zaman soğudum. Hem perdeler de kısaydı.
1+1=1

#155 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 03.01.2006 - 14:47

dünyanın sonuyla ilgili olan filme isledik. aslında sonu olmayabilir. belki dünya kendini bu şekilde tedavi ediyordur. gerçi filmde böyle bir şeyden bahsetmiyor. özetle heryere kış geliyor ve kahramanlar üşüyor. patlamış mısır nasıl bi icad ki insan toksa bile bir sürü yiyor. neşeyle.
1+1=1

#156 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 03.01.2006 - 16:23

...... anlattı. afrikada bi kabile varmış dünyayı ters görüyomuş bu insanlar. genetik bi durum yüzündenmiş. yani tam olarak ters mi dedim. evet tam olarak ters dedi. başaşağı formatında yani. bu kabile seksenlerde keşfedilmiş ve bilimadamları filan hep tartışmış acaba onlar mı ters görüyo biz mi diye. düşündüm de evet bi şüphe düşüyor insanın içine. ama kısa bir an. sonra şundan emin oluyor insan. hiçbirşeyden emin olmak gerekmiyor.
1+1=1

#157 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 03.01.2006 - 16:36

havanın nasıl olduğuna karar veremediğimiz mevsime geldik.
1+1=1

#158 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 03.01.2006 - 17:35

Gönderilen Resim

pencereyi aç..

Bu mesaj zilli tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 03.01.2006 - 17:38

1+1=1

#159 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 03.01.2006 - 17:46

Gönderilen Resim

al bu fotoğraf senin için..
1+1=1

#160 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 03.01.2006 - 17:50

Gönderilen Resim

Cok dijital hissediyorum kendimi bu aralar. Gecirdigim zamanin yuzde 70'inde kucagimda toshi. Internet'siz bir hayat dusunemiyorum. Teknik sorunlar beni cildirtiyor: Oysa sen deli misin git dolas, disari cik, cicek kokla, maili bosver mektup yaz, kagidi hisset, kalin mi ince mi, beyaz mi bej mi, hatta bir kosesine parfum damlat, pul sec, la postaneye yuru, gonder, mutlu ol, biraz caba sarfet, hissederek yasamak icin -romantik caglardaki gibi-, artik basilmayan o kitap icin amazon'a bakacagina sahaflara git, raflari kokla, bedeninle iz sur, ileri teknolojiler insani golgelestiriyor, bu cumleyi tezine ekle, yani kisaca : biraz yorul artik, robotlasmamak icin.
1+1=1





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

9 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 9 ziyaretçi, 0 gizli